Kaktüs Beyoğlu'nda İmam Adnan So-kağı'nda 1990'ların başlarında açılan kafe-bistro. Sanatçılar ve sanatseverler arasında rağbet görmektedir.
Kal de Abaşo VII:347c.
Kal de Ariva V:l46b, VII:347c.
Kal Kadoş Sinagogu bak. Zülfaris Sinagogu
Kalafat Meydanı I:491c.
Kalagru VII:497a.
Kalamanos Sarayı bak. Botaneiates Sarayı
Kalamış mad.W:392a, III:283b, VII:497c. Kalamış Koyu V:124a.
Kalamış Vapuru mad. IV:393c, 59b, 344a, V:482a.
Kalamış Yat Limanı III: 447a. Kalamisya VII:497c. Kalamos VII:493a, 497c. Kalaycı Bahçe Sinagogu IV:10b.
Kalaycılık Eskiden yiyecekler geniş ölçüde bakır kaplarda pişirildiği, saklandığı ve yenildiği için kalaycılık önemli bir iş koluydu. Çarşı kalaycıları daha çok Beyazıt'taki Bakırcılar Çarşısı'na yakın yerlerde dükkân tutarlardı ve çoğunluğu Karadeniz kökenlilerden oluşurdu. Mahalle aralarında da kalaycı dükkânları bulunurdu. Gezici kalaycılık ise genellikle Çingeneler tarafından yapılırdı. Günümüzde bakır kap kullanımı büyük ölçüde azaldığından, ancak bakır evaniden vazgeçmeyen ev ve kurumların ihtiyacı için tek tuk kalaycı dükkânları varlıklarını korumakta, yaz aylarında mahalle aralarında dolaşan az sayıda gezgin kalaycıya rastlanmaktadır.
Kalcılar Hanı mad. IV:394a. Kaldırımcılık mad. IV:394b. Kale Bahçesi L547b.
Kaleci, Nedim (1900, İstanbul -1981, İs-
l
Kadın Yolu/Türk Kadın Yolu
236
r
237
Kaleci, Nedim
Aile I:139a
Avrat Pazarları I:430a
Doğum Âdetleri III:82b
Giyim Kuşam III:396c
Harem III:552b
işçiler IV: 292a
Kadın Dergileri IV-:344b
Kadın Hareketi IV:349a
Kadın Örgütleri IV:354b Kadın Yolu/Türk Kadın Yolu IV:346b. Kadınca IV:347b.
Kadınlar Âlemi/Osmanlı Kadınlar Âlemi IV:346a.
Kadınlar Dünyası mad. IV:364c, 346a.
Kadınlar Manastırı (Büyükada) I:68c, II:351c, 352c.
Kadınları Çalıştırma Cemiyet-i İslamiyesi II:242c.
Kadınlarımız Fikir ve Kültür Derneği
IV:356b.
Kadınların Sesi IV:347a. Kadınlık Hayatı IV:346a. Kadırga mad. IV:365c, V:2l4c. ilgili maddeler:
Bostancıbaşı Ali Ağa Camii II:307c
Buhara Tekkesi II:325b
Çardaklı Hamam II: 471 a
Dizdariye Camii III:73b
Esma Sultan Meydan Çeşmesi ve Namazgahı III: 208a
Esma Sultan Sahilsarayı III:210b Kadırga Hamamı IV: 367a Küçük Ayasofya Camii V:l46c Küçük Ayasofya Tekkesi VI 49a Mehmed Efendi Çeşmesi V359a
Sokollu Mehmed Paşa Külliyesi VII:32a
Kadırga Botanik Bahçesi
j//z madde-, Botanik Bahçeleri 11:311 c Kadırga Hamamı mad. IV:367a.
Kadırga Limanı IV:365c, V2l6a, VII:23c.
Kadn-ga Sarayı IV:366c. Kadırga Viladethanesi III:115b. İlgili madde: Viladethane \TI:388c
Kadızade Çeşmesi Eyüp'te, Lokmacı İbrahim Sokağı'ndadır. Banisinin kimliği bilinmiyor. 1169/1755'te inşa edilmiştir, ilk şeklini kaybetmiştir. Muntazam kesme taştan yapılmış büyük bir haznenin önünde iki mermer levhanın çerçevelediği düz bir aynataşı ile bunun üzerinde büyük bir kitabe taşından ibarettir. Teknesi sokak seviyesinden aşağıda kalmıştır.
