BURHÂN-I KÂTI1 5
Bibliyografya: 6
Bibliyografya: 7
BURHAN ŞAH 7
EL-BURHAN FÎ ULÛMİ'L-KUR'ÂN 7
Bibliyografya: 7
EL-BURHÂN FÎ USÛÜ'1-FIKH 8
Bibliyografya: 9
BÜRHANEDDİN AHMED 9
BURHÂNEDDİN-İ ÂNEVÎ 9
BÜRHANEDDİN EL-BUHARÎ 9
Eserleri: 10
Bibliyografya: 10
BURHANEDDİN-İ GARÎB 10
Bibliyografya: 11
BURHÂNEDDİN EL-HALEBÎ 11
BURHÂNEDDİN KUTB-İ ÂLEM 11
Bibliyografya: 11
BURHANEDDİN EL-MERGİNANİ 12
BURHÂNEDDİN-İ TİRMİZİ 12
BURHÂNÎYYE 12
BURHÂNİYYE 12
BURHÂNPÛR 12
Bibliyografya: 13
BURHÂNPÛRÎ 13
BÛRÎNÎ 13
Eserleri. 13
Bibliyografya: 14
BURKİNA FASO 14
Bibliyografya: 18
BURMA 18
BURMALI MESCİD 18
Bibliyografya: 19
BURMALI MİNARE CAMİİ VE TÜRBESİ 19
Bibliyografya: 20
BURNAZ HASAN AĞA 21
BURSA 21
Bibliyografya: 24
Bibliyografya: 26
Bibliyografya: 27
BURSA ULUCAMİİ 27
BURSALI AHMED 27
Bibliyografya: 27
BURSALI İSMAİL HAKKI 27
BURSALI MEHMED TÂHİR 27
Eserleri: 31
Basılmamış Eserleri: 36
Bibliyografya: 37
BURSLAN, KIVÂMÜDDİN 37
Eserleri: 38
Bibliyografya: 39
BURSUK 39
BURSUKİ 39
BURTON, SİR RİCHARD FRANCİS 39
Bibliyografya: 39
BURTUKAL 40
BURÛC SÛRESİ 40
Bibliyografya: 40
BURÛCİRDÎ 41
Bibliyografya: 42
BURÛCİYE MEDRESESİ 42
Bibliyografya: 43
BURZÜLİ 43
Eserleri: 43
Bibliyografya: 44
BUSBEKE, OOTGECR GİSELİJN VAN 44
Bibliyografya: 45
BUSELİK 45
Bibliyografya: 46
BÛSÎRÎ, AHMED B. EBÛ BEKİR 46
Eserleri: 46
Bibliyografya: 47
BÛSÎRÎ, MUHAMMED B. SAÎD 47
Bibliyografya : 48
BUSRÂ 48
Bibliyografya: 50
BUSTAN 51
EL-BUSTAN 51
BUSTANİ, ABDULLAH B. MÎHÂÎL 51
Eserleri: 51
Bibliyografya: 52
BUSTÂNİ, BUTRUS B. BÛLUS 52
Eserleri: 52
Bibliyografya: 53
BUSTÂNÎ, SÜLEYMAN B. HATTÂR 54
Eserleri: 54
Bibliyografya: 55
BUSTÂNÜ'I-ÂRİFÎN 55
BÛSENCÎ, EBÜ'L- HASAN 55
Bibliyografya: 55
BUŞATLI MUSTAFA PAŞA 56
BÛŞENCÎ, EBÜ'L-HASAN 56
Bibliyografya: 56
BÛŞENCÎ, MUHAMMED B. İBRAHİM 56
Bibliyografya: 57
BUTLAN 57
Bibliyografya : 58
BUVAT GAZVESİ 59
Bibliyografya: 59
BUYRUK 59
BUYRULDU 59
Bibliyografya: 61
BÛZCÂNÎ 61
BÛZÎDİYYE 61
BUCEYR B. BECRE 61
Bibliyografya: 62
BÜCEYR b. ZÜHEYR 62
Bibliyografya: 62
BÜCEYRÎ 62
Bibliyografya: 63
BÜDDÜ'1-ÂRİF 63
Bibliyografya: 64
BÜDELÂ 64
BÜDEYL B. VERKÂ 64
Bibliyografya: 65
BÜĞDÜZ 65
Bibliyografya: 66
BÜHLÛL 66
BÜHTAN 66
BÜKÂ 66
BÜKEYR (BENÎ BÜKEYR) 66
Bibliyografya: 66
BÜKEYR B. ŞEDDAD 66
Bibliyografya: 67
BÜKREŞ 67
Bibliyografya: 68
BÜLBÜL 68
Bibliyografya: 69
BÜLBÜL ŞAH 70
Bibliyografya: 70
BÜLBÜLDAGI 70
Bibliyografya: 71
BÜLBÜLZÂDE ALİ HİBRİ EFENDİ 71
BÜLDÂNİYYE 71
Bibliyografya: 71
BÜLEYTÎ 71
BÜNÂN B. MUHAMMED 71
Bibliyografya: 72
BÜNDÂR, MUHAMMED B. BEŞŞÂR 72
Bibliyografya : 73
BÜNDÂR B. HÜSEYİN 73
Bibliyografya: 73
BÜNDARÎ 73
Eserleri: 74
Bibliyografya: 74
BÜNYÂMİN 74
Bibliyografya: 75
BÜNYAMİN AYAŞÎ 75
Bibliyografya: 76
BÜNYAN ULUCAMİİ 77
BURDE 77
BÜREK ES-SARİMİ 77
Bibliyografya : 77
BÜREYDE B. HUSAYB 77
Bibliyografya: 78
BÜREYMİ 78
Bibliyografya: 79
BÜRGÜ 79
BURHAN 79
BÜRÜK 79
BUSEYNE 79
BUSEYSE B. AMR 79
BÜSR B. EBÛ ERTÂT 79
Bibliyografya : 80
BÜSR B. ERTÂT 80
BÜSR B. SÜFYÂN 80
Bibliyografya: 81
BÜST 81
Bibliyografya: 81
BÜSTÂNl 82
BÜSTÎ 82
Bibliyografya: 82
BURHÂN-I KÂTI1
Muhammed Hüseyin b. Halef-î Tebrîzî'nİn yazdığı Farsça'dan Farsça'ya sözlük.
Güney Hindistan'da kurulan Kutubşâ-hîler Devleti sultanlarından Abdullah adına 1062'de (1652} kaleme alınmıştır. Sözlük, Mîr Cemâleddin b. Fahreddîn-i Şîrâzî'nin Ferheng-i Cihangiri, Sürûrî-yi Kâşânrnin Mecma'u'1-Fürs {Ferheng-i Sürûrî), Takî-i Evhadî'nin Sürme-i Sü-leymânî, Hüseyn-i Ensârrnin Şıhâhu'l-edviye adlı eserlerine dayanmakla birlikte bunların dışında başka kaynaklardan da faydalanıldığı anlaşılmaktadır.
İran edebiyatının Hindistan'da geliştiği bir dönemde bu edebiyatı anlayabilmek için sözlük çalışmalarına hız verildiği görülmektedir. Ancak bu alanda yazılan eserler daha çok belirli sayıda kelimeleri ihtiva ediyordu. Muhammed Hüseyin b. Halef-i Tebrîzî bu eksikliği gidermek amacıyla Burhân-ı Kâtımı hazırladı. Nitekim o zamana kadar yazılan Luğat-i Fürs 2278, Mecma'u'î-Fürs 6000, Ferheng-i Cihangiri ise 6950 kelime ihtiva ediyordu; buna karşılık Burhân-ı Kâtic 20.000'i aşkın kelimeyi içine almaktadır. Eser sadece hacim bakımından değil tertip bakımından da Önce Hindistan'da, daha sonra İran'da bu alanda çalışanların büyük ölçüde ilgisini çekti. Bundan önceki sözlüklerin bazılarında sıralama kelimelerin son harflerine, bazılarında baştan ikinci, bazılarında ise ilk ve son harflere göre yapılmıştı. Burhân-ı Kâp'da ise kelimeler Fars alfabesine göre sıralanmıştır. Ancak Farsça'ya has "p" ( y ). "ç" ( £ ) ve "g" (t) harfleri kelime başlarında belirtildiği halde ikinci ve üçüncü harflerde birbirine karıştırılmıştır.
Burhân-ı Kâpc oldukça uzun bir mukaddime ile başlar. Burada esere "sağlam ve reddi mümkün olmayan delil" anlamında "Burhân-ı Kâtıc" adı verildiği ifade edilir. Daha sonra Derî, Pehlevî, Fars dilleri ve Farsça'nın grameriyle ilgili bilgiler ve alfabe sırasına göre kelimeler yer alır. Her harf bir bölüm gibi tasarlandığı için bölümler "Goftâr" (söz) adıyla belirtilmiştir.
Farsça yanında diğer dillerden de kelime ihtiva eden sözlükte, başta Arapça oldukları belirtilmeden alınan Arapça kelimeler olmak üzere Türkçe, Süryânîce, İbrânîce, Hintçe, Yunanca, Latince, Ermenice, Zend ve Pazend dillerinden gelen kelimelere de yer verilmiştir.
Önce Hindistan'da, daha sonra İran ve diğer İslâm ülkelerinde büyük rağbet gördüğü yazma nüshalarından anlaşılan Burhân-ı Kötıcda birtakım eksiklik ve yanlışlar yer almaktadır. Başka sözlüklerde de rastlanan bazı yanlışların Burhân-ı Kâpcöa daha çok olması şüphesiz onun hacminin genişliğiyle ilgıııaır. aurnan-ı is.au in en onemıı eK-sikliği -benzeri sözlüklerde olduğu gibi-açıklamalarda örneklere (şevâhid) yer verilmemiş olmasıdır. Sözlükte rastlanan yanlışlara gelince, bunlar yazarın eski Farsça'yı yeterli derecede bilmemesinden kaynaklanan hataları, ayrıca Arapça kelimeleri Farsça kelimelerle karıştırması, Farsça'ya geçen Yunanca, Süryânîce ve Latince kelimelere yanlış mâna vermesi, bunun yanında şahıs adları, tarih ve coğrafya ile ilgili özel isimlerdeki hataları ve nihayet faydalandığı yazmalardaki imlâ yanlışlarından ibarettir.
Gördüğü rağbet sebebiyle üzerinde çok durulan Burhân-ı Köüc tenkit konusu olmuş, lehinde ve aleyhinde birtakım eserler yazılmıştır. Bunlar arasında Gâlib Mirza Esedullah Hân-ı DihlevTnin Köpc-ı Burhan, Seyyid Saadet Ali Mîr Münşrnin Muhrik-ı Kapc-ı Burhan, Mirza Rahîm Big-i Mirtehfnin Sûpc-ı Burhan, Âgâ Ahmed Alî-yi Şîrâzrnin Mü'ey-yid-i Burhan ve Emînüddîn-i DihlevTnin Köp'u'1-Kap' adlı eserleri zikredilebilir. Ayrıca Necef Ali Han Dâîic -i Hezeyan adıyla Muhrik-ı Kâpc-ı Burhana, Gâlib de Tiğ-i Tiz adıyla Mü'eyyid-i Burhân'a reddiyeler yazmışlardır. Sirâ-ceddin Ali Han Ârzû da Burhân-ı Katımdaki bazı yanlışları Sirâcü'J-luğa adlı eserinde düzeltmiştir.
Burhân-ı Kâpcm yazılışından bir süre sonra Muhammed Kerîm b. Mehdî Ku-li-i Tebrîzî, eseri gözden geçirerek Burhân-ı Cami adıyla yeni bir sözlük meydana getirmiştir. Onu takip eden Rızâ Kulı Han Ferheng-i Encümen -ârâ- yi Naşiri, Muhammed Pâdşâh Ânendrâc, J. A. Vullers Lexicon Persico Latinum1, Francis Johnson Dictionary Persian, Arabic and English2, F. Steingass A Compre-hensive Persian - English Dictionary3, J. J. P. Desmaison Dic-tionnaire Persan-Français4, Ziya Sükûn Farsça-Türkçe Lügat Gencine-i Güftar Ferheng-i Ziya5 adlı eserlerinde Burhân-ı Kâp'dan geniş ölçüde faydalanmışlardır.
Birçok baskısı yapılmış olan Burhân-ı Kâp6, oldukça ayrıntılı bir önsöz ve geniş açıklamalarla birlikte mükemmel denecek bir biçimde Muhammed Muîn tarafından önce dört cilt7, daha sonra beş cilt halinde8 yayımlanmıştır.
Mevlevi Bedîüddin, Abdullah ve Mücî-bürrahman gibi müelliflerle birlikte Ab-dülmecid Kâim maka mî tarafından Mül-hakât-ı Burhan9 adıyla bir zeyli yazılan Burhân-i Köfi'ı Mütercim Âsim birtakım eklemelerle birlikte Tibyân-ı Nâü' der Terceme-i Bur-hân-ı Kâtı' adıyla Türkçe'ye çevirmiştir.10
Bibliyografya:
Muhammed Hüseyin b. Halef-i Tebrîzr. Bur-hân-ı Kâtı'11, Tahran 1342 hş., I, naşirin mukaddimesi; ae.12, Tahran 1344 hş., naşirin mukaddimesi, s. 36-37; Reyhânetü'l-edeb, !, 162; Zebîhullah Safa, Muhtasar der Târîh-i Tahav-oill-i /Yazm u Neşr-i Pârsî, Tahran, ts.T s. 82-83; Bahar. Sebk-İ Şinâst, Tahran 1349 hş., III, 290-291; Münzevî, Fihrist, III, 1922-1924; Hân-bâbâ. Fihrist, I, 754-756; Ali Asgar Hikmet, "Sî-şadunıîn Sâl-i TeJlîf-i Kitâb-ı Burhân-ı Kâtı'", mme-i Ferhengistân, 111/1, Tahran 1324 hş., s. 1-24; Abdülemîr Selim, "Luğât-i Zend u Pâzend der Burhân-ı Kât/", Neşriyye-i Dâ-nişkede-i Edebiyyât ue 'ulûm u İnsanî, XVII/ 1, Tebriz 1344 hş., s. 33-76; a.mlf., "Vâjehâ-yi Çend ez Burhân-ı KâV", a.e., XVII/2 (1344 hş.),s. 241-260; XVII/3 (1344 hş.), s. 377-389; Z. A. A. Desai. "17th Centuıy Iranian Callig-rapher of India and the Identity of the Fat-her of the Author of Burhân-i Qâü", Indo-Iranica, XXX/l-2, Calcutta 1977, s. 49-61; DMF,), 421; Dihhudâ, Luğatnâme, I, 199-217; Mohammad Dabirsiaqi. "Borhân-e Oate1", Elr., IV, 369-370.
Burhân-ı Kâtı' Tercümesi. Türk okuyu-cusu arasında daha çok Burhân-ı Kâtı' Tercümesi adıyla tanınan eserin önsözünde Mütercim Asım Efendi (ö. 1819], Burhân-ı Kâtı'a. çeşitli ilim dallarında ihtiva ettiği bilgiler dolayısıyla Farsça'nın büyük sözlüğü anlamında "Kâmû-sü"l-eAcem" unvanını vererek onu övmekte ve "Kitâb-ı Burhân-ı Kâtıeu'l-beyân" diye adlandırmaktadır. Ayrıca Türkiye'de elde dolaşan Farsça sözlüklerin, sonradan ortaya çıkan kelimeleri de (mü-velledât) ihtiva etmelerinden dolayı değer verilmeye lâyık olmadıklarını söyleyen Mütercim Âsim, Burhân-ı Kâtıcm Farsça kelimelerin aslı ve anlamlan, terimlerin doğru ve açık karşılıkları, hendese, nücûm, hikmet, kelâm, tasavvuf gibi otuzdan fazla ilim dalının belli başlı konulan ve bunların incelikleri üzerinde bilgiler verdiğini, bunun da bütün Acem ve Türk bilginleri tarafından kabul edildiğini göz önünde tutarak eseri Türkçe'ye çevirmeye karar verdiğini belirtmektedir. Bu kararda yakın arkadaşlarından birinin, çeşitli konularda kalem oynat-maktansa "bir eser-i cedîd ve cemîl" yadigâr bırakmasının her bakımdan daha uygun olacağını söylemesi de etkili
olmuştur. Bunun üzerine Âsim Efendi 1204'te (1789-90) Antep'ten İstanbul'a gitmiştir13. İstanbul'da tercüme işine başlayan Âsim Efendi bu konuda Müşkilât-i Şâhnâme, Ne-vâdirü'1-luğa, Ahteri, Vankuîu Lügati, Ferheng-i Şuûrî, Bahrül-garâib, Ken-zü'I-luğa gibi tanınmış birçok sözlükten de faydalanmıştır. Âsim Efendi Burhân-ı Kâticı tercüme ederken bedence ve ruhça bir hayli yorulduğunu, bu durumunu bilenlerin kendisini takdir edeceklerini de kaydetmektedir. İstanbul'a geldikten iki yıl sonra başladığı ve altı yıllık bir çalışma ile 1 Cemâziyelevvel 1212'de14 tamamladığı eserine Tibyân-ı Nâfi' der Terceme-i Burhân-ı Katı' adını vermiştir.
Burhân-ı Kâtı' Tercümesi, tertip ve muhteva bakımından aslından daha üstün bir eser olarak kabul edilmektedir. Nitekim kendisinin de işaret ettiği gibi Âsim Efendi'yi Burhân-ı Katıcm "bi't-tercüme müellifi" saymak yerinde olur. Eserin Farsça aslında kelimeler kısa sesliler göz önünde tutulmaksızın sessiz harflere göre sıralanmış, ancak tercümede bunların ilk kısa seslileri de hesaba katılarak fetha, kesre ve zammelere göre sıralanmak suretiyle okuyucuya kolaylık sağlanmıştır. Muhteva bakımından bir özelliği de mevcut kelimelere ve kelimelerin anlamlarına faydalandığı eserlerden eklemeler yapmış olmasıdır. Bu şekliyle Farsça aslından daha mükemmel hale gelen tercümede Âsim Efendi Türkçe kelimeleri Türkçe'deki kullanımlarına göre şu adlarla belirtmektedir:
a- Türkçe'nin herkesin malı olan kelimelerini "Türkfde" diye vermiş ve bununla Türkiye'de konuşulan ve bir dereceye kadar yazılan Türkçe kelimeleri kastetmiştir. Türkiye dışında yaşayan Türkler'in dilinde bulunan kelimeler ise "Türkistan'da" diye adlandırılmıştır. Âsim Efendi'ye göre Türkçe'nin başka ayırımları da vardır. Bunlardan biri "Türkî-i kadîmdir (eski Türkçe). Bir diğeri olan "Türkî-i gayr-i meşhur" ile hangi kelimelerin kastedildiği pek belli değilse de bu tabirin herkesçe bilinmeyen ve yaygın olmayan Türkçe kelimeler için kullanıldığı kabul edilebilir. "Türkî-i mehcûr" tabiriyle artık kullanımdan düşmüş olan kelimeler ifade edilmiştir. "Taşra Türk-çesi"yle de İstanbul dışında kullanılan Türkçe kelimeler kastedilmiştir. "Rûmî", birçok eserde görüldüğü üzere Anadolu veya doğrudan Türk ve Türkiye yerine kullanılmıştır. "Istılah" kelimesi deyim ve kelimelerin daha dar ve özel anlamlarını karşılamaktadır. Nitekim bazı kelime ve deyimlerin daha dar bir sınır içinde kullanıldıklarına işaret eden Âsim Efendi bunu da "... ıstılahlarında" diye belirtmektedir. "Avâmî Türkî'den ise halk ağızındaki Türkçe kelimeler kastedilmiştir.
b- Tercümede geçen kelime ve deyimlerin bir kısmı Âsim Efendi'nin doğup büyüdüğü Gaziantep çevresinden alınmış ve bunlar "bizim diyarda, bizim diyarımızda" veya "bizim diyar ıstılahında" diye belirtilmiştir. Ancak "bizim diyarda" diye belirtilen kelimeler yalnız Gaziantep yöresinde değil bütün Güneydoğu Anadolu'da kullanılan kelime ve deyimlerdir. Bunların dışında Âsim Efendi'nin "bazı diyarda" diye ayırdığı kelimeler de vardır. Bu tabirle onun yetiştiği Gaziantep çevresi dışında kalan bölgeler kastedilmiş olmalıdır.
Burhân-ı Kâtı' Tercümesi"nin dikkate değer bir yönü de Türkçe kelime ve deyimlerin tanıklarıyla gösterilmesidir, Tercümede atasözlerine, yiyecek ve içeceklerle bunların nelerden ve nasıl yapıldığına geniş yer verilmiştir. Ayrıca birçok bitki, çiçek ve ağaç adıyla bunların çoğunun hangi hastalığın ilâcı olarak kullanıldığı hakkında bilgi bulunmaktadır. Çeşitli zenaatleri ve bu zenaatlerde kullanılan aletlerin adlarını bildiren kelimeler, Türk kültür tarihi bakımından ayrı bir önem taşımaktadır. Başta çocuk oyunları olmak üzere birçok oyun adıyla bu oyunların nasıl oynandığı hakkındaki bilgiler de benzerleriyle birlikte Türk folkloru açısından büyük bir değere sahiptir. Bu özellikleriyle eseri sıradan bir sözlük değil bir ansiklopedi olarak kabul etmek daha uygun olur.
Burhân-ı Kâtı' Tercümesi'nin Türk dili bakımından önemi üzerinde ilk defa Ziya Paşa durmuş15, onu Nâmık Kemal16 ve Ebüz-ziyâ Tevfik17 takip etmiştir. Burhân-ı Kâtı' Tercümesi ilk defa 1214'-te (1799) tek cilt olarak İstanbul'da, daha sonra 1251 (1835) ve 1268 (1870) yıllarında Bulak'ta basılmış, bunu iki cilt halindeki İstanbul baskısı takip etmiştir (1287). Ziya Şükûn'un başka sözlüklerden de faydalanmak suretiyle hazırladığı Farsça-Türkçe Lügat Gencine-i Güflar Ferheng-i Ziya (1 -XI. fasikül, İstanbul 1944-19511, büyük ölçüde Âsim Efendi'nin bu tercümesine dayanmaktadır.
Bibliyografya:
Âsim Efendi, Tibyân-ı NSfi' der Terceme-i Burhân-ı Kâtı', Bulak 1251; Cemâleddin, Osmanlı Târih ue Müüerrlhleri (Âyîne-i ZurefS), İstanbul 1314, s, 65-66; Osmanlı Müellifleri, I, 375; Orhan Saik Gökyay. JIBurhân-ı Kâü' Çevirisinin Türkçe Açısından Önemi", Ömer Asım Aksoy Armağanı, Ankara 1978, s. 125 vd.; M. Fuad Köprülü, "Âsim", İA, I, 666-667; Hidayet Nuhoğlu. "Burhân-ı Kaatı'", TDEA, I, 476-477.
Dostları ilə paylaş: |