1917 İnkılâbı İlk cihan savaşının (1914-19 18) başlaması T ür- kistancîa yeni ümitler doğurdu. Savaş ilân edil- dik-ten üç dört gün sonra Bukharada, Kazanlı ve BukKaralı öğretmenlerin hususî bir toplantılarında bulunurken, herkesin derin ümitlere dalmış olduğunu gördüğüm, ihiçbir zaman hatırımdan çıkmaz. Bir Tatar öğretmeni (Kemal Nogay), Türkiyenin elbette Almanya tarafına katılacağını söylüyor ve belki bunların bir gün Bukharaya kadar geleceklerine dair kehanette bulunuyordu. Umumiyetle cihan savaşı, Türkista- mn her tarafında sıyası faaliyet doğurdu. Fakat gizli toplanmalar, ciddi siyası teşkilât şeklini alamadı. Bundan dolayıdır ki 1916 isyanında münevverler, kendilerini gereğince gösteremediler, ve, 1917 inkılâbına hazırlıksız girdiler. Asrı terbiye görmüş adamları nisbeten çok bulunan Kazakistandcp münevverler, vilâyet ve tümen idare müesseselerine girdiler. Cenubî Fiirkistanda ise', bütün iş, başlangıçta Rusların elinde bulundu. Gençler miiteassıp ulemânın iş başına geçmesinden ve vakitsiz 1 işkal d ırmadan korkuyorlardı. «Duma»da Müslüman Fraksiyonundaki Büro» da Taşkenlli Başkurt hukukşinas İslâm Şa’hiahmedov ve onun bugün dışarıda bulunan arkadaşı [Mustafa Çokayev] Türkistanda eski çarın umumi valisi Kuropatkin’in yerinde kalmasının daha faydalı olacağı, bunun gibi popüler bir şahsiyet Türkistandan ayrılırsa, memleke- lın her tarafında kargcişalık ve isyanların baş göstereceği fikrini şiddetle ileri sürüyorlardı.