İL : SAMSUN
AY-YIL : MAYIS - 2010
TARİH : 21.05.2010
İSLAM’DA TEVBE
Muhterem Müslümanlar!
Yüce Allah, insanı mükemmel bir varlık olarak yaratmış, onu Allah'ın hükümlerini ve emirlerini uygulama hususunda görevlendirmiştir. İnsan her ne kadar Allah tarafından mükemmel bir şekilde yaratılmış olsa da, zaman zaman bilerek yada bilmeyerek hata, kusur ve günah olarak nitelendirilebilecek türden davranış ve tutumlar sergileyebilmektedir. Zaten günah işlemek ve hata etmek, insanı meleklerden ayıran özelliklerin başında gelmektedir.Dinimiz İslam, insanın bu özelliğini dikkate alarak günahlardan korunma ve işlenen günahlardan kurtulma yollarını insana göstermiştir.Zira Hz. Peygamber (s.a.s.): “Ademoğlu hata yapabilir. Hata yapanların en hayırlısı ise (işlediği günaha pişman olup) hatasından dönendir."(2) sözüyle bu hususa dikkat çekmiştir. Bu itibarla dinimizde, hata, kusur, kötülük ve günah gibi manevi kirlerden temizlenmenin başlıca yolu tevbedir.
Aziz Mü'minler
Müminlerin tevbesi nasıl olmalıdır? Bu konuda Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Allah’a içtenlikle tevbe edin. Belki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter ve peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar…” (3) Bu ayette geçen içtenlikle tevbe: kalp ile pişman olmak, dil ile istiğfar etmek, beden ile de onu terk ederek yapmamak ve ondan uzak durmak anlamındadır.
Ayrıca. "Şüphesiz Allah çok tevbe edenleri sever, çok temizlenenleri sever"(4) âyeti de tevbenin lüzum ve faydasına işaret etmektedir.
Aziz Mü'minler!
Tevbenin nasıl olması hususunda Hz. Ali (r.a)'den şöyle bir rivayette bulunulur:Bir gün bedevilerden biri Hz. Peygamberin mescidine girer ve "Allah'ım, şüphesiz ben sana tevbe ve istiğfar ediyorum" der ve namazını kılar. Bunu gören ve duyan Hz. Ali, adam namazını bitirince ona: "Ey kişi! Yalnızca dil ile süratle yapılan tevbe, yalancıların tevbesidir. Hâlbuki senin bu tevben, tevbeye muhtaçtır" der. Bunun üzerine o kişi: "Ey Müminlerin Emîri, o halde tevbe nedir?" diye sorar. Bunun üzerine Hz. Ali: "Tevbe şu altı şeyle mümkün olur der: l- Geçmişte işlenmiş olan günahlardan pişman olmak ve yerine getirilmemiş farzları iade etmek. 2-Başkalarına haksızlık ve eziyet etmeyi bırakmak. 3- Husumet ve düşmanlığı kaldırmak. 4- Günah ve kabahatler içerisinde büyüyen nefsi, Allah'a olan itaat içerisinde küçültüp ona hiçliğini kabul ettirmek. 5-İtaatsizlik ve günah işlemenin sözde tadını çıkaran nefse, itaat edip günahlardan uzak durmanın acısını da tattırmak. 6-İşlenen her günaha bedel olmak üzere, ağlamak."Hâl böyle olunca, şartlarına uygun olan bir tevbe, aynı zamanda Allah için yapılmış bir ibadettir. Nasıl ki, şartlarına uygun olarak yapılan ibadetlerin kabulü hususunda tereddüde düşmüyorsak, şarlarına uygun bir tevbenin kabulü için de tereddüt gösterilmemesi gerekir.
Sonuç olarak insan; geçmişte ne kadar büyük günahlar işlemiş olursa olsun, bir an önce onlara samimiyetle tövbe ederek Allah'a yönelmeli. Allah'tan başka sığınılacak bir makamın bulunmadığını asla unutmamalıdır.Hutbemi bu konudaki bir âyeti kerîme ile bitiriyorum: "De ki: “Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”(5)
HAZIRLAYANIN ADI: Yunus YALÇIN UNVANI: Mutaflı Köyü, Sökbecek Mahallesi Camii İmam-Hatibi / YAKAKENT
Diyanet İsleri Başkanlığınca daha önce hazırlanan hutbelerden değildir.
1-Müslim, Tövbe 11; Ahmet b.Hanbel,Müsned III,238
2-İbn Mace, Zühd 30
3-Tahrim:66/8
4-Bakara. 2/222
5-Zümer, 39/53