Kadızade Efendi (Çırçır) Darülkurrası
IL566a.
Kadızade Mescidi bak. Çırçır Mescidi Kadızadeliler I:507a, III:263a.
Kadızadeliler-Sivasîler mad. IV:367b, I:128b, III:535b, V:92b, 340b, 507c.
Kadir Alayı mad. IV:369b, I:179b, 186a, IV408b.
Kadir Ferdi V 122a.
Kadiri Tekkesi (Âşiyan) I:371a.
Kadirîhane Tekkesi mad. IV:369c, II:4l5b, IV39a, 373a, V:56lc, VI:60a, 427c, VII:239c.
Kadirîlik mad. IV:372a, 1:1 la, 55a, 96a, III:l66c, IV:20c, 74c, 123c, 367c, 398c, 440c, 44la, 470c, 498c, 500a, V:96a, VI:3l6b, 32öb, 331b, 391c, 394c, VII:7b, 170a, 170c 221a 236b, 477b.
İlgili maddeler:
Kadirîhane Tekkesi IV:369c
Tarikatlar VH:213a Kadoorie, Laura II: 14a. Kadri (Pehlivan) VII:323a.
Kadri Bey (ö. 1846, Melekpaşazade) V96a.
Kadri Çavuş Çeşmesi Kasımpaşa'da, Küçük Piyale Camii'nin yakınmdaydı. Banisi tersane çavuşlarından Abdülka-dir Ağa'dır. 1115/1703'te klasik tarzda kesme taştan inşa edilmişti. Üstü çatılı ve kiremit örtülüydü. Kemerinin üzerinde üç beyitlik kitabesi vardı.
Kadri Efendi (Çukurcumalı) VL195c.
Kadri Efendi (Şeyh) VII:383c.
Kadri Paşa (1832, Gaziantep -1885, Edirne) Şehremini. Babıâli kalemlerinden yetişti. 1865'te posta nazırı oldu. Çeşitli meclis üyeliklerinden sonra Ocak 1871-Temmuz 1873 arasında Altıncı Daire-i Belediye reisliği, Ağustos 1874-Eylül 1875 ve Şubat 1876-Şubat 1877 arasında iki kez şehreminliği yaptı. Daha sonra valiliklerde ve nazırlıklarda bulundu. Haziran 1880-Eylül 1880 arasında sadrazamlık yaptı. Edirne valisi iken öldü.
II:140c.
Kadri Paşa Yalısı mad. IV:379a. Kafeler IIL143c.
Kafes Pencere önlerine yerleştirilen, ince çıtalardan yapılma kafesler, içeriden dışarısının görünmesine engel olmazken, dış perde görevi yapar ve içerinin görünmesini önlerdi. Kafeslerin ortasına ayrıca yavru kafes yapılır, gerektiğinde burası açılarak el uzatılır, dışarıya bir şey verilir veya bir şey alınırdı. Dışarıya doğru taşıtıldı (karınlı) kafeslere ise çiçek saksıları konulurdu. Pencereleri kafesli odalara ise kafes odası denirdi.
Kafes Kasrı I:31c, IV:123b.
Kafesli Kasır (Kandilli) IV:4lOb.
Kafesli Köşk (Beşiktaş Sarayı) II:173a.
Kafesli Meyhane II:27a.
Kafesoğlu, İbrahim IV221c.
Kâfiristan IV:536c.
Kafkaryadi Ailesi VII:499a.
Kafkaslıgil, Mehmet (1922, Kars) Çiftçi. Meslek okulu mezunudur. Çiftçilik, istanbul 11 Genel Meclisi üyeliği yaptı. 17. dönem (1983-1987) İstanbul milletvekili olarak parlamentoda bulundu.
Kaflı, Kadircan VII:468a.
Kaftan, Fikri III:331a.
Kagir Tiyatro III:60b.
Kâğıd Hanı V:50b.
Kâğıtçılar mad. IV:379a.
Kâğıthane mad. IV:380a, I:4l3a, II:46la, 514a, III:4lOa, 502b, IV:126c, VI:385b, VILlöOc, 498a.
