Davaya konu termik santralin bulunduğu bölgelerde yer seçimi gelişigüzel yapılmıştır. Bu konuda hiçbir şekilde mevzuata uyulmamış , Türkiye”nin kültür ve tabiat varlıklarını yok etme pahasına lisans başvuruları yapılmıştır. Yüksek Danıştay”ın içtihatlarına göre (( Bkz. Delil listesi-38 / DANIŞTAY 6. D. E. 1998/5097 K. 1999/5793l T. 17.11.1999 Bkz. Delil listesi -39 / DANIŞTAY 6. D. E. 2002/1652 K. 2003/3386 T. 29.5.2003) bu tip tesisler kurulurken bölgenin bir bütün olarak göz önüne alınması gerektiği , kurulmak istenen tesisin yakınındaki parsellerde 1. derece SİT alanı bulunuyorsa bütün alanın bu kapsamda değerlendirileceği tesisin bu nedenle kurulamayacağı şeklindedir. Bölgede termik santrallerin büyük çoğunluğu 1. derece SİT alanının üzerinde veya yakınında planlanmaktadır. Ayrıca EPDK”dan davaya konu termik santralle ilgili lisans başvuru dosyaları da istenildiğinde ( Bkz. Delil listesi -40 / EPDK”dan istenilecek olan termik santral başvuru dosyaları ) görülecektir ki ; başvuru sahiplerinin hiçbirisi yer seçimi konusunda yakınındaki 1. derece SİT alanlarını değerlendirmeye almamışlardır. Bu durum da Yüksek Danıştay”ın içtihatlarıyla belirlediği gerekliliklere aykırılık oluşturmaktadır. Yani termik santraller gibi tesislerin kuruluşunda izlenen metod ; yasal gerekliliklere uyuyormuş gibi gözükerek , sonucu baştan belli olan bürokratik prosedürlerin tamamlanması şeklinde uygulanmaktadır. Böylece kültür ve tabiat varlıklarımız açıkça yok edilmektedir.
Bu konuda bir örnek vermek gerekirse Yumurtalık”ta Sugözü termik santralinin kurulu bulunduğu yer kültür varlığı bakımından 1.derece SİT alanı olan bir parselin yanıbaşıdır. 1. derecede arkeolojik SİT alanı Sugözü (Hunutlu ) arkeolojik SİT alanı bulunmaktadır. Sugözü ( Hunutlu ) arkeolojik alanı için SİT kararı Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu”nun 28.06.2007 tarih ve 2798 sayılı kararı ile verilmiştir. Bu alanda Koruma Bölge Kurulunun kararına göre seramik kalıntılar bulunmaktadır.
Yine Sugözü termik santralinin birkaç km. güney-batısında tabiat varlığı olarak 1. derece SİT alanı olan Yumurtalık lagünleri yer almaktadır. Sugözü termik santraline yaklaşık olarak 10 km. uzaklıkta bulunan ve 30.01.2002 tarih ve 24656 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “ Sulak Alanların Korunması Yönetmeliğinde belirtilen alanlardan birisi olan 16430 ha büyüklüğündeki Yumurtalık Tabiatı Koruma Alanı ( Yumurtalık lagünü ) bulunmaktadır. Yumurtalık Tabiatı Koruma Alanı sınırlarında yer alan Akyatan gölü ve ( Yaban Hayatı koruma sahası ) ve Ağyatan gölü ( 1. derecede doğal SİT alanı ) barındırdığı kuş türleri açısından Türkiye”deki A sınıfı niteliğindeki 19 sulak alandan 2 “sini oluşturmaktadır.
