6.5Toprak ve yeraltı suyu
İzin başvuruları, toprak kirlenmesine ilişkin risk oluşturabilecek tesisin farklı noktalarının belirlendiği bir çalışmayı kapsamaktadır. Her nokta için, önleme önlemi gerekip gerekmediğine karar verme ve risk sınıflandırması için nitelikli bir risk değerlendirmesi yapılmalıdır. İzleme planında, yüksek riskli noktalar her yıl gözden geçirilmelidir. Gerekli görüldüğünde topraktan numune alınmalı ve toprak kirliliğine dair bir kanıt olup olmadığı kontol edilmelidir. Noktaların gözden geçirilmesi sonucunda önleme önlemleri uygulanan yöntemin etkili olup olmadığını kontrol etmek için izlenmelidir.
Hassas toprak sistemlerinin ve karasal ekosistemlerin hava yoluyla dolaylı emisyon riski altında olduğu yerlerde izleme çalışması yapılmasına gerek duyulacaktır. Çelik tesisleri işletmecileri tesis çevresindeki toprak PCDD/F düzeylerininin araştırmasını ve ileriki izleme için planlarını yapmalıdırlar.
Ektraksiyon ve su arıtımı dahil yeraltı suyuna hiç bir emsiyon olmamalıdır. Yine de , lokasyon ve tesisin prosesi göz önüne alındığında, alanda yer altı suyu varsa ve proses drenaj sistemleri( özellikle eski tesislerde), düzenli depolama alanı ya da toprakta malzeme depolanması hakkındaki belirsizlikler gibi toprak kirliliğine yol açan durumlar var ise bir izleme ağının kurulması gerekmektedir. Bu durum hem kalite hem de akışı karakterize etmede ve her ikisinin kısa ve uzun dönemdeki değişiminin dikkate alınması için planlanmalıdır. İzleme, sahanın hem akış yukarı hem de akış aşağı yönünde yapılmalıdır.
6.6Gürültü
Gürültü araştırmaları, ölçümleri, incelemeleri ( örneğin; tesisin bireysel kalemlerinin ses güç düzeleri) ya da modelleme potansiyel gürültü problemlerine bağlı olarak, yeni veya mevcut işletmeler için gerekli olabilir. Uygun görüldüğü taktirde, işletmeci, yönetim sisteminin bir öğesi olarak gürültü yönetim planı yapmalıdır.
07/03/2008 tarih ve 26809 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’nde belirlenen yönergelere uygun bir şekilde, yıllık olarak gürültü çalışmaları gerçekleştirilmelidir.
6.7İzleme standartları -
Sürekli izlemede kullanılan cihaz ve ekipmanların seçimi, SEÖS Tebliği’nde yer alan kurallara uygun bir şekilde gerçekleştirilmelidir..
Örnekleme ve analiz standartları
-
Bu bölümün başında belirtildiği gibi, belirli bir tesis için verilen bir entegre çevre izninde, bir emisyon noktasında izlemesi yapılacak olan parametreler, yöntem (kullanılan standardı belirtilerek) ve sıklık açık bir şekilde ortaya konmalıdır. KGS2 ve YGT kapsamında yapılacak örnekleme ve analiz standartları SEÖS Tebliği’nin ekinde belirlenen şekilde uygulanacaktır. Standartlar IPPC Ofisinin İzleme Genel Esasları Referans Belgesinde belirtilen önem sırasına göre seçilmelidir. Bu sıralama;
• Avrupa Standartlar Komitesi (CEN)
• Uluslararası Satandart Örgütü (ISO)
Madde eğer CEN veya ISO standartlarına göre izlenemiyorsa, aşağıda belirtilen yöntemlerden biri seçilebilir.
