Bibliyografya: 3 bodrum hani 3



Yüklə 0,66 Mb.
səhifə12/19
tarix17.01.2019
ölçüsü0,66 Mb.
#98085
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   19

BON, OTTAVİANO

(ö. 1623) Osmanlı sarayı hakkında yazılmış ilk eserin sahibi olan Venedikli diplomat.

Soylu bir aileden olan Ottaviano Bon 7 Şubat 1552'de Venedik'te dünyaya gel­di. Başlangıçta yazı hayatına atılmak is­tediği halde kendini ailenin ticaret işle­rine vermek zorunda kaldı. 1S76'da ba­basının ölümü üzerine işleri kardeşine bırakarak Padova Üniversitesi'nde fel­sefe ve hukuk derslerine devam etme­ye başladı. lS77'de Venedik senatosu­na seçildi. 1601 yılı Temmuz ayında Na­poli ile Sicilya'nın Akdeniz'de sürdürdük­leri korsanlık hareketleri yüzünden do­ğan anlaşmazlıkta arabuluculuk yapmak üzere İspanya sarayına gönderildiyse de başarılı olamadı ve 1602'de ülkesine dön­dü. 19 Nisan 1604'te Giovanni Moceni-go ile birlikte Venedik elçisi (balyos) ola­rak İstanbul'a gönderildi; başlıca görevi Avusturya'nın rekabetini ve isteklerini önlemek, bunun yanında da Venedik hü­kümetinin Adriyatik sularındaki hak id­dialarını duyurmaktı. Venedik Cumhu-riyeti'nin ticaret imtiyazlarını yenileyen 1013 (1604-1605) tarihli berat Bon ta­rafından imzalanarak alındığı gibi 1014 (1605-1606) yılında Venedik Cumhuri­yeti ile Osmanlı Devleti arasındaki kapi­tülasyonları yenileyen antlaşma da yine onunla G. Mocenigo tarafından imza­landı.

Bon 1609 yılında İstanbul'dan Vene-dik'e döndü ve tekrar senato üyesi se­çildi. 161 l'de Venedik Cumhuriyeti ge­nel müfettişi ve başsavcısı (enkizitör) ol­du. 1616 yılında fevkalâde elçi sıfatı ile Fransa'ya gönderildi. Ancak bu görevi Venedik'teki iç çekişmeler, şahsî kıskanç­lıklar ve bir taraftan Savoia ile Venedik, diğer taraftan Avusturya ile İspanya ara­sında devam eden politik uyuşmazlıklar yüzünden büyük ölçüde başarısızlığa uğ­radı. Dönüşünde Padova'ya yerleşerek burada Relazione di Francia adlı Ve­nedik ile Fransa arasındaki ilişkilere dair görüşlerini anlattığı kitabını yazdı. İleri sürdüğü görüşler, hakkında mahkeme açılmasına ve kitabının imha edilmesi yolunda karar alınmasına sebep olduy­sa da sonunda kendini temize çıkarma­yı başardı ve bunun üzerine Venedik Cumhuriyeti senatosu tarafından Pado­va başyargıçlığı görevine getirildi (1620). 19 Aralık 1623'te öldü.

Ottaviano ile ilgili olarak L. Lollino ta­rafından Vita del cavaliere Ottaviano Bon İn lingua latina, tradotta in volgari da G. Marchiori101 adıyla bir eser de kaleme alın­mıştır.

Bon 1609'da İstanbul'dan dönüşünde Osmanlı sarayı hakkında Serraglio del Gransignore başlıklı iki rüznâme kaleme almıştı. Yazmaları Venedik'te Biblioteca Marciana'da muhafaza edilen102 eserler ancak 250 yıl sonra 1865'te G. Berchet tarafından Venedik'te yayımlandı. Bir süre sonra da G. Berchet ve N. Barazzi'nin hazırladıkları Reîazioni degli Stati Europei İette al Senato dagli am-basciatori Venetii... külliyatının Türkiye bölümünde103 Massime essentiali deli' Impe-ro ottomono dal Baiîo Ottaviano Bon adıyla basıldı.104

Bon'un Osmanlı sarayını anlattığı bu eseri çok geç bir tarihte basılmış olma­sına rağmen yazma nüshalarından fay­dalanan pek çok yazar tarafından kul­lanılmış ve bu arada hakkında bazı yan­lışlıklar da yapılmıştır. 1624'te Bon'un rûznâmesini yazarının kim olduğundan habersiz olarak aynen kullanan Mİchel Baudier, başkalarından da aldığı bilgi­lerle birlikte eseri bir derleme halinde yayımlamış ve kitap 163S'te İngilizce'ye de çevrilmiştir. Aynı yıllarda Robert Wit-hers adlı bir İngiliz seyyahı da Bon'un kitabının bir el yazmasını yazarını bilmek­sizin İngilizce'ye çevirmiş, bu tercümeyi 1638'de geldiği İstanbul'da ele geçiren John Greaves de onu A Description of the Grand Signor's Seraglio, or Turkİsh Emperors Court başlığı altında R. Wit-hers'in eseri sanarak onun adıyla yayım­lamıştır.105 Bon'un kitabının Venedik'te iki defa kendi adıyla yayım­lanmasından yıllar sonra dahi yanlışlık yapmaya devam edildiği ve eserin Bacchi Della Lega tarafından, on yıl kadar İs­tanbul'da kalan Tommasso Alberti'ye ait olduğu sanılarak onun Viaggio a Cos-tantinopoli 1609-1621 adlı kitabının için­de yayımlandığı106 görülmek­tedir.