Sulak alanların en önemli özelliklerinden birisi , barındırdıkları su kuşlarıdır. Buna rağmen “yumurtalık lagünlerinde 45 yıl önce sayıları 3 milyonu bulan su kuşunun son yapılan sayımlarda toplam 76.500 civarında “olduğu belirlenmiş, Yumurtalık lagünlerinde su kuşları %95 oranında azalmıştır.( Bkz. Delil listesi-41/ 3.12.2007 tarihli Cumhuriyet gazetesi) Bu haber de göstermektedir ki ; Yumurtalık lagünleri gibi tabiatı koruma alanı statüsündeki 1. Derece SİT alanları başta termik santraller olmak üzere sanayi kuruluşlarının baskısı ve tehdidi altında hızla yok olmaktadır. Adana İli, Yumurtalık İlçesi sınırları içerisinde yer alan lagün ve çevresi, Seyhan-Ceyhan deltası göl lagünleri, kıyı kumulları, barındırdığı bitki ve hayvan türleri ile kompleks bir yapı oluşturmaktadır. Ülkemizde nesli tehlikeye düşmüş su kuşlarının yaşama ortamıdır. Ayrıca nesli tehlikeye düşmüş 2 tür deniz kaplumbağasının Caretta caretta ve özellikle chelonia mydas’ın Akdeniz’de varlığını sürdürebilmesi açısından bu alanlar en önemli alanlardır. Saha, Türkiye’nin Akdeniz kıyılarında yer alan 17 deniz kaplumbağası yuvalama alanlarından birisidir. Özellikle Akdeniz"de yok olma tehlikesi içinde bulunan ( chelonia mydas) türü kaplumbağa için son sığınma alanlarıdır. Bilindiği üzere doğada canlı türlerinden bazıları yok olduğunda zincir içinde yok olan canlı türüne bağlı olan diğer halkalar da yok olmakta ve ekosistem içinde besin zinciri bozulunca, bu süreç bir süre sonra doğal yaşamı ve dolayısıyla insan varlığını tehdit eder hale gelmektedir. Her biri diğerine bağlı ekosistemlerin işlevi ; dünya üzerindeki canlı yaşamının devam etmesine olanak sağlayacak biyolojik üretimi yapmaktır. Yanı bu ekosistemlerdeki kendine özgü canlı yaşamı ve biyolojik üretim devam edebilmelidir ki ; dünyanın diğer alanlarında tarım , hayvancılık , balıkçılık yapılabilsin insanlar yaşamlarını devam ettirebilecek hava ,su ve yiyecek bulabilsin.
Davaya konu termik santral kurulduğunda , termik santral kaynaklı içinde zehir- ağır metal ve radyoaktif madde barındıran toz - partiküllerin 500-1000 km yayılma olanağı nedeniyle Yumurtalık lagünlerini doğrudan ve dolaylı olarak etkileyecektir. Çok dar bir alana bazıları 500 metre aralıklı olarak 35 adet termik santral başvurusu ve değerlendirmesi yapılırken yer seçimi gelişigüzel yapılmakta bölgedeki 1. derece arkeolojik SİT alanları ,1 derece doğal SİT alanları göz önüne alınmamaktadır. Bu nedenle sayın mahkemeniz tarafından Kültür Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulundan Doğu Akdeniz Bölgesindeki arkeolojik SİT alanlarının ve doğal SİT alanlarının listesinin celp edilmesini talep ediyoruz. ( Bkz. Delil listesi -42 )
IX) . a) EPDK nezdinde davaya konu termik santrale verilen üretim lisansı açıkça hukuka aykırı olup telafisi imkansız zararlar doğuracaktır.
-
Doğu Akdeniz”de 35 adet , tüm Türkiye”de 200 adet kömür ve doğal gazla işletilen termik santraller birkaç yıl içinde ölü yatırım haline gelecek ; belki de Kyoto protokolü sonrasında doğacak yükümlülükler nedeniyle kapatılmak zorunda kalınacaktır. Bu durum ödediğimiz vergilerin milyarlarca dolarının ithal kömüre, çöp teknolojilere harcanmasına neden olacak ; kapatılması durumunda 5710 SAYILI NÜKLEER ENERJİ SANTRALLERİNİN KURULMASI VE İŞLETİLMESİ İLE ENERJİ SATIŞINA İLİŞKİN KANUNUN geçici 2. maddesine göre 15 yıllık elektrik bedelinin tahkim yasası uyarınca şirketlere tazminat olarak verilmesine ve kamunun zarara uğramasına neden olacaktır.
