“Dönem Sonu yada Bilanço Günü” deyimi, envanter ve bilançoların düzenlendiği hesap döneminin son gününü ifade etmektedir. İktisadi kıymetlere ilişkin envanter işlemi ne zaman tamamlanırsa tamamlansın, envanter sonuçları bilanço günündeki neticeleri gösterir.
2- ENVANTER TANIMI:
Türk Ticaret Kanunu’nun 73. maddesinde envanter çıkarmanın; saymak, ölçmek, tartmak ve değerlendirmek suretiyle, bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları, kat’i bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmek olduğu, mevcutlar alacaklar ve borçların işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade ettiği hüküm altına alınmıştır.
Vergi Usul Kanunu’nun 186. maddesinde ise envanter çıkarmanın, bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmek olduğu şu kadar ki ticari teamüle göre tartılması, sayılması ve ölçülmesi mutad olmayan malların değerinin tahminen tespit olunacağı, mevcutlar, alacaklar ve borçlar işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade edeceği hüküm altına alınmıştır.
Vergi Usul Kanunu’nun 186. maddesinde ise envanter çıkarmanın, bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmek olduğu şu kadar ki ticari teamüle göre tartılması, sayılması ve ölçülmesi mutad olmayan malların değerinin tahminen tespit olunacağı, mevcutlar, alacaklar ve borçlar işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade edeceği hüküm altına alınmıştır.
Bir diğer açıdan baktığımızda envanter, muhasebe kayıtlarının doğruluğunu ölçmek için muhasebe dışında, bu kayıtlardaki rakamların temsil ettikleri mevcutların, borç ve alacakların tespiti ve değerlenmesi suretiyle kontrolüdür. Yani, muhasebe kayıtlarıyla gerçek durum arasındaki farkın tespitidir.
Bir diğer açıdan baktığımızda envanter, muhasebe kayıtlarının doğruluğunu ölçmek için muhasebe dışında, bu kayıtlardaki rakamların temsil ettikleri mevcutların, borç ve alacakların tespiti ve değerlenmesi suretiyle kontrolüdür. Yani, muhasebe kayıtlarıyla gerçek durum arasındaki farkın tespitidir.
Görüldüğü üzere envanter, işletmeye dahil iktisadi kıymetlerin hem miktar hem de tutar olarak tespitine yönelik bir işlemdir. Miktar tespiti fiili ve kaydi sayım ile, tutar tespiti ise, bulunan miktarlara VUK’da yer alan değerleme ölçüleri kullanılmak suretiyle yapılır. Ancak sadece geçici vergi dönemlerinde emtia mevcudunun kayıtlar üzerinden tespitine izin verilmiştir.
3- ENVANTER TÜRLERİ :
a) Muhasebe Dışı Envanter: İşletmede kayıtlı bulunan varlık ve kaynakların kayıtlı değerleri ve miktarları dikkate alınmaksızın bilanço günü itibariyle tek tek sayılması, ölçülmesi, tartılması ve değerlenmesi işlemlerini kapsayan bir süreçtir.
b) Muhasebe İçi Envanter: Tespit edilen miktar ve değerler doğrultusunda gerekli düzeltme kayıtlarının yapılmasıdır.
4- ENVANTER LİSTELERİ:
Envanter esas itibariyle defter üzerine çıkarılır. Şu kadar ki, işlerinde geniş ölçüde ve çeşitli mal kullanan büyük müesseseler envanterlerini listeler halinde tanzim edebilir.
Bu takdirde envanter listelerinin:
Bu takdirde envanter listelerinin:
Sayfa üzerinden numaralanarak sıralanması;
Envanterin tanzim tarihine göre tarihlenmesi;
Envanter çıkaran memur ile teşebbüs sahibi veya vekili tarafından imzalanması;
Muhasebe dışı envanterin yapılarak iktisadi kıymetlerin gerçek durumunun tespit edilmesi,
Muhasebe dışı envanter sonuçları ile genel geçici mizandaki hesap kalanlarının karşılaştırılıp, farkların tespit edilmesi,
Farkların nedenlerine göre gerekli düzenleyici kayıtlar ile, devir kayıtlarının yapılarak, muhasebe içi envanterin tamamlanması,
Kesin mizanın düzenlenmesi,
Envanter sonuçlarını yansıtan mali tabloların düzenlenmesi.
