SoU e.--/
i -Ci^ı’n
Bolşevik İstilâsı
Fakat bolşevizmin bütün Rusyada hâkim duruma geçmesi ve 18 sonkânunda 17<)) Orenburgun bol-
şevikler tarafından işgali, kurulmak üzere bulunan millî hükümetlerin cfurumünu kötüleştirdi. Cenubî Fürkistanda ise, ozaman Kafkasya cephesinden kendi başlarına vatanlarına dönmekte olan Rus Kozak askeri, kime itaat edeceğini 'bilmiyor ve başiboş dolaşıyordu. Silâhlarının birçoğunu Azerbaycanda bırakmış olan bu askerler, Semerkand çevresinde toplanmış bulunuyorlardı. Ellerinde 25.000 kadar tüfek vardı. Kho- kand hükümeti, Ubeydullah Khocayı Semerkanda göndererek, bunları kendi tarafına çevirmeğe çalışıyordu. Çünkü onlar, bolşevizm aleyhtarı idiler. Fakat Taşkentten gejen bolşevik başkanları Uspenski, Tabulin ve Kolisov bunları, panislâmizmle korkurtttular. Onlar da silâhlarını Kho- kand hükümetine değil, bolşeviklere teslim edip dağıldılar (28 sonkâ- •ıun). Khokand hükümetinin on zayıf noktası, muntazam ordusu olma- 286 287
ması, silâh ve mühimmattan mahrum bulunması olmuştur; onun biricik a ay a nağı^polisr eisliğ i n e tâyin olunan Kİhokand İbasmaçıları başkanı
Kalde* rus aı^ele te?kilâtl ile de münasebeitni devam ettiren «Ülke «müslüman asker, amele ve çiftçiler şûrası» ise, Kazanlı zabit Çanişovu, polis reisi tanıyordu. Bu zat muntazam polis teşkiline başlamıştı, fakat geç oldu ve ıtımad kazanamadı. Khokanddaki’ rus Sovyet başkanı Babuşkm «orda» (yamjç kale) da bulunuyordu. Yanında anca'k 45' rus askeri vardı. Hükümet u H ar ı si 1 âSsızl an d ırm ağa çalıştı (29-30 sonkânun gecesi). Çanişov, ordayı iki gün kuşattı. Ötede beride demiryol battı bozuldu. Fakat biraz sonra Khokanddaki Ermeniler ve Macarlar bullara katıldı ve Osipov kumandasında Skoblev (Yeni Margilan) dan felen bolşevikler, 31 son* kânunda Khokand kapıları önüne gelip yetiştiler. Bu hâdiselerin içinde bulunan bir macar esiri, bana Budapeşltede, «Müslümanlar Khokand kalesindeki 45 neferden ibaret bolşevik garnizonunu kuşatırken, kale ile deriıiryol istasyonunu birleştiren telefon ve telgraf hattını kesemediler. O da kesilmiş olsaydı garnizon dehalet edecekti» diye hikâye ediyordu. Çokayoğlu Mustafa da, «Khokand krepostını (yani kalesini) 40-50 saîdat qolından ala’almadıq ve Ermenilemin olarga koşuluvma mâni’ bola’almadık», diye itiraf etmektedir. Hükümetin diğer bir za’fı da, malî işlerde Khokand sermayedarlarının keyfine tâbi kalması olmuştur. Maliye nezaretinin idaresi, resmen nazır olan hasta avukat Islâm Sahiahmedovun elinde değil, onun muavini olan Heinrich Siegel adında Avüsturyalı bir yahudinin elinde idi. Evvelce «Khokand Ticaret Odasın başkanı olan bu zat, hükümette âzalık hakkına malik olup 171),çok nüfuz sahibi olmuştu. Fakat bu şahıs, malî işlerde baltalama hareketlerinden başka bir iş yapmamıştır. Hükümet âzaları, bilhassa münevverler, bankada bulunan paraların müsaderesine cesaret edemediğinden, te- berrü ile geçinmek mecburiyetinde kaldı. Teberrü işinde de, yerli tüc-
171) Burada Khokand Hükümeti âzalarma ait verilen malûmat, 1924 te Berimde Mustafa Çokayoğlu tarafından verilen ifadelere dayanmaktadır. Sonradan Çokayoğlu, bana karşı cephe aldığında, Henrich Siegerin «hükümet âzası hakkına malik» olduğuna ait malûmatı, kendi eliyle yazıp vermiş olduğunu unutarak, yalanladı (Yaş Türkistan, N. 25, 1929, s. 10). Khokand hükümetine ait yazıda Henrich Siegel’e ait Çokayoğlunun kendi eliyle yazılan satırlar şudur:
Dostları ilə paylaş: |