“Bir grup postlara bürünmüş insan, nehir boyundaki bataklık alanda koşuyorlar… Neanderthaller...Bugün görecek olsak, yüzleri belki de bizleri korkuturdu. Ama onlar duyularıyla, algılamalarıyla insandılar. Birden bire yerde bir tümsek farkettiler: Bir başka insan. O, yaralıydı, yürüyemiyordu. Kanaması ve ağrıları vardı. Derisi, diğer erkek ve kadınlara göre daha beyazdı. Yüz hatları daha geniş, saçları daha açık renkti. O, bir yabancıydı. Yüzünü, etrafını kuşatan insanlara çevirdi. Korkusunun kolayca okunabilmesini sağlayan kocaman açılmış gözleri, ‘Beni burada bırakmayın, yardım edin!’ der gibiydi.
“Bir grup postlara bürünmüş insan, nehir boyundaki bataklık alanda koşuyorlar… Neanderthaller...Bugün görecek olsak, yüzleri belki de bizleri korkuturdu. Ama onlar duyularıyla, algılamalarıyla insandılar. Birden bire yerde bir tümsek farkettiler: Bir başka insan. O, yaralıydı, yürüyemiyordu. Kanaması ve ağrıları vardı. Derisi, diğer erkek ve kadınlara göre daha beyazdı. Yüz hatları daha geniş, saçları daha açık renkti. O, bir yabancıydı. Yüzünü, etrafını kuşatan insanlara çevirdi. Korkusunun kolayca okunabilmesini sağlayan kocaman açılmış gözleri, ‘Beni burada bırakmayın, yardım edin!’ der gibiydi.
Onu taşıdılar, bir yere yatırdılar, yiyecek ve içecek verdiler. Şefkat dolu gözlerle baktılar ona...”
İşte kitapların yazılmasından, dinlerin merhamet çağrılarıyla tarih sahnesine çıkışlarından on binlerce yıl önce yaşanan bu sahnede “ahlâki bilinç” dediğimiz kavram doğmuş oldu. O vahşi doğada, çaresizliğin en derinlerinde kaybolmuş bir avuç insan, Neanderthaller, insanın hamurunda merhamet ve dayanışmaya yatkınlık olduğunu kanıtladılar.
İşte kitapların yazılmasından, dinlerin merhamet çağrılarıyla tarih sahnesine çıkışlarından on binlerce yıl önce yaşanan bu sahnede “ahlâki bilinç” dediğimiz kavram doğmuş oldu. O vahşi doğada, çaresizliğin en derinlerinde kaybolmuş bir avuç insan, Neanderthaller, insanın hamurunda merhamet ve dayanışmaya yatkınlık olduğunu kanıtladılar.
Ahlâki bilinç, başkasıyla aynı şeyleri hissedebilmek, bir başka insan için duyduğumuz endişeyi, ona yardım edecek bir eyleme dönüştürebilmek, “Beni bırakmayın!” çağrısına, insan yaşamının değerli olduğu düşüncesiyle yanıt vermek, sevme yeteneği demektir...
Merhamet
Merhamet
Adanmışlık
Yardıma Hazır Olmak
Hekim Apollon,Aesculapios, Hygeia ve Panacea adına, bütün Tanrılar ve Tanrıçaların şahitliğinde yemin ederim ki, aşağıdaki andımı kabiliyetim ve gücüm yettiğince yerine getireceğim. Bu sanatı bana öğreteni, ebeveynim yerine koyacağım, hayatımı onunla paylaşacağım ve ihtiyacı olursa mallarımı onunla bölüşeceğim, çocuklarına kardeşlerim gibi bakacağım, istedikleri taktirde bu sanatı onlara ücretsiz ya da yazılı bir söz almaksızın öğreteceğim, bilgilerimi oğullarıma, ustalarımın oğullarına, ve bu mesleğin kurallarını kabul edenlerden başka kimseye öğretmeyeceğim. Tedavi reçetelerimi kabiliyetim ve gücüm yettiğince hiçbir zaman birisine zarar vermek için değil, hastalarımın iyiliği için kullanacağım. Hiç kimseyi memnun etmek için ölümcül bir ilaç reçete etmeyeceğim gibi, ölümüne neden olabilecek bir tavsiyede dahi bulunmayacağım. Bir kadına düşük yaptıracak aletler vermeyeceğim. Hayatımın ve sanatımın saflığını koruyacağım. Bıçağımı mesanesinde taş olduğu aşikar olanlar için bile kullanmayacağım, bu işi ehillerine bırakacağım. Gittiğim her eve sadece hastanın iyiliği için gireceğim, kendimi hastalık yapıcı etkenlerden ve özellikle de ister hür ister köle olsun kadın ve erkeklerle aşkın hazlarından uzak tutacağım, sanatımın icrası esnasında ya da günlük hayatımda bana gelen ve yayılmaması gereken bilgileri sır olarak tutacağım ve hiçbir zaman açmayacağım. Bu andımı tuttuğum sürece, hayatım ve sanatımın icraası bana mutluluk versin, tüm insanlar tarafından her zaman saygı göreyim, eğer yeminimden dönersem bunun zıddı bana az gelsin.
Hekim Apollon,Aesculapios, Hygeia ve Panacea adına, bütün Tanrılar ve Tanrıçaların şahitliğinde yemin ederim ki, aşağıdaki andımı kabiliyetim ve gücüm yettiğince yerine getireceğim. Bu sanatı bana öğreteni, ebeveynim yerine koyacağım, hayatımı onunla paylaşacağım ve ihtiyacı olursa mallarımı onunla bölüşeceğim, çocuklarına kardeşlerim gibi bakacağım, istedikleri taktirde bu sanatı onlara ücretsiz ya da yazılı bir söz almaksızın öğreteceğim, bilgilerimi oğullarıma, ustalarımın oğullarına, ve bu mesleğin kurallarını kabul edenlerden başka kimseye öğretmeyeceğim. Tedavi reçetelerimi kabiliyetim ve gücüm yettiğince hiçbir zaman birisine zarar vermek için değil, hastalarımın iyiliği için kullanacağım. Hiç kimseyi memnun etmek için ölümcül bir ilaç reçete etmeyeceğim gibi, ölümüne neden olabilecek bir tavsiyede dahi bulunmayacağım. Bir kadına düşük yaptıracak aletler vermeyeceğim. Hayatımın ve sanatımın saflığını koruyacağım. Bıçağımı mesanesinde taş olduğu aşikar olanlar için bile kullanmayacağım, bu işi ehillerine bırakacağım. Gittiğim her eve sadece hastanın iyiliği için gireceğim, kendimi hastalık yapıcı etkenlerden ve özellikle de ister hür ister köle olsun kadın ve erkeklerle aşkın hazlarından uzak tutacağım, sanatımın icrası esnasında ya da günlük hayatımda bana gelen ve yayılmaması gereken bilgileri sır olarak tutacağım ve hiçbir zaman açmayacağım. Bu andımı tuttuğum sürece, hayatım ve sanatımın icraası bana mutluluk versin, tüm insanlar tarafından her zaman saygı göreyim, eğer yeminimden dönersem bunun zıddı bana az gelsin.
“Düşmanını dostunmuş gibi tedavi et!”
“Düşmanını dostunmuş gibi tedavi et!”
Tıp Mesleğine bir üye olarak kabul edildiğim
Tıp Mesleğine bir üye olarak kabul edildiğim
şu anda:
Kendi yaşamımı insanlığın hizmetine
adayacağıma bütün varlığımla yemin ederim.
…
Bunlara bütün varlığımla, özgür olarak onurum
üzerine and içerim.
"20 Haziran 2013 tarihinde TBMM'de görüşülmeye başlanan Sağlık
"20 Haziran 2013 tarihinde TBMM'de görüşülmeye başlanan Sağlık
Torba Yasası m. 33:
“Sağlık hizmeti sunumu ile ilgili tüm iş ve işlemler Sağlık Bakanlığınca denetlenir. Olağanüstü
durumlarda mesleğini icraya yetkili kişilerce acil sağlık hizmeti ulaşana kadar verilecek olan
sağlık hizmeti hariç, ruhsatsız olarak sağlık hizmeti sunan veya yetkisiz kişilerce sağlık hizmeti
verdirenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile
Temel yaşam desteğinin gerektiği bir durumda, temel yaşam desteği
Temel yaşam desteğinin gerektiği bir durumda, temel yaşam desteği
konusunda bilgisi olan herkesten
bu görevi yapması
beklenir.
Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi
Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi
(1) Yaşı, hastalığı veya yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hal ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhal ilgili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. (2) Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi dolayısıyla kişinin ölmesi durumunda, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Her vatandaş (mesleği ne olursa olsun!) yeterliliği ölçüsünde ilk yardım yükümlülüğü taşır.
Her vatandaş (mesleği ne olursa olsun!) yeterliliği ölçüsünde ilk yardım yükümlülüğü taşır.
Bu yükümlülükten onu muaf tutacak tek şey, yapacağı yardımın kendi hayatını tehlikeye atacak olmasıdır: Örn. yüzme bilmeyenin suya atlayarak boğulacak olana yardım edememesi.
Ya da yardım etmekle başka önemli bir yükümlülüğünü çiğneyecek olması: Örn. felaket ortamında kendi çocuğunu korumak zorunluluğu
TÜM VATANDAŞLARDAN BEKLENİR!
TÜM VATANDAŞLARDAN BEKLENİR!
AMA HEKİM’DEN DAHA ÇOK BEKLENİR!
ÇÜNKÜ HEKİM, DAHA İYİ YARDIM EDEBİLECEK NİTELİKTEDİR!
İLKYARDIMDA HEKİM, TIPTAN ANLAMAYAN HERHANGİ BİR VATANDAŞIN ÖTESİNDE ÇABA ORTAYA KOYMAK DURUMUNDADIR.
İLKYARDIMDA HEKİM, TIPTAN ANLAMAYAN HERHANGİ BİR VATANDAŞIN ÖTESİNDE ÇABA ORTAYA KOYMAK DURUMUNDADIR.