• Amerikan Malzeme Test Birliği (ASTM)
• Fransız Standartları Birliği (AFNOR)
• İngiliz Standartları Birliği (BSI)
• Alman Endüstriyel Standartları (DIN
• ABD Çevre Koruma Ajansı (US EPA)
• Alman Mühendisler Birliği (VDI)
Eğer madde yukarıda belirtilen standartların hiç birime göre izlenemiyorsa, o zaman ISO 17025 geçerliliğindeki koşullarda belirtilen diğer yöntemler kullanılmak üzere uyarlanabilir. Baca gazı emisyonlarının izlenmesinde aşağıdaki mesleki yöntemler hava emisyonu koşullarına göre uyarlanabilir:
•Türkiye Çalışma Bakanlığı tarafından yayımlanan Tehlikeli Madde Belirleme Yöntemleri (MHDS)
• Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü (NIOSH)
• Iş Güvenliği ve Sağlığı İdaresi (OSHA)
Uygun standart yönteminin kullanılmasına dikkat edilmelidir. Örneğin; bir uygulama CEN yönteminin geliştirdiği uygulamalardan birine denk gelmiyorsa, CEN yöntemi daha az kesin geçerliliği olan standart yöntemi kadar uygun olmayabilir.
İşletmecilerden yukarıda belirtilen hiyerarşik uyumluluğu göstermeleri ve standart olmayan, kamu içinde tasarlanan/geliştirilen, kapsamı dışında kullanılan standart yöntemlerin kullanımını geçerli kılmaları beklenmektedir.
-
IPPC ile ilgili gaz salınımlarının izlenmesi için belirlenen standartlara ilişkin daha ayrıntılı bilgiler, 03/07/2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği Ek III’ünde ve SEÖS Tebliği’nde belirtilmiştir. Bu Tebliğ, sürekli emisyon ölçüm cihazlarının kalibrasyonu için örnekleme ve analiz yöntemlerinı açıkça belirtmektedir. Su ve atık örnekleme ve analizi konularına ilişkin ek bilgiler,07/01/1991 tarih ve 20106 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği, 26/11/2005 tarih ve 26005 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tehlikeli Maddelerin Su ve Çevresinde Neden Olduğu Kirliliğin Kontrolü Yönetmeliği, 31/05/2005 tarih ve 25831 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Toprak Kirliliğinin Kontrolu Yönetmeliği ve 14/03/2005 tarih ve 25755 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği’nde belirtilmiştir .
6.8Çevresel izleme ve kontrol raporları Proses değişkenleri izleme ve çevresel performans göstergeleri
Bazı proses değişkenleri potensiyel çevre etkisine sahiptir, ve bu etkiler belirlenip uygun bir şekilde izlenmelidir. Örnek verecek olursak:
-
Muhtemel kirleticilerin olduğu ve yetersiz tedarikçi bilgisi sağlanması durmunda kirleticiler için hammadde izlemesi ;
-
Fırın atmosferi içerisindeki veya gaz çıkışındaki oksijen, karbon monoksit, basınç ve sıcaklık;
-
Çevresel açıdan ilgili olması durumunda tesis verimliliği;
-
Enerji planı doğrultusunda bireysel ya da tesis genelinde enerji tüketimi. Sıklık- normalde sürekli olarak izlenmeli ve kayıt altına alınmalı;
-
Su verimliliği planı kapsamında faaliyet ve kullanım noktası bazında taze su kullanımı. Sıklık- sürekli olarak izlenmeli ve kayıt altına alınmalı;
-
Oluşturulan her bir atık sınıfının miktarı.
Bu sektördeki su, enerji ve doğal kaynak kullanımı üretim düzeyine ve tesisin özelliğine göre değişkenlik göstermektedir. Ayrıca kirletici emisyonları da değişkenlik göstermektedir. Bunlardan bazıları, örneğin ağır metaller çevrede bozunmamaktadır. Bu nedenle tesisin çevresel performansı, mevcut referanslarla ve sektör genelindeki benzer tesislerin verileri ile karşılaştırmalıdır. Verileri karşılaştırabilmek için raporlama ve yöntemin uyuşması önemlidir.
