****
4. “Nefsi Mutmainne” de,
5. “Nefsi Raziye” de,
6. “Nefsi Marziye” de,
“ya eyyetühen nefsül mutmeinnetü irci’ıy ilâ rabbiki radıyeten merdıyyeten” (Fecr 89/27-28)
ya Ey o ki, Mutmain Nefs
(itmina/tatmin olmuş, huzura ermiş sükûna kavuşmuş nefis)
râdıyeten merdıyyeten (razı olan - razı olunan) olarak Rab'bine irci/dön,
“fedhuliy fiy ‘ıbadiy vedhuliy cennetiy” (Fecr 89/29-30)
Âyetlerinin idrakı içinde zikir tatbikatında olan derviş “inniy veccehtü vechiye lilleziy fetare’s semavati vel arda haniyfen ve ma ene minel müşrikiyne” (Enam 6/79) Ben muhakkak bir hanif/muvahhid olarak vech/yüzümü gökleri ve yeri fetar/yaradana vecceh/çevirdim, tevcih ettim ve ene/ben müşriklerden değilim Âyetin hali içindedir. Yani bu beyan onun halini ifade eder.
Allah ondan bu beyan ile görünmüştür. “Nerde görürsem göreyim tevhid üzere bakanım.” Zikrindedir. Ben “seni düşman” gördüm, Ben “seni dostum” gördüm ayırımındaki kişi bu halin kokusunu bile alamaz. Bu fark halidir ki, yani “ben senden hayırlıyım” diyen İblis’in mülk noktasıdır. Dervişin mutmain noktasında bu şeytanın rolü yok. Buraya geldi mi şeytan bitmiştir.
Maddeden tamamen mânâsı, hakikati görünmektedir. Zikri de “Hakk - Hayy - Kayyum” dur.
Dostları ilə paylaş: |