6- YARGI KARARI:
“Gerek bilanço esasına göre defter tutanların, gerekse de emtia üzerine iş yapan işletme hesabı esasına göre defter tutanların çıkarması zorunlu olan emtia envanterinin, emtia cins ve miktarına ilişkin ayrıntılı bilgiyi içermesi gerektiğinden, emtia envanterine dahil edilen kıymetlerden bir veya bir kaçında cins veya miktar bakımından noksanlık saptanması, ilgililerin dönem kazançlarının gerçeğe uygun belirlenmediğine ilişkin delil bulunduğunu gösterir. Envanterlerden saptanan bu noksanlığın, yükümlüler tarafından hukuken geçerli nedenlerle açıklanabilmesi gerekir. Bu yolda yeterli açıklama yapılamaması halinde, noksanlık matraha alınmak suretiyle ilgilinin re’sen vergilendirilmesini gerektirir.” ( Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu )
B- DÖNEM SONU DEĞERLEME İŞLEMLERİ:
Değerleme, muhasebe dışı envanterin fiziki sayımdan sonraki ikinci aşamasını oluşturur ve fiziki sayımları yapılmış olan iktisadi kıymetlerin bilanço günündeki parasal kıymetlerinin belirlenmesidir.
Kazancın tespitini özsermaye mukayesesine bağlayan sistemlerde vergi matrahı, dönem sonu ve dönem başında işletmeye dahil iktisadi kıymetlerin değerleri esas alınmak suretiyle tespit edilir.
Vergi Usul Kanunu’nun 258. maddesinde değerleme, vergi matrahlarının hesaplanması ile ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespiti şeklinde tanımlanmış ve aynı Kanunun 259. maddesinde,
Vergi Usul Kanunu’nun 258. maddesinde değerleme, vergi matrahlarının hesaplanması ile ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespiti şeklinde tanımlanmış ve aynı Kanunun 259. maddesinde,
“Değerlemede, iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlarda haiz oldukları kıymetler esas tutulur.”
ifadesine yer verilmiştir. Vergi Usul Kanunu’nun 258 ve müteakip maddelerinde, bilançoda yer alan aktif ve pasif kıymetlerin ne şekilde değerleneceği her bir iktisadi kıymet açısından hüküm altına alınmıştır.
Değerleme,vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.
Değerleme,vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.
Tanım uyarınca değerleme;
a) Tespit
b) Takdir
şeklinde yapılmaktadır.
Tespit, mükelleflerce VUK’nunda yer alan değerleme ölçüleri kullanılarak yapılan değerleme işlemi,
Tespit, mükelleflerce VUK’nunda yer alan değerleme ölçüleri kullanılarak yapılan değerleme işlemi,
Takdir ise, mutat değerleme ölçüleri kullanılarak değerleme yapılamadığı takdirde idare tarafından yapılan takdir işlemidir.
DEĞERLEME ÖLÇÜLERİ
Vergi Usul Kanunu’nun 261. maddesinde, değerlemenin, iktisadi kıymetin nevi ve mahiyetine göre, aşağıdaki ölçülerden biri ile yapılacağı belirtilmiştir.
Maliyet bedeli
Borsa rayici
Tasarruf değeri
Mukayyet değer
İtibari değer
Vergi değeri
Rayiç bedel
Emsal bedeli ve ücreti.
1- KASA MEVCUDU (100):
Kasa mevcutları itibari kıymetleriyle değerlenir. İtibari değer, her nevi senetlerle esham ve tahvillerin üzerinde yazılı olan değerdir.
Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Yabancı paranın borsa rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur Maliye Bakanlığı’nca tespit olunur. ( VUK Madde: 266, 280 ve 284 )
2- BANKALARDAKİ MEVCUTLAR (102):
Bankalardaki mevcutlar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mukayyet değer, muhasebe kayıtlarında gösterilen hesap değeridir. ( VUK Madde: 265 ve 281 )
a) Banka Hesap Durumunun Teyidi
b) Yabancı Para Mevcutlarının Değerlemesi
Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Yabancı paranın borsa rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur Maliye Bakanlığı’nca tespit olunur. ( VUK Madde: 266, 280 ve 284 )
c) Vadeli Mevduat Faizlerinin Hesabı
c) Vadeli Mevduat Faizlerinin Hesabı
Mevduat ve kredi sözleşmelerine müstenit alacak ve borç tutarları, değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır.
Menkul Kıymetler VUK’nun 279’uncu maddesine göre aşağıda belirtilen değerleme ölçülerine göre değerlenir.
4- ALACAK ve BORÇLAR (120-121-320-321…):
Alacak ve Borçlar mukayyet değerleriyle değerlenir.
a) Yazılı Cari Hesap Mutabakatı
T.T.K. Hükümlerine Göre
b) Yabancı Para Cinsinden Alacak/Borç Değerlemesi
b) Yabancı Para Cinsinden Alacak/Borç Değerlemesi
Yabancı para cinsinden olan alacak ve borçlar borsa rayici ile değerlenir. Yabancı paranın borsa rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur Maliye Bakanlığı’nca tespit olunur. ( VUK Madde: 266, 280 ve 284 )
c) Çek/Senetli Alacaklarda Reeskont İşlemleri
d) Değerleme Kur Farklarının
Muhasebeleştirilmesi
5- ŞÜPHELİ ALACAKLAR KARŞILIĞI (128-129):
a) Şüpheli Alacaklar Karşılığı Ayrılması
Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;
Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar;
Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar;
şüpheli alacak sayılır.
Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir. Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder.
Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir. Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder.
b) Önceki Yıllarda Ayrılan Karşılıkların Durumu
b) Önceki Yıllarda Ayrılan Karşılıkların Durumu
Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kar-zarar hesabına intikal ettirilir. (VUK Madde: 373) Bu nedenle şirket avukatından önceki yıllarda ayrılan Şüpheli Alacak Karşılıklarının durumuna ilişkin yazılı bilgi alınmalıdır.
6- ORTAKLAR CARİ HESABI (131-331):
a) Adatlandırma Yoluyla Faiz Yürütülmesi
b) Katma Değer Vergisi Hesaplanması
c) Fatura Kesilmesi
7- EMTİA (152-153-157) :
Emtia, maliyet bedeliyle değerlenir. Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilimum giderlerin tamamını ifade eder.
a) Kur Farklarından Pay Verilmesi
a) Kur Farklarından Pay Verilmesi
Emtianın satın alınıp işletme stoklarına girdiği tarihe kadar oluşan kur farklarının maliyete intikal ettirilmesi zorunludur. Stokta kalan emtia ile ilgili olarak daha sonra ortaya çıkacak kur farklarının ise, ilgili bulundukları yılda gider yazılması veya maliyete intikal ettirilmesi mümkün bulunmaktadır. ( VUK G.T. 238 )
b) Kredi Faizlerinden Pay Verilmesi
b) Kredi Faizlerinden Pay Verilmesi
İşletmelerin finansman temini maksadıyla bankalardan veya benzeri kredi müesseselerinden aldıkları krediler için ödedikleri faiz ve komisyon giderlerinden dönem sonu stoklarına pay vermeleri zorunlu bulunmamaktadır. Buna göre mükellefler söz konusu ödemelerini doğrudan gider yazabilecekleri gibi, diledikleri takdirde stokta bulunan emtiaya isabet eden kısmı maliyete dahil edebileceklerdir. (VUK G.T. 238 )