İlgili maddeler: Abdülhamid II Çeşmesi I:42c Ahmed III Çeşmesi 1:115a Çadır Köşkü II:457a Çağlayan Kasrı II:46la İmrahor Köşkü IV: 168a Kâğıthane Âlemleri IV: 382a Kâğıthane Mescidi IV383c Kâğıthane Mesiresi IV:384a Mirahur Ağa Çeşmesi V:473b Poligon Kasrı VI:277b Sa'dâbâd VI:385b Sa'dâbâd Sarayı VL388a
Kâğıthane Âlemleri mad. IV:382a, 322b, V:407c.
Kâğıthane Askeri Hastanesi I. Dünya Savaşı sırasında açılan yardımcı hastanelerdendir. Kâğıthane Kasrı ve yöresindeki binalarda faaliyete geçmiş, Çanakkale Savaşları'ndan sonra kapatılmıştır.
Kâğıthane Baruthanesi II:68b.
Kâğıthane Deresi Rumeli yakasında akarsu. Halic'e dökülen akarsulardan biri olan derenin Bizans dönemindeki adı Barbisos'tu. Taşlı Dere ve Acıelma De-resi'nin birleşmesiyle oluşur. Hamidi-ye, Kırkçeşme ve Taksim Suyu tesisleri, sularını Kâğıthane Deresi'nden alır. Acıelma Deresi'nin kolları üzerindeki II. Mahmud ve Valide bentleri ile Topuzlu Bent Taksim Tesisleri'ne; Taşlı Dere'nin kolları üzerindeki Ayvat Bendi, Büyük Bent, Karanlık Bent ve Kirazlı Bent de Kırkçeşme Tesisleri'ne su verir.
I:152a, 495b, III:79a, 79c, IV:l68b, VI:385b.
Kâğıthane İlçesi mad. IV:382c, III:444c,
IV:138b, VH:187b, 498a. ilgili maddeler: ,
Çağlayan II:459c N->
Gültepe III:444c
Kâğıthane IV: 380a Kâğıthane Memba Suyu IV:508c.
Kâğıthane Merkez Mahallesi Kâğıthane İlçesi'nde yer alır. Seyrantepe, Yahya Kemal, Çağlayan, Gürsel, Talat Paşa mahalleleri ve Beyoğlu, Eyüp, Şişli ilçeleriyle çevrilidir. Nüfusu (1990) 25.392'dir.
Kâğıthane Mescidi mad. IV:383c, 384c.
Kâğıthane Mesiresi mad. IV:384a, I:26a, 38b, IV380b, 382c, V:407b.
Kâğıthane Sarayı I:23a, IV:440b,
V:355b. Kağnıhca VII:493c.
Kahhar Baba Halıcıoğlu'nda Turşucu Mahallesi'ndedir. Bu harap türbenin arkasında bir de Kahhar Baba Tekkesi vardı. İstanbullular, Kahhar Baha'nın her gece kalkıp sabaha kadar zikir ve ibadette bulunduğuna "Ya Kahhar!" dediğine, coşunca sesinin Okmeyda-m'ndan duyulduğuna inanırlardı. Kadınlar Kahhar Baba Türbesi'nin hacet penceresi önünde durup dualar okurlar, dilekte bulunurlar ve bez bağlarlardı. Dileği yerini bulanların ise Kahhar Baha'nın ruhuna Kuran okutmaları, hatim indirmeleri âdetti. Kahhar Baba Türbesi yıkılmakla birlikte mezar yeri halen ziyaret edilmektedir.
VII:443b.
Kâhî Çarşı böreği olarak da bilinen üçgen biçimli bir poğaça. Yeniçeri Ocağı geleneklerine göre terfi sırası gelen seğirdim ustaları aşçılığa geçerlerken sakal bırakır ve pişirdikleri kâhîleri zengin esnafa ve ricale dağıtıp para toplar, sermaye edinirlerdi. Ocak disiplini bozulunca, bu gelenek bir soygun aracı oldu. İşi azıtan yeniçeriler ikide bir, çarşı esnafına kâhî dağıtıp haraç almaya başladılar. III. Selim döneminde (1789-1807) bu yolsuzluk önlenmeye çalışıldıysa da İstanbul'a özgü bu haraç yöntemi 1826'da Yeniçeri Oca-ğı'nın kaldırılmasına kadar sürdü.
Kahkaha I:192a.
