Dr. Recep Albayrak Türklerin İranı


-mend, -vumend, -Man, -vend, -evend, -vâr, -ver, -vur, - yâr, -yer, -Nak, -gîn



Yüklə 9,25 Mb.
səhifə400/430
tarix07.01.2022
ölçüsü9,25 Mb.
#82928
1   ...   396   397   398   399   400   401   402   403   ...   430
-mend, -vumend, -Man, -vend, -evend, -vâr, -ver, -vur, - yâr, -yer, -Nak, -gîn: Türkçe’deki “-lı, -li” eki ile oluşturulmuş sıfatların anlamını verir: hıred→hıredmend: Akıllı, Şad→ŞadMan: Memnun, neşeli, hîŞavend: Akraba, Şehriyar: Pâdişah.

Menije: Turan hükümdarı AfrAsyab’ın kızı. Gîv’in oğlu Bijen’e aşık oldu. (Hasan Amîd, s.1251)

merd: Erkek, adam, mert.

merta’: Mera, otlak. Çoğulu→Meratı’.

merz: Sınır, hudut.

meşhed-I: Şehidin gömüldüğü yer, şehitlik.

Meşhed-II: Horasan’daki Meşhed kentinin unvanları “Meşhed-i Mukaddes” ve “Meşhed’ür-Reza”dır. Hz.İmam Rıza’nın manevi unvanı, “Zamin-i Âhu”dur. “Yâ Zamin-i âhu” yazılı tablolar İmam Rıza’ya yöneliş ve intizardır. “Yâ Hazret-i Mevlana” gibi. (Gürgânî, Safevi, Afşar, Afağane ve Kacar dönemleri ve halen)

Meşhedser: Babulser kenti. (Mazenderan BV)

mîhenperest: Vatanperver.

millî xalq qoşunu: Millî halk ordusu.

mîr 1.Seyyid. (Mir Cafer Pişeveri gibi) 2.Emir.

Mir Hüseyin Şehriyar: (1905-1988) Tebriz’de dünyaya gelen Şehriyar, Tıp fakültesini yarım bırakarak çalışma hayatına atıldı. Bank-ı Keşaverzî/ Tarım Bankası’ndan emekli olunca 1953 yılında Tebriz’e geri döndü. Mir Hüseyin Şehriyar, Türk ve Türkçe yayılma sahasının yetiştirdiği son dönemin görkemli şairidir. Adı, eserlerinden en önemlisi olan “Haydar Babaya Selam” ile özdeşleşmiştir.

Türkiye’de “Haydar Baba’ya Selam” isimli şiir kitabına ulaşmak kolaydır. Burada, gençlik yıllarında aşkını reddeden, yaşlılık döneminde kendisini ziyarete gelen eski sevgilisi için yazdığı söylenen Farsça bir şiirini paylaşalım:


Hâlâ Çerâ?
Âmedî Canem be-gurBanet velî hâlâ çerâ?

Bi vefâ! hâlâ ki men ofTadem ez-pâ çerâ?
Nûş Darûî ba’dez merg-i Sohrab âmedî,

Seng dil îyn zûdter mî hastî hâlâ çerâ?
Ömri Ma-râ mühleti imrûz ferdâ-yı nîst,

Men ki, yek imrûz mihMan-ı tû-em ferdâ çerâ?
NazeniNa! be Naz-i tû cevânî dâde-îm,

Diger eknûn bâ cevân Naz kûn, bâ-Ma çerâ?
Şûr-i Ferhâd be porseş ser be-zîr efkende Bud,

Ey leb-i Şirin cevAb-ı telh ser-bâlâ çerâ?
Ey şeb-i hicrân ki yek dem der tû çeşm-i men ne-hoft,

În gadr bâ-baht-ı hAb âLude men lâ lâ çerâ?
ÂsıMan çûn cem’i müşTagan peRiŞan mîkoned,

Der şigeftem men ne-mî pâşed zi hem dünya çerâ?
Der haZan-ı hicr-i gol ey bülbül-ü teb’ı hazîn,

Hâmuşî şart-ı vefAdaRi Bud ğovğa çerâ?
Şehriyarâ! Bi-haBib hod nemî kerdi sefer,

În sefer, Rah-ı kıyâmet mî revî tenhâ çerâ?
Şimdi Niye ?
Geldin, canım sana kurban olsun, fakat şimdi niye?

Vefâsız, şimdi ben (elden) ayaktan düştüm niye?


Panzehir gibi, niye Söhrab’ın ölümünden sonra geldin?

Taş yürekli! Bunu daha önceden düşünseydin, şimdi niye?


Bizim ömrümüz, bugün ve yarın için fırsat vermez,

Ben ki sana bugün misâfirim, yarın niye?


Ey nazlım! Gençliğimizi senin nazın için harcadık,

Şimdi nazını gençlere dök, bize niye?


Ferhat’a, aşkını sorduklarında; başını öne eğmiş,

Ey tatlı sözlü! Acı cevap, dik başlılık niye?


Geceleyin hicrânından gözlerim uyku tutmadı,

Benim uyuyan talihime, niye bu kadar ninni söylüyorsun?



(Talihim uyansın artık)
Gökyüzü, sevgililerin topluluğunu perişan eder,

Ben hayret ediyorum, neden dünya dağılmıyor?


Çiçeğin ayrılık sonbaharında çileli bülbül,

Suskunluk vefânın şartı idi, bağrışma neden?


Ey Şehriyar! Sevgilisiz yolculuk yapmazdın,

Bu yolculuk kıyamet yolculuğu gibi uzundur, yalnız niye?


Mîr Hüseyin Şehriyar

*Çeviriye katkısı için, Bayan Sehrane Afşar’a teşekkürlerimle.

Yüklə 9,25 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   396   397   398   399   400   401   402   403   ...   430




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin