Babtistler
-
Kurucus: Peder William Screven. 1682’de
-
Babtist, Tanrı’ya inananların mutlaka vaftiz edilmesi, vaftizin de suya daldırma şeklinde olması gerektiğini savunan hareket mensuplarına verilen addır
-
16. yüzyıl sonlarında cemaatlerini Devlet Kilisesinden bağımsız saymışlar, “Kutsallar Cemaati” adıyla aralarında bir birlik oluşturmuşlardır
Metodistler
-
Kurucusu: John Wesley (1703-1791) –İngiltere
-
Oxford Üniversitesinde “Kutsallar Kulübü” mensuplarının İbadet zamanlarına ve prensiplerine bağlılıkları sebebiyle bunlara “Metodistler” denmiştir
Adventistler
-
Kurucusu: William Miller (1782-1849) Amerika
-
Felsefesini Hz. İsa’nın yakında geleceği anlayışı üzerine kurmuştur
Üniteryanlar
-
Kurucusu: Michael Servetus (1511-1539)
-
Allah’ın birliği, Hz. İsa’nın tanrılaştırılamayacağı inancını yerleştirmek üzere kurulmuş, ancak engizisyon mahkemesince diri diri yakılarak öldürülmüştür
-
Bunların dışında İsa Mesih Havariliği, Afrika Mesihçi Hareketleri, Nazareth Baptist Kilisesi, İsa Mesih Kilisesi, Hür Protestanlar, Hür Kardeşler, Mennonitler, Kutsal Askerler, Kuveykırlar (Dostlar Cemaati), Hıristiyan Cemaati Birliği, Katolik Havariler, İsa Mesih İmparatorluk Kardeşliği, Hıristiyan İlimleri Cemaati, Tanrısal Devlet Kilisesi, Tanrı Kilisesi, İsa Mesih Havariliği, Afrika Mesihçi Hareketleri gibi pek çok yeni dini hareket ortaya çıkmıştır.
HIRİSTİYANLIĞIN DİĞER DİNLERE BAKIŞI
a- Kilise Merkezli, Dışlayıcı Geleneksel Yaklaşım
Buna göre, Hıristiyanlık dışındaki dinler insan uydurmasıdır. İnsanlığın kurtuluşuna vasıta olamaz. Kurtuluş yalnız İsa Mesih'in aracılığıyla Kilise'de kazanılır. Hıristiyan kiliselerinin büyük çoğunluğunun diğer dinlere yaklaşımı bu çizgidedir.
b- Çoğulcu Yaklaşım
Buna göre bütün dinler Tanrı'ya götüren eşit vasıtalardır. Farklı dinlerin tanrı bilgisi ve tecrübesinde farklı metotlar vardır. Bu görüşün savunucuları azınlık durumundadır.
c- Kapsayıcı veya Uzlaştırıcı Yaklaşım
Tanrının evrensel kurtarma iradesiyle, kurtuluşun sadece İsa Mesih ve Kilise'de olduğu görüşünü uzlaştırmaya çalışan bir görüştür. Kurtuluş bu gelenekleri de kapsar. Hıristiyanlık dışı dinlerde de Tanrı’ya götüren işaretler, manevi zenginlikler vardır. Ancak insanlığı kurtuluşa götürmekte yetersizdirler. İsa Mesih bunları tamamlar, mükemmel hale getirir. Bu görüşü savunanların sayısı da fazla değildir.
Hıristiyanların Yahudiliğe Bakışı
-
Hıristiyanlar Yahudilerin kutsal kitap külliyatları Eski Ahid’i de kutsal olarak kabul edip, inanç ve ibadetlerinde kullanırlar
-
Hz. İsa ve onun yolunda gidenlerin yahudiler tarafından birçok kötü muameleye maruz bırakılmaları, kendilerine gönderilen peygamberleri öldürmeleri, Hz. İsa’yı ele vermeleri, Roma’nın Kudüs valisi Pontus Platus tarafından kendilerine teslim edilmesi için ısrar etmeleri, teslim aldıktan sonra haça gererek öldürmeleri, bu yüzden Tanrı katili oldukları, inatları, anlayışsızlıkları, nifak ve fesat çıkarmaları, yalancılıkları ve benzeri vasıflarıyla, Yahudiler İncil tarafından çok ağır eleştirilere tabi tutulmuşlardır
-
İncillerin bu yaklaşımı yüzyıllar boyunca Yahudilere büyük bir düşmanlık besleme ve zaman zaman bu düşmanlığı zulme dönüştürme şeklinde yansımasını göstermiştir
-
1962-1965 yılları arasında yapılan II. Vatikan Konsili’nde ele alınan Dinlerarası Diyalog görüşmelerinde Yahudilerin de diyalog kapsamı içerisine alınmasına karar verilmiştir
Hıristiyanların İslâm'a Bakışı
-
Hıristiyanların İslâm’a ve Müslümanlara karşı yaklaşımları İslâm’ın ilk yıllarında gayet esnek idi
-
Necran Hıristiyanlarında ve Habeşistan Hıristiyanlarında bu açıkça görülmüştü
-
Ancak Bizans İmparatorluğu’nun aynı zamanda bir Hıristiyan devleti olması İslâm’a ve Müslümanlara karşı sert yaklaşımlar içerisine girmesine sebep oldu
-
İslâm devleti güçlenip Bizans’ı ve Avrupa’yı tehdit eder duruma geldikten sonra ise Ortaçağ’dan başlayarak her devirde İslâm’a karşı tamamen haksız ve iftira dolu büyük bir eleştiri yaklaşımı içerisine girdiler- özellikle Oryantalizm çalışmaları içerisinde bu net ortaya çıkmıştır
-
Özellikle Hz. Muhammed ile ilgili insaf sınırlarını aşan saldırı dolu metinler kaleme alındı
-
1962-1965 yıllarında yapılan II. Vatikan Konsili’nde dinlerarası Diyalog çalışmaları kapsamına Müslümanlar da alındı
-
O tarihten itibaren yaklaşımlarda belli bir yumuşama oldu. Vatikan’da bir İslâm Sekreteryası kuruldu
Hinduizm’e ve Budizm'e Bakışı
-
16. Yüzyıldan sonra bu bölgelere sistemli misyon ve sömürgecilik hareketleri başlatmışlardır. II. Vatikan Konsili’ne kadar bu şekilde gelinmiş, ancak bu tarihten sonra misyon metotları içine konan “İnkültürasyon” (Hıristiyanlık değerlerinin başka dinlere ve kültürlere aşılarması) çalışmalarının merkezi Hindistan olmuştur.