-
Termik santrallerin işletilmesi halinde tarım alanlarımız , soluduğumuz hava , denizlerimiz , su kaynaklarımız kirlenecek ; tarım , hayvancılık ,balıkçılık bitecek ; yiyecek ve içecek olsa dahi içinde ağır metaller ve kanserojen maddeler ihtiva ettiğinden gelecek nesillerimiz sağlığını kaybedecek, yüzbinlerce insanın doğrudan veya dolaylı yoldan kanser v.s. rahatsızlıklara yakalanıp erken ölmesine ve kalan hayatında son derece kalitesiz ve sıkıntılı bir hayat geçirmesine, milyonlarca maddi-manevi açıdan büyük üzüntülere ve sıkıntılara gark olmasına neden olacaktır.
-
Bu ölçümlemeler sonucunda tespit edilecek zarar artışı nedeniyle Çukurova bölgesinde yurttaşlar termik santral sahiplerine karşı maddi –manevi tazminat davaları açabilecekler ; kitlesel zarar meydana gelmesi durumunda termik santraller elektrik üretiminden kazanacakları paranın daha fazlasını tazminat olarak ödemek durumunda kalabileceklerdir. Nitekim yakın gelecekte küresel ısınma mağdurlarının petrol , enerji ve otomotiv sektöründe faaliyet gösteren şirketlere dava açabilecekleri uzmanlar tarafından değerlendirilmektedir. Bu nedenle termik santrallerin kurulmasında ve işletilmesinde kamu yararı olmadığı gibi , şirketler açısından da herhangi bir yarar yoktur.
b) Bütün idari işlemlerin kamu yararı amacını taşıması gerekmektedir. İdare işlem tesis ederken kişisel, siyasal, üçüncü kişilere yarar sağlama amacı gütmemeli, mali çıkar sağlama amacıyla yetki saptırması içinde bulunmamalı, ayrıca kamu yararını” dikkate almalıdır. Dolayısıyla idari işlemin maksat yönünden yargısal denetimi de işlem ile sağlanan her türlü yarar ve işlemin ortaya çıkardığı zararlar ( toplumsal maliyet , kümülatif etki, tahkim yasası uyarınca tazminat olarak ödenecek 15 yıllık elektrik bedeli başta olmak üzere ) göz önüne alınarak yapılmalıdır. Diğer yandan yukarıda belirttiğimiz şekilde termik santraller dışında yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji ihtiyacını karşılama imkanı da bulunmaktayken ,EPDK”da 80.000 MGW RES başvurusu bekletilirken kömürlü termik santrallere lisans verilmesi hiçbir şekilde kamu yararına yönelik değildir. Bu durumda davaya konu EPDK “nın işlemi, yukarıda arzettiğimiz ve res”en nazar-ı itibara alınacak hususlar doğrultusunda kamu yararı amacını taşımamaktadır ve bu nedenle iptali gerekmektedir.
c) Davaya konu işlem Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına , Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine , Türkiye”nin taraf olduğu IRENA ve KYOTO protokollerine ; Türkiye”nin taraf olduğu ve kanun hükmünde olan uluslararası sözleşmelerden 12.06.1981 tarih ve 17368 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan” Akdeniz”in Kirlenmeye Karşı Korunmasına Ait Sözleşme”, 19.03.1987 tarih ve 19404 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Akdeniz “in Kara Kökenli Kaynaklardan Kirlenmeye Karşı Korunması Protokolü “, 1992 tarihli “Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı Rio Deklarasyonu “, 29.08.1996 tarih ve 4177 sayılı kanunla onaylanan “Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi “, 20.02.1994 tarih ve 18318 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Avrupa”nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi “, Bakanlar Kurulunca 15.03.1994 gün ve 5434 no”lu kararla kabul edilen “Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslar arası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkındaki Sözleşme”lere de aykırılık teşkil etmektedir.
Davaya konu işlem yetki , usul –şekil , sebep , konu , amaç unsurları yönünden hukuka aykırıdır.
