Şehzade Şuna
Karasakal Umumiyetle medenî seviye ve cengâverlik bakımından birbirine pek yakın olan Başkurt ve Kal- muklar arasında bir nevi siyasî kardeşlik vardı. Kalmuk hanı «Galdan Çirin» in kardeşi prens «Şuna» olduğunu söyleyip. Başkurtları ve Kazaklardan Kirey-Nayman uruğunu inandıran ve Istanbulda bulunarak islâmiyeti kabul edip İslâm ilimlerini, ihtimal Tür- kiyenin siyasetini öğrenen birisi, sonradan Başkurt isyanlarına kılavuzluk etti. «Karasakal» adını taşıyan bu zat, bir millî destan kahramanı olarak, Altaydan Ural dağlarına kadar her yerde söylenir. Ruslar ve Galdan Çirin bu zatın Şuna olmayıp, yalancı birisi olduğu hakkında pek asabt bir tarzda propaganda yapıyorlardı. Fakat 1749 yılında Ka- zakistanda ölümünden sonra da Kazaklar içinde Karasakalm işini devam ettiren kardeşi «Bargay»ı gören bir zat, buna «Karasakalm kaidesi» demiştin Bargay ise Galdan Çirinin kardeşi idi li>3). Buna göre Karasakalm hakikaten daha gençliğinde islâmiyeti kabul etmiş bir Kalmuk prensi olması pek muhtemel görülüyor. Karasakal Kalmukça konuşuyordu. Herkes onu «şehzade Şuna» olarak kabul ediyordu. Her halde bu vak’a Başkurtlar ve şimalî Kazaklar arasında Kalmuk hanlarının itibar ve nüfuzunu göstermektedir.
Kalmuklardan Sonra Bununla beraber Kalmuklarm getirdikleri siyasî Boş Kalan Yerler- felâketler, bütün bu «iyilik» lerini gölgede bırak- de Ruslar ve Ebül- maktadır. 1673 yılında Kalmuk Hanı Ayiike