Denklik
|
Parametre
|
Birimler
|
Girdi
|
Kireç
|
t/t SÇ
|
Dolomit
|
t/t SÇ
|
Karbon
|
t/t SÇ
|
Hurda
|
t/t SÇ
|
Kaynağına göre enerji
|
t/t SÇ
|
Kaynağına göre su
|
t/t SÇ
|
Çıktı
|
Sıvı çelik
|
t
|
Türüne göre bitmiş çelik
|
T
|
Havaya
|
Partikül Madde
|
t/ t SÇ
|
|
SO2
|
t/ t SÇ
|
|
Nox
|
t/ t SÇ
|
Suya
|
Hacim (salınım noktasına göre)
|
m3/t SÇ
|
|
KOİ
|
t/ t SÇ
|
|
Askıda katı maddeler
|
t/ t SÇ
|
|
Yağ ve gres
|
t/ t SÇ
|
|
Metaller
|
t/ t SÇ
|
Toprağa
|
Filtre tozu
|
t/ t SÇ
|
|
Türüne göre cüruf
|
t/ t SÇ
|
|
Tufal
|
t/ t SÇ
|
|
Refrakter
|
t/ t SÇ
|
|
Diğerleri
|
t/ t SÇ
|
Avrupa Kirletici Salınım ve Taşınım Kaydı (E-PRTR)
Avrupa Kirletici Salınım ve Taşınım Kaydı (E-PRTR), Avrupa Birliği Üye Ülkeleri ve İzlanda, Lihtenştayn, Norveç, Sırbistan ve İsviçre ülkelerinde endüstriyel tesislerden elde edilen kolay ulaşılabilir anahtar çevre verilerinin bulunduğu Avrupa çapında yeni bir kayıttır. Bu kayıt önceki Avrupa Kirletici Salınım Kaydın’ın ( EPER) yerine geçmiş ve geliştirilmiştir.
E-PRTR, Avrupa Kirletici Salınım ve Taşınım Kaydı kurulmasına ilişkin 18 Ocak 2006 tarih ve 166/2006 sayılı Avrupa Parlementosu ve Konsey Tüzüğü ve bu tüzüğü değiştirilen 91/689/EEC ve 96/61/EC sayılı Konsey Direktifleri uyarınca kurulmuştur.
Mevzuata göre, eğer bir tesis aşağıdaki kriterlere sahipse verilerini E-PRTR altında raporlamalıdır.
-
E-PRTR Tüzüğü Ek-1 de listelenen faaliyetlerin en az bir tanesinin kapsamında olan ve en az bir E-PRTR kapasite alt sınırını aşan tesisler
-
E-PRTR Tüzüğünün 5. Maddesinde açıklanan belirli eşikleri aşan miktardaki atığını tesis dışına transfer eden tesisler
-
E-PRTR Tüzüğü Ek-2 de her ortam için belirlenen – hava, su, toprak - özel eşikleri aşan kirletici salınımı olan tesisler.
Ek-1 faaliyet numarası 2 (b) ve 2 (c) kapsamında olan çelik üretimi ve sıcak haddeleme
Her bir tesis tarafından yıllık olarak rapor edilmesi gereken veriler aşağıdaki gibidir:
-
E-PRTR kirleticilerinin toprağa, suya ve havaya salınımı (2012’de listelenen 91)
-
Tesis dışında arıtım için ayrılan atık suyundaki herhangi bir E-PRTR kirleticisinin tesis dışına transferi (2012’de listelenen 91)
-
Geri kazanım veya bertaraf amacıyla saha dışına atık transferi (ton/yıl olarak raporlanır). Tehlikeli atığın rapor edilen ülke dışına çıkması ve sınıraşan hareketi için atığın varış noktası olan birimlerin de ayrıntıları verilmelidir.
Raporlanan salınımlar listelenen klirleticilerin insan etkisinin bir sonucu olarak, kasıtlı, tesadüfi, rutin olsun veya olmasın, çevreye girişini kapsamaktadır. Ayrıca E-PRTR, difüz kaynaklardan suya yapılan salınımlarla ilgili bilgileri de içermektedir, bu bilgiler aşama aşama genişletilecektir.
E-PRTR 14. Maddesinde, Mevzuat Avrupa Komisyonu’nun E-PRTR’nin uygulanmasını destekleyen rehber dökümanı hazırlayacağı belirtilmektedir. Bu rehber döküman 2006 yılında geliştirilmiştir (http://prtr.ec.europa.eu/pgDownloadGuidance.aspx).
Tesis işletmecileri Üye Ülkelerdeki yetkili makamlara tüm gerekli bilgileri rapor etmek durumundadır. İşletmeci yetkili makama verileri sunmadan önce, bilginin tam, tutarlı ve güvenilir olduğunu temin ederek uygun bir veri kalitesi sağlamalıdır.
E-PRTR Tüzüğü, tesisler tarafından Üye Ülkelerdeki yetkili makamlara verilecek olan rapor takvim belirlememiştir.. Yetki devri ilkesinin bir gereği olarak, ulusal düzeyde takvim uygulamak Üye Devletlerin sorumluluğundadır. Bu takvimler raporların Komisyon’a zamanında rapor vermeye olanak sağlamalıdır. İşletmeciler, raporlanan bilgide kullanılan verilerin kayıtlarını ve toplanan veriler için kullanılan metodolojinin tanımın beş yıl süreyle saklamak zorundadır.
Kılavuz dökümanı aşağıda belirtilen durumlar için pratik bilgi vermektedir.
-
Tesisin belirlenmesi. Tesisin belirlenmesi için bağlayıcı olan bilginin genel taslağını veren bir tablo bulunmaktadır. Ayrıca açıklama ve örnekler yoluyla neyin raporlanacağı ile ek bilgiler mevcuttur.
-
Faaliyetin kodlanması ve temel Ek-1 faaliyetinin belirlenmesi. Faaliyetler Ek-1 de ve IPPC kodunda verilen kodlama sistemlerine göre yürütülmelidir. Sıklıkla temel Ek-1 faaliyeti tesisin ana ekonomik faaliyetine benzemektedir.
-
Suya, havaya ve toprağa salınım. İşletmeciler Ek-2 de belirlenen sınır değeri üzerindeki her kirletici salınımını rapor etmelidirler. Tüm veriler kg/yıl şeklinde ve 3 anlamlı rakamla ifade edilmelidir. Raporlanan veriler karar yöntemine bir referans oluşturmalıdır. ( ölçülen M, hesaplanan C, tahmin edilen E). Klavuz dökümanı Ek-3 hava ve su kirleticileri için uuslararası onaylanmış ölçüm yönteminun bir listesini içermektedir.
-
Atık su kirleticilerinin tesis dışına transferi. Bu olay, endüstriyel atık su arıtımı dahil arıtma işlemi için ayrılan atık su kirleticileri faaliyetinin sınırlar dışında gerçekleşen bir hareket olduğu anlamına gelmektedir. Tesis dışına transfer atık su kanalı yolu ile veya konteynır veya (yol) tanker gibi diğer yollarla yapılabilir.
-
Atığın tesis dışına transferi. Bu olay, tasfiye veya değerlendirme için ayrılan atık faaliyeti sınırlarının ötesinde bir hareket olduğu anlamına gelmektedir.
-
Salınım ölçümü/hesaplaması/tahmini ve tesis dışına transfer. M (ölçme) göstergesi salınım ya da taşıma sürekli veya nokta izlemesinden ve ,eğer gerekliyse, akıştan elde edilmektedir. C ( hesaplanan) faaliyet verisi kullanılarak elde edilen hesaplamalar için gösterilmektedir. Son olarak E (tahmin edilen) en iyi uzman tahminleri veya varsayım yolu ile karar vermede kullanılmaktadır.
