Allah râzı olsun,
Hürmetle ellerinizden öperim...
------------------------
***
(38) Be… Sa… Gü…
Ve aleyküm selâm Terzi Babam,
Bismillâhirrahmânirrahîm
Bir hikâye bir çok yorumda altıncı çalışma olarak "Her şeyi merkezinde bırakırdım!" hikâyesinin tefekkürü için Terzi Babamızın gönderdiği yazıyı aldım. Allah razı olsun.
Geçen süre içerisinde tefekkür ile ilgili olarak yazılan yazının başlangıç kısmını annem ile beraber oturup tefekkür ederek yazdık. sonraki kısımlarda ayrıldık. Ekte tefekkür ederek oluşturulan yazıyı gönderiyorum. Allah razı olsun.
Merkez Efendinin rüyasında Sümbül Efendi, Musa’nın kapısına dayanmış vaziyettedir.
Talep öncelikle kaynağı Allahtan’dır. Kapı maneviyata giriş noktası olarak algılanabilir.
O kapıya dayanan ise mürşiddir.
Kapının arkasındaki eşyalar Musa’nın şeriat anlayışları, putları ve vazgeçemedikleridir.
Kapı içerden açılır Sümbül Efendi Hak noktasında Allahın arzusunu temsilen kapıyı açan olarak gözüküyor.
Maneviyata bu rüya ile çağrıldı. Bu vesile rüya onda derin düşünceleri beraberinde getirdi.
Biz meğer ne büyük gaflet içindeymişiz (ben ne yaptım) diyerek Nesf-i levvame aşamasında farkındalığı ve arzusu artarak Sabah ezanı ile evden çıkıp Sümbül Efendi Dergah’ına vardı.
Kimseye görünmeden Rical’ül gayb erenlerinden biri olarak yani farkında olarak veya olmayarak kendini Allah’ın yoluna adamış olarak bir direğin arkasına kendini gizler vaziyette yerini aldı.
Kendini o direğin arkasında elif halinde gizliyor. (Elif her şeyin içinde ama hiç bir şeyde de görünmez).
Sonra oturup, karar buldu. Başını göğsüne eğdi yani aklını gönlüne ifna etti. Önce akıl noktasından geçti. Beklemeye koyuldu.
Rabbından kelimeleri bekleme haline geldi. Sümbül Efendi ahir ve zahir sohbetini yaparken Musa Efendi nurlandı.
Bir gün Sohbetinde Sümbül Efendi dediklerimi anlıyor musunuz diye sorar. Kimse konuşmaz başlar eğik, susar. Sümbül Efendi devam eder; “O direğin dibindeki anlıyor, bugün O’nun için söylüyorum” der.
Burada O’nun için derken aslında kişiyi kastetme yoktur, fark aleminde olarak bir kişi kastedilmez. Kendinden kendine söylenir. O ehadlık için, zat için söylüyor.
Dostları ilə paylaş: |