Kahveci, Adnan (1949, Trabzon - 1993, Gerede) Siyaset adamı. Kabataş Erkek Lisesi'ni bitirdi. ABD'de Misso-uri Üniversitesi'nde biyomedikal mühendisliği eğitimi gördü; aynı üniversitede doktora yaptı ve yardımcı profesör olarak çalıştı. TÜBİTAK Marmara Araştırma Enstitüsü'nde araştırmacı, Boğaziçi Üniversitesi'nde öğretim görevlisi oldu (1987). ANAP kurucuları arasında yer aldı. 18. dönem (1987-1991) ve 19. dönem (1991) İstanbul milletvekiliydi. Devlet bakam, maliye ve gümrük bakanı oldu. Ankara-İstan-bul otoyolunda geçirdiği trafik kazasında öldü.
Kahveci Baba Kemeri III:526a.
Kahvecibaşı Konağı mad. IV:385b.
Kahvehane Ukalası Tanzimat'tan sonra kahvehanelerde oturup yönetimi, sadrazamı, nazırları, şehreminini eleştiren siyasal yorumlar yapan kişilere deniyordu. Bunlar genellikle aile ge-
liriyle geçinen, yarı aydın kimselerdi. Kahvehane ukalalığı II. Meşrutiyet döneminde taşraya da yayıldı. Siyasal ve askeri gelişmeler nedeniyle bunların çevrelerinde daha kalabalık kümeler oluşmaya başladı.
Kahvehaneler mad. IV: 386a, II: 185a, c, VII:l40b, 14la.
ilgili maddeler: Eptalofos Kahve ve Gazinosu III: 177a
Esrar Kahveleri III:219b Horozcu Kahveleri IV:88c Kıraathaneler IV:5ö3c Küllük Kahvesi VI 69a Nargile VI:45c Piyer Loti Kahvesi VI:260a Semai Kahveleri VI:518c
Kâhya Saray ve konaklarda ev işlerim ya da daire hizmetlerini idare eden görevli. Büyük konak kâhyaları, ev sahibi adına konağın ev işlerinden sorumluydu. Konakta ayrı bir odası ve emrinde birçok hizmetlisi bulunurdu. Bir de esnaf kâhyalığı vardı. Bunlar temsil ettiği esnaf zümreyle yönetim arasındaki münasebeti sağlayan görevlilerdi. Esnaf tarafından seçilir, kadılar tarafından hüccet verilerek göreve başlatılırdı.
Kâhya Kadın Saraydaki kalfa kadınların yöneticisi. Saray mensupları arasında "saray ustası" diye de anılırdı. Haremdeki hizmetli kadınların ulaşabileceği en yüksek görev buydu. Acemilik, küçük kalfalık, oda kalfalığı yaptıktan sonra bu göreve getirilirler ve haremde büyük itibar görürlerdi. Sadrazamlarla vezirlerin ve diğer ricalin konaklarında da harem kısmının yöneticisi olarak hizmet veren kâhya kadınlar bulunurdu.
Kâhyahan, Kirkor II:462c
Kaid Mustafa Ağa Çeşmesi Kocamusta-fapaşa'da, Hacı Hamza Camii'nin yakınında bulunmaktadır. Banisinin kimliği bilinmiyor. 978/1 570'te kesme taştan inşa edilmiştir. Girintili çıkıntılı bir kemeri olduğu anlaşılmaktadır. Aynataşı ve teknesi yok olmuştur.
Kainupolis I. Constantinus döneminde (324-337) Konstantinopolis'in genişletilmesi sırasında şehir surlarının batısında oluşturulan yeni mahallenin adı. Kainupolis (Yeni Mahalle) Marmara kıyısında, bugünkü Kumkapı civarında olmalıdır. Adı yalnızca 4. yy yapısı olan Ayios Agatonikos Kilise-si'nin adlarından biri olarak zikredilir. Kilisenin en azından 1204'e kadar ayakta kaldığı düşünülmektedir.
II:180c. Kaisarios Limanı V215a.
