Çevre ceza hukuku ders notlari


Çevrenin Korunmasında Ceza Hukukunun Fonksiyonu



Yüklə 104,27 Kb.
səhifə3/25
tarix05.01.2022
ölçüsü104,27 Kb.
#74229
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25
Çevrenin Korunmasında Ceza Hukukunun Fonksiyonu

Çevre unsurlarının korunması ve idaresi bakımından asli fonksiyonu olan hukuki düzenlemeler, idare hukuku alanında yer alan özel mevzuatta kendisini bulmaktadır. Çevreye ilişkin her neviden eylemin koşul ve sınırları buradan olmak üzere idare hukuku düzenlemelerinde gösterilmektedir. İdare, toplumu meydana getiren bireylerin ve toplumsal grupların menfaat ve ihtiyaçlarını koruyup-kollama işlevini gerçekleştirebilmek adına, gerekli hallerde çevresel bileşenlere etki edecek faaliyetlerde bulunulması için yasal düzenlemeleri oluşturarak; bu yasal düzenlemelerde gösterilen koşul ve imkanların somut olaylara aktarılabilmesi için kendi idari yapılanması bünyesinde, çevresel bileşenlere yönelik faaliyette bulunacak idari organları meydana getirmektedir. Başka bir ifadeyle kamu otoritesi bir yandan çevresel öğeleri korumaya yönelik amaç doğrultusunda hareket ederken; öte yandan bu öğelerin “kullanılması” süreçlerinin koşul ve sınırlarını belirleyen faaliyetlerde bulunmaktadır. Bundan ötürü, günümüz koşullarında çevrenin idari organlarca „idare ediliyor-yönetiliyor“ olduğunu ifade etmek hiç de hatalı olmayacaktır.

Ancak bu noktada hemen dile getirilmesi gereken bir husus, bu yönetme faaliyetinin nevi şahsına münhasır özellikler arz ettiğidir. Çevreye ilişkin hak ve yetkilere sahip idari birimlerin, çevresel bileşenlere olumsuz yönde etki eden faaliyetlerin tamamını yasaklama şeklinde bir yaklaşım sergilemelerini beklemek gerçekçi olmayacaktır. İşin doğası gereği, çevreyi yönetmekle görevlendirilmiş ve yetkilendirilmiş idari birim ve personelin, çevre bileşenlerine etki eden faaliyetlere ne ölçüde ve hangi sınırlar dahilinde izin verileceğini tayin etmek gibi bir işlevleri vardır. İşte bu işlevin yerine getirilmesi sürecindeki faaliyetler, ilke olarak ceza hukukunun uygulama alanının dışında yer almaktadır. Buradan olmak üzere kamu otoritesinin gerek merkez teşkilatında ve gerekse taşra teşkilatındaki birimler, çevrenin kullanılması ve korunması bakımından gerekli tedbirleri planlar ve uygularlar. Çevrenin korunması bakımından asli fonksiyon açıklanan bu nedenlerle idare hukuku alanında bulunan birimlerce yerine getirilmektedir. Oysa çeşitli nedenlerle (ekonomik, politik, bürokratik vb.) bu birimlerin, kendilerine yüklenen bu temel ödevi layığınca yerine getiremedikleri sadece Türkiye için değil; dünyanın hemen hemen tüm ülkeleri için kabul edilmesi gereken bir gerçekliktir. Bilhassa çevre yönetimi ile mükellef ve yetkili idari birimler ile endüstri kuruluşları arasındaki ilişkinin sıklıkla çevresel öğelerin değil de, bu sanayi kuruluşlarının lehine olarak evrilmesi olgusu, idarenin ekonomik menfaatler karşısında çevrenin korunması amacını gözetmemesine ve bunlardan ödün verilmesine göz yummasına neden olmaktadır. Kullanma-koruma dengesinde meydana gelebilecek aksaklık ve suistimallerin sonuçları hem çok geniş kapsamlı olabilmekte ve hem de geriye döndürülemez yapısı itibariyle uzun vadeli olumsuzlukları beraberinde getirebilmektedir. İşte bu nedenle çevrenin korunmasında, ceza hukukuna da önemli bir rol düşmektedir. Ceza hukuku düzenlemeleri, çevrenin korunması bakımından kendilerinden vazgeçilemez niteliktedirler. Etkin bir çevre koruması, çevresel öğelerin ceza hukuku düzenlemelerinin sürece dahil edilmeleri ile mümkün olabilir. Bu konudaki temel sorunsal, ceza hukuku kurallarının ilgili sürece dahil olacakları noktanın belirlenmesinde ortaya çıkmaktadır. Yani çevrenin korunmasına yönelik ceza hukuku düzenlemeleri, çevreye ilişkin faaliyetlerin ulaştığı hangi noktadan itibaren devreye girmelidir? Bu soruya verilecek cevap, hem çevre korumanın sınırlarının ve hem de çevre koruma amaçlı cezai düzenlemelerin yapısal niteliklerinin belirlenmesinde önem arz edecektir. Örneğin çevrenin korunmasına yönelik ceza hukuku kurallarının tehlike suçları olarak düzenlenmeleri, çevresel öğelerin kendilerine yönelen müdahalelere karşı korunması alanını arttırarak, çevrenin korunması-kullanılması kıyaslamasında ibrenin koruma yönüne doğru kaydığını gösterir. Aksi bir durumda yani çevreye ilişkin suç tiplerinin zarar suçu olarak kabullerindeyse, çevresel öğelerin korunma alanları daralmaktayken; ekonomik ve endüstriyel menfaatler daha geniş ölçüde dikkate alınmış olmaktadır. Bu çalışmanın girişinde de ifade edildiği gibi, ceza hukukunun çevrenin korunması bakımından sahip olduğu fonksiyon çevresel öğelerin mevcut durumlarının korunması olup; kötüye gidiş olasılıklarını önlemektir. Çevrenin korunmasında ve çevresel öğelerin durumlarının iyileştirilmesinde asli görev idare hukuku kural ve uygulayıcılarına düşmektedir. Ancak bunların yetersiz kaldığı yahut idare hukukunda belirlenen düzenlemelerin ihlal edildiği durumlarda, ceza hukuku kuralları devreye girmeli ve bireysel özgürlükleri kısıtlayabilmelidir. Bu da çevreye yönelmiş ağır müdahalelerin vuku bulması, yahut bu yönde ciddi bir tehlikenin ortaya çıkmasıyla birlikte gündeme gelmelidir. Ceza hukukuna hâkim olan „ultima ratio-son çare“ niteliği de bu yaklaşımı desteklemektedir. Bir başka deyişle, ceza hukuku çevrenin korunmasında bağımsız bir araç gibi düşünülmemeli; idare hukukunu tamamlayan, onu bütünleyen yardımcı bir işleve sahip olmalıdır.

Yukarda dile getirilen hususlar Türk ceza hukuku öğretisinde de genel kabul gören yaklaşımla uyumludur. Her ne kadar çevrenin korunmasında ceza hukukunun rolüne ilişkin ülkemizde yapılan çalışmalar nitelik ve nicelik açısından yeterli olmasa da; bu minvalde yapılmış çalışmalarda ceza hukukunun çevrenin korunmasında tamamlayıcı-tâli bir role sahip olması gerektiğine sıklıkla vurgu yapılmıştır. Çevre ceza hukukunun bu yapısal özelliği aşağıda inceleme konusu yapılacak, idare hukuku kural ve uygulamalarına bağlılığında karşımıza çıkmaktadır.




  1. Yüklə 104,27 Kb.

    Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin