A-uyun-u Ehbar-i Rıza a


BÖLÜM HZ. ALİ BİN MUSA’YA RIZA LAKABININ VERİLMESİNİN SEBEBİ



Yüklə 1,73 Mb.
səhifə3/46
tarix08.01.2019
ölçüsü1,73 Mb.
#92993
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   46

1. BÖLÜM

HZ. ALİ BİN MUSA’YA RIZA LAKABININ VERİLMESİNİN SEBEBİ


Bu kitabın yazarı, Rey şehrinde oturan Ebu Cafer bin Ali bin Hüseyin bin Musa bin Babaveyh-i Kummi –Allah ona ittaat için yardım etsin ve onu razı olduğu şeylere muvaffak kılsın derki:



1- Ahmed bin Muhammed bin Ebi Nasr-ı Bezenti’den şöyle dediği naklolunmuştur: İmam Cevad’a arz ettim ki; sizin muhaliflerinizden bazıları Memun’un babanızı kendi veliahdı olarak beğenip seçtiği için ona Rıza adını verdiğini sanıyorlar. Hz. İmam Cevad buyurdular; And olsun Allah’a ki yalan söylüyorlar, doğru demiyorlar. Allah Tebareke ve Teala, ona Rıza adını verdi. Çünkü o göklerde Allah için, yeryüzünde Hz. Peygamber ve ondan sonraki İmamlar için razı olmuş biri idi. Bezenti der ki; Arz ettim, peki diğer babaların Allah, Hz. Peygamber ve İmamlar (a.s) için razı olmuş kimseler değiller miydi? Buyurdular: Elbette. Dedim: Peki neden onların içerisinde sadece babanız Rıza olarak adlandırıldı? Buyurdular: Çünkü dostları ve taraftarları ondan razı oldukları gibi, düşmanları ve muhalifleri de ondan razı idiler. Bu durum babalarından hiç biri için tahakkuk etmedi. Bunun içindir ki, onların arasında sadece babama “Rıza” adı verildi.

2- Süleyman bin Hafs el-Mervezi’den rivayet olunmuştur ki, Hz. İmam Kâzım (a.s), oğlu Ali’ye Rıza derdi. Örneğin: “Oğlum Rıza’yı çağırın”, “Oğlum Rıza’ya dedim”, “Oğlum Rıza bana dedi” şeklinde buyururlardı. İmam Rıza’ya seslendiklerinde ise “Ya Ebe’l Hasan” diye hitap ederlerdi.


2. BÖLÜM

İMAM RIZA’NIN DEĞERLİ ANNESİ HAKKINDA



1- Muhammed bin Yahya es-Suli derki: Ebu’l Hasan er-Rıza (a.s), Ali bin Musa bin Cafer bin Muhammed bin Ali bin Hüseyin bin Ali bin Ebu Talib’in kendisidir. Annesi “Tuktem” adındaki ümmi Veled idi.1 Bu ad, İmam Kâzım’ın cariyesi olduktan sonra kendisine verildi.

2- Beyhaki, Suli’den o da Avn bin Muhammed-i Kindî’den, o da Ebu’l Hasan Ali bin Meysem’den (Kindi onun hakkında; İmamların tarihi konusunda ondan daha bilgilisini görmedim, diyor.) naklediyor: Acemin en büyük şeref sahiplerinden olan Hz. İmam Kâzım’ın annesi Hamide-i Müseffa Tuktem adında muvellede2 bir cariye aldı. Tuktem akıl, din ve hatununa (Hz. Hamide’ye) saygısı bakımından kadınların en seçkinlerinden idi. Edebinden dolayı Hamide onu aldığı günden beri onun karşısında oturmamıştı. Bundan dolayı idi ki, Hamide-i Müseffa oğlu Hz. İmam Musa-ı Kâzım’a “Oğlum! Tuktem’den daha üstün birini görmedim. Şüphesiz eğer ondan bir nesil dünyaya gelirse Allah (c.c) o nesli pak kılar. Onu sana hediye ediyorum, ona iyi davran.