Kakınç, Tarık Dursun (1931, İzmir) Yazar, sinemacı. Ortaokuldan sonra öğrenimini sürdürmedi. Basında ve si-
nema dünyasında çalıştı. Röportajlar yaptı, senaryo ve film eleştirileri yazdı, film yönetti. Edebiyatta Tank Dursun K. imzasıyla hikâye ve romanla-rıyla ünlendi, senaryo ve sinema eleştirilerinde ise Tarık Kakınç adım kullandı. Nesirlerinde daha çok işçileri, emekçileri öyküledi. Türk Dil Kurumu 1961 Öykü Ödülü'nü, Sait Faik 1967 ve 1985 hikâye armağanlarını, Orhan Kemal 1985 roman, Yunus Na-di 1991 roman armağanlarını kazandı. Başlıca eserleri şöyle sıralanabilir: Hasangiller(1955'), insan Kurdu (1959), Güzel Avrat Otu (.1960), Yabanın Adamları (1966), Sabah Olmasın (1967), Denizin Kanı (1968), 36Kısım Tekmili Birden (1970), Gün Döndü (1974), Bahriyeli Çocuk (1976), Kurşun Ata Ata Biter (1983), Bağışla Onları (1989). Süngercilerin yaşamını anlattığı Denizin Kanı, TRT tarafından 1980'de filmleştirildi.
III:520c.
Kaktüs Beyoğlu'nda İmam Adnan So-kağı'nda 1990'ların başlarında açılan kafe-bistro. Sanatçılar ve sanatseverler arasında rağbet görmektedir.
Kal de Abaşo VII:347c. Kal de Ariva Vl46b, VII:347c. Kal Kadoş Sinagogu bak. Zülfaris Sinagogu
Kalafat Meydanı I:491c. Kalagru VII:497a.
Kalamanos Sarayı bak. Botaneiates Sarayı
Kalamış mad.lV:392a, III:283b, VII:497c. Kalamış Koyu V:124a.
Kalamış Vapuru mad. IV:393c, 59b, 344a, V:482a.
Kalamış Yat Limanı III:447a. Kalamisya VII:497c.
Kalamos VII:493a, 497c.
Kalaycı Bahçe Sinagogu IV:10b.
Kalaycılık Eskiden yiyecekler geniş ölçüde bakır kaplarda pişirildiği, saklandığı ve yenildiği için kalaycılık önemli bir iş koluydu. Çarşı kalaycıları daha çok Beyazıt'taki Bakırcılar Çarşısı'na yakın yerlerde dükkân tutarlardı ve çoğunluğu Karadeniz kökenlilerden oluşurdu. Mahalle aralarında da kalaycı dükkânları bulunurdu. Gezici kalaycılık ise genellikle Çingeneler tarafından yapılırdı. Günümüzde bakır kap kullanımı büyük ölçüde azaldığından, ancak bakır evaniden vazgeçmeyen ev ve kurumların ihtiyacı için tek tuk kalaycı dükkânları varlıklarını korumakta, yaz aylarında mahalle aralarında dolaşan az sayıda gezgin kalaycıya rastlanmaktadır.
Kalcılar Hanı mad. IV:394a. Kaldınmcıhk mad. IV:394b. Kale Bahçesi I:547b.
Kaleci, Nedim (1900, İstanbul -1981, İş-
239
Kaledipll Ahmed Efendi Tekkesi 238
tanbul) Futbolcu. Spora İstanbul Altı-nordu takımında başladı. 1926'da Fenerbahçe'ye transfer oldu. Kalede yer tutuşu, uzun boyu sayesinde hava toplarına olan hâkimiyeti ile ün yaptı. 5 kez milli oldu. 1928'de futbolu bıraktı. 1949-1952 arasında Futbol Federasyonu asbaşkanlığı yaptı.
Kaledipli Ahmed Efendi Tekkesi Fatih Ilçesi'nde, Mevlanakapı'da bulunan bu tekkenin inşa tarihi tespit edilememekte, ancak adına BOA'da bulunan 1199/1784 tarihli bir belgede rastlanmaktadır. Söz konusu belgede "Şeyh Ahmed Kadirî Tekkesi" olarak zikredilen tekkenin 1307/1889-90 tarihli Mec-mua-i Tekâyâ'da yerinin arsa durumunda olduğu, postnişinininŞeyh Hüsnü Efendi olduğu belirtilmiştir. Kadirîliğe bağlı olan tekkenin ayin günü çarşamba idi.
Kalekas XIV (Patrik) IV: 180a, VL206a.