Emtianın maliyet bedeline nazaran değerleme günündeki satış bedelleri % 10 ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği hallerde mükellef, maliyet bedeli yerine 267’nci maddenin ikinci sırasındaki usul hariç olmak üzere, emsal bedeli ölçüsünü tatbik edebilir. (VUK Madde: 262 ve 274 )
e) Dönem Sonu Muhasebe Kayıtlarının Yapılması
8- KIYMETİ DÜŞEN MALLAR (157):
Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutat olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve ıskartalar emsal bedeli ile değerlenir. (VUK Madde:278)
a) Hurdaların Değerlemesi
a) Hurdaların Değerlemesi
b) Hurdalarda KDV Uygulaması
9-İNŞAAT İŞLERİNDE YAPILACAK DÖNEM SONU İŞLEMLERİ :
a) Geçici Kabul Tutanaklarının Temin Edilmesi
b) Stopaj Tutarlarının Ödendiğinin Teyid
Edilmesi
c) Müşterek Giderlerin Dağılımı
d) Amortisman Dağılımı
10- TAKİP EDEN YILDA GELEN FATURALAR:
a) Muhasebe Kayıtlarına Alınma
b) KDV’nin İndirim/Gider Yazılma Durumu
11- PEŞİN ÖDENEN VERGİLER (193):
a) Ödenen Geçici Vergi Tutarı
b) Tevkif Yoluyla Ödenen Vergiler
c) Dönem Sonu Muhasebe Kayıtları
12- DURAN VARLIKLAR (25-26-27 Grup):
İktisadi işletmeler dahil bilimum maddi ve gayri maddi duran varlıklar maliyet bedeli ile değerlenir. ( VUK Madde: 269, 270, 271, 272 ve 273 )
Maliyet bedeline, satın alma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler de girer;
Makine ve tesisatın gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;
Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit giderler.
Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerini maliyet bedelini ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttirler. ( İlgili Madde: VUK 269, 271, 272) (İlgili G.T. 143, 163 )
İnşa edilen binalarda ve gemilerde, imal edilen makine ve tesisatta, bunların inşa ve imal giderleri, satın alma bedeli yerine geçer.
a) Kredi Faizleri
a) Kredi Faizleri
Yatırımların finansmanında kullanılan kredilerle ilgili faizlerden kuruluş dönemine ait olanların sabit kıymetle birlikte amortisman yoluyla itfa edilmek üzere yatırım maliyetine eklenmesi gerekmekte; işletme dönemine ait olanların ise, ilgili bulundukları yıllarda doğrudan gider yazılması yada maliyete intikal ettirilmek suretiyle amortismana tabi tutulması mümkündür. ( VUK G.T. 163 )
Ayrıca yatırım dönemi tamamlandıktan sonra işletme döneminde de söz konusu döviz kredileri nedeniyle ortaya çıkabilecek kur farkı gelirleriniz için ya ilgili bulundukları yıllarda doğrudan gelir yazmanız ya da maliyete intikal ettirmek suretiyle maliyetten düşerek amortismana tabi tutmanız mümkün bulunmaktadır. (GİB. Özelgesi )
Ayrıca yatırım dönemi tamamlandıktan sonra işletme döneminde de söz konusu döviz kredileri nedeniyle ortaya çıkabilecek kur farkı gelirleriniz için ya ilgili bulundukları yıllarda doğrudan gelir yazmanız ya da maliyete intikal ettirmek suretiyle maliyetten düşerek amortismana tabi tutmanız mümkün bulunmaktadır. (GİB. Özelgesi )
b) Kur Farkları
b) Kur Farkları
Döviz kredisi kullanılarak yurt dışından sabit kıymet ithal edilmesi sırasında veya sonradan bu kıymetlere ilişkin borç taksitlerinin değerlemesi dolayısıyla ortaya çıkan kur farklarından, sabit kıymetin iktisap edildiği dönem sonuna kadar olanların, kıymetin maliyetine eklenmesi zorunlu bulunmakta; aynı kıymetlerle ilgili söz konusu dönemden sonra ortaya çıkan kur farklarının ise, ait oldukları yıllarda doğrudan gider yazılması yada maliyete intikal ettirilerek amortisman konusu yapılması mümkündür. ( VUK G.T. 163 )