Yıl boyunca uygun sunulabilir ve karşılaştırlabilir veriler vermek için yıllık miktarlar etkili veri toplama süresi ve sıklığına göre belirlenmelidir. Sıklık belirlenirken, maliyetler ve örneklemin kullanılabilirliği, çevreye olan risk, emisyon karakteristiği koşullarının dengede tutulması önemlidir. Ayrıca iyi uygulama, izleme sıklığının zararlı etkilerin veya potansiyel zararlı akımların meydana çıktığı zaman dilimi ile eşleşmesini önermektedir. Daha fazla bilgi için İzlemenin Genel Esaslarına İlişkin MET Referans Belgesi’ne bakınız
Raporlama uygun kalite güvencesi sağlayan ve ulusal ve uluslararası kabul görmüş yöntemlere en uygun bilgi temeline dayanmalıdır. Diğer yöntemler Klavuzda belirtilen bazı kriteleri sağlıyorsa kullanılabilir. Kullanılan yöntem, verileri ile beraber raporlanmalıdır.
-
Kalite güvencesi. İşletmeciler raporlarını hazırlarken “en uygun veriyi” kullanmak zorundadırlar. E-PRTR Tüzüğü Madde 9(2) ye uygun olarak, işletmeciler tarafından raporlanan veriler aşağıda belirlenen eksiksizlik, tutarlılık ve güvenilirlik hususunda üstün nitelikli olmalıdır :
Eksiksizlik, kapasite alt sınırı üzerinde Ek-1 faaliyetli tüm faaliyetler için alt sınırı aşan atıklar ve tüm kirleticilerin tesis dışına taşınma ve tüm salınımlarını kapsayan rapor edilmiş veri anlamına gelmektedir. Alt sınır değerinin raporlanmasındaki amaç alt sınırdan daha az olan salınımın raporlanmasına izin verilmesine rağmen raporlama yükünü en aza indirgemektir. Ayrıca eksiksizlik, faaliyetin belirlenmesinde gerekli olan tüm ek bilgilerin ve Ek-1 faliyetlerin tamamen raporlanması demektir.
Tutarlılık, yıl boyunca salınımların belirlenmesi için güvenli yöntemlerin kullanılması, anlamı açık ve düzgün tanımların temeline dayandırılarak verilerin raporlandığı anlamına gelmektedir.
Güvenilirlik veri şeffaflığına, doğruluğuna, gerçekliğine ve karşılaştırılabilir oluşuna karşılık gelmektedir.
Yetkili makamlar işletmeciler tarafından sağlanan bilgi kalitesini değerlendirmekle görevlidirler.
İzleme Sonuçlarının Raporlanması
İzleme sonuçlarının raporlanması, uygunlukla ilgili bulguların, ilgili bilgilerin ve izleme sonuçlarının etkin bir şekilde özetlenmesini ve sunulmasını kapsamaktadır. İyi uygulamaların yerine getirilmesi, aşağıda ayrıntılı bir şekilde açıklanan konuların göz önünde bulundurulmasına dayanmaktadır :
-
rapor gereklilikleri ve raporun alıcıları
-
rapor oluşturma ile ilgili yükümlülükler
-
raporun kapsamı
-
raporun türü
-
iyi raporlama uygulamaları
-
Kaliteye ilişkin konular
Rapor şartları ve hedef kitlesine ilişkin olarak, bilginin kim tarafından ve nasıl kullanılacağını bilmek iyi uygulama olarak değerlendirilmektedir. Böylece raporu oluşturanlar, uygulamalar ve uygulayıcıları için kullanışlı raporlar hazırlayabilirler. İzleme raporları çoğunlukla işletmecilerin kendileri tarafından, idare tarafından, kamu tarafından ve savcılar tarafından kullanılmaktadır. Raporlar temel olarak :
-
İzinler ve çevre yasalarına uygunluğu kontrol etmek ve uygunsuzluk durumlarında kanıt olarak sunmak.
-
Uygunsuzluk durumlarında harekete geçmek ve uygunsuzluk durumunu belgelemek
-
Göstergeler yolu ile tesisin çevresel performansını göstermek
-
Envanter yönetimi için veri sağlamak
-
Civar mahallelerde yaşayan mahalle sakinlerini ve kamu gruplarını bilgilendirmek
-
Bazı durumlarda, izni alınmış emisyon kotalarının görüşmeleri ve ticareti için kirletici emisyon verilerini sağlamak veya verilerin bilgisini vermek.