SON OLARAK ŞU HUSUSU ÖNEMLE BELİRTMEK İSTERİZ Kİ ; MÜVEKKİL CEVRE KORUMA DERNEKLERİ , ODALAR , ADANA BAROSU ve GREENPEACE AÇTIKLARI BU DAVALARLA ; SADECE KENDİ AİLELERİNİN DEĞİL , BU TERMİK SANTRALLERE İZİN VERENLERİN VE KURANLARIN DA ÇOCUKLARININ SAĞLIKLARINI ve GELECEKLERİNİ KORUMAYA ÇALIŞMAKTADIRLAR. TÜRKİYE"NİN BUĞDAY DEPOSU OLAN ÇUKUROVA "DA TERMİK SANTRAL KAYNAKLI ASİT YAĞMURLARIYLA ZEHİRLENECEK OLAN TOPRAKTA YETİŞEN BUĞDAYDAN YAPILAN EKMEĞİ, ZEHİRLENİP SAKATLANAN HAYVANLARIN ZEHİRLENMİŞ SÜTÜNÜ , BU TERMİK SANTRALE İZİN VERENLERİN ÇOCUKLARI DA - BU TERMİK SANTRALİ KURAN SERMAYE ŞİRKETİ SAHİPLERİNİN ÇOCUKLARI DA -DAVACILARIN ÇOCUKLARI DA HEP BİRLİKTE YİYİP İÇECEKLERDİR.
TÜRKİYE"DE ÇEVRE MÜCADELESİ YAŞAMA MÜCADELESİ HALİNE GELMİŞTİR.
Yukarıda ayrıca arz ve izah edildiği üzere dava konusu santralle lisans verilerek işletilmesi açıkça hukuka , kanuna ve kamu yararına aykırı olduğundan dolayı ; telafisi imkansız zarar ve açık hukuka aykırılık şartları birlikte gerçekleşmiştir. Bu nedenle yasal unsurları oluştuğundan dava sonuçlanıncaya dek yürütmenin durdurulması kararı verilmesine , Adana İli , Tufanbeyli ilçesi sınırları içinde Enerji-sa . A. Ş tarafından 450 MW kurulmak istenilen termik santralin lisans işleminin yürütmesinin durdurulmasına ve neticeten dava konusu lisansın iptaline karar verilmesini talep ediyoruz.
HUKUKİ SEBEPLER : Türkiye Cumhuriyeti Anayasası , Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi , Kyoto Protokolü , IRENA( Uluslararası Yenilenebilir Enerji Tüzüğü) Çevre Kanunu , Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu , Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği , Akdeniz”in Kirlenmeye Karşı Korunmasına Ait Sözleşme”, “Akdeniz “in Kara Kökenli Kaynaklardan Kirlenmeye Karşı Korunması Protokolü “, 1992 tarihli “Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı Rio Deklarasyonu “, “Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi “,“Avrupa”nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi “,“Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslar arası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkındaki Sözleşme( Ramsar Sözleşmesi , İYUK ve ilgili mevzuat
DELİLLER :
-
epdk.gov.tr – uygun bulunan kömürlü termik santral üretim lisansı başvuruları ,
-
epdk.gov.tr – inceleme ve değerlendirmeye alınan lisans başvuruları,
-
Çevre ve Orman Bakanlığı Su gözü termik santrali ÇED raporu ,
-
Erzin”de narenciye bahçeleri üzerinde asit yağmurları 21.Ocak.2011 tarihli Cumhuriyet –Birgün –Yeni Adana Gazete haberleri,
-
a) Dalında çürümüş Erzin narenciye bahçesi fotoğrafları,
b) İskenderun körfezi Sugözü termik santrali zehirli gaz bulutu fotoğrafı ,
c) Sugözü köyünden Mahmut Kınık ve sakat kuzu fotoğrafı,
d) Sugözü köyünden Şükran Aslanbay ve sakat buzağı fotoğrafı ,
-
İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Ana Bilim Dalı üyesi Prof.Dr. Doğan Kantarcı - “” İskenderun körfezinde hava kirliliğinin yayılması” başlıklı bilimsel rapor,
-
Adana Tabip Odası Dergisi ,
-
Sugözü köylülerinin Sugözü Çevre Koruma Derneğine verdikleri şikayet dilekçeleri ,
-
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Etlik Merkez Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstititüsü Müdürlüğü 28.01.2011 tarihli raporu,
-
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Adana Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstititüsü Müdürlüğü”nce yapılan 8.12.2010 tarihli tahlil,
-
30.03.2011 tarihli yerel Kanal A -TV sakat buzağı haber programı CD ,
-
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr.Ali Osman Karababa kömürle çalışan termik santraller ve sağlık etkileri konulu rapor,
-
Yumurtalık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003 /89 D.İş sayılı dosyası ,
-
Ç.Ü. Su Ürünleri Fakültesi -İsken Sugözü Enerji Santrali Etki Alanı Deniz Ekolojisi İzleme Çalışması Projesi 2002 -2007 yılları ilgili sayfalar ,
-
5.11.2008 tarihli Bölge gazetesi ,
-
6.11.2008 tarihli Cumhuriyet gazetesi,
-
30.05.2007 tarihli Yeni Adana Gazetesi ,
-
Sicence Direct -Esturaine Coastal and Shelf Sicence 74( 2007) 549-556 sayfalar,
-
İl Genel Meclis üyesi Ahmet Baştagül tarafından Adana Valiliğine verilen soru önergeleri ve Soru önergelerine Adana Valiliği tarafından verilen kısmi cevaplar ,
-
a) www.kenthaber.com yayın tarihi 9.01.2007 tarihli internet forum ,
-
www.kenthaber.com mesaj tarihi 30.01.2007 internet forum ,
-
www.kenthaber.com mesaj tarihi 5.07.2007 internet forum,
-
2007 -2011 arasında 3 yıl bekletilmeye alınan RES başvuruları ile ilgili EPDK kayıtları,
-
3.01.2010 tarihli Zaman gazetesi ,
-
www.ahaport.com.-Tufanbeyli termik santraline saldırı haberi ,
-
www.ahaport.com.-Tufanbeyli termik santraline saldırı haberi ,
-
RES”lere lisans verilmeye başlanıldığına dair 22.04.2011 tarihli Cumhuriyet gazetesi haberi ,
-
Cumhuriyet gazetesi -27.01.2009- IRENA / Uluslar arası Yenilenebilir Enerji Tüzüğü haberi ,
-
DESERTEC projesi haberi ,
-
12.04.2008 tarihli Sabah gazetesi ,
-
12.04.2008 tarihli Cumhuriyet gazetesi ,
-
6.05.2008 tarihli Referans gazetesi ,
-
www.TBMM.gov.tr
-
Türkiye “deki tüm ulusal gazetelerin 9-10-11.09.2009 tarihli nüshaları,
-
Küresel ısınmanın tarım alanlarında , ekosistemlerde ve canlı yaşamında meydana getirdiği tahribatla ilgili çeşitli raporların yayımlandığı gazete haberleri,
-
http://www.iklim.mdgf-tr.org/index.php?ID=309&LNG=1 )
-
Hatay İdare Mahkemesinin 2008 / 1383 E. ve 2011 / 374 K.sayılı ilamı ,
-
Doğu Akdeniz sahilinde kümülatif değerlendirme yapılıp yapılmadığına dair EPDK kayıtları ,
-
Doğu Akdeniz”de toplumsal maliyet konusunda bir değerlendirme yapılıp yapılmadığına dair EPDK kayıtları ,
-
DANIŞTAY 6. D. E. 1998/5097 K. 1999/5793l T. 17.11.1999
-
DANIŞTAY 6. D. E. 2002/1652 K. 2003/3386 T. 29.5.2003)
-
EPDK”dan istenilecek olan termik santral başvuru dosyaları )
-
3.12.2007 tarihli Cumhuriyet gazetesi)
-
Kültür Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulundan celp edilecek olan Doğu Akdeniz Bölgesindeki arkeolojik SİT alanlarının ve doğal SİT alanlarının listesi,
-
Afşin”de genetiği bozuk buzağı –13.02.2010 tarihli Cumhuriyet gazetesi haberi ,
-
