Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitü Müdürü Prof.Dr. Mustafa GÖK’ün 2012-2013 Enstitüler Mezuniyet Töreni Konuşması
Sayın Rektörüm, Rektör Yardımcılarım
Sarıçam Belediye Başkanı,
Sayın Dekanlar,
Değerli Öğretim Üyesi arkadaşlarım,
Enstitülerimizin Sevgili yeni Mezunları,
Değerli Konuklar,
Basınımızın Değerli Temsilcileri
Fen, Sağlık ve Sosyal Bilimler Enstitülerimizin
2012-2013 Eğitim-Öğretim Yılı Mezuniyet Törenine
Hoş Geldiniz.
Enstitülerimiz Adına hepinizi Saygıyla Selamlıyorum.
Değerli Konuklar,
Bu eğitim-öğretim yılında;
Fen Bilimleri Enstitümüzden, 174 ’ü Yüksek Lisans, 82’si Doktora olmak üzere
toplam 256 öğrencimiz,
Sağlık Bilimleri Enstitümüzden 6’sı Yüksek Lisans, 13’ü Doktora olmak üzere
toplam 19 öğrencimiz,
Sosyal Bilimler Enstitümüzden 266’sı Yüksek Lisans, 46’sı Doktora olmak üzere
toplam 312 öğrencimiz
Lisansüstü eğitimlerini başarıyla tamamlayarak Yüksek Lisans ve Doktora diplomalarını almaya hak kazanmışlardır. Bu mezun sayıları ile, kurulduğu 1982 yılından beri,
Fen Bilimleri Enstitümüz toplam 6.713 Yüksek Lisans, 1443 Doktora,
Sağlık Bilimleri Enstitümüz 339 Yüksek Lisans, 222 Doktora,
Sosyal Bilimler Enstitümüz de 4.269 Yüksek Lisans, 409 Doktora
mezunu vermiştir.
Enstitülerimizin bugüne değin toplam mezun sayısı ise, 11.321 Yüksek Lisans, 2.074 Doktora olmak üzere 13.395 olmuştur.
Değerli Konuklar,
Bilgi çağının en büyük sermayesi yetişmiş insandır. Genç insan potansiyeli yüksek olan ülkemizin bu potansiyeli iyi değerlendirmesi gerekir. Genç nüfus, kendiliğinden bir güç değildir. Ancak, iyi eğitilmiş bir gençlik güçlü bir potansiyel oluşturabilir. Bunun için üniversiteler, toplumun kalkınma motorları olarak öneme sahiptirler. Bir ülkenin kalkınmasını sağlayacak yetişmiş insan gücünün tek kaynağı ve yolu “bilim”, “teknoloji”, dolayısıyla “üniversiteler”dir.
Ülkemizde son yıllarda artan üniversite sayısına bağlı olarak, bugün örgün eğitimdeki Lisans öğrenci sayısı 3.5 milyona; 170 bini Yüksek Lisans, 52 bini Doktora olmak üzere Lisansüstü öğrenci sayısı 222 bine ulaşmıştır. Uluslararası alanda, Üniversitelerin bilimsel seviyelerinin değerlendirilmesinde Lisansüstü öğrenci sayısının lisans öğrenci sayısına oranı önemli ölçüt olarak alınmaktadır ve bu oran gelişmiş ve hedef Araştırmacı sayısına yıllar önce ulaşmış ülkelerde %10 dolayındadır. Ülkemiz üniversiteleri geneline göre bu oran % 6.3 dolayında iken,
Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde …… % 42
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde…….... % 39
Ankara Üniversitesi’nde …………………… % 34
Boğaziçi Üniversitesi’nde …………………. % 32
Marmara Üniversitesi’nde ……………….. % 28
Gazi Üniversitesi’nde ……………………….. % 28
İstanbul Üniversitesi’nde …………………. % 23
Hacettepe Üniversitesi’nde ……………… % 22
Selçuk Üniversitesi’nde ……………………. % 19
Dokuz Eylül Üniversitesi’nde …………... % 18
Çukurova Üniversitesi’nde ………………. % 17
Süleyman Demirel Üniversitesi’nde … % 17’dir ve,
ülkemiz üniversitelerinden yılda mezun olan doktoralı kişi sayısı sadece 5.200’dür (ki, bu oran doktoraya kayıtlı öğrencilerin yaklaşık sadece % 10’udur).
