Bakirköy ruh ve siNİr hastaliklari hastanesi


BOĞAZİÇİ 270 271 BOĞAZİÇİ



Yüklə 7,73 Mb.
səhifə390/899
tarix09.01.2022
ölçüsü7,73 Mb.
#96304
1   ...   386   387   388   389   390   391   392   393   ...   899
BOĞAZİÇİ

270

271

BOĞAZİÇİ

linde görülen ve algılama sınırları içinde Rumelihisarı ve gerisi, Kanlıca kıyısı ve arkada korular ile en dipte Küçüksu-Kan-dilli sırtlarını gören mekânlar. 5. Küçük-su-Kandilli sırtlarında 50 m yükseltiden görülen nehir izlenimi veren ve algılama sınırları içinde, Rumeli ve Anadolu hisarları, Küçüksu, Kanlıca; karşı yakada Emirgân, Yeniköy'ün girdiği mekânlar. 6. Beylerbeyi Nakkaştepe'de 60 m yükseltiden görülen ve dar bir göl izlenimi veren, algılama sınırları içine Beylerbeyi, karşı yakada Arnavutköy, Bebek kıyıları

İstanbul Boğazı ve çevresinde bitki örtüsü, hem bölgesel, hem de yerel iklim koşullarının oluşumunda büyük rol oynamıştır. Geçmiş dönemlerde orman, koru ve bahçeleriyle zengin olan Boğaziçi, bitki örtüsü bakımından Akdeniz ikliminden Karadeniz iklimine geçişi yansıtır. Genel olarak bitki örtüsü; doğal bitkilerden, koru, park ve konut bahçelerinden oluşur. Doğal bitki örtüsü ormanlar hariç, makilerden oluşur. Bu formasyonun en önemli doğal türleri, defne (Laurus nobilis), sakız (Pistacia terebinthus), ef-latun-pembe çiçekli erguvan (Çercis sili-quastrum), katırtırnağı (Spartium temce-um), lobenler (Cistus solvifolius, Ostus villasus), ateşdikeni (Pyrantha cocci-neo), akçameşe (Quercus lotifolius), kermes meşesidir (Quercus cocciferö).

Korular Boğaziçi bitki örtüsünün en önemli kısmını oluşturur. Korular dışında parklar ve bahçeler de önemli bir yer tutar.

Boğaziçi'nde orman dokusu tür bakımından zengindir. İklim özelliklerine göre orman dokusu içinde, kestane, meşe, karaağaç, ıhlamur, dişbudak, akasya yetişir. Tarıma ayrılan alanlarda ise, mısır, çiçek, sebze yetiştirilir. Boğaziçi floristik bileşim yönünden farklı iki vejetasyon tipi arasında bir geçiş alanıdır. Son yıllarda Boğaz bütününde, orman alanlarının çalılığa, çalılık alanların çayıra ve çayırlığın da yerleşmeye açıldığı bir döngü yaşanır.

Boğaziçi sadece su yüzeyinden oluşan bir mekân değildir. Su yüzeyi ve kara birbirini tamamlayıcı peyzajlar dizisi yaratır. Su oluğu, bu bütünleşme içinde kimi yerde nehir, kimi yerde göl görünümünü alır. Bu değişken görünümler, su ve kara bütünleşmesinin en güzel örneğini vererek, özellikli Boğaziçi mekânlarını, görsel özellikleri ve zenginlikleri oluşturur. Böylece dış ve iç peyzaj öğelerini de belirler. Uzak mesafe özellikleri dış peyzajı, yakın mesafe özellikleri iç peyzajı oluşturur. Dış peyzaj, iki yakada yüksek tepelerden görülebilen ve Boğaziçi siluetim veren görsel özelliklerdir. Kıyıdan hemen yükselen sırtlardan Boğaz görüntüsü içinde önemli manzara teraslarını içerir. Su seviyesinden itibaren görülen tarihi yalılar ve kıyıların burun ve körfez bütünleşmeleri içindeki peyzaj ve köy yerleşmelerinin özgün dokusundan gelen pitoresk görünüşler ise, iç peyzajı oluşturur. Boğaziçi'nde topografik durum, bitki örtüsü, seyir terasları ve çevre öğeleri ile mekânsal, görsel özellikler yaratır. Böylece iç ve dış peyzaj öğeleri bütünleşir. Boğaziçi su kanalı da akış yönünde altı kez yön değiştirerek çok özellikli mekânları ortaya çıkartır.

