BURHÂNEDDİN EL-HALEBÎ49
BURHÂNEDDİN KUTB-İ ÂLEM
Ebû Muhammed Abdullah b. Mahmûd b. Celâliddîn Hüseyn el-Buhârî (ö. 857/1453) Sühreverdiyye tarikatının Buhâriyye kolu şeyhlerinden, Hintli mutasavvıf.
Receb 790'da50 Hindistan'da Bahâvelpûr'a bağlı Uç'ta doğdu. Kutb-i Âlem ve Mahdûm-i Cihâniyân unvanıyla tanınan dedesi Celâleddin Hüseyin el-Buhârfye (ö. 785/1384) nisbetle Sânî-i Mahdûm-i Cihâniyân unvanlany-la tanınır. Küçük yaşta babasını kaybetti. On iki yaşında iken annesiyle birlikte Gucerât'ta Fetten'e (Patan) göç ederek Mevlânâ Ali Şîr el-Gucerâtfden ilim tahsil etti. Sühreverdiyye tarikatı hırkasını büyük kardeşi Hâmid b. Mahmûd el-Hü-seynî ve babasının amcası Sadreddin b. Ahmed el-Uççî'den giydi. Ebü'l-Fütüh Nûreddin eş-Şîrâzî, Şehabeddin Ahmed b. Abdullah, Kemâleddin b. Kıvâmüddin el-Fettenî ye diğer bazı şeyhler vasıtasıyla Nakşibendiyye. Kâdiriyye ve Kübre-viyye tarikatlarına da intisap etti. Ahmed Şah Gucerâtî Ahmedâbâd şehrini kurunca Fetten'den ayrılarak oraya gitti. Bir süre eski Asâval'da oturduktan sonra Ahmedâbâd'a 6 mil mesafedeki Bâtve köyüne yerleşerek büyük dedesi Celâ-leddin Ahmer Hüseyin b. Ahmed'in (ö. 691/1292] kurduğu Sühreverdiyye tarikatının Buhâriyye kolunu yaymaya çalıştı. Gucerât hükümdarı kendisine büyük saygı göstererek sarayında barındırdı. Başta oğlu Şah Âlem (ö. 1495) olmak üzere pek çok halife ve talebe yetiştirdi. 8 Zilhicce 857'de51 Bât-ve'de vefat etti. Hindistan'da Ahmedşâ-hî kazası ileri gelenleri onun için muhteşem bir türbe yaptırmıştır.
Bibliyografya:
Dârâ Şükûh, SeftneLü'l-evliyS.\ Leknev 1876, s. 117-118; Zebîdî, cIkd, s. 40-41; Abdülhay el-Hasem. Müzhetul-hauâtır, ili, 101-103; "Bür-haneddin", İA, II, 840-841; Mohammad Shafi, "Burhan al-Dîn Kutb-ı cÂlam"r El2 (İng.), I, 1329-1330.
BURHANEDDİN EL-MERGİNANİ52
BURHÂNEDDİN-İ TİRMİZİ53
BURHÂNÎYYE54
BURHÂNİYYE
Rifâiyye tarikatının Burhâneddin İbrahim b. Ömer b. Ali el-AIevî'ye (Ö.VI/XII. yüzyıl) nisbet edilen bir şubesi.55
BURHÂNPÛR
Hindistan'ın Medya Pradeş eyaletinde bir şehir.
Orta Hindistan'da Tapti nehrinin kuzey yakasında 21° 18' kuzey enlemi ve 76° 14' doğu boylamı üzerinde Kurulmuştur. Şehrin nehir kıyısında yıkanma basamakları (ghat), diğer taraflarında ise içinde yer yer birçok büyük ve küçük kapının yer aldığı sağlam görünüşlü taş surlar bulunmaktadır. 1. Nizâmülmülk Âsafcâh tarafından Burhânpûr valisi iken 1728'de yaptırılan surların içinde kalan kısım bugünkü şehir yüzölçümünün 6500 kilometrekaresini kaplar. Şehrin dışındaki çok sayıda kalıntı, halen Adilpura denilen banliyöyü de içine alan dış mahallelerin önceden çok daha geniş olduğunu göstermektedir. Şehrin nüfusu 140.986'-dır (1981).