Üniversitemizin, Lisansüstü öğrenci sayısının lisans öğrenci sayısına oranı bakımından % 17 olarak sahip olduğu bu değer ve yine Üniversitemizin Türkiyede’ki Üniversiteler sıralamasında söz konusu bu oran bakımından 11. sırada olan konumu ilk etapta bizi mutlu etmelidir.
Ancak, yarışmak durumunda olduğumuz üniversitelerdeki oran ve ülkemizin Üniversiteler, Kamu ve Özel Sektörde ihtiyacı olan uzman Araştırıcı sayısına ulaşılması bakımından, lisansüstü öğrenci sayılarının artırılmasına şiddetle ihtiyaç vardır. Ülke yöneticilerine ve özel sektöre de, “Gelişmiş ülkeler” grubunda yer almak adına, mezunlarımıza istihdam görevi düşmektedir. Araştırmacı istihdamında özel sektöre özellikle görev düşmektedir; zira gelişmiş ülkelerde toplam araştırmacı sayısının % 60’ı özel sektör Ar-Ge’sinde istihdam edilmektedir.
Gelişmiş ülke üniversitelerindeki lisansüstü öğrenci sayısının, lisans öğrenci sayısına oranının, bizdeki bazı üniversitelerden düşük olması bizi yanıltmamalıdır. Zira bu ülkelerde Araştırmacı sayısı ihtiyaçla orantılı doyum noktasına ulaşmıştır.
Çukurova Üniversitesi olarak, Lisansüstü öğrenci adaylarımızın önündeki engelleri, kaliteden de ödün vermeden azaltma çabalarımızla önümüzdeki beş yıl içerisinde en az birkaç basamak öne çekeceğimize inanıyorum.
Bu arada, Lisansüstü eğitimimizle ilgili önemli sorunlarımızdan birisi “Tez Projeleri Destek miktarı” idi. Uzun yıllardır ilk defa Tez Projeleri Destek miktarı son değişen Yönerge ile % 100 oranında artırıldı. Bu vesile ile Sayın Rektörümüze Enstitülerimiz adına çok teşekkür ederim.
Değerli Konuklar,
Toplam ve on bin çalışan başına Araştırmacı sayısı ve Ar-Ge’nin GSYİH içindeki payı ülkelerin gelişmişliği için önemli bir ölçüt olduğu gibi, gelişmesi açısından da birer lokomotif öğedir.
5 milyon nüfuslu Finlandiya’da 55 bin
44 milyon nüfuslu İspanya’da 206 bin
49 milyon nüfuslu Güney Kore’de 300 bin
59 milyon nüfuslu İtalya’da 142 bin
62 milyon nüfuslu Fransa’da 274 bin
83 milyon nüfuslu Almanya’da 438 bin Araştırmacı vardır.
76 milyon nüfuslu ülkemizde ise bu sayı 120 bindir.
On bin çalışan kişi başına düşen Araştırmacı sayısı ise OECD ülkelerinde ortalama 70, ülkemizde henüz 27’dir.
Benzer şekilde, Ar-Ge’nin GSYİH içindeki payı OECD ülkelerinde ortalama % 2.33; AB (27) ülkelerinde % 1.90; G20 ülkelerinde % 2.09 iken, ülkemizde henüz % 0.85’tir.
Diğer taraftan, ülkemizde 2000 yılındaki Araştırmacı sayısının sadece 68.000, Ar-Ge’nin GSYİH içindeki payının sadece % 0.48 olduğu gerçeği dikkate alındığında ve Türkiye 2023 vizyonu Araştırmacı sayısı hedefinin 300.000, Ar-Ge payı hedefinin % 3.0; mevcut öngörüler itibariyle de Araştırmacı sayısının 256 bin, Ar-Ge payının % 1.82 olarak gerçekleşeceği hesabı ile fazla da karamsar olmadan, azimle ve kararlılıkla Gelişmiş ülkeler düzeyine ulaşma hedefine doğru yürümemiz gerektiğini söylemeliyiz.
Sevgili Mezunlarımız,
Üniversite gençliği, çağdaş kimliğiyle topluma örnek gençliktir. Çağdaş insan, laikliği ve demokrasiyi yaşam biçimi olarak benimsemiş, hukuka saygılı, yeniliklere açık, sürekli öğrenmeye istekli, eleştirel düşünceye sahip, sorunlara duyarlı ve sorun çözme yeteneği yüksek insandır. Lisans eğitiminin üzerine Lisansüstü eğitimi de almış gençlerimiz olarak, tüm bu özelliklerin sizlerde ziyadesiyle olduğuna olan inancımız tamdır.