Genellikle Bon Osmanlı sarayı hakkın­da nisbeten doğru bilgi veren ilk yaban­cı olarak kabul edilir. Rûznâmelerİnin bi­rincisi saray hakkında oldukça ayrıntılı tarifler ihtiva etmekte, ikincisi ise dev­letin idare ve teşkilâtı üzerine kısa açık­lamalar yapmaktadır. Topkapı Sarayı'nın görebildiği bölümleri hakkında çeşitli bilgiler veren Bon, özellikle İkinci Avlu ve Arz Odası ile Üçüncü Avlu'yu tarif et­miş, bu arada içinde küçük bir kayıkla dolaşılan bir havuzdan da bahsetmiştir. Bon'un rüznâmesi, eksik olmakla birlik­te yine de sarayın Sultan 1. Ahmed dev­rindeki (1603-1617) durumu hakkında bilgi veren değerli bir kaynaktır.



Bibliyografya:

N. M. Penzer. The Harem, London 1966, s. 34-39; M. Pasdera. "Bon Ottaviano", Diziona-rio Biografico degli Italiani, XI, Roma 1969, s. Semavi Evice 421-424.



BONE107

BONELLI, LUİGİ

(1865-1947) İtalyan şarkiyatçısı ve Türkologu.

Brescia şehrinde dünyaya geldi. Dil öğrenmeye küçük yaştan beri meraklı olduğu için Milano'da bulunan Accade-mia Scientifica Letteraria'ya devam et­ti. Burada öğrenimini sürdürürken G. Ascoli'yi tanıdı ve Doğu dillerini de öğ­renmesi teşvik edilince Arapça çalışma­ya başladı. 1887'de üniversiteden diplo­masını alıp Roma'ya gitti. Orada Ignazio Guidi İle tanıştı ve Arapça metinler üze­rinde araştırmalara yöneldi; aynı zaman­da Farsça ve Türkçe de öğrendi. Roma'-da bulunan Casanatense adlı büyük kü­tüphanedeki Doğu yazmalarının bir ka­talogunu hazırladı; bu sayede buradaki Türkçe yazmaları ilim âlemine duyurdu. 1892'de Floransa'da basılan bu katalog ona haklı bir şöhret sağladı. 1890-1891 yıllarında İstanbul'a gitti ve istediği araş­tırmaları yaptıktan sonra ülkesine dö­nerek Istituto Orientale'de Türk dili ve edebiyatı dersleri vermeye başladı. 1907'-de profesör oldu ve 1921'de Accademia Nazionale dei Lincei'nin muhabir üyeli­ğine seçildi. 1935'te yaş haddinden do­layı emekli olduktan sonra bir süre de Farsça okuttu. Devrinin en önemli Tür­kologları arasında sayılan Bonelii. ülke­sinde bu ilmin geleneksel bir konuma sahip olmasına yol açmış, kendisinden sonra da Alessio Bombaci'nin yetişme­sini sağlamıştır. Seksen iki yaşında Napo­li'de, okumaktan artık göremez bir du­rumda iken öldü.

Kitaplarına ve notlarına din adamları sahip çıktılar. Bunlar Roma'da bir Fran-sisken manastırı ve ilmî çalışma merke­zi olan Antoniana'ya getirildi. Kitap ve ayrı basımlar düzenli olarak fişlendi; not­lan ve kendisine gelen mektupların bu­lunduğu dosyalar kutulara konuldu. 1983 yılında G. E. Carretto kutulanan bu mal­zeme hakkında tanıtıcı bilgi vermiştir.108

Eserleri. Olağan üstü bir dil öğrenme yeteneğine ve çok kuvvetli bir hafızaya sahip olan Bonelii Türkçe'yi güzel konu­şur, Napoli Limanı'nın rıhtımında gördüğü Türklerle uzun uzun sohbet ederdi. Türkçe'si edebî dil yanında lehçelere ine­cek ve eser verecek seviyede idi. İlk eser­leri arasında bulunan Elementi di grctm-matica turca, con paradigmi e glos-sario109 ve S. Jasigian ile bir­likte 1910'da yayımladığı 11 turco par-lato. Cenni grammaticali, dialoghi e vocabolario italiano-turco, Türk dili ta­rihi üzerinde çalışanların çok değer ver­dikleri eserler arasında sayılmaktadır. Bu eserler her ne kadar günümüzün di­li için biraz eskimiş iseler de Türkçe'nin tarihî gelişmesi üzerine yapılan çalışma­lar arasında özel bir yere sahiptirler.