Yatırımlarınızı yurt içi ve yurt dışı döviz kredisi ile yaptığınızdan dolayı makine teçhizat için malın ithal ve montajının yapılacağı tarihe kadar önceden verilmiş olan döviz cinsinden sipariş avansları yabancı para ile olan alacak niteliğinde olduğundan, dönem sonlarında Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre yabancı paralar gibi değerlenerek oluşan kur farkları sipariş edilen makine teçhizatın maliyetiyle ilgilendirilmesi mümkün bulunmaktadır. (GİB. Özelgesi)
Yatırımlarınızı yurt içi ve yurt dışı döviz kredisi ile yaptığınızdan dolayı makine teçhizat için malın ithal ve montajının yapılacağı tarihe kadar önceden verilmiş olan döviz cinsinden sipariş avansları yabancı para ile olan alacak niteliğinde olduğundan, dönem sonlarında Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre yabancı paralar gibi değerlenerek oluşan kur farkları sipariş edilen makine teçhizatın maliyetiyle ilgilendirilmesi mümkün bulunmaktadır. (GİB. Özelgesi)
c)Faiz Giderleri İle Faiz Gelirlerinin
Netleştirilmesi
13- AMORTİSMANLAR (257-268-278):
a) Amortisman Tablolarının Oluşturulması
b) Cari Yıl Amortismanlarının Hesaplanması ve
Muhasebeleştirilmesi
c) Kıst Amortisman Uygulaması
d) Sabit Kıymet Yenileme Fonu
e) Satılan Varlıklardan Elde Edilen Kar / Zarar Kaydı
Kuruluş şekli ne olursa olsun 2011 yılı Aktif Toplamı 10.806.000TL’nin ve Net Satışlar Toplamı 24.012.700TL’nin altında kalan işletmeler yukarıda belirtilen ek mali tabloları düzenlemek zorunda değildir. Ancak ek mali tabloları düzenlemek zorunda olan mükellefler, verecekleri yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesine söz konusu tablolardan sadece “Kar Dağıtım Tablosu”nu ekleyeceklerdir.
20- MALİYET HESAPLARININ İZLENMESİ:
a) Bilanço Esasına Göre Defter Tutacak Mükellefler
2012 yılı için;
Yıllık; - Alış tutarı 142.000 TL,
- Satış tutarı 198.000 TL,
Yıllık gayrisafi iş hasılatı 77.000 TL,
İş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının toplamı 142.000 TL’yi aşan,
mükellefler bilanço esasına göre defter tutmak zorundadırlar. (V.U.K. madde 177)
b) Maliyetini 7/A Seçeneğine Göre İzleyecek
b) Maliyetini 7/A Seçeneğine Göre İzleyecek
Olanlar
VUK’nun 182 ve izleyen maddelerinde bilanço esasına göre defter tutmanın usulleri belirlenmiş bulunmaktadır. Bilanço usulüne göre defter tutan gerçek ve tüzel kişilere ait teşebbüs ve işletmelerin; 2011 yılı Aktif Toplamı 1.800.000 TL veya Net Satışları Toplamı 3.557.000 TL’yi aşan üretim ve hizmet işletmelerinin 2012 yılında maliyet hesaplarını 7/A seçeneğine göre tutmaları zorunludur.
Diğer taraftan, ticaret şirketleri ile 2011 yılı Aktif Toplamı 1.800.000 TL’nin ve Net Satışları Toplamı 3.557.000 TL’nin altında kalan üretim ve hizmet işletmelerinden isteyenler, giderlerin izlenmesinde 7/B seçeneğini uygulayabileceklerdir.
İmalat defterine kaydolunan malumatı ihtiva edecek şekilde sınai muhasebe tutanlar, Maliye Bakanlığından müsaade almak şartıyla ayrıca imalat defteri tutmazlar. Ancak, muhasebe işlemlerini Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerinde yer alan 7/A seçeneğine göre izleyen mükelleflerin imalat defteri tutma mecburiyetleri, 1.1.1996 tarihinden itibaren kaldırılmıştır. ( VUK: G.T. 246 )