TERÖR SUÇLARI-DAVA DOSYALARININ BİRLEŞTİRİLMESİNE İLİŞKİN YARGITAY 9. CEZA DAİRESİNİN KARARLARI
“Sanığın eylemi ile ilgili Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/54 esasında kayıtlı ve halen görülmekte olan bir kamu davasının daha bulunduğunun anlaşılması karşısında, aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunan her iki dava dosyası birleştirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,” (9.C.D, 04.10.2011 tarih, Esas No: 2010/12748-Karar No: 2011/27716)
“Sanıklar Günay Özarslan ve İhsan Özdil'in üzerlerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçunun dayanağını, kanıtını ve alt yapısını oluşturması açısından, sanık Günay Özarslan hakkında 08.07.2005 ve 22.09.2007 tarihli eylemleri nedeniyle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/82 - 2009/72 esas ve karar sayılı dava dosyasında silahlı terör örgütü üyesi olma ve silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından dava açıldığı, bu dava dosyasının 06.03.2009 tarihinde karara bağlandığı ve Dairemizin 08.07.2010 tarihli kararı ile onanmasına karar verildiği, sanıklar Günay Özarslan ve İhsan Özdil hakkında 09.04.2008 ve 11.04.2008 tarihli eylemleri nedeniyle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/195 esas sayılı dava dosyasında silahlı terör örgütü üyesi olma ve silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından dava açıldığı, bu dava dosyasının halen derdest olduğu, sanık İhsan Özdil hakkında 05.04.2004 tarihli eylemi nedeniyle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/164 - 2008/4 esas ve karar sayılı dava dosyasında silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan dava açıldığı, bu dava dosyasının 15.01.2008 tarihinde karara bağlandığı ve Dairemizin 14.06.2010 tarihli karar ile onandığı anlaşıldığından; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle, bu dosyalardan hükmü kesinleşmeyenlerin birleştirilmesi, hükmü kesinleşenlerin de bu dosya içerisine konularak delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,” (9.C.D, 03.10.2011 tarih, Esas No: 2011/7776-Karar No: 2011/27676)
“... 26.07.2005 tarihli aynı fiil nedeniyle sanık hakkında Kızıltepe Çocuk Mahkemesi'ne Cumhuriyet Savcılığının 04.08.2005 gün 2005/2049 hazırlık numaralı iddianamesiyle açılan dava dosyası getirtilip, karar kesinleşmemiş ise birleştirme yoluna gidilmesi, aksi takdirde dosyanın bu dosya içine alınıp delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,” (9.C.D, 15.09.2011 tarih, Esas No: 2009/16156-Karar No: 2011/25412)
“...Bulanık Cumhuriyet Başsavcılığının fezlekesinde, sanık hakkında aynı tarihli 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçu nedeniyle ayrıca soruşturma yürütüldüğünün belirtilmesi karşısında; söz konusu soruşturmanın araştırılması, dosyasının getirtilerek incelenmesi, dava açılmış olması halinde aralarındaki hukuki ve filli bağlantı dikkate alınarak gerektiğinde davaların birleştirme yoluna gidilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,...” (9.C.D, 23.12.2010 tarih, Esas No: 2010/15326-Karar No: 2010/13202)
“Sanık hakkında aynı gün gerçekleştirdiği iddia olunan basın açıklaması nedeniyle aynı mahkemeye örgüt propagandası yapmaktan 2008/224 esas, 31.12.2008 tarihli iddianame ile açılmış bulunan 2009/14- 2009/53 sayılı dosyada 11.02.2009 tarihli 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesinden verilen mahkumiyet ilamının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, kesinleşmişse dosya içine alınarak kesinleşmemişse aralarındaki hukuki ve filli bağlantı dikkate alınarak her iki dosyanın birleştirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi, (9. C.D, 14.10.2009 gün, Esas No: 2009/14108-Karar No: 2009/10141)
“Sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etmek suçundan açılıp mahkemenin 09.02.2006 tarih, 2005/233 esas, 2006/17 sayılı kararı ile beraatine ilişkin hükmün kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, kesinleşmiş olması halinde bu dosya içine konulması, kesinleşmediği takdirde gerekirse birleştirme yoluna da gidilerek örgüt üyesi olmak suçundan yakalanan Arican Karahan'ın istikrar gösteren kolluk ve savcılıkta alınan aşama beyanları ile teşhis tutanakları da nazara alınmak suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma ile beraatine karar verilmesi,” (9. C.D, 12.11.2008 gün, Esas No: 2007/10573-Karar No:2008/12122)
“Bozmaya uyulduğu halde sanık hakkında Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesine 22.1.1998 gün ve 1998/17 nolu iddianame ile açılan dava dosyasının ve beyanları hükme esas alınan başka dosya sanığı İrfan Durmuş hakkında Ankara 2 nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinde görülen 1998/121 esas, 2000/82 karar sayılı dosya ile aynı şahıs hakkında 28.12.2001 tarihli ifadesinden sonra verilen 4959 sayılı Yasadan yararlanma talebine ilişkin 13.10.2004 gün, 2003/30 esas- 2000/8 ek karar sayılı dosyasının Yargıtay denetimine de olanak verecek biçimde getirtilip tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,” (9. C.D, 14.7.2008 gün, Esas No: 2008/8548-Karar No: 2008/9006)
“Sanıklar Ahmet Atabey ve İsa Oral'ın kollukta sübutunu kabul edip katıldıklarını söyledikleri dava konusu eylemler hakkında, başka sanıklara ilişkin açılmış bir soruşturma veya dava bulunup bulunmadığı araştırılıp, varsa dava dosyaları veya tüm aşama ifadeleri getirtilip incelenerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumları ile suç vasfının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi;” (9. C.D., 09.02.2009 gün ve Esas No: 2007/12392, Karar No: 2009/1370)
“...b) Emniyet Genel Müdürlüğünün 12.07.2004 tarihli yazısı ekinde yer alan Ensar-ül İslam örgütü hakkındaki bilgi notu içeriğinde, Ahmet Ali Sönmez, Bayram Ersoy ve Sinan Gidenayak isimli kişilerin bu örgüt mensubu oldukları gerekçesiyle gözaltına alındıklarının belirtilmesi ve bu kişiler hakkında silahlı örgüte üye oldukları suçlamasıyla İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan kovuşturma sonucunda verilen 26.01.2007 gün ve 227-8 sayılı kararın Dairemizin 01.10.2007 gün ve 7347-6856 sayılı ilamı ile onandığının anlaşılması karşısında, öncelikle sözü edilen dava dosyası getirtilerek incelendikten ve sanıklar Niyazi Karadaş, Onur Şengül, Metin Bak, Selami Özdoğan, İsmail Adıgüzel ve Muhammedül Emin Bastın’ın mensubu oldukları veya mensuplarına yardım ettikleri iddia olunan örgütün yargısal kararlarla saptanan niteliği de gözetilerek hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma ile beraatlarına karar verilmesi,
c) Sanık Feyzullah Birişik aracılığıyla Afganistan’a gönderildiği, orada askeri ve teorik eğitim aldığı iddiasıyla Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının 26.02.2004 tarih ve 2004/31 sayılı iddianamesiyle hakkında dava açıldığı anlaşılan Mustafa Ekşi ile ilgili dava dosyasında bulunan ilgili tüm delillerin asıl ya da onaylı örnekleri getirtilip, sanık Feyzullah Birişik’in hukuki durumunun gerektiğinde her iki davanın birleştirilmesi hususu da değerlendirildikten sonra takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
d) Sanık Ali Üzüm’ün Beyyiat el İmam isimli örgütün Türkiye sorumlusu olduğu, Afganistan’da silahlı eğitim alıp kamp yöneticiliği yaptığı iddiasıyla göz altına alındığı, bu suçlamalar nedeniyle yargılanarak İstanbul 4 no’lu Devlet Güvenlik Mahkemesince 22.09.2003 gün ve 146-182 sayı ile beraatına karar verildiği, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 31.05.2005 gün ve 3278-2217 sayılı ilamıyla beraat hükmünün onandığı dosya içeriğindeki belgelerden anlaşıldığından, sonradan açılan bu yeni dava nedeniyle sanık Ali Üzüm’ün hukuki durumu değerlendirilirken, öncelikle sözü edilen dava dosyasının getirtilip incelenmesi, beraat kararına konu davada sanığa yüklenen eylemler ve tarihleri ile yargılamaya konu bu davadaki atılı eylemler ve tarihlerinin karşılaştırılması, ayrıca sanığın El Kaide terör örgütünün Türkiye yapılanması ile bağlantılarının da tartışılıp, belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma ile hüküm verilmesi,...” (9. C.D, 27.05.2009 gün, Esas No: 2008/19693-Karar No: 2009/6067)
“Sanık Asker Kotan ve tanık Mustafa Demir hakkında ortak iddianame ile açılmış olup sanığın yakalanamaması sebebiyle evrakın tefriki, tanık Mustafa Demir’in ise silahlı örgüt üyeliği suçundan mahkumiyeti ile sonuçlanan aynı mahkemenin 2004/281 esas sayılı dosyası getirtilip onaylı sureti dava dosyası içerisine konulmadan gerektiğinde Mustafa Demir ile sanığın yüzleştirilerek sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile sanığın beraatine karar verilmesi,” (9. C.D, 09.04.2009 tarih, Esas No: 2007/8874-Karar No: 2009/4169)