Geçen yüzyıl sonlarında eski Venedik devletinin arşivinde araştırma yapma­ya davet edilen Boneili. burada bulunan Şark belgelerinin birer özetini hazırla­maya başladı. Ana tasniflerde bulunan bazı belgelerin fişlerini çıkardı ve bu ça­lışmasına daha fazla devam etmeyerek topladığı notlardan hazırladığı "II trat-tato turco-veneto del 1540" başlıklı ma­kaleyi şarkiyatçı M. Amari'nin anısı için çıkarılan kitapta yayımladı110. Bu makale­de 1540 tarihli antlaşma metninin filo­lojik tedkikinden Öte vesika neşrinin na­sıl yapılacağını gösterdi. Çalışmasında değerli başka belgeleri de ele almış, özetlerini çıkarmış ve çok önemli bazı konulara da temas etmiştir. 1931-1932 yıllarında Mısır'dan gelen bir davet üze­rine. Kahire belediye arşivlerindeki Türk belgelerinin birer özetini hazırladı.111 Fakat eserin neşri kendi adıy­la değil bir başka ad altında gerçekleş­ti; bunun üzerine İlim âleminde benze­rine çok az rastlanan bu ilmî korsanlık hakkında çok sert bir yazı yazdı.112

Arap dilini çok iyi öğrenen Bonelii ül­kesindeki Kur'an çalışmalarına bir yeni­sini kattı ve Milano'da bulunan Hoepli Yayınevi'nin teşvikiyle Kur'an'in metnini ve tercümesini yayımladı ili Corano. Tes-to arabo con tauole di concordanze per la diuisione in oersetti e un indice anali-tico, Milano 1937, 343 + 108 sayfa; // Co­rano. Nuoua uersione letterale italiana, con prefazione e note crilico illustraiioe, Milano 1929, XXI + 524 sayfa). Metne çok fazla sadık kalınarak yapılan bu tercü­me üzerine tanınmış Arapça uzmanı C. A. Nallino uzun bir eleştiri yazdı. Buradaki ikazları dikkate alan Bonelii 1940'-ta tercümeyi ikinci defa ele aldı ve bazı düzeltmeler yapıp tekrar neşretti113. Eser bu alanda yapılmış en güvenilir çalışmalardan sa­yılmaktadır.

Boneili Malta adasına giderek orada konuşulan dili öğrendi ve Arapça ile olan ilgisi üzerinde durdu. Farsça bilgisini de yazdığı eserlerle kanıtlayan Boneili bu dilde de Özellikle lehçeler üzerine eğildi ve İtalya'ya eğitim için gelen Afgan su­baylarla öğrencilerden faydalanarak Kâ-bil lehçesi üzerinde çalıştı.

Çok iyi bildiği Türkçe ile İtalyanca ara­sında sözlük çalışmalarını hızlandıran Boneili, sipariş üzerine hazırladığı söz­lüğün ilk kısmını yayımladı114. Yaptığı bütün müracaatlara rağmen neş-rettiremediği ikinci kısım ise E. Rossi tarafından 1952'de yayımlandı.115 Türk hü­kümeti de bu yayın için önemii bir para yardımında bulunmaktan başka bir mik­tar satın alıp çeşitli kütüphanelere da­ğıttı. Bu cilt 198S'te korsan bir yayınevi tarafından biraz küçük bir boyda foto­mekanik baskıyla çoğaltılarak satışa ar-zedümiştir.

Bunların dışında başlıca çalışmaları şunlardır: "Elementi italiani nel turco ed elementi turchi nell'italiano"116. İki dilin karşılıklı te­sirlerini inceleyen makale bu alandaki ilk ilmî çalışmadır. "Del Muhit o descri-zione dei mari delle Indie deli'ammiraglio turco Sidi Ali detto Kiatib-i Rum"117; "Ancora del Muhit o descrizione dei mari delle indie deH'ammiraglio turco Sidi Ali detto Kia­tib-i Rum"118. Bu İki makalesiyle Şeydi Ali Reis'in KM-bü'l-Muhît"\ni ilim âlemine tanıtmıştır. "Della iterazione in turco volgare"119; "Locuzioni proverbiali del turco volgare"120; "Voci del dialetto turco di Tre-bisonda"121; "Appunti grammaticali e lessicali di turco volgare"122; "Della lingua e letteratura turca contemporanea"123; "La moderna letteratura ottomana"124; "Del Poeta nazionalista turco Mehmed Emin"125; "G!İ studi turcologici in Italia"126; "Di una cronaca tur­ca del 1500".127



Bibliyografya:

A. Bombaci, "Luigi Bonelli 1865-1947", OM, XXVB/l-3 (1947), s. 51-55; a.mlf.. "Luigi Bo­nelli 1865-1947", Dîzionario Biografico degli İtaliani, XI, Roma 1969, s. 762-763; E. Rossi. "Luigi Bonelli 1865-1947", RSO, XXII (1947], s. 163-165; Necîb el-Akikı, el-Müsteşrikûn, Kahire 1980. 1,429.



Yüklə 0,66 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   19




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin