Afrika Birliği, Afrika ülkelerinin tek çatı altında toplandığı kuruluştur.1963 yılında kurulan 2002'de bu adı alan örügütün temel amacı Afrika ülkeleri arasında dayanışma ve işbirliğini artırmak olan ve merkezi Addis Ababa olan örgüttür.Fas hariç Afrika kıtasında bulunan tüm ülkeler bu birliğe üyedir. Fas 1984 yılında Batı Sahranın işgali yüzünden birlikten çıkarıldı.
B- SÖMÜRGE İMPARATORLUKLARININ YIKILIŞI VE SONUÇLARI:
19. yüzyıl biterken; Afrika'nın onda dokuzu, Asya'nın da büyük bölümü, Batılı sömürgeci devletlerin kontrolü altına girmiş bulunuyordu. 20. yüzyılın başlarında bu alan daha da genişletilmişti. Fakat, yine 20. yüzyılın başlarından itibaren, Avrupa dışındaki kıtalarda güçlenen ulusçuluk ve bağımsızlık hareketleri, özellikle İkinci Dünya Savaşı' nın getirdiği ve savaştan sonra gelişen koşullar, sömürgeciliğin yıkılmasına ve bunların yerine çok sayıda yeni bağımsız devletin dünya siyaset alanına çıkmasına neden oldu. Nitekim, sadece 1945'ten 1967 yılına kadar, 36'sı Afrika'da olmak üzere, 69 devlet kuruldu. Bu sayı ise, 1945 yılına kadar var olan devletlerin sayısından fazlaydı. Yıkılan sömürge imparatorluklarından en büyüğü ise Büyük Britanya İmparatorluğu idi.
1. Büyük Britanya İmparatorluğu'nun Yıkılışı:
İngiliz İmparatorluğu içinde bulunan bölgeler; dominyon, koloni, himaye, manda, koruma anlaşması gibi değişik hukuki bağlarla anayurda bağlıydı. İngiltere, zamanla sömürgelerinde meydana gelen gelişmeler üzerine, buraları daha yumuşak bağlarla kendisine bağlamak durumunda kalmıştı. 1926'da, İmparatorluğun ve dominyonların meydana getirdiği bütüne "İngiliz Uluslar Topluluğu (Commonwealth)" adı verilerek, yeni bir statü kuruldu. Bunda esas olan, anayurt dışındaki bölgelerin İngiliz tacına sadakatiydi. Bu topluluk; 1931 'de hukuki, 1932'de de eşitliğe dayanan ekonomik bir statüye kavuştu. İkinci Dünya Savaşı'nın getirdiği sonuçlar üzerine, 16 Ağustos 1947'de birbirleriyle ve Londra ile ilişkileri diplomatik yoldan düzenlendi. 1948'de İngiliz Uluslar Topluluğu üyeleriyle İngiltere eşit düzeye getirildi. Nisan 1949'da toplanan Dominyon Başkanları Konferansı da, İngiliz Uluslar Toplulugu'nun o günkü şeklini, İngiliz tacını sembol olarak kabul eden özgür uluslar topluluğu olarak tanımladı.
Bu suretle İngiliz Uluslar Topluluğu; Büyük Britanya'nın başkanlığı ve koruyuculuğu altında ekonomik, siyasi ve kültürel işbirliğini, isteyerek uygulayan, bağımsız devletler ve dominyonlar topluluğu haline geldi. İngiliz sömürgesi olan bölgelerde bağımsızlığına kavuşan devletler, genel olarak, bu topluluğa katıldılar. İngiliz Uluslar Topluluğu genişledikçe (1969'da üye sayısı 28 olmuştu), üye devletler arasında çıkar çatışmaları ve sorunlar çoğaldı. Bu nedenle zaman zaman topluluğa yeni düzenlemeler getirildi.
Böylece, yakın tarihlere kadar "Güneş Batmaz İmparatorluk" olarak nitelendirilen Büyük Britanya İmparatorluğu, 1945'ten sonra İngiltere'nin dünya devleti olma niteliğini kaybetmesi ile İngiliz Uluslar Topluluğu haline dönüştü. İngiltere bu suretle prestijini kurtarma yoluna gitmekle ve topluluğa dahil olan devletler arasında bir işbirliği gerçekleştirmeye çalışmakla, "mümkün olanı yapmak" politikasını uygulamayı esas almış oldu.
2. Fransız İmparatorluğu'nun Yıkılışı:
Sömürge imparatorluğuna sahip olan diğer bir büyük devlet de Fransa idi. Fransa, büyük devlet oluşunun gerçek güvencesini, sahip olduğu sömürge imparatorluğunda görüyordu. Ancak 1940 yenilgisi, savaştan ağır darbeler yiyerek çıkması, bunların sonucu olarak sömürgelerde meydana gelen ulusal kurtuluş hareketleri gibi çeşitli tepkiler, Fransa'nın sömürgeleri üzerindeki kontrolünü zayıflatmış veya bütünüyle ortadan kaldırmıştı. Savaştan sonra ise, sömürgeleri üzerinde - bütün isteğine ve çalışmalarına rağmen - eski egemenliğini yeniden kurmak olanağını bulamadı. Diğer yandan da, Birleşmiş Milletler andlaşmasıyla Fransa da, sömürgelerde yaşayan toplumların kendi kendilerini yönetmeleri için onların yeteneklerinin geliştirilmesine çalışacağını, kabul etmişti. Sömürgelerde de zaten büyük direnme hareketleri başlamıştı.
Fransa, bu nedenlerle, sömürgeleriyle ilişkilerini ve bağlarını gelişen koşullara göre yeniden düzenlemeyi zorunlu gördü. Bu amaçla, 1946 yılında, Fransa ile sömürgelerinden meydana gelen "Fransız Birliği" kuruldu. Fansız Birliği; denizaşırı illerden, denizaşırı topraklardan, himaye altındaki topraklardan ve vesayet altındaki bölgelerden oluşuyordu. Fransa, bundan sonra sömürgelerini kendisiyle kaynaştırma politikası gütmeye başladı. Buna rağmen, sömürgelerde ulusçuluk ve bağımsızlık hareketlerinin güçlenmesi, Doğu-Batı Blokları çatışması yüzünden sömürge anlaşmazlıklarının çıkması ve bunların uluslararası bir önem kazanması, Fransız Sömürge İmparatorluğu'nun dağılmasına yol açtı. İlk çözülme de 1952-1954'te Çinhindi'nde başladı. Bunları Fas ve Tunus izledi. Bunun üzerine Fransa; Fransız Batı Afrikası ile Ekvator Afrikası'nda yeni bir yönteme başvurarak, 1957'de bu bölgelere otonomi verdi.
General de Gaulle'ün iktidara gelmesi üzerine de, Fransa'nın sömürge politikasında yeni bir döneme girildi. Bu defa; Fransa ile Fransız Birliği'ne dahil olan Afrika devletlerinden isteyenlerin katılmasıyla, 1958'de "Fransız Topluluğu (Communaute)" kuruldu. Topluluğa üye olan devletler, otonomiden yararlanarak kendi kendilerini yönetecekler, isterlerse topluluktan ayrılabilecekler ve bağımsız da olabileceklerdi. 1960'da, üyelerin topluluktan ayrılmadan da bağımsız olabilecekleri kabul edildi. Bu değişiklik üzerine, aynı yılda Afrikalı üye devletlerden birçoğu bağımsızlık isteyerek Fransız Topluluğu'ndan ayrıldılar. Sonuçta da Topluluk, çok sayıda üyeyle bir isimden ibaret kaldı. Bu suretle de Fransız Sömürge İmparatorluğu yıkılmış oldu.
Böylece, iki büyük sömürgeci devlet olan İngiltere ve Fransa, sömürgeleri üzerindeki siyasi egemenliklerini kaybettikten sonra, buraların ekonomik ve kültürel bağlarla kendilerine bağlılıklarını sürdürmek istemişler, fakat çeşitli etkenler nedeniyle bunda da büyük bir başarı sağlayamamışlardır.
3. Diğer İmparatorlukların Yıkılışı:
Diğer sömürge imparatorluklarına gelince: İkinci Dünya Savaşı, Japonya ve İtalya sömürge imparatorluklarını da ortadan kaldırdı. Fas'ın elinden çıkmasıyla zaten bir zamandan beri küçülmekte olan İspanya Sömürge İmparatorluğu, hemen hemen sona erdi. Aynı şekilde Portekiz, Belçika, Hollanda gibi sömürgeci devletler de, ellerindeki sömürgeleri terk etmek zorunda kalarak, buralardan çekildiler.Böylece genel olarak sömürgecilik sona ererken, bunların yerine kurulan yeni devletler, dünya siyaset alanına çıktılar. Bunlar da, dünya siyasi haritasının ve güçler dengesinin yeniden şekillenmesinde, önemli roller oynamaya başladılar.