DÖRDÜNCÜ DÜZENLEME İSE, mal ihracından doğan iadelerde teminatsız ve incelemesiz iade sınırının 4.000 TL.den 5.000 TL.ye yükseltilmesidir.
Bilindiği üzere, Türkiye’de ikamet etmeyen yolculara döviz karşılığında KDV tahsil edilmeden yapılan satışlara «Bavul Ticareti» yoluyla ihracat denilmektedir. Bavul Ticareti yoluyla ihracatta KDV istisnası uygulaması konusunda Yeni KDV Tebliği ile önemli değişiklikler yapılmıştır.
Bilindiği üzere, Türkiye’de ikamet etmeyen yolculara döviz karşılığında KDV tahsil edilmeden yapılan satışlara «Bavul Ticareti» yoluyla ihracat denilmektedir. Bavul Ticareti yoluyla ihracatta KDV istisnası uygulaması konusunda Yeni KDV Tebliği ile önemli değişiklikler yapılmıştır.
BİRİNCİ DEĞİŞİKLİK, gerek istisna beyanında gerekse iadede döviz alım belgesi aranılma zorunluluğu kaldırılmıştır. Artık bu satışların beyanında ve bu ihracattan doğacak iadelerde döviz alım belgesi aranılmayacaktır.
İKİNCİ DEĞİŞİKLİK, bu satışların beyanının değiştirilmesine ve mal ihracatına paralel bir uygulamaya geçilmesine ilişkindir.
Önceki uygulamada; bu kapsamda yapılan satışlar, satışın yapıldığı döneme ilişkin KDV beyannamesi verilinceye kadar mal yurt dışına çıkarılır, onaylı özel fatura ve döviz alım belgesi temin edilirse ihracat istisnası olarak beyan ediliyordu. Ancak, özel fatura düzenlenerek vergi tahsil edilmeden yapılan bu satışlarda beyanname verme süresi içinde
döviz alım belgesinin temin edilememesi ve gümrükte onaylanmış özel faturanın intikal etmemesi halinde, yurt içi satış yapılmış gibi beyan edilmekte, beyanname üzerinde KDV hesaplanarak beyan edilmektedir. Söz konusu belgelerin geldiği dönemde ise, hesaplanan KDV tutarı indirilecek KDV olarak dikkate alınmakta ve indirimin mümkün olmaması halinde ise iade olarak talep edilmektedir. Bu durum ise, bir çok karmaşayı ve mağduriyetleri beraberinde getirmekteydi.
döviz alım belgesinin temin edilememesi ve gümrükte onaylanmış özel faturanın intikal etmemesi halinde, yurt içi satış yapılmış gibi beyan edilmekte, beyanname üzerinde KDV hesaplanarak beyan edilmektedir. Söz konusu belgelerin geldiği dönemde ise, hesaplanan KDV tutarı indirilecek KDV olarak dikkate alınmakta ve indirimin mümkün olmaması halinde ise iade olarak talep edilmektedir. Bu durum ise, bir çok karmaşayı ve mağduriyetleri beraberinde getirmekteydi.
Yeni Tebliğ ile yapılan düzenlemede ise, mal ihracatına benzer bir beyan sistemine geçilmektedir. Bu kapsamda yapılan satışlar, onaylı özel faturanın satıcı firmaya intikal ettiği ay KDV beyannamesi ile tam istisna kapsamında beyan edilecektir. Yani, bu kapsamdaki fatura düzenlense dahi, mal yurt dışına çıkarılmadan ve onaylı özel fatura kendisine intikal etmeden satıcı tarafından beyan edilmeyecektir.
ÜÇÜNCÜ DEĞİŞİKLİK; malların yurt dışı edilme süresiyle ilgilidir. ÖNCEKİ DÜZENLEMEDE, malların satın alma tarihinden itibaren 3 ay içinde belirlenecek gümrük kapılarından yurt dışına çıkarılması gerekmekteydi. YENİ DÜZENLEMEDE ise, özel fatura ile alınan malların yurtdışına çıkarılması için üç aylık sürenin fatura tarihini izleyen aybaşından başlayacağı belirtilmiştir. Bu şekilde diğer benzer uygulamalarla da paralellik sağlanmıştır.
DÖRDÜNCÜ DEĞİŞİKLİK, bavul ticareti yoluyla ihracata konu olacak mallara getirilen bir sınırlama ile ilgilidir.
DÖRDÜNCÜ DEĞİŞİKLİK, bavul ticareti yoluyla ihracata konu olacak mallara getirilen bir sınırlama ile ilgilidir.
Yeni KDV Tebliği ile; Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (I) sayılı listede yer alan mallar için bu kapsamda işlem yapılamayacağı açıklandı. Yani, ÖTV Kanununa ekli I sayılı listede yer alan akaryakıt ve madeni yağ ürünlerinin bavul ticareti kapsamında KDV’den istisna olarak teslim edilmesi söz konusu olamayacaktır.
BEŞİNCİ DEĞİŞİKLİK, bavul ticareti kapsamında yapılacak asgari satış tutarı olan 600 TL.nin, 2.000 TL.ye yükseltilmesine ilişkindir. Bavul ticareti kapsamında KDV tahsil edilmeden satış yapılabilmesi için, satılan malların vergisiz bedellerinin toplamının 2.000 TL.nin üzerinde olması gerekmektedir.
ALTINCI DEĞİŞİKLİK, bu istisnadan doğan KDV iadelerinde teminatsız-incelemesiz iadeye imkan veren 4.000 TL.lik sınırın, 5.000 TL.ye yükseltilmesine ilişkindir.
Hizmet ihracatı istisnasının uygulanma şartlarında herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Bazı konulara açıklık getirilirken, daha önce Tebliğ düzeyinde belirtilmemiş özelgelerle düzenlenmiş bazı konular da ilk defa Tebliğe aktarılmıştır. Ancak, hizmet ihracından doğan KDV iadesinin nakden veya mahsuben iadesinde önemli değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler aşağıdadır.
Hizmet ihracatı istisnasının uygulanma şartlarında herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Bazı konulara açıklık getirilirken, daha önce Tebliğ düzeyinde belirtilmemiş özelgelerle düzenlenmiş bazı konular da ilk defa Tebliğe aktarılmıştır. Ancak, hizmet ihracından doğan KDV iadesinin nakden veya mahsuben iadesinde önemli değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler aşağıdadır.
BİRİNCİ DEĞİŞİKLİK, hizmet ihracatının şartlarından birisi olan «hizmetten yurt dışında yararlanılması» hususuna açıklık getirilmesidir.
Yeni Tebliğde «hizmetten yurtdışında faydalanılması»ndan kastedilen hususun, Türkiye’de yurtdışındaki müşteri için yapılan hizmetin,
- Müşterinin yurtdışındaki iş, işlem ve faaliyetleri ile ilgili olması;
- Türkiye'deki faaliyetleri ile ilgisinin bulunmaması