3 -berzah Aleminde Ruhların Birbirleriyle Münâsebetleri


- Kabir Azabının Devamlı Veya Geçici Olması



Yüklə 0,99 Mb.
səhifə11/23
tarix07.01.2019
ölçüsü0,99 Mb.
#91171
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   23

4- Kabir Azabının Devamlı Veya Geçici Olması:

Önce şunu belirtmeliyiz ki, suâlden muaf olanlar kabir azabından da muaftırlar. Yani kabirde kendilerine suâl sorulmayacağı haber verilenlere, 431 kabir azabı da yoktur. 432

Bunların dışındaki insanlar ise, önce mü'minler ve kâfirler olmak üzere ikiye ayrılırlar. Mü'min olanlar da itaatkâr olan mü'minler ve âsi olanlar diye iki kısım­dırlar. İtaatkâr olan, yani günahları olmayan, yahut da dünyadayken sağlam tevbeleri ve iyi amelleri ile günah­larını affettirmiş olan mü'minlere kabirde azap değil, nimet vardır. Asi yani günahkâr mü'minlerle, iman etmemiş olan herkese ise kabirde azap vardır.

Kabirlerinde azap göreceklerin azabı, ya kıyamete kadar devamlı olur, yahut da geçici bir zaman için olup Allah'ın dilediği zaman kesilir. Azabı kıyamet gününe ka­dar devam edecek olanlar, iman etme şerefine erememiş olan kâfir, müşrik ve münafıklardır.

Kabirdeki azabı, Allah Tealâ'nın dilemesiyle kaldı­rılacak olanlar ise, âsi yani günahkâr mü'minlerin bazılarıdır ki, 433 günahları çok olan bir kısım günah­kârların azabı da devamlı olacaktır. 434

Buna Göre, Kabir Azabı İki Kısımdır:



a) Devamlı olan: Bu, kâfirlerin ve mü'minlerden bazı günahı çok olan günahkârların azabıdır. Ve kıyamet gününe kadar hiç kesilmeden devam edecektir.

b) Devamlı olmayan: Bu da, günahkâr mü'minlerden bazı günahı az olanların azabıdır ki, bunlar suçları miktarı azap gördükten sonra, yahut bir dua veya sada­ka... vs. ile, ya da sırf Allah'ın dilemesiyle onlardan azap kaldırılır.

Peygamberimiz (s) hürmetine, cuma günü ve gecesi ile Ramazan ayında -kâfirler de dahil olmak üzere- kabirdekilerden azap kaldırılır. 435 Kâfirler hariç, diğerlerine bir daha azap edilmeyeceği söyleniyorsa da, 436 Meşâriku'l-Envâr müellifi Hasan el-Idvî, İmam Suyûtî'ye dayanarak bu görüşün makbul bir görüş olmadığım, âsi ve günahkâr mü'minlere, cuma günü kaldırıldıktan sonra bir daha azabın dönmeyeceği hususunda bir delil bulunmadığını belirtmektedir. 437

Kâfirlerin azaplarının Kıyamet gününe dek süreceği hususunda âlimler müttefiktirler. Çünkü deliller bu yöndedir. Nitekim kabir suâli konusunda rivayet edilen hadislerden, Ebû Hureyre'den nakledilen birinde müna­fık olanların azaplarının kıyamet gününe kadar devamlı olacağı açıkça zikredilmiştir. 438

Yasin Suresi'nin: " (Bir de ikinci defa) Sûr'a üfürülmüştür. Ne baksınlar, kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar. 'Eyvah, başımıza gelenlere!.. Kim kaldırdı bizi uyuduğumuz yerden? İşte bu, O Rahman'ın vadettiği (kıyamet)... Doğru imiş o gönderilen peygamberler." derler." 439 âyetlerinin tefsirinde, Mukâtil b. Süleyman (v. 150/767) ve bazı müfessirler şöyle demişlerdir:

"Kâfirler azap olunmaktayken, birinci sûra üfürülüp kıyamet kopacak ve onlar ikinci sura üfürülünceye dek azap olunmayacaklarından azaplarını unut­up kendilerini uykuda sanacaklar. Bu sebeple, mahşerde toplanmak üzere diriltildikleri zaman:

"Bizi uyuduğumuz yerden kim kaldırdı?" diyecekler." 440 Yoksa kabirde hiç az­apları yoktu da uykudaydılar, rahattılar manasına değil.