Rapor oluşturma yükümlülüğüne istinaden, uygun seviye ve organizayona raporlama yükümlülüğünün verilmesi iyi bir uygulamadır. İşletmecie daha fazla sorumluluk yüklemek AB Üye Ülkelerindeki genel bir akımdır. Avrupa Kanunu, raporun zamanlamasını ve kapsamını belirtmek dahil işletmecilerin sonuçları raporlama görevinin ilgili izin veya yasada açık bir şekilde belirtildiğini göstermektedir.
Genellikle gruplar veya tesisler için raporlama ve bölgesel ya da ulusal düzeydeki raporlar yetkili makam veya ilgili devlet dairesi tarafından hazırlanmaktadır.
Raporun kapsamına ilişkin olarak, üç temel etken değerlendirilir:
-
Durum çeşidi : İyi uygulama izleme gereksinimine yol açan durumların (izinler, süreç değişikliği, şikayetler, olaylar, kazalar, normal operasyon koşullarından sapma,... gibi )tanımlanması ve belirlenmesini kapsamaktadır.
-
Zamanlama gereklilikleri : İyi uygulama izinlerde ve yasalarda belirlenen ve uygunluk ve/veya çevresel etki değerlendirmesi gerektiren zamanlama koşullarının tanımlanması ve belirlenmesini kapsamaktadır.
-
Lokasyon : İyi uygulama aşağıdaki raporlama ayrıntılarını kapsamaktadır :
-
lokasyon izleme, örn. lokasyonların neden ve nasıl seçildiklerinin açıklaması ve tanımı
-
nokta ve alan kaynakları, örn. emisyon türü, emisyon en yüksek sınırı ve/veya emisyon alanı
-
yerleşim referansı, örn. her bir emisyonun pozisyon tanımı
-
alıcı ortam, örn. yerel alıcı ortam ayrıntıları
-
gruplar, örn. lokasyon gruplarını nasıl belirlendiği.
Rapor türüne ilişkin olarak, bu raporlar türleri yerel ve temel raporlar, ulusal veya stratejik raporlar ve özelleştirilmiş raporlar olarak sınıflandırılabilir. Normalde işletmeciler sadece diğer rapor türlerini oluşturmaya yarayan yerel ve temel raporları hazırlamaktadırlar. Bu yerel raporlar, izinlerde öngörülen programlanmış raporlar ve normal operasyon koşullarından sapmayla alakalı programlanmamış raporlar (Emisyon sınır değeri üstündeki emisyonlar, kazalar, şikayetler gibi,...) olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
İyi raporlama uygulamaları
İzleme hakkında bilgilerin raporlanmasında üç aşama vardır :
-
Veri toplama
-
Veri yönetimi
-
Sonuçların sunulması
(a) Veri toplama - Bu aşama temel ölçüm ve olguların elde edilmesini kapsamaktadır.
Aşağıdaki maddelerin veri toplamada göz önünde bulundurulması iyi uygulamalar kapsamındadır.
-
Programlar – izin belgelerinde,, verilerin nasıl, ne zaman, kimler tarafından ve kime raporlanacağını, ve ne tür verilerin kabul edilebilir olduğuna ( örn. hesaplanmış, ölçülmüş, tahmin edilmiş) dair bilgileri içeren programları içermelidir..
Program, zaman birimlerini, ilgi konumunu ve veri formatını kapsayabilir. Ayrıca program alakalı sınırlama ayrıntılarının, kullanılan birimlerin ayrıntılarının ve gerekli normalleştirme ayrıntılarının bilgisini verebilir. (örn. standart basınç ve sıcaklık koşulları)
-
Formlar- Değerlerin karşılaştırılmasını ve boşluk ve anomalilerin tespit edilmesini kolaylaştırmak için, verilerin toplanmasında standart formlar kullanılmalıdır. Bu formlar basılı veya elektronik dosya şeklinde olabilir.
-
Veri kalifikasyon ayrıntıları - Standart formlar veri değerlerinin ölçümlere, hesaplamalara veya tahminlere dayanıp dayanmadığını kaydetmek için ve izleme, örnekleme ve analiz için kullanılan yöntemleri belirlemek için kullanılmalıdır. Ayrıca formlar zamanlamayla ilgili husular gibi veri oluşturma zincirini ilgilendiren diğer ilgili bilgileri içerebilir.
-
Belirsizlik ve limitlerle ilgili verileriİzleme verilerinin yanısıra bu ayrıntılar toplanmalı ve raporlanmalıdır. (örn. tespit limitlerine ilişkin ayrıntılar, mevcut numunelerin sayısı)
-
Operasyonel ortam ayrıntıları – toplanan veriler, yaygın proses operasyonları ve/veya çevresel koşul ayrıntılarını içermelidir. (örn. yakıt tipi, hammadde, kullanma, proses sıcaklığı, üretim yükü, azaltma ekipmanı, hava koşulları, nehir seviyesi)
(b) Veri yönetimi - Veri yönetimi, veri organizasyonunu ve verinin bilgiye dönüştürülmesini kapsamaktadır. Aşağıdaki konuların göz önünde bulundurulması,veri yönetiminde iyi uygulamalar kapsamındadir:
-
Transferler ve veritabanları- izinlerde, verilerin nasıl ve ne zaman transfer edileceği belirtilmelidir. İşletmeci tarafından tüm verilerin Yetkili Merciye gönderilmesi, veya gönderilmesi gereken tüm verilerin derhal gönderilmesi, Yetkili Merci için taşıma ve depolama problemlerine neden olabileceği için her zaman tercih edilmez. Onun yerine, veriler anlaşmaya varılan kriteler ve programlar doğrultusunda, veya talep üzerine gönderilebilir.
-
Veri işleme – izin belgesinde, verilerin toplanması, analizi ve yoğunlaştırılması, ile ilgili plan belirtilmelidir. Verilerin işlenmesi, normalde, yakın zamana ait verilerin ayrıntılı bir biçimde ve daha eski verilerin daha özet biçimde bulunmasını sağlayacak şekilde aşamalar halinde yürütülür. Her işletmeci, kendi tesisine ait verilerin yoğunlaştırılmasından sorumludur.
-
Tespit sınırı altındaki sonuçlar- bu değerlerin tahmin edilmesindeki yaklaşım, veriler raporlanırken açıklanmalıdır.
-
Yazılım ve istatistikler- raporda, verilerin analizinde ve özetlenmesinde kullanılan her türlü istatistiksel yöntem ve yazılım paketlerine ilişkin ayrıntılar sunulabilir.
-
Arşivleme - veriler sistematik bir şekilde güvenli bir depoda arşivlenebilir.,böylece geçmiş performans kayıtlarına kolaylıkla ulaşılabilinir. Genellikle, Yetkili Merci yerine işletmecinin bu arşivi muhafaza etmesi daha kullanışlıdır.
-
(c) Sonuçların sunulması - Sonuçların sunumu açık ve kullanışlı bir formda bilginin kullanıcıya iletilmesini kapsamaktadır. Rapor türüne bağlı olarak, aşağıdaki maddeler izleme sonuçları sunumda iyi bir uygulama olarak değerlendirilmektedir:
-
Raporun kapsamı – raporda belirtilen izleme amaçları sonuçların etkisinin değerlendirilmesi adına yararlıdır.
-
Program- izinler rapor kullanıcılarını tanımlamakta ve uygun görüldüğü taktirde medya ve farklı araçları kullanan bir sunum programı belirmektedir (örn. kamu sicili, yayımlar, toplantılar, internet). Her sunum çeşidi geri bildirim olanağı sunmaktadır.