/ Türkiye”de Termik Santraller ve Çevresel Etkileri -Sedat Avcı / İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü –Coğrafya Dergisi , Sayı:13 , Sayfa: 1-26 , İstanbul ,2005
-
DİİK 2012/ 222 YD İtiraz KABUL -Danıştay 13. Daire 2011 / 3904 E. Adana -Yumurtalık Ayas Enerji kömürlü termik santral ,
-
DİİK 2012/ 941 YD İtiraz KABUL -Danıştay 13. Daire 2011 /4517 E. Hatay -İskenderun Atlas Enerji kömürlü termik santral,
-
DİİK 2013/ 20 YD İtiraz KABUL -Danıştay 13. Daire 2011 /4515 E. Adana -Ceyhan - Hakan Madencilik kömürlü termik santral,
-
DİİK 2012/ 233 YD İtiraz KABUL -Danıştay 13. Daire 2011 /3289 E. Mersin -Camiş kömürlü termik santral,
-
DİİK 2013/ 380 YD İtiraz KABUL -Danıştay 13. Daire 2012 /727 E. Mersin -Enerjisa termik kombine çevrrim santrali,
-
DİİK 2013/ 40 YD İtiraz KABUL -Danıştay 13. Daire 2012 /125 E. Adana -Enerjisa termik kombine çevrim,
-
Dünya Sağlık Örgütü ( WHO ) Hava Kirliliği Raporu ,
-
Stuttgart üniversitesi Raporu,
-
6446 Sayılı Kanunun Geçici 14 maddesini iptal eden Anayasa Mahkemesi Kararı
-
AİHM LEMKE/TÜRKİYE DAVASI 17381/02 ve TAŞKIN ve Diğerleri ve ÖÇKAN ve Diğerleri vs. TÜRKİYE, 46771/99, 28 Mart 2006)
-
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25.12.2013 gün ve 2011/2123 Esas, 2013/4686 Kararı,
-
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25.12.2013 gün ve 2011/2420 E. 2013/4687 K. sayılı kararı
-
Adana İl Çevre Müdürlüğü -Ceyhan ilçesi Kurtpınarı kasabasında bulunan kömür depolama sahaları ile ilgili kayıt ve belgeler
-
Geçici 8. Madde ve Geçici 14. Madde’nin iptali için CHP’nin Anayasa Mahkemesi Dava Dilekçesi,
-
Konu ile ilgili basında çıkan haberler)
-
Danıştay 14. D. , 2012/9094 E. 2013/7090 K.ve her türlü delil.
Yargılama süresince tespit edilecek delilleri sunma hakkımız saklı tutulmuştur.
SONUÇ : Yukarıda arzedilen ve res”en nazar-ı itibara alınacak nedenlerle : : Adana İli , Tufanbeyli ilçesi sınırları içinde Enerjisa A. Ş tarafından 450 MW olarak kurulmak istenilen kömürlü Termik Santral için davalı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanlığı tarafından verilen EÜ - 298-1/415 sayılı ve 23.11.2005 tarihli üretim lisansının iptaline , davaya konu işlem açık hukuka aykırılık ve telafisi imkansız zarar şartlarını birlikte taşıdığından dava sonuçlanıncaya dek yürütmenin durdurulması kararı verilmesine , duruşma talebimizin kabulüyle birlikte incelemenin duruşmalı yapılmasına ,avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini bilvekale arz ve talep ederiz. 16.07.2014
Adana Barosu Başkanı Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri Yeşil Barış Hukuk Derneği Vekili
Av.Mengücek G.Çıtırık Adana Ziraat Mühendisleri Odası Av. Deniz Bayram
Erzin Ziraat Odası
Erzin Yeşilkent Sulama Kooperatifi
Erzin Turunçgil Üreticileri Birliği ,
Ahmet Baştagül vd. Vekili
Av. İsmail Hakkı Atal
Adana Tabip Odası
Vekili
Av. Mustafa Çinkılıç
Toplumsal dinamiklerin neye karşı ne zaman harekete geçeceğini tahmin etmek mümkün olmadığı gibi ( bkz. Gezi Direnişi ) , Türkiye”yi yönetenlere karşı mücadele ederken
