tamğa: “SengLah”ta, Türk hakanlarının gümrük malları ile emir ve fermanlarına vurdukları mühür olarak açıklanmıştır.
tamğaçî: İlhanlılar döneminde vergi ve haracı ulaştıran memur.
Tarhan: 1.Padişah sarayında perdeDar, hâcip. 2.Moğol döneminde şehzade ve bazı saray memurlarına verilen isim. Bkz.→ağacî
tarlan/ terlan: Başında uzun tüyleri olan, sarıya çalgın renkli, iri pençeli avcı bir kuş, tuğlu doğan.
taş: Yâr, dost, sahip. Farsça bazı kelimelerin sonuna gelir. →Şehrtaş: Hemşehri
tat: Tacik, Farsça konuşan, Türk olmayan. “Tat”kelimesi, Ural-Altay Türkçesi’dir. Hizmetçi, çaresiz, fakir, basit, sade, sıradan, yabancı demektir. Günümüzde Türk olmayan, özellikle ÂRi kökenli olduğu ifade edilen dil ve yarı dil konuşan topluluklar için kullanılmaktadır.