Hldlniava V l h o n I n, I,1 V a hjhvi 3a I o I l n V 31 V h fi 11 fi


İstanbul'da Hanehalkı Büyüklüğüne Göre Hanehalklaruıın Dağılımı



Yüklə 8,43 Mb.
səhifə198/980
tarix09.01.2022
ölçüsü8,43 Mb.
#92016
1   ...   194   195   196   197   198   199   200   201   ...   980
İstanbul'da Hanehalkı Büyüklüğüne Göre Hanehalklaruıın Dağılımı

1970-1990

Hanehalkı Büyüklüğü

1990

1985

7975

1970

1-2

19,31

18,72

19,20

18,83

3-4

44,50

42,15

39,82

36,56

5-6

26,39

27,81

27,13

27,96

7+

9,80

11,32

13,84

16,65

Toplam

100,00

100,00

100,00

100,00

Kaynak: DiE, 1970, 1975 ve 1985, 1990 istanbul Nüfus Sayımı.

Tablo Vm

İstanbul'da Nüfus ve Hane Sayısı ve Artış Hızları 1970-1990

Yıllar

Nüfus COOO)

Artış Hızı (binde)

Hane Sayısı

Artış Hızı (binde)

1970

3.019




643.343




1975

3.904

51,44

799.619

43,49

1985

5.843

40,30

1.293.507

48,10

1990

7.309

44,78

1.664.821

50,47

Kaynak: DiE, 1970, 1975 ve 1985, 1990 istanbul Nüfus Sayımı.

Tablo IX

Kaba İşgücü (KİO) ve Eğitim Oranları 1990

İstanbul, Ankara, Beşiktaş, Çankaya ve Türkiye

(yüzde)




Kaba işgücü

Oranı

Lise ve

Üst Eğilim




Erkek

Kadın

Erkek

Kadın

istanbul

75,72

18,40

25,60

19,47

Ankara

72,43

22,83

32,15

23,06

Beşiktaş

68,79

23,16

49,95

44,20

Çankaya

65,81

23,35

52,61

43,53

Türkiye

53,60

28,60

18,52

10,38

Kaynak: 1990 Nüfus Sayımlan.

Not: Lise, lise ve dengi, yüksekokul mezunları, 15+ yaş nüfusa bölünerek eğitim oranlan hesap edilmiştir.

KlO: 12+ yaşlardaki faal nüfus/12+ yaşlardaki toplam nüfustur.

bilir. Buna göre, gerçek nüfus artış hızı binde 30 gibi düşük sayılabilecek bir hızla artsa bile, net göç 100.000 kişiden az olmayacaktır. Ama yılda 400.000 net göç, İstanbul'un tarihinde hiç rastlanmadık ölçüde, binde 63 hızla artması halinde görülebilir.

Son olarak, bu sayıların geçici ve kaba tahminler olduğunu, yeni elde edilen bilgilerle tahminleri sürekli yinelemek gerektiğini hatırlatmakta yarar vardır.

Bibi. M. Çınar, "Unsküled Urban Migrant Wo-men and Disguised Employment: Home-Wor-king Women in istanbul, Turkey", World De-velopment, S. 22(3), Great Britain, 1994; Devlet İstatistik Enstitüsü, Genel Nüfus Sayımları, Ankara; Devlet istatistik Enstitüsü, 1989 Türkiye Nüfus Araştırması, Ankara, 1991; A. Duben-C. Behar, istanbul Households, Cam-bridge, 1991; W. H. Frey, "Migration and Metropolitan Decline in Developmed Countries", Population and Development Review, XIV/4 (1988), s. 595-628; P. Hail, World Cities, Londra, 1984; D. S. Massey, "Economic Develop-

ler olarak düşünmekte yarar vardır. Çok kaba olarak, 1985-1990 arasında binde 44,78 olarak bulunan artış hızı, daha sonra binde 30'a düşmüş olsa, Ekim 1994'te il nüfusu 8,2 milyon; binde 70'e fırlamış olsa 8,9 milyon civarında olacaktır. Artış hızının çok büyük bir olasılıkla, bu ikisinin arasında olacağı öngörülmektedir.