“Van DGM Cumhuriyet Başsavcılığınca 09.06.2007 tarihinde düzenlenen ve suç tarihi olarak 07.05.1997 ve öncesi gösterilen iddianamede sanığa genel olarak “çeşitli camilerde kuran kursu almak ve gruplar halindeki öğrencilere Hizbullah propagandası yapmak” eylemleri isnat edilerek 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesi uyarınca açılan, mahkemenin 29.05.2003 tarihli duruşmada yapmış olduğu incelemeye göre; Van DGM Cumhuriyet Başsavcılığınca 19.02.1998 tarihinde düzenlenen ve suç tarihi olarak 06.11.1997 ile 15.01.1998 tarihleri arası olarak gösterilen iddianamede sanığa genel olarak "Hizbullah adına para isteme ve para vermeyi kabul etmeyen kişiyi, "görüşürüz" diyerek tehdit etme eylemleri isnat edilerek 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesi uyarınca açılan, yine Erzurum DGM Cumhuriyet Başsavcılığınca 19.02.1998 tarihinde düzenlenen ve suç tarihi olarak 25.01.2000 ve öncesi olarak gösterilen iddianamede sanığa genel olarak “örgüte ait evde kalma ve cami çalışmalarına katılma” eylemleri isnat edilerek 765 sayılı TCK’nın 169. maddesi uyarınca açılan davalardan ayrı ayrı beraat kararları verilip bu kararlar kesinleşmiş olsa da; inceleme konusu davaya esas olan ve Diyarbakır DGM Cumhuriyet Başsavcılığınca 03.11.2000 tarihinde düzenlenen iddianamede 18.10.2000 ve öncesi olarak gösterilen suç tarihinin, Erzurum DGM Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamedeki suç tarihinden sonrasını da kapsadığı ve önceki iddianamelerde yer almayan “örgütsel kavgaya katılmak, okul ve cami sorumluluğu yapmak, dersler vermek ve derslere katılmak, fotoğraflı özgeçmiş raporu vermek, örgüt mensupları ile birlikte Silvan Yolaç köyündeki mezarlık ziyaretine gitmek” gibi eylemlerin yer aldığı gözetilerek, inceleme konusu davaya esas iddianameyle sanığa atılı olan ancak önceki kesinleşmiş beraat kararlarına konu edilmemiş bulunan eylemler ayrı ayrı saptandıktan ve dosya kapsamına göre subuta erip ermedikleri delilleriyle birlikte tartışılıp değerlendirildikten sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, Dairemizin uyulan bozma kararının gereği tam olarak yerine getirilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,” (9. C.D, 25.03.2009 gün, Esas No: 2008/18683-Karar No: 2009/3470)
En son olarak ta Ergenekon kararı olarak bilinen davayla ilgili olarak Yargıtay 16. CD. Tarafından verilen yeni tarihli kararda da;
‘Terör Örgütleri mensuplarının gerçekleştirmek istedikleri Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak, Hükümete karşı suç ve Anayasal düzen ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar amaç suç olup bu suçu gerçekleştirmek için işlenen diğer suçlar araç suçtur. Bu suçların işlenmesi halinde failin gerçek içtima kuralı doğrultusunda cezalandırılması gereklidir. Ayrıca örgüt üyesi, örgütün faaliyeti doğrultusunda vahim bir eylem (öldürme, yaralama, yağma ...gibi) gerçekleştirdiğinde geçitli suç nedeniyle üyelik suçundan değil amaç suçtan cezalandırılacaktır. Bu nedenle bu kabil suçların birlikte görülmesinde zorunluluk vardır. Nitekim Danıştay cinayeti olarak adlandırılan davanın temyiz incelenmesinde bu gerekçe ile bozma kararı verilmiştir. Ancak Danıştay davası sanıkları ile Ergenekon Terör örgütü olarak isimlendirilen davanın sanıkları arasında hukuki ve fiili bağlantının varlığının somut delillerle ispat edilmesi, ya da öldürme suçunun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiğinin tespiti halinde davalar birlikte görülmeli, sanıkların hukuki durumu buna göre belirlenmelidir.’
Tüm bu kararlar göstermektedir ki, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiği iddia edilen tüm dosyaların birlikte görülmesi gerekmektedir. Bu nedenle öncelikle FETÖ iddiasıyla açılan davaların tespit edilmesi ve birleştirme konusunda karar verebilmek için dosyaların incelenmesi sonrasında karar verilmesi gerekmesine rağmen bu konu dikkate alınmamıştır.
Yukarıda izah edilen nedenlerle, açıkça isnat edilen suçu işlememiş olmam ve lehime değerlendirilmesi gereken delillere rağmen soyut ve mesnetsiz değerlendirmeyle mahkumiyet kararı verildiği için istinaf inceleme aşamasında davanın yeniden görülüp duruşma açılmasına karar verilerek yapılacak yargılama neticesinde BERAATİME karar verilmesi için yerel mahkeme kararına karşı istinaf yapma zorunda kalınmıştır.
SONUÇ VE TALEP : Yukarıda açıklanan nedenlerle; TEMYİZ talebimizin kabulü ile,
Öncelikle kararda CMK 289 uncu maddede belirtilen hukuka kesin aykırılık nedenleri dikkate alınarak HÜKMÜN BOZULMASINI,
İkinci olarak ta, hukuk kurallarının uygulanmaması ve yanlış uygulanması nedeniyle de HÜKMÜN BOZULMASINI ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesini, sonrasında da BERAAT KARARI verilmesini talep ederim.
Temyiz İsteminde Bulunan
Sanık
Dostları ilə paylaş: |