Kazak halkı ancak son Bolşevik devrinde, 1918 yılında çıkan açlığı ve kıtlığı, iiç yüz yıl önce geçen bu «aktaban şuburundu» ya benzetiyor.
Kalmuklarm bozkıra istilâsının faydalı denilecek bir ciheti varsa o da, göçebe ahalinin zaruret dolayısıyla verimli yerlere gelerek ekincilik hayatına geçmek mecburiyetinde kalmalarıdır. Bugün Zerefşan havzasında ve Ferganede bulunan Naymaıi, Calayır, Kıpçak ve Uysun gibi uruklar buralara daha ozaman gelip yerleşmişlerdir. Sonradan yani Kalmuk kargaşalıkları yatıştıktan sonra da bu urukların ancak yarısından azı geriye, «Yedisu» ve «Arka»ya dönebilmiştir. O cümleden «Sadır» uruğunu sayabiliriz, ki bunlardan 12.000 ev şimdi Bukharanm Kermine civarında, yalnız 9.000 evi de eski yurtları olan «Yedisu» da («Lepse» sınırında) bulunuyor. MâveTâün'ne'hirdeki Özbek uruklarının mühim bir bölümü ise Doğu Bukharaya, Çaganyan, Hisar ve Balkh taraflarına geçti. Böylelikle daha önce oralarda yaşıyan ırkdaşlarmı çoğalttılar. Bunlardan göçebe olanlar mecburen ekinciliğe geçtiler, şehir ve köylere yerleştiler. Bu hareketten bozkırlıların daha geniş ölçüde iskânı yolunda istifade etmek için galiba Sır Deryanın ozamanki durumu, aldığı cereyan, ilerde anlatacağımız üzere, elverişli olmamıştır. Bununla beraber 19. uncu asrın başında Mâverâünnehirde ve Khorezmde göze
çarpan nüfus. kalabalığına bu hareketlerin ve göçlerin elbette mühim tesiri olmuştur.
Dostları ilə paylaş: |