Ortaçağ döneminde stratejik öneme sahip bulunan Burhânpûr Hândeş (Dân-deş) Fârûkl hanedanı hükümdarı Nasır Han el-Fârûki tarafından 801 (1398-99) yılı civarında devletin yeni merkezi olarak kurulmuş ve şehre Şeyh Burhâned-dîn-i Garîb'in (ö. 738/1337) adı verilmiştir. Aynı devirde Tapti nehrinin karşı yakasında kurulan diğer bir şehre de o bölgede yaşayan Şeyh Burhâneddfn'in halifesi Şeyh Zeynüddin Dâvûd-i Şîrâzî'ye izafetle Zeynâbâd denilmiştir. 1561'de Burhânpûr, Ekber Şah'in çocukluk dönemindeki vasisi Bayram Han'ın kumandanlarından Pîr Muhammed Şirvânî tarafından yağmalandı ve halkı katledildi; ancak şehir Fârûkl hanedanının başşehri olarak kalmaya devam etti. 1599'da Bâbürlü kumandanlarından Ebü'l-Fazl el-Allâmî tarafından işgal edildi ve iki yıl sonra FarûkT hanedanının Bâbürlü İmpa-ratorluğu'na katılması üzerine kesin olarak Ekber Şah'ın eline geçti. Hân-ı Hâ-nân Abdürrahim Burhânpûr'a vali tayin edildi ve orada uzun süre kaldı. Abdür-rahim'in büyük oğlu Mirza İric (Şahnevâz Han) burada öldü ve babası mezarının üzerine bir türbe yaptırdı. İngiliz elçisi Sir Thomas Roe, Cihangir'in büyük oğlu Pervrz'i bu şehirde 1614'te ziyaret etti. 1616'da Şah Cihan {o zaman Prens Hür-rem) Dekken seferleri sırasında burayı başkumandanlık merkezi yaptı. Prens Pervîz 1626'da burada öldü. 1630-1632 yılları arasında Burhânpûr pek çok ölüm hadisesiyle sonuçlanan büyük bir kıtlığa mâruz kaldığı zaman yine Şah Ci-han'ın Dekken bölgesine karşı giriştiği askerî harekâtın üssü oldu. 1631'-de Şah Cihan'ın eşi Mümtaz Mahal burada öldü ve defnedileceği Agra'daki Tac Mahal'in yapımı süresince geçici olarak Zeynâbâd'a gömüldü. 1636'da henüz on sekiz yaşında bir genç olan Evrengzîb Dekken valiliğine tayin edildi ve Burhân-pûr'u buranın merkezi yaptı. Evrengzîb Dekken valiliği sırasında, el-Fetâva'I-'Âlemgîriyye'yi toplamakla görevli âlimler heyetinin başkanı olan Şeyh Nizâm Burhânpûrî ile burada tanıştı. Evrengzîb 1681 "de Bîcâpûr'u kuşatmadan önce Burhânpûr'da askerî kamp kurdu. İmparatorun şehirden ayrılmasından hemen sonra Burhânpûr Marathalar tarafından yağmalandı (1685). Civardaki diğer şehirlerde bazı savaşlar meydana geldi ve sonunda Marathalar'ın vergilerin dörtte birini toplamasına izin verilerek barış yapıldı. 1720'de Nizâmülmülk Âsafcâh Dekken'e vali olarak tayin edildiğinde yine Burhânpûr'u merkez yaptı; şehir onun ölümüne kadar (1748) kurduğu yeni sultanlığın önemli bir merkezi olmaya devam etti. I. Asafcâh'ın ölümünden sonra Marathalar tarafından işgal edilen şehir sonraları birkaç defa el değiştirdi. 1849'da pek çok kişinin ölümüne sebep olan Hindu - müslüman çatışmasına sahne oldu ve nihayet 1860'ta İngilizler'in eline geçti. Hindistan'ın bağımsızlığını kazandığı 1947 yılına kadar İngiliz yönetiminde kaldı.
Büyük hadis mecmuası Kenzü'l-''ıxm-mdi'in müellifi Muttaki el-Hindrnin de doğum yeri olan Burhânpûr Ortaçağ Hin-distanı'nda önemli ilim ve kültür merkezlerinden biriydi. Burhânpûr'u sık sık ziyaret eden Muhammed Gavsî (ö. 1044/ I635'ten sonra) Gülzâr-ı Ebrâr adlı eserinde, şehirde çoğu Sindli ve Gucerâtlı olan mutasavvıf ve şeyhlerin türbe ve mezarlarının bulunduğunu zikreder. Diğer önemli tarihî yapılar arasında Mübarek Şah el-Fârûkl ve Raja Ali Han'ın56 türbeleri, 1588'de inşa edilen Cami-Mescid (cuma camii), Tapti nehri boyunca uzanan eski bir kale ve Hân-ı Hanân Abdürrahim tarafından yaptırılan bir kervansaray yer almaktadır. XVII. yüzyılda Hân-ı Hânân tarafından tamamlatılan ve şehrin su ihtiyacını karşılayan Cihangir Şah'ın yaptırdığı su şebekesi, modern sistemlerle karşılaştırılabilecek mükemmeliyettedir.
Bâbürlüler döneminde Burhânpûr'da sultanların himayesinde kaliteli kumaş üreten atölyeler açıldı ve ülkenin birçok yerinden, özellikle Sind'den gelen usta dokumacılar bu atölyelerde çalıştılar. Burhânpûr bugün de dokumacılıkla meşhur olan bir ticaret merkezidir.
Bibliyografya:
Mevlevi Halflurrahmân, TârTh-i Burhânpûr, Delhi 1317; Sücân Rây Bhandârî. Hulâşatü'L-ieoârîh57, Delhi 1337/1918, bk. İndeks; The Embassy of Sİr Thomas Roe to India58, London 1926, bk. İndeks; Yûsuf Hüseyin Han. Hizâmülmülk AsafCâh, Mangalore 1936, bk. indeks; M. Mu-tîullah Râşid Bıtrhânpûrî. Burhânpûr ke Sind-hîEüliyâ\ Karaçi 1957; J. B. Tavernier, Trauels in İndia, Lahor 1976, I, 50-52; M. P. Singh. Toıun, Market, Mint and Port in the Mugtıai Empire 1560-1707, New Delhi 1985, s. 61, 117, 324-326; Sâqi Mustad Kharı. MaSsir-i Alem-girUtrc. ladunath Sarkar, New Delhi 1986, bk. İndeks; A. S. Bazmee Ansari, "Burhânpür", El2 (İng.), I, 1330-1331; a.mlf.. "Burhânpûr", ÜDMİ, IV, 462-465; Nisar Alımed Faruqi, "Burhanpur", Elr., IV, 555-557.
Dostları ilə paylaş: |