Prof. Dr. N. Ağat'ın araştırmasına göre bu mekânlar şunlardır:

1. Kefeliköy-Kireçburnu arasında 130 m yükseltideki fundalık tepeden Karadeniz'e bakışta algılanan mekân; aynı noktadan karşı yakada Beykoz Koyu'na bakışta algılanan göl görünüşü veren bü-

Boğaziçi ilçeleri ve mücavir alanları nüfus yoğunluğu, 1990. Mehmet Çubuk

yük mekân. 2. Gümüşsuyu-Beykoz arasında 60 m yükseltiden görülen mekân; Paşabahçe'ye bakışta, algılanan Boğaz mekânı; karşı yakada Emirgân'a bakışta algılanan mekân ve karşıda Büyükdere Koyu'na bakışta algılanan mekânlardan oluşan farklı, büyük mekânlar. 3. Çubuklu sırtlarında 60 m yükseltiden görülen Sultaniye-Beykoz-Selviburnu kıyılarına bakışta algılanan mekân ile karşı yakada Yeniköy kıyısı ve burnuna bakışta algılanan mekân. 4. İstinye Vakıf Bağları sırtlarından 60 m yükseltiden bir göl şek-

ve gerilerde Rumelihisarı'nın girdiği mekân. 1. Kuruçeşme sırtlarında 80 m yükseltiden görülen nehir izlenimi veren, algılama sınırları içine Anadoluhisarı, Küçüksu, Kandilli Burnu, geride Vaniköy, Çengelköy'ün girdiği mekân. 8. Ortaköy Defterdar Burnu sırtlarında 100 m yükseltiden geniş bir göl görünümünde algılanan ve algılama sınırları içine, karşı yakada Çengelköy, Beylerbeyi, Bü-yükçamlıca ve Küçükçamlıca tepeleri giren ve diğer yanda Marmara'ya dökülen bir nehir görünümü ile algılama sınırları içine Kız Kulesi, Sarayburnu ve Üsküdar giren mekânlardır.

Nüfus: Cumhuriyet döneminde İstanbul'da olduğu gibi Boğaziçi'nde de nüfus, uzun süre artış göstermiştir. II. Dünya Savaşı sırasında ölüm oranının yüksek oluşu ve savaşın neden olduğu toplumsal ve ekonomik gerileme bu artışı durdurmuştur.

1945'ten itibaren ülkedeki ekonomik ve toplumsal dinamizm, İstanbul ve dolayısıyla Boğaziçi nüfusunu etkilemiş, nüfus yeniden artmaya başlamıştır. Bo-ğaz'da yer alan dört ilçede toplam nüfus artış oranları tablodaki gibidir.

1950'den itibaren İstanbul'a göçün doğal bir sonucu olarak Boğaziçi'nde de hızlı nüfus artışı gözlenmiştir. Bu artış sadece sayıca değil, fakat nüfus kompozisyonu olarak da çok büyük değişim getirmiştir. Bugün Boğaziçi nüfusunun yüzde 60-70'ini İstanbul dışı doğumlular oluşturmaktadır.

Boğaziçi'nde gecekondularda oturan düşük gelirli gruplardan, en yüksek gelir grubuna kadar çok çeşitli sosyoekonomik özellikler gösteren bir nüfus yapısı vardır. Gecekondular özellikle geri-görünüm ve etkilenme bölgelerinde bulunur. Mevcut yerleşmenin yaklaşık yüzde 25'ini gecekondu nüfusu oluşturur. Boğaziçi'nde 1990'da dört ilçedeki toplam nüfus 951.251 kişidir. Nüfusun en yoğun olduğu yerler sırasıyla, Beşiktaş (133,7 kişi/ha) ve Üsküdar (111,7 kişi/ha) merkezleridir. Beykoz ve Sarıyer ilçe belediye sınırları içinde ise yoğunluklar bu değerin altındadır. Beykoz'da 7,4 kişi/ha, Sarıyer Belediyesi sınırlarında 11,36 kişi/ha'dır.

Boğaziçi'nde nüfus artışı özellikle eski yerleşmelerde ve yeni mahallelerdedir. İş alanına dönüşen yerlerde ve sağlık, eğitim işlevlerinin yer alığı alanlarda ise nüfus azalması vardır. İç kısımlarda yer alan gecekondu nüfusunu iç göçlerle gelenler oluşturur.

Boğaziçi'nde nüfusa ilişkin verilerin incelenmesi ve değerlendirilmesi, nüfus hareketlerini, İstanbul kent bütününe ait nüfus artışından, ilçelere dağılışından ve nüfus yoğunlaşmasından soyutlamak olanaksızdır. Nüfus, İstanbul'da olduğu gibi, Boğaziçi'nde de sosyo-eko-nomik ve kültürel bir büyük değişimi ortaya koymuş ve iç göçlerle gelen nüfusun oluşturduğu yeni bir coğrafi görünüm ortaya çıkarmıştır.

1950-1955 arasında Boğaziçi'nde nü-

Yıllar


Yüklə 7,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   386   387   388   389   390   391   392   393   ...   899




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin