Ayetlerimiz konusunda 'alaylı tartışmalara dalanlar:' -onlar bir başka söze geçinceye kadaronlardan yüz çevir. Şeytan sana unutturacak olursa, bu durumda hatırlamadan sonra, artık zulmeden toplulukla beraber oturma.
Edip Yüksel Meali
Ayet ve mucizelerimizle alay edenleri gördüğün vakit, başka bir söze dalıncaya kadar onlardan yüz çevir. Şeytan sana unutturursa, hatırladıktan sonra böyle zalim kimselerle birlikte oturma. *
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Âyetlerimiz hakkında münasebetsizliğe dalanları gördüğün zaman hemen onlardan uzaklaş ki, ondan başka söze dalsınlar. Eğer şeytan bunu sana unutturursa hatırladıktan sonra hemen kalk, o zalimler topluluğuyla oturma.
Süleyman Ateş Meali
Ayetlerimiz hakkında (münasebetsizliğe) dalanları gördüğün zaman, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan yüz çevir; eğer şeytan sana (bunu) unutturursa hatırladıktan sonra (hemen kalk), o zalimler topluluğuyla beraber oturma!
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Ayetlerimiz hakkında lakırdıya dalanları gördüğünde, onlar başka bir söze dalıncaya değin onlardan yüz çevir. Eğer şeytan sana unutturursa, hatırladıktan sonra o zalimler topluluğu ile oturma.
Yusuf Ali (English)
When thou seest men engaged in vain discourse about Our signs, turn away from them unless they turn to a different(891) theme. If Satan ever makes thee forget, then after recollection, sit not thou in the company of those who do wrong. *
M. Pickthall (English)
And when thou seest those who meddle with Our revelations, withdraw from them until they meddle with another topic. And if the devil cause thee to forget, sit not, after the remembrance, with the congregation of wrong doers.
En’âm Suresi 69
وَمَا
yoktur
عَلَى الَّذِينَ يَتَّقُونَ
korunanlara
مِنْ حِسَابِهِمْ
onların hesabından
مِنْ شَيْءٍ
bir sorumluluk
وَلَٰكِنْ
ama
ذِكْرَىٰ
bir hatırlatmak lazımdır
لَعَلَّهُمْ
belki
يَتَّقُونَ
korunurlar diye
Türkçe Transcript (*)
Vemâ ‘alâ-lleżîne yettekûne min hisâbihim min şey-in velâkin żikrâ le’allehum yettekûn(e)
Ali Bulaç Meali
Korkup-sakınanlar üzerinde onların hesabından herhangi bir şey (sorumluluk) yoktur. Ancak (bu,) bir hatırlatmadır. Umulur ki sakınırlar.
Edip Yüksel Meali
Erdemliler böylelerin hesabından sorumlu tutulmaz. Fakat, olur ki dinlerler diye hatırlatmak iyi olur.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Allah'tan korkanlara o zalimlerin hesabından bir sorumluluk yoktur. Fakat bu bir hatırlatmadır. Gerekir ki sakınırlar.
Süleyman Ateş Meali
Korunanlara, o(inanmaya)nların hesabından bir sorumluluk yoktur, ama belki (inanıp) korunurlar diye bir hatırlatmak lazımdır.
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Allah'tan korkanlarla onların hesabından bir şey yoktur ama yine de bir hatırlatma olmalı. Belki sakınırlar.
Yusuf Ali (English)
On their account no responsibility falls on the righteous,(892) but (their duty) is to remind them, that they may (learn to) fear Allah. *
M. Pickthall (English)
Those who ward off (evil) are not accountable for them in aught, but the Reminder (must be given them) that haply they (too) may ward off (evil).
Dinlerini bir oyun ve eğlence (konusu) edinenleri ve dünya hayatı kendilerini mağrur kılanları bırak. Onunla (Kur'an'la) hatırlat ki, bir nefis, kendi kazandıklarıyla helake düşmesin; (böylesinin) Allah'tan başka ne bir velisi, ne bir şefaatçisi vardır; her türlü fidyeyi verse de kabul olunmaz. İşte onlar, kazandıkları nedeniyle helake uğrayanlardır; küfre saptıklarından dolayı onlar için çılgınca kaynar sular ve acıklı bir azab vardır.