Sadakayla (bedava kömürle ) ikna edilip –dinle uyutulan geniş halk kitleleri celladına kendisini teslim etmiş mutlu bir şekilde ölüme doğru giderken , gidişatı gören küçük bir azınlık çırpınmaktadır. Mersin- Hatay arasındaki sahil şeridinde HER BİRİ 1,5 MİLYAR DOLAR YATIRIM MALİYETİNDE OLAN 30 TANE yanyana ( dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş şekilde bazıları 500 metre arayla ) termik santral kurulmak için çalışma yürütülmektedir. Kyoto protokolü ve AB çevre mevzuatı nedeniyle , AB ülkelerinde paraya çevrilemeyen kömürün ; Çukurova bölgesinde 100 binlerce insanın kanser olması , tüm Türkiye"nin buğdayının zehirlenmesi ,insanlar ve diğer canlıların genetik yapısının bozulması , sakat çocukların doğması , bölgemizde tarım-hayvancılık ve balıkçılığın tamamen bitmesi karşılığında paraya çevrilmesi için kurulacak 30 tane termik santralin neresinde kamu yararı vardır merak konusudur.? Yan yana kurulacak 30 tane termik santral ancak ve ancak kamu zararına neden olacaktır. Kurulacak termik santrallerde kamu yararı olmayıp , ancak az uluslu küresel enerji kartellerinin ve kanser olacak milyonlarca insana kanser ilacı satacak yine aynı az uluslu ilaç şirketlerinin yararı sözkonusu olacaktır. Bu süreç önü alınmadığı takdirde halkı kitlesel olarak imha edecektir
EPDK açılan davalarda ve yapılan başvurularda yanıltıcı ve gerçeğe aykırı beyanlarda bulunmaktadır. Avusturya”lı Verbund ve Sabancı ortaklığıyla kurulan Enerji-Sa şirketinin Tufanbeyli Yamanlı köyünde yapmak istediği termik santrale karşı EPDK”ya lisans iptali talepli başvuruda bulunulmuş , başvuru dilekçesinde belirtilen hususlara ( Bkz. Delil listesi 23/ EPDK”ya başvuru dilekçesi ) verilen cevapta ( Bkz. Delil listesi- 24 / EPDK”nın 13.02.2009 tarih ve 1196 sayılı cevabı )soyut bir ifadeyle yenilenebilir enerji kaynaklarının özendirilmesi için çalışmalar yapıldığından bahsedilmekteyse de ; bu konuda hiçbir çalışma örneği verilmemiş , şu anda EPDK nezdinde kaç tane rüzgar ve güneş enerji santrali başvurusu olduğundan bahsedilmemiş , eğer yenilenebilir enerji ile ilgili başvuru mevcutsa bu başvuruların ne kadar zamandır bekletildiği konusunda hiçbir bilgi verilmemiştir. . Oysa ki ; EPDK ve Enerji Bakanlığı tarafından rüzgar enerji santrallerine ilişkin başvurular 2007 -2010 arasında 3 yıl sebepsiz bir şekilde bekletilmekte ve lisans verilmemekteyken , ilk olarak birkaç lisans 2011”in ilk aylarında verilmeye başlanmıştır.. (( Bkz. Delil listesi- 25 / 22.04.2011 .tarihli Cumhuriyet gazetesi )
Yine başvuru dilekçesinde”….. kömürlü termik santrallere 10 “larca yıl elektrik alım garantisi verileceği , bu kadar kömürlü termik santral ile yaşamamızın imkansız olduğu ileride kapatılmak zorunda kalındığında yabancı ortaklı bu şirketlerin tahkimden de faydalanarak 15 yıllık elektrik parasını peşin alacakları ; bunun ise Devletin soyulacağı anlamına geleceği……” belirtilmiş (( Bkz. Delil listesi -23) verilen cevapta ise “…..yeni kurulacak bir üretim tesisi için ilgi yazıda öne sürüldüğü gibi on yıllarca sürecek bir alım garantisinin verilmesi sözkonusu değildir “ ( Bkz. Delil listesi- 24 ) denilerek , kasten yanıltıcı beyanda bulunulmuştur. OYSA Kİ ;
Dostları ilə paylaş: |