Kalem İstanbul'daki idari, dini, askeri dairelerin yazı işleri bürolarına verilen ad. 19. yy'dan önce ise İstanbul'da üç kalem vardı. Bunlar, Divan-ı Hümayun, Hazine-i Âmire, Defterhane-i Ha-kani bürolarıydı. Tanzimat döneminde bu kalemlerin yamsıra, Babıâli'de âme-di ve mektubi kalemleri de oluşturuldu. Daha sonra bunlara yemleri eklendi. Bu buralardaki kamu görevlileri "kalemiye silki" adı altında ayrı bir sınıf oluşturmaktaydılar. Bunların önde gelenlerine kalemiye ricali deniyordu.
Kalem Haftalık dergi. 1906-1909 arasında Selah Cimcoz tarafından yayımlandı. Sorumlu müdürü Reşid bin Ayaz'dı.
Kalem Efendisi Kalemlerin yönetimini Üstlenen ve hacegân rütbesini almış olan şefler. Bunlar arasında başkâtip, mümeyyiz sanlarını taşıyanlar da vardı. Kalem efendilerinin ortak bir özelliği, Osmanlı resmi yazışma kurallarını çok iyi bilmelerinin yamsıra, İstanbul görgüsünü de en iyi şekilde temsil etmeleriydi. Kalem efendileri, bürolarında çalışan kâtipleri, şakirt denen adayları yetiştirmekle de görevliydiler.
Kalemcioğlu, Ali Süreyya mad. IV:395a, V:71a, VII:264a.
Kalemcioğlu, Fahreddin V:71a.
Kalemkârlık mad. IV:395a, VL473c. ilgili madde: Savat VI:473c
Kalemtıraşçı Kamış kalemlerle yazı yazıldığı dönemlerde bunları açmak için kullanılan sabit ağızlı küçük bir bıçak olan kalemtıraş, yazı takımının ayrılmaz bir parçasıydı. Bu yüzden de ka-lemtıraşçılık eskiden önemli el sanatları içinde anılırdı. Ustalar yaptıkları kalemtıraşlara adlarını ya da mahlaslarını yazarlardı. Baba, Recai, Yüm-nî, Kemali, Sıdkî, Azmi gibi usta ka-lemtıraşçılarm adları eserlerindeki imzalardan öğrenilmiştir.
Kalender VII:499a.
Kalender Çavuş IV:395b.
Kalender Kasrı ve Bahçesi mad. IV:395b, II:4la.
Kalender Orduevi VL135c.
Kalender Vapuru mad. IV:396a, III:464a.
Kalenderhane Camii mad. IV:396b, II:174b, 255c, V:19c, 424a, VII:155c, 214a, 555c.
Kalenderhane Mahallesi Eminönü Ilçesi'nde yer alır. Molla Hüsrev, Süleyma-niye, Balaban Ağa, Mimar Kemalettin, Mesih Paşa mahalleleri ve Fatih İlçesi'y-le çevrilidir. Nüfusu (1990) 1.081'dir.
Kalenderhane Tekkesi mad. IV:398c, I:28a, 57c, II:132a, III:248b, IV:485c, V:385a, VI:35c.
Kalenderîlik I:17c, IV:26c, VII:213b. ilgili maddeler: Kalenderhane Camii IV:396b Kalenderhane Tekkesi IV:398c
Kalensüve "Serpuş" olarak da adlandırılan kavuk, külah, takke, fes, kalpak ğ'ibi başa giyilen şeyler için kullanılan Arapça sözcük. "Kalensiye" biçiminde de geçerdi.
Kalfa Saray ve konaklarda "cariye" yerine kullanılan bu sözcük, Arapça "hali-fe"den gelmektedir. Sarayda kalfalık, kıdeme ve liyakata göre birbirini izleyen mevkilere ayrılmıştı. Konaklarda ise yalnız yaşlı olanlara kalfa denilir, diğerlerine "kız" diye hitap edilir; çoğu zaman adıyla çağrılırdı. Kalfanın geleneksel esnaf hiyerarşisinde de yeri vardı. Bir mesleğe çırak olarak giren çocuk, ustasının yanında gerekli bilgi ve beceri kazanıp olgunlaşınca özel bir törenle kalfalığa yükseltilirdi. Mahalle mekteplerinde hocalara yardım eden görevliye de kalfa adı verilirdi.
Kalfanın Bağı Tiyatrosu L534a.
Kalfayan Kız Yetimhanesi ve Okulu
1866'da, Sırpuhi Kalfayan (1822-1889) tarafından Hasköy'ün Halıcıoğlu semtinde kuruldu. Kurucusunun ölümünden sonra yerine, Yeranuhi Hovan-nesyan geçti ve 1902'ye kadar görevde kaldı. Ondan sonra gelen Kristine Pa-pazyan 1919'da ölünce yerine Ağavni Köseyan seçildi. 1966'da, 100. kuruluş yıldönümü kutlandı ve bu münasebetle bir hatıra kitabı neşredildi. 1972' de, çevre yolunun inşaatı sebebiyle istimlake uğradığından, Üsküdar'ın Altu-nizade semtine taşındı.
I;533c, III:194a.
Kalfayan Rahibeler Topluluğu 1865'te Rahibe Sırpuhi Kalfayan (1822-1889) tarafından kurulan İstanbul'daki tek Ermeni rahibeler topluluğu. Ettikleri yeminle, evlenmeden hayatlarını yetim kız çocuklarını eğitip büyütmeye adarlar. Kalfayan Kız Yetimhanesi ilk gününden itibaren topluluğun bakımına verilir. Rahibelerden birkaçı, Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi'nde
hastabakıcılık görevinde de bulunurlar. Kuruluşundan günümüze topluluğun en önemli üyeleri arasında Kristine Papazyan, Ağavni ve Mariam Köseyan kardeşler, Zarmuhi Mehrabyan sayılabilir. Topluluğun son temsilcisi Rahibe Hripsime Sasunyan'dır.
Kalın Ali Paşa Çeşmesi Fatih İlçesi'nde, Karagümrük'te, Fevzi Paşa Bulvarı ile Nureddin Tekkesi Sokağı'nın kesiştiği köşededir. 973/15ö5'te "Kalın" ve "Semiz" lakaplanyla tanınan Sadrazam Ali Paşa (ö. 1505) tarafından yaptırılmıştır. Klasik üslupta, kesme taştan yapılmış olan çeşmenin özelliği, hafif sivri olan kemerin iç yüzeyinin üzengi taşından itibaren dilimli olmasıdır. Çeşme birbirinden farklı ölçülerdeki silmelerle nihayetlenmektedir. En üstte sekiz beyitlik kitabesi yer almaktadır.
Kaliadis, K. III:155b.
Kalibia 11:31 Ib.
Kaliçeci Hasan Mescidi mad. IV-AOOa.
Kaligaria VII:496b.
Kalimahi, Yanko V:256b.
Kalipolis IV:254b.
Kalitarya III:324c.
Kalivis, Panayot III:177a.
Kalkavan, Peri-Han VII:323c.
Kalkıratya Köyü I:467c.
Kallikles, Nikolas (12. yy) yaşamış Bizanslı hekim ve şair. 1118'de I. Alek-sios ölüm döşeğinde iken saray başhekimliğine atandığı rivayet edilir. Soylular için yazdığı kasideleriyle tanınır. Hicviyelerinden biri Pantokrator Ma-nastırı'nda bir Hz İsa ikonunun üzerindedir. Muhtemelen hekimlikle ilgili ünlü Bizans hicviyesi Timarion'un yazandır.
Kallimakes, Skarlatos II:293a. Kallinikos (Patrik) IV:310a. Kallinikos (Ayios) Köprüsü I:495b. Kalmuk, Ferit IV:224c.
Kalmukoğlu, Naci (1896, Harkov [Ukrayna] - 1971, İstanbul) Ressam. Babasının, ticaretle uğraşması isteğine karşın resme yönelerek 4,5 yıl Harkov Güzel Sanatlar Akademisi'ne devam etti. 1917 devrimiyle eğitimini tamamlayamadı ve Kırım'a yerleşti. 1920'de İstanbul'a geldi. Lokanta, sinema, otel gibi mekânlarda dekoratif panolar yaptı. Peyzajları son dönem Türk peyzaj resminin önemli örneklerini oluşturur. Portre ve bazı kompozisyonlarında dekorasyona yönelik çalışmalarının etkisini taşıyan ilüstratif değerler hâkimdir. Portrelerinde "Çingeneler" ana konularmdandır. İstanbul'u konu alan eserlerinden bazıları şunlardır: "Adadan", "Dolmabahçe","Bezini Âlem Sultan Camii", "Boğaz'dan Görünüm", "Takalar".
Dostları ilə paylaş: |