HEKİM,
HEKİM,
FELAKET OLAYINA NE KADAR YAKINSA,
YARDIM ETME YÜKÜMLÜLÜĞÜ DE O ÖLÇÜDE ARTAR!
HEKİMİ, ACİL DURUMDA MÜDAHALEDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNDEN
HEKİMİ, ACİL DURUMDA MÜDAHALEDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNDEN
MUAF TUTACAK TEK KOŞUL,
KENDİSİNİN YARDIM EDEMEYECEK KADAR HASTA OLMASI OLABİLİR!
Uçakta bir yolcu için hekim arandığı anons edilmişse, hekim yardım etmekle yükümlüdür!
Uçakta bir yolcu için hekim arandığı anons edilmişse, hekim yardım etmekle yükümlüdür!
HEKİM, İNSAN YAŞAMININ TEHLİKEYE GİRDİĞİ ve YARDIMINA GEREKSİNİLEN BİR ORTAMDA MESLEKİ KİMLİĞİNİ GİZLEYEMEZ!
Hekimin, acil durumlara müdahale yükümlülüğün asıl dayanağı, tüm ülkelerde Tabipler Birliği Meslek Etiği Kuralları’dır.
Hekimin, acil durumlara müdahale yükümlülüğün asıl dayanağı, tüm ülkelerde Tabipler Birliği Meslek Etiği Kuralları’dır.
Hekim, yaşamın yardım çağrısında bulunduğu her yerde, davranışının kısa ya da uzun vadedeki etkilerine bakmaksızın, yaşama hizmet eder.
HEKİMİN GENEL YÜKÜMLÜLÜKLERİ
HEKİMİN GENEL YÜKÜMLÜLÜKLERİ
HEKİMİN HASTALARINA KARŞI YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Hekim her zaman, insan yaşamını koruma yükümlülüğünün bilincinde olmalıdır.
Hekim hastasına tam bir sadakat ve hekimlik biliminin eldeki tüm olanaklarını devreye sokma borcundadır.
Aciliyet durumunda, başka bir yardım devreye girmemişse, hastaya/kazazedeye yardım, hekimin insani yükümlülüğüdür.
HEKİMİN MESLEKTAŞLARINA KARŞI YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Acil Yardım Madde 10:
Acil Yardım Madde 10:
Hekim, görevi ve uzmanlığı ne olursa olsun, gerekli tıbbi girişimlerin yapılamadığı acil durumlarda, ilk yardımda bulunur.
m. 3/1:
m. 3/1:
“ Tabip ya da Diş Tabibi, vazife ve ihtisası ne olursa olsun gerekli
bakımın sağlanmadığı acil vakalarda mücbir sebep olmadıkça,
ilk yardımda bulunur.”
m. 18:
“ Tabip ya da Diş Tabibi, acil yardım , resmi ya da insani görevin yerine
getirilmesi hariç olmak üzere mesleki ve kişisel sebeplerle hastaya
bakmayabilir.”
Tıp mesleğinde birinci görev, sağlığı korumak, yaşamı sürdürmektir.
Tıp mesleğinde birinci görev, sağlığı korumak, yaşamı sürdürmektir.
Koşullar ne olursa olsun, asker ya da sivil her kişi, cinsiyet, ırk, ulus, din, politik bağlanma ya da benzeri başka ölçütlere bakılmaksızın, gereksinimi olan sağlık hizmetini almalıdır.
Hekimlerin tıbbi görev ve sorumluluklarını yerine getirmeleri hiçbir koşulda suç sayılmayacaktır.
1. Hasta, hekimini özgürce seçme hakkına sahiptir.
1. Hasta, hekimini özgürce seçme hakkına sahiptir.
2. Hasta, bir dış baskı altında kalmadan özgürce çalışabilen bir hekim tarafından bakılma hakkına sahiptir.
3. Hasta, yeterli ölçüde bilgilendirildikten sonra tedaviyi kabul ya da ret etme hakkına sahiptir.
4. Hasta, kendisiyle ilgili tüm tıbbi ve kişisel bilgilerin gizliliğine gereken saygıyı göstermesini hekiminden bekleme hakkına sahiptir.
5. Hasta, onurlu bir biçimde ölme hakkına sahiptir.
idari makamların haksızca uyguladığı baskıdan doğan bir çatışma
yaşatılmamalıdır.
Tıp mesleği mensupları,
hastanın gereksinimine
uygun tedaviyi
yapabilmelidir.
Tıp mesleği mensupları,
tıbbi hizmet verenler olarak, hastalarına ulaşabilmede
tam bir hareket serbestisi
içinde olmalıdırlar.
Ahlâki bilinç, başkasıyla aynı şeyleri hissedebilmek, bir başka insan için duyduğumuz endişeyi, ona yardım edecek bir eyleme dönüştürebilmek, “Beni bırakmayın!” çağrısına, insan yaşamının değerli olduğu düşüncesiyle yanıt vermek, sevme yeteneği demektir...