Bu açıklamaya göre, iki sûr arasında kâfirlerden bile kabir azabı kaldırılacaktır. İmam Sübkî de aynı âyetle delil getirerek iki sûr arasında kâfirlerden-Peygamberi öldüren, peygamberin öldürdüğü yahut da peygamberle (Peygambere karşı) savaşırken öldürülenler müstesnâ-azabın kaldırılacağını söylemektedir. 441 Fakat bu istisna ettiklerini neye dayanarak, yani hangi delile binaen is­tisna ettiğini belirtmemiştir.

Aynı âyet-i kerimeyi, kâfirler Cehennem azabını görünce, kabirde çektikleri azap hafif kalacağı için, onu uykuya benzetirler, diye tefsir eden müfessirler de vardır. 442 Cehennem azabı en şiddetli azap olduğuna göre, kabir azabı onun yanında daha hafiftir tabii.

Günahkâr mü'minlerden bazılarının azaplarının kıyamete dek sürceğine, yani kabirdeki azaplarının de­vamlı olacağına ise Semüretûbnü Cündeb'den rivayet edi­len -yukarıda tanı metnini vermiş olduğumuz- rüya ha­disinde açık delâlet vardır. Çünkü orada Rasulullah (s) e Cebrail tarafından, gördüğü kişilerin, kıyamet gününe kadar aynı azabı çekecekleri söylenmiştir. 443 Bazı âsi mü'minlerin kabirde devamlı azap çekeceklerine, bundan daha açık delil olmaz. Allah hepimizi muhafaza buyur­sun... 444

5- Kabir Azabını Etkileyen Ameller:

Kabir azabını etkileyen amellerden maksat, gerek kabirde, azabın olmasına, gerek var olan azabın artması na ve gerekse kalkmasına sebep olacağı haber verilen bütün işlerdir.

Buna göre, yapılan işleri, kabir azabını müsbet yönde ve menfi yönde etkilemeleri bakımından ikiye ayırmak mümkündür. Biz, bunlardan kabirde azaba se­bep olacak veya azabı artıracak olanlara "Kabir azabını artıran ameller"; kabirde azabın hafifletilmesi ne veya kalkmasına, yani olmamasına sebep olanlara da "Kabir azabını kaldıran ameller" başlığını verecek ve konuyu iki alt başlık içerisinde ele almağa çalışacağız. 445

a) Kabir Azabını Artıran Ameller:

Hadis-i şeriflerde kabir azabına sebep oldukları bil­dirilen işleri şöyle sıralayabiliriz:



aa) İdrardan temizlenmemek ve sakınmamak: Peygamber Efendimiz bevlden, yani küçük abdestten sakınmayı ve temizlenmeyi emrederek:

"Kabir azabının çoğu bevldendir." buyurmuşlardır. 446 Diğer bir hadisle­rinde ise, rastladığı iki kabirde bulunanların azap çekmekte olduklarını haber vererek, bunlardan birisinin azap sebebinin bevlinden sakınmamak olduğunu bildir­miştir ki, 447 kabir azabının üçte birinin -mü'minlerinkinin tabii- bevl sebebiyle olacağı nakledilmektedir. 448

Bunun sebebi nedir acaba? Neden idrar, bu kadar çok azaba sebep olmaktadır? Bir adam üstüne başına hep bevletse ve bu elbiselerini hemen çıkartıp temizlense ve temiz elbiselerini giyse bu kişiye niye üzerine bevlettin diye azap edilir mi? Elbette hayır. Öyleyse kabirde azaba sebep olacak olan bevlin başka bir özelliği olmalı ki, o da kişinin üzerine idrar bulaştığı halde, onu temizlemeden ve bu pislik üzerindeyken temiz olarak yapılması gereken işleri yapmasıdır. Bu pislik, namaza mani olmayacak ka­dar az bile olsa, bu miktar pislikle namaz kılmak tahrimen mekruhtur. Tahrimen mekruh olan bir hareketi yaptığından ötürü, bevlinden sakınmayana kabrinde azap vardır öyleyse. Veya temizlenmeye tam riayet etmed­en, tam temiz olmadan namaz kıldığı için bu cezaya çarptırılacaktır.

Bu takdirde, "tahrimen (harama yakın) mekruh olan bütün hareketler kabir azabına sebep olur mu?" so­rusu akla gelebilir. Allah daha iyisini bilir ama, evet.

Temizlenmiş olarak yapılması gereken hareketleri yapmayan, meselâ namaz kılmayanlar da bevllerine dik­kat etmedikleri için kabirlerinde azap görecekler midir öyleyse? Namaz kılmamak, bevlden sakınmamaya göre daha büyük günah olduğuna göre, bevllerine dikkat etmeyip ondan temizlenmeyenler, bir de namaz kılmamakla, birinciden daha büyük olan ikinci bir günah daha işlediklerinden azapları da diğerlerinden daha fazla ola­caktır herhalde.

Namazın bir şartı olan tahareti (temizliği) terkeden azap görür de, hiç namazı hepten terkeden azap görmez mi? Elbette onun azabı diğerine göre daha fazla ola­caktır. 449



bb) Gıybet ve Nemime: Peygamber Efendimiz (s), rastladığı iki kabirde azap gördüklerini haber verdiği kişilerden birinin günahının gıybet veya bazı rivayetlerde nemime yapmak, yani koğuculuk yapmak olduğunu be­lirtmişlerdir. 450 Gıybet, bir başkasının yaptığı veya söylediklerini başkalarına aktarmaktır. Nemime ise, bu­nun zarar vermek kasdıyla yapılmasıdır ki, her ikisi de türkçede "koğuculuk yapmak" kelimesiyle ifade edilmek­tedir. Bu hadis-i şerif, koğuculuk yapanların da kabirde azap çekeceklerine delalet etmektedir ki, kabirde mü'minlerin göreceği azabın üçte ikisinin bu yüzden ola­cağı rivayet edilmektedir Peygamberimiz (s) den.451 Beyhakî'nin Ebû Hureyre'den rivayet ettiği ve "sahihtir" kaydını koyduğu bir hadisinde Rasulullah (s):

"Şu üç şey kabir azabına sebeptir: Gıybet, nemime ve bevl. Bun­lardan şiddetle sakınınız. " 452 buyunnuşlardır.

Hakikaten insanların, günah olduğunu bile çoğu kez düşünmeden ve işlediği büyük günahın farkında bile olmadan işledikleri en büyük günahlardandır gıybet ve nemime. Bu nedenle müslümana yakışan -velevki gıybet gibi, kendi nazarında küçük bir günah bile olsa- günah olan ve yarın ceza almasına ve azap çekmesine sebep olabilecek bütün fiil ve hareketlerden titizlikle sakın­maktır. Bilinmelidir ki, ısrarla yapılan küçük günahlar, büyük hükmündedir. Kazara bir defa işlenen büyük gü­nahı ise Allah Tealâ, hakkıyla tevbe edince affedebilir.

cc) Borçlu olarak ölmek: Ebû Hureyre'den rivayet edilen bir hadisinde Peygamber Efendimiz (s):

"Mü'minin ruhu -üzerindeki borcu ödeninceye dek- borcuyla bağlıdır." 453 buyurmuşlardır. Buna göre borçlu ölmek de, o borç ödeninceye dek oradaki nimetlere ulaşamadığı için, bir nevi azaba sebeptir. Çünkü nimetlerden mahrum ol­mak insana ızdırap verir.



dd) Ölüye yüksek sesle ağlamak: Peygamber Efen­dimiz (s):

"Ölü kabrinde, kendisine nevha yapılma­sından (bir takım iyiliklerini sayarak sesli ağlanmasın­dan) ötürü azap görür." 454 buyurmuşlardır ki, bu konu daha önce işlenmişti. 455



ee) Yalan söylemek.

ff) Kuranı öğrenip okuyup da onun ahkâmıyla amel etmemek. Yani Kur'an'ın yap dediklerini yapma­mak ve yapmayın dediklerini yapmak.

gg) Zina yapmak,

hh) Faiz yemek.

Bu dört fiilden dolayı kabirde azap olduğuna Semüretübnü Cündeb'den rivayet edilen rüya hadisi 456 delildir. Orada Peygamber Efendimizin azap içinde gördüğü kimselerin azap sebeplerinin, bu son dört fiil olduğunu söylemiştir Cebrail (a.s) kendisine.



ii) İçki içmek: Bu hususta Peygamber Efendimiz (s) den:

"...İçki içenin kabri, Fir'avn ve Hâmfin'ın ka­brine yakın derecede Cehennem çukurlarından bir çukur olur."457 dediği rivayet edilmektedir.



jj) Hakkına razı olmamaktan ötürü de kabirde azap vardır.'458

kk) Sigara içen kimselerin de kabir azabı çekecek­leri belirtilmektedir. 459 Ancak hangi delile dayandıklarını bilemiyoruz.



11) Savaşta ganimet olarak elde edilen mallardan, taksim edilmeden önce bir şey almak. İsterse aldığı şey taksimde onun payına düşsün, kabirde azaba sebeptir.460

mm) Hırsızlık yapmak. Bu ister bir şahsın malını çalmak şeklinde olsun, isterse âmmenin, yani devletin malını çalmak şeklinde olsun aynıdır. Nitekim toplanan zekât mallarından kendi kendine bir cübbe alan bir kimse ölüp de kabre konulmuş. Peygamber Efendimiz (s), bir gün kabristanda dolaşırken, o adama kabrinde o çaldığı cübbe gibi, ateşten bir cübbe giydirildigini ve öylece azap çekmekte olduğunu haber vermiştir. 461

nn) Diğer Sebepler: Bu sayılanlara ilaveten âlim­ler, yalancı şahitliğin, namuslu bir kadma iftira etmenin, insanlara diliyle eziyyet vermenin, bâtıl yollarla başkalarının mallarını yemenin, yetim malı yemenin, livata (homoseksüellik) yapmanın, hile yapmanın, müslü-manlara eziyyet vermenin, başka müslümanlarm hata ve gizli ayıplarını araştırmanın, adam öldürmenin, zulmet­menin, kibirlenmenin, iki yüzlülük (mürailik) yapmanın, Allah'ın hükümlerine dil uzatmanın, akrabalarını ziyaret etmemenin, fakir, düşkün ve yetimlere acımamanın, hay­vanlara acımamanın ve kendi ayıp ve günahlarını bırakıp da, başkalarının ayıp ve kusurlarıyla meşgul olmanın da kabirde azaba sebep olacağını söylemişlerdir. Bütün bu sayılan fiilleri yapanlar kabirlerinde azap çekeceklerdir. Tabii herkesin azabı, suçu ve günahı nisbetinde olacaktır. Bunlardan büyük bir günah işleyenin azabı büyük, küçüğünü işleyeninki de ona göre olacaktır. 462

Peygamber Efendimiz (s), kabirlerinde azap çek­mekte olan insanlardan bir kısmını -Allah'ın izniyle-müşahede etmiş ve bunu sebepleriyle birlikte, aynı suçu işleyip de aynı akıbete düşmemeleri için, ashabına ve ümmetine haber vermiştir. Gaye, onları bu gibi azaba se­bep olacak fiillerden sakındırmak ve azaptan kurtar­maktır. Biz de burada, aynı gayeyle, kabirde azaba sebep olacağı haber verilen fiillerden bir kısmını hatırlatmağa çalıştık. Gayemiz, müslümanım diyen herkesin, bu fiilleri yapmaktan kaçınarak kabirde azaba müstehak olma­masıdır.

Bunun yanında Rasulullah (s) in, kabirde azaptan kurtulmak, ya da kabir azabını hafifletmek için bildirdiği kurtuluş reçeteleri de vardır. Şimdi de onlardan bir kaçını hatırlatalım. 463


Yüklə 0,99 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   23




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin