Koşaçay: Miyanduab kenti. (Batı Azerbaycan BV)
kös: Kös, davul.
kûh/ kû: Dağ
Kûhgiluye: Bir aşiret olup, Şah Rıza Pehlevi döneminde iskân edildiler. Dilleri, Farsça-Türkçe karışımıdır. (Mehr’üz-Zaman Novbân, s.98-99)
kûhistan: Dağlık.
kûhpaye: Dağ eteği.
Kûhsar: Dağlık.
Küyü: Kevser (Givi) ilçesinin eski adı. (Erdebil BV)
L
-l, -al, -el: Çok az sayıdaki kelimede bulunmaktadır: Çeng/ pençe→çengâl: çengel.
-lak, -lag/ dah, -lek/ dek: Yer ve mekân bildirir: Gumlag, duzdah, guzdek, guzlek.
lelebaşı: Şehzade terbiyecisi, lala, atabeg; Şahın sırdaşı.
-lan: Yer ve mekân bildiren ektir: Savalan, Zengilân, Hırdalan.
Lem-yezel: Allah’ın sıfatlarındandır. Bâki, kalıcı. Lem-yezelî: Zeval bulmazlık, kalıcılık.
leng: Topal.
leşker: Asker, ordu.
-lı, -lu: “lı” ve “lu”ekleri Türkçe mekân zarfı ve mensubiyet eki olmakla birlikte, “lı” ekini Türkler, “lu” ekini ise hem Türkler, hem de Farslar kullanmaktadır. Her ikisini kullananlar da vardır. Bazı Farsça kitaplarda, “lı” ve “lu” eki ile biten kelimelerin sonuna “î” mensubiyet ekinin ilave edildiği de görülmektedir. Böylece mensubiyet eki aynı kelimede iki defa kullanılmaktadır.
lotu: لوطى Külhanbey, kabadayı. “Meşdî” ve “Dâş” da denir. Güçsüzü güçlüye karşı savunurlardı. Kendi aralarında özel adet ve gelenekleri ve konuşma tarzları bulunmaktaydı. Kacarların son döneminde “LotugeRi” ve “MeşdîgeRi” adı verilen kendilerine mahsus eşyaları vardı; Yezd zinciri, pirinç Kirman kadehi, ipek Kâşî çevre, Isfahan çakısı, hünnab ağacından çubuk, Lâmelif-Lâ adı verilen şal kuşak ve üstü el dokuma yemeni pabuç.
Muhammed Rıza Pehlevi’nin, “lotu” denen kabadayıları saray eliyle yönlendirerek, rejim muhaliflerini dövdürttüğü, kollarını bacaklarını kırdırttığı ve işyerlerini talan ettirerek, halka karşı baskı aracı olarak kullandığı iddia edildi.
Dostları ilə paylaş: |