-
II. Vatikan Konsil kararında Hinduizm ve Budizm'den övgüyle söz edilmiştir
-
Saygı, diyalog, misyon, inkültürasyon ve “Mesihi tamamlama” kavramlarıyla İyi ilişkiler kurulacak, sonra da o dinlerde ve kültürlerdeki manevi ve ahlaki değerler korunarak, Hıristiyan öğretisi aşılanarak geliştirilecek ebedi kurtuluşları tamamlanacaktır
-
Bu plan dahilinde onlardan “Putperestler” olarak söz edilmeyecektir
-
Böylece Hinduizm gerçek Tanrı’ya yönelişin bir yolu sayılmıştır.
-
Hinduizmle ilişkilerde olduğu gibi, Buda'nın da Mesih olduğu söylenir
-
Buda'nın öğretileri Hıristiyanlık açısından yorumlanarak, Budizm'in aslında tanrısız din olmadığı iddia edilir
Özet
Hıristiyanlığın İbadet Şekilleri
-
Hıristiyanlık’ta ibadet günlük, haftalık ve yıllık olarak üç şekilde ele alınmaktadır
-
Günlük ibadet güneş doğarken ve güneş batarken ya da akşam dualarından ibarettir- Kiliseye gidip gitmeme konusunda serbestlik vardır
-
Haftalık ibadet Pazar günü kilisede yapılır
-
Yıllık ibadetler ise Noel, Paskalya, Haç Yortusu ve Meryem ana Günü olarak kutlanır
-
Ayrıca oruç, hac, pentikost gibi Hıristiyanların ikinci derece diyebileceğimiz birtakım uygulamaları daha vardır
Hıristiyan Mezhepleri
-
Hıristiyan Mezhepleri temel olarak üç büyük ana gruptan oluşmaktadır: a) Katolik, b)Ortodoks ve c)Protestan
-
Katoliklerin tümü Papalığa bağlıdır
-
Ortodoks Mezhebinin birbirinden bağımsız birden çok Patriklik merkezi vardır- Ayrıca Ermeni, Süryani, Habeş ve Kıpti kiliseleri hem monofizit ve hem de kendilerini Ortodoks kiliselerden saymaktadırlar
-
Protestan Mezhebi ise onlarca ayrı kola ayrılmıştır. Tek bir merkezleri yoktur. Kuruluşundan çok sonraları Dünya Kiliseler Birliği ismiyle birlik oluşturmuşlardır
Hıristiyanlık’taki Yeni Dini Hareketler
-
Hıristiyanlık tarihi 2000 yıllık bir süreci içerisinde barındırmaktadır. -21 konsil yapılmıştır
-
Büyük tartışmaların yaşandığı konsillerde çoğu zaman ayrılmalar, bölünmeler olmuştur
-
Büyük bölünmeler sonucu ortaya çıkan üç ana kilise de kendi içlerinde bölünmeler yaşamıştır
-
16. yüzyıldan son yüzyıla kadar irili ufaklı pek çok yeni dini harekete sahne olmuştur
-
Yahova Şahitlerinden Mormonlara, Kuveykırlardan Metodistlere 20 civarında yeni dini hareket oluşmuştur- Bunlara zaman zaman tarikat, zaman zaman da kilise denilmektedir.
Hıristiyanlık’ta Diğer Dinlere Bakış
-
Hıristiyanlık’ta diğer dinlere üç farklı yaklaşımın olduğu görülmektedir
a) dışlayıcı yaklaşım, b) çoğulcu yaklaşım ve c) kapsayıcı yaklaşımdır
-
Her ne kadar çoğulcu ve kapsayıcı yaklaşım içerisinde olan Hıristiyanlar olsa da bunlar oldukça azınlıkta kalmaktadırlar
-
Büyük çoğunluk dışlayıcı yaklaşım içerisindedir ve kurtuluş için İsa Mesih’in getirmiş olduğu dine yani Hıristiyanlığa bağlanmak, onun bir mensubu olmak zorundadır.
Dostları ilə paylaş: |