Geleceğimizin güvencesi olan sizleri; bilim ve teknoloji’yi kullanan, demokrasiye ve insan haklarına saygılı, erdemli, sorunlara neden-sonuç ilişkileri içerisinde çözüm üretebilen, araştıran, sorgulayan, etik ve ulusal değerlere bağlı, Atatürkçü düşünceyi özümsemiş, bilimin ve aklın yol göstericiliğinden ayrılmayan, dünyanın her ülkesinde çalışabilecek bilgi birikimine sahip, sağ duyulu çağdaş bireyler olarak yetiştirmenin gururunu taşıyoruz.
Sevgili Mezunlarımız,
Bizler hepimiz, burada sizlerin başarılarını alkışlamak için bulunuyoruz. Geldiğiniz bu noktada elbette üniversitemiz yöneticilerinin, tüm öğretim üyesi arkadaşlarımın, elleri öpülesi çocuklarınızın, ve de ailelerinizin katkıları son derece fazla. Katkılarından dolayı hepsine minnettarız. Ancak, ulaştığınız bu noktada esas başarı sizin. Bugüne sizler kendi çabanız ve alın terinizle geldiniz, ulaştığınız bu nokta ile ne kadar övünseniz azdır. Sizleri kutluyor ve alkışlıyoruz.
Mezunlarımızın Sevgili Anne-Babaları, Yakınları, Eş ve Çocukları,
Büyük emek ve zorluklarla yetiştirdiğiniz çocuklarınızı, mesai kavramı gözetmeden beklediğiniz eşlerinizi, uyku saatinizde hâlâ laboratuvarlardaki işleri bitmediği için uyumak zorunda kaldığınız ve göremediğiniz anne-babalarınızı, mesleklerinde uzmanlaşabilmeleri ve daha iyi bir istikbal kazanmaları için bizlere emanet ettiniz. Sizler, sevgili mezunlarımıza her şartta destek oldunuz. Bizler de onları, sizlere ve topluma yararlı birer insan olarak yetiştirmek için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Onlarla istediğiniz kadar gurur duymak sizin hakkınızdır.
Değerli Öğretim Üyesi Arkadaşlarım,
Fen, Sağlık ve Sosyal Bilimlerin değişik Uzmanlık alanlarında bugün mezun ettiğimiz bu gençlerimizi, çağdaş değerlerle, bilgiyle, meslek ahlakı ile sizler donattınız. Yüksek Lisans ve Doktora eğitimleri boyunca emek sarf ederek yetiştirdiğiniz bu gençler sizin eserinizdir. Onları, başarı ve mutluluk dolu bir yaşama hazırladınız. Elinizden, gönlünüzden ve beyninizden geldiğince, gücünüz yettiğince hazırladınız. Sizlere, öğrencilerimiz, velilerimiz ve Ülkemiz adına şükranlarımı sunuyorum.
Sevgili Genç Mezunlarımız,
Sizlere “güle güle” demeden önce, hayatta başarının sırlarını yakalamaya yönelik, mezunlarımıza hep söylediğim sözlerden bazılarını sizlere de söylemek istiyorum:
-
Enerjinizi hep yüksek tutun. Başarılı insanlar, enerji seviyeleri yüksek insanlardır.
-
Çok çalışın, kronometre tutmayın. Kendinize en iyi yatırım yapmanın yolu çok çalışmaktır.
-
Hedeflerinizi siz koyun. Yelkenlerinizi ayarlayın, rüzgârların esiri olmayın.
-
İşinizi iyi yapmakla yetinmeyin. En iyi işi siz yapın.
Son olarak Sevgili Mezunlarımız;
-
Hayallerinizi büyük kurun. Zirveleri hayal edin. Her gün 1 metrelik yol alırsanız, yılda 365 m, 30 yılda Everest’in de üzerinde olursunuz.
Sevgili Mezunlarımız;
Güzel ülkemizin çağdaş ve mutlu yarınlarını şekillendirecek olan sizleri sevgiyle uğurluyoruz.
Mutluluk, sağlık ve başarı dileklerimiz sizler için.
Yolunuz açık olsun. Saygılarımla.
Prof.Dr. Mustafa GÖK
Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü
14 Haziran 2013
Dostları ilə paylaş: |