-
Eğilimler ve karşılaştırmlar- sunumlar zamanla değişen eğilimleri gösterek ve diğer alan ve standartları karşılaştırarak çevre içinde sonuçlar ortaya koymaktadır. Sonuçların sunumunu desteklemek için grafiklerin ve resimli sunumların kullanılması yararlı olabilir.
-
İstatiksel önem- raporlar proses parametreleri ve ölçümlerdeki belirsizliklerle kaşılaştırıldığında aşımların veya değişikliklerin önemli olup olmadığını göstermelidir.
-
Ara performans- ara raporlar içerisinde bulunulan yılın başından, raporların hazırlandığı güne kadar olan zamanı kapsayan performans istatistiklerini vermektedir.
-
Stratejik sonuçlar- ulusal ve stratejik raporlar farklı politikaların, faaliyetlerin, teknolojilerin, çevresel reseptörlerin ve coğrafik bölgelerin uygunluk seviseyinin ayrıntılarını vermektedir.
-
Teknik olmayan özetler- uzman olmayan kişilerce kolayca okunan teknik dil kullanmayan kamu için hazırlanan raporlar
-
Dağıtım – izinler veya diğer ilgili dökümanlar raporların dağıtımından kimin sorumlu olduğunu, raporları kimin aldığını ve ne zaman aldığını ve gerekli kopya sayısını belirtmektedir.
Bu anlamda AB mevzuatı ve özellikle Aarhus Sözleşmesi3, halkın çevre ile ilgili bilgilere erişimini desteklemektedir. IPPC ve Endüstriyel Emisyon Direktifi, Entegre Çevre İzinleri hakkında Yönetmelik’te de belirtildiği üzre, uygunluk değerlendirme prosedürleri için bilgi talep eder.. Gizliliğin izin verildiği durumlarda uygunluk değerlendirmesi bağlamında, işletmecinin bilginin kamuya neden verilmediği konusuna açıklık getirmesi,iyi uygulamalar kapsamındadır.
Kalite değerlendirmeleri
Karar verme sürecinde kullanılan raporlar kolayca bulunabilinen ve doğru raporlar olmalıdır. ( belirtilen belirsizlikler dahilinde)
Veri sağlayan ve rapor yazan kişiler, aşağıdaki unsurları dikkate alarak raporlarının erişilebilirliği ve kalitesinde iyi bir uygulama elde edebilirler:
-
Kalite amaçları ve kontrolü- teknik standarlar için kalite amacı ve rapor müsaitliği belirlenmelidir. Kontroller testlerin iyi yapılıp yapılmadığını belirlemek üzere yapılmaktadır. Bu test iç ve dış uzmanların ve hatta yasal bir kalite yönetim sistemi altında belgelendirilmesini içermektedir.
-
Yeterlik- raporlar ilgili teknik gruplara katılarak ve kalite girişiminde bulunarak becerilerini geliştiren deneyimli ve yeterli takımlarca hazırlanmalıdır. (örn. çalıştaylar ve sertifika eğitimleri)
-
Acil durum düzenlemeleri – program dışı koşullar ve izleme ekipmanlarının bozulması dahil anormal ve olumsuz olayların hızlıca raporlanması için özel koşullu düzenlemeler hazırlanmalıdır.
-
Oturum kapama sistemi - Manuel ya da elektronik olabilen “oturum kapama” sistemi kullanılan her raporda yetkili birisinin bilgi kalitesi ve gerçekliğinden sorumlu olması tercih edilmektedir.
-
Veri saklama - İşletmeci temel izleme verilerini ve yetkili kişilerin onayladığı dönemler için hazırlanan raporları saklamalı ve isteği üzerine bu dokumanları yetkili kişilere sağlamalıdır.
-
Veri tahrifi - Düzenleyiciler raporlanmış izleme sonuçlarının tahrifinin üstesinden gelmek için prosedürler belirlemelidir. Bu prosedurler habersiz denetimleri ve etkili hukiki yaptırımları kapsayabilir.
Dostları ilə paylaş: |