Tuktem Hz. İmam Rıza’yı dünyaya getirdiğinde İmam Kâzım (a.s) ona “Tahire” adını verdi.

Ali bin Meysem şöyle devam ediyor: Hz. İmam Rıza çok süt emerdi, dolgun bir çocuktu. Bu yüzden “Bir süt annesi bulmakta bana yardım edin” buyurdu. Sütün azalmış mıdır? diye sorduklarında şöyle dediler: Vallahi yalan söylemiyorum, sütüm azalmadı ama, fakat kıldığım bazı namaz ve bazı zikirlerim var ki, bu çocuğu doğurduğumdan bu yana onların hepsini yerine getirmeye vakit bulamıyorum.

Hakim Ebu Ali, Suli’nin dilinden (naklen) şöyle der: Hz. İmam Rıza’nın annesinin adının Tuktem olduğuna dair delil olarak bir şairin İmam (a.s)’ı methettiği şu şiiri örnek verebiliriz:

* Bilin ki insanların en üstünü, nefs, baba, ecdad, kavim ve aşiret açısından saygıdeğer Ali’dir.

* Tuktem onu doğurdu ki, ilim ve hilimde sekizinci imam olsun ve ilahi hücceti halka tamamlasın.

Suli derki; Bazıları bu şiiri babamın amcası İbrahim bin Abbas’a nisbet vermişlerdir. Ama böyle bir şey bana naklolunmamıştır. Bana naklolunmayan ve kimseden işitmediğim bir şeyi ne kabul ederim, ne de reddederim. Ama babamın amcası İbrahim bin Abbas’a ait olduğundan hiç şüphe etmediğim şiir şudur:

* Alimin ameli, ehli için adil bir şahit olarak yeterlidir.

* Görüyorum ki, onların dikkate şayân yeni bir malları (servetleri) vardır, ama bu yeni malın eski mal ile hiçbir benzerliği yoktur.1

* (Ey Ehl-i Beyt’in ailesi!) Kendi malınızla size minnet ediyorlar, mallarınızdan ancak yüzde birini size veriyorlar.

* Düşmanlarınızı öven, Allah’a hamd-ü sena etmemiştir.

* Sen, (her ikiniz de Abdülmuttalib’in sekizinci evladı olmanıza rağmen) Memun’dan üstünsün; babalarının onun babalarından üstün oldukları gibi...

Suli derki: Bu beyitleri babamın el yazısıyla ona ait bir defterin arkasında gördüm. Babam bu şiirler hakkında şöyle demiştir: “Kardeşim bu şiirleri bana okudu ve amcamızın, Ali yani İmam Rıza hakkında o şiirleri yazdığını söyledi.”

O defterin de, okunması özlenilecek şu mahiyette bir dipnot göze çarpıyordu: “Kasimihi fi’l ku’ded”ten kasıt, Memun’dur. Çünkü Abdülmuttalib, İmam Rıza ve Memun’un sekizinci babaları oluyor.2

Tuktem şiirlerde çok göze çarpan Arap kadınlarının isimlerindendir. Örneğin:

Tafel hıyalani fehaca sekama

Hıyalu tukna ve hıyalu Tuktema

Suli derki: Babamın amcası İbrahim bin Abbas, İmam Rıza hakkında övücü çok şiirler yazmıştı ki, çekinmeden onları okurdu. Ama daha sonra, onları gizlemek zorunda kaldı. Bir müddet sonra onları tekrar oradan buradan toplamaya çalıştı. Hz. İmam Rıza’nın annesinin adının “Sekenen Nevbiyye”, “Erva”, “Necme” ve “Ümmü’l Benin” olduğunu söyleyenler olmuştur.



3- Ali bin Meysem babasından şöyle naklediyor: İmam Kâzım (a.s)’ın annesi Hamide, İmam Rıza (a.s)’ın annesi Necme’yi aldığında şöyle söylüyordu. Gece rüyamda Hz. Resulullah’ı gördüm, bana; “Hamide! Necme’yi oğlun Musa’ya bağışla. Zira ondan yeryüzünün en hayırlı insanı dünyaya gelecek.” Ben de onu oğlum Musa’ya bağışladım.

Necme İmam Rıza (a.s)’ı dünyaya getirdiği zaman İmam Kâzım (a.s) ona “Tahire” adını verdi. Necme, Erva, Seken, Semane, ve Tuktem ona verilen diğer isimlerdir.

Ali bin Meysem sözlerinin devamında şöyle dedi: Babamdan; annem şöyle diyordu diye dediğini duydum: “Hamide Necme’yi satın aldığında o bakireydi.”

4- Hişam Ahmer, İmam Kâzım (a.s)’ın kendisine şöyle buyurduğunu naklediyor: "Acaba Mağrip ehlinden buraya gelen birisini tanıyor musun?"

Arzettim ki: “Hayır”

Buyurdular: Kızıl tenli birisi gelmiş, gel birlikte onun yanına gidelim. "Bineğe binerek birlikte onun yanına gittik. O mağrip ehlinden birisiydi, yanında da bir çok sayıda köle vardı. İmam (a.s) ona: “Kölelerini bize göster” diye buyurdular. Adam dokuz tane cariye (kadın köle) İmam’a gösterdi. İmam (a.s) onların her birini gördükçe buna ihtiyacım yok, diyordu. Daha sonra diğerlerini göster, buyurunca adam: Bunlardan başkası yok, diye cevap verdi. İmam (a.s): “Var, göster” buyurdular. Adam yemin ederek: Sadece hasta bir cariye var, dedi. İmam (a.s); “Onu göstermenin ne sakıncası vardır?” Buyurdu. Ama adam onu göstermekten sakındı. Daha sonra İmam (a.s) geriye döndü ve ertesi gün beni o adamın peşine göndererek şöyle buyurdular: Ona de ki, onun hakkında son düşündüğün fiyat ne kadardır? Şu kadardır derse, de ki: Kabul ediyorum, onu aldım.

Hişam diyor ki: Adamın yanına gittim ve o, filan miktardan aşağı olmaz deyince, ben de kabul ediyorum, al bu para senin dedim. O da; bu cariye de senin malın, ama söyle bakalım dün seninle gelen o şahıs kimdi? Dedi. Ben de Beni Haşim’dendir, dedim. Adam; Beni Haşim’in hangi boyundandır? Deyince, onların büyüklerindendir, dedim. Adam: Biraz daha açıklama yap, dedi. Ben daha fazla bilmiyorum dedim. Adam öyleyse ben bu hizmetçi hakkında sana anlatayım, dedi: Ben bu cariyeyi Mağrib’in en uzak şehirlerinin birinden aldım ve Ehl-i Kitaptan olan bir kadın beni görünce şöyle dedi: Bu cariyenin senin yanında ne işi var? Ben: Kendim için satın aldım, dedim. Kadın: Bu cariyenin senin gibi birisinin yanında kalması doğru değildir, o yeryüzündeki en hayırlı adamın yanında yaşamalıdır, kısa bir müddet sonra onun evinde öyle bir çocuk dünyaya getirecektir ki, doğu ve batı alemi onun karşısında boyun eğmek zorunda kalacak.

Hişam diyor ki: Onu satın aldıktan sonra İmam Kâzım (a.s)’ın yanına getirdim ve kısa bir müddet sonra Ali b. Musa er-Rıza (a.s)’ı dünyaya getirdi.

Bu hadisi aynı şekilde Muhammed b. Ali Macivleveyh, amcası Muhammed b. Kasım’dan o da Muhammed b. Ali el-Kûfi’den, o da Muhammed b. Halid’den, o da Hişam-i Ahmer’den benim için nakletti.



Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   46




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin