Hint Dinlerinde Şeytan, Milel ve Nihal (inanç, kültür ve araştırmalar dergisi), sayı:1, c:1, Aralık–2003, s:48.
51Aslan, Abdulvehhap, Kur’an’da Şeytan Terimi, (Yüksek Lisans Tezi), Van 1999, s.10.
52 Messadié, G., Şeytan’ın Genel Tarihi, Kabalcı Yayınları, İstanbul-1998, s.186-192, Doğrul, Ö. R., s.42.
53 Caymaz, Enes, Kur’an’da İnsan Şeytan İlişkisi ve Bu İlişkinin Tarihi Serüveni, s.11.
54Aslan “Kur’ân’da Şeytan Terimi”, s.13.
55 Soğdcadan dilimize geçmiş bir kelimedir. Gabain, A. Von, Eski Türkçenin Grameri (Çevr; Mehmet Akalın), Ankara 2007, Türk Dil Kurumu Yayınları, s.259.
56Tanyu, Hikmet, İslamlıktan Önce Tanrı İnancı, İstanbul 1986, s.109-116.
57Tuncer, Mustafa, s.5
58 Heykel, Muhammed Hüseyin, Hz. Muhammed’in Hayatı, Yöneliş Yayınları, Aralık-2000, s.75-91.
59 Güç, Ahmet, Satanizm, Diyanet İşleri Başkanlığı Yay., Ankara 2004, s.23-24
60 Caymaz, Enes, Kur’an’da İnsan Şeytan İlişkisi ve Bu İlişkinin Tarihi Serüveni, s.16
61 1.Tarihler, 21/1
62 2.Samuel, 24/1
63 Tekvîn, 3/14-15
64 Caymaz, Enes, Kur’an’da İnsan Şeytan İlişkisi ve Bu İlişkinin Tarihi Serüveni, s.18.
121 Çoban, Mustafa, Kur’an ve Sünnet Rehberliğinde Şeytanla Mücadele Edecek İnsanın Eğitimi, (Doktora tezi), Selçuk Üniversitesi S.B.E. Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı Din Eğitimi Bilim Dalı, Konya-2007, s.18.
122 Tirmizî, Birr ve’s-Sıla 66/2012.
123 Hakim, Müstedrek, IV, s.314; Münzirî, et-Terğîb ve’t-Terhîb, III, 63.
139 Müslim, Eşribe, 135; Tirmizî, Et’ıme, 11/1802-1803; Ebû Davûd, Et’ıme, 50/3845; İbn Mâce, Et’ıme, 13/3278; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 100, 177, 290, 301, 331, 337, 366, 394.
140 Ebû Dâvud, Et’ıme, 16/3768; Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 336; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 415-416.
141 Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 301.
142 Tirmzî, Et’ime 48; Ebû Dâvud, Et’ime 54;İbn Mâce, Et’ime 22. (Münzirî Terğib’inde bu hadisi Tirmizî ve Hâkim’in Ya’kup b. el-Velîd el-Medenî’den, onun İbn Ebî Z’ib’den, onun Makburî’den, onun da Ebû Hüreyre’den rivâyet ettiğini nakleder. Tirmizî hadisin bu şekliyle garîb olduğunu söyler. Ancak hadisi Beyhâkî, Beğâvî ve başkaları, Züheyr b. Muâviye’nin Süheyl b. Ebî Sâlih’ten, o babasından, o da Ebû Hureyre’den (r.a) şeklinde farklı bir tarikle rivâyet etmektedirler. Hâkim hadis için isnadı sahih der. Beğâvî de Şerhu’s-Sünne’de hadisin hasen olduğunu belirterek “Süheyl b. Ebî Salih hakkında her ne kadar konuşulsa da Müslim onun hadisini Sahîh’inde istişhâd için rivâyet etmiştir” der. Cumhur Süheyl b. Ebî Salih’i sika kabul etmiştir. Dolayısıyla hadis hasendir. Hadisin başka bir veçhinde “Şeytân hassastır, yalayıcıdır, kendinizi ondan koruyun” ifadesi yoktur. Nitekim yine Ebû Hureyre’den (r.a) nakledilen bu rivâyette Rasulullah (s.a.v) buyuruyorlar ki: “ “Her kim elinde et kokusu olduğu halde geceler ve başına bir şey gelirse, kendisinden başkasını suçlamasın.” (Tirmizî, Et’ıme, 48/1860)Tirmizî hadis için “Bu hadis hasen gariptir. Bu şekliyle A’meş’in rivâyeti olarak biliyoruz” der. Ebû Dâvud ve İbn Mâce’nin yanında İbn Hibbân da Sahîh’inde bu hadisi rivâyet etmiştir. İbn Mâce hadisin bir benzerini Hz. Fatıma’dan (r.anhâ) rivâyet etmektedir.( Mübârekfûri, Tuhfetü’l-Ahvezî, Hadis no:1859, V, s.484)