Yine bu tür bir kaba tahminle, 2000 yılında il nüfusunun en fazla 11.000.000 civarında olacağı varsayılmaktadır. Shorter, kuşak bileşken yöntemine göre yaptığı ön tahminlerde, İstanbul il nüfusunun 2000 yılında 10.000.000 olabileceğini düşünmektedir.

Yıllık göç miktarı, dolaylı olarak, doğal artışla kazanılan nüfusun düşülmesi ile hesaplanabilmektedir. İstanbul nüfusunun doğal artış hızı Türkiye ortalamasına göre düşüktür ve düşmeye devam etmektedir. Bu kaba tahminleri yaparken doğal artış hızının binde 16 olacağı varsayımı yapıla-



NÜFUS SAYIMLARI

118

119

NUMUNE MEKTEPLERİ



İlçeler

Toplam

Erkek

Kadın

Adalar

33,40

32,18

34,94

Bakırköy

21,30

24,35

17,99

B.Paşa

12,88

16,12

9,28

Beşiktaş

47,05

49,95

44,20

Beykoz

16,29

19,54

12,64

Beyoğlu

15,71

18,06

12,90

Eminönü

23,97

23,70

24,46

Eyüp

13,79

16,98

10,26

Fatih

23,30

26,46

20,11

GOP

10,87

13,45

7,18

Kadıköy

42,31

45,84

39,03

Kâğıthane

12,56 .

15,54

9,27

Kartal

22,16

26,18

18,00

K. Çekmece

17,85

21,17

14,26

Pendik

15,71

20,18

10,58

Sarıyer

22,28

25,96

18,15

Şişli

28,58

30,60

26,54

Ümraniye

13,55

17,21

9,54

Üsküdar

25,89

29,49

22,08

Zeytinburnu

14.22

17,71

9.80

B. Çekmece

27,04

29,26

23,94

Çatalca

20,95

23,48

18,12

Silivri

23,64

25,41

21,68

Şile

22,52

22,17

23,21

Yalova

22,33

26,98

17,86

Şekil 4 Cinsiyete Göre Eğitilmiş İşgücü

BiLiMSEL ' ÜST YÖNETiM

1986; ay,"The Population of istanbul: Needs for Reproductive and Child Health Services", (basılmamış tebliğ), ist., 1994; Devlet Planlama Teşkilatı, Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Kentli Nüfus Tahmini, Ankara, 1983; S. Ye-ner, 1965-70 Döneminde İller Arası Göçler ve Göç Edenlerin Nitelikleri, Ankara, 1977.

FERHUNDE ÖZBAY

NÜFUS SAYIMLARI

istanbul'da ilk sayımın ne zaman yapıldığına ilişkin kesin bir bilgi yoktur. 19. yy'dan önce, devlete belirli hizmetler vermekle yükümlü memur ve sipahilere bırakılan gelir kaynaklarının nicelik ve niteliklerini saptamak amacı ile düzensiz aralıklarla nüfus ve toprak sayımları yapıldığına ilişkin kayıtlar bulunmakla birlikte, başarı ile uygulanan ilk nüfus sayımının 1831'de yapıldığı belirtilmektedir. Esas amacı, askerlik yapabilecek nüfusun ve vergi kaynaklarının saptanması olan bu sayımda Rumeli ve Anadolu'daki Müslüman ve Hıristiyan tüm erkek nüfus kapsanmıştır. 1844'te kadın nüfusu da kapsayan bir nüfus sayımı gerçekleştirilmiştir. 1878'de yalnızca istanbul nüfusu sayılmış, bunu 1907 sayımı takip

ment and International Migration", Populatipn and Development Revietu, 5OV/3 (1988); F. Öz-bay, "istanbul Nüfusu ve Göçler", istanbul, S. l (1992); A. Sauvy, "Archieves", Populatton and Development Review, XVI/4 (1990), (makalenin orijinali 1949'da "The False Problem of World Population" adı ile Populatton dergisinde, 4[3] sayısında yayımlanmıştır); F. C. Shor-ter-M. Macura, Türkiye'de Nüfus Artışı, Ankara, 1983; F. C. Shorter, "Cumhuriyetin ilk Yıllarında Nüfus Yapısı ve Sosyo-Ekonomik Değişmeye Etkisi", Türkiye'de Sosyal Bilim Araştırmalarının Gelişimi, (der. S. Atauz), Ankara,

Tablo X

İlçelere Göre Lise ve Daha Üstü

Eğitini Görenler

1990 (yüzde)

Toplam


22,67 25,60

19,47


etmiştir. Tarihçiler halen bu son iki sayıma dayalı incelemeler yapmaktadırlar (bak. nüfus).

TARIM ' TARIM DIŞI 'SINIFLANAMAYAN1

Cumhuriyet döneminde ilk sayım, 1927de, ikincisi ise 1935'te yapılmıştır, îlki, ciddi kapsam hataları bulunduğu gerekçesi ile zaman serilerinde dikkate alınmamaktadır. 1935 sayımından sonra, her 5 yılda bir, sonu O ve 5 ile biten yıllarda, nüfus sayımı yapılması kararlaştırılmış ve 1935-1990 arasında 12 nüfus sayımı yapılmıştır. Bu sayımlardaki kapsam hatalarının uluslararası standartlara göre kabul edilebilir ölçülerde olduğu düşünülmektedir. Sonuncusu 1990'da yapılan genel nüfus sayımından sonra, her 10 yılda bir, sonu O ile başlayan yıllarda sayım yapılması kararlaştırılmıştır. Buna göre, bir dahaki genel nüfus sayımı 2000 yılında olacaktır.

Nüfus sayımlarının iki temel amacı vardır, ilk amaç, nüfusun belli zaman aralığın-daki sayısını; cinsiyet, yaş, medeni durum, dil, din, doğurganlık, meslek, eğitim gibi temel niteliklere göre yapısını öğrenmektir. İkinci amaç, nüfusun nitelik ve nicelik açısından zaman içindeki değişimini incelemektir.

1927 sayımı dışında, Başbakanlık'a bağlı Devlet istatistik Enstitüsü'nün gerçekleştirdiği sayımların hepsinde ilkeler ve metot aynı olduğu için karşılaştırılabilir bir seri elde edilmiştir. Bu sayımların hepsi "de facto" sistemine göre, yani bir gün içinde, halkın sokağa çıkması yasaklanarak ve herkesi bulunduğu yerde sayarak yapılmaktadır. Bu sistemin tercih edilmesinin başlıca nedenleri, uygulamasının kolay ve herkesi kapsayabilecek pratiklikte olması, yurtdışında bulunan vatandaşların sayıl-masındaki zorluklar ve ucuz olmasıdır.

Nüfus sayımları, ülke nüfusu hakkında istatistik bilgiler edinerek belirli alanlarda planlamaların yapılmasını sağladığı gibi, her ilden parlamentoya seçilecek milletvekillerinin sayısını belirlemek için de

1940 Nüfus Sayımı'nda kapı önünde yapılan sayım işlemi (solda) ve aynı sayımda görevli memurlar.

Cumhuriyet Gazetesi Arşivi

kullanılmaktadır. Milletvekili sayıları illerdeki seçmen nüfusuna orantılı olarak hesaplanmaktadır. Ayrıca, yerleşmelerin belediye olabilmeleri için nüfuslarının en az 2.000 olması koşulu vardır. Yine, yerel yönetimlerin devletten aldıkları mali destek de yerleşmelerin nüfus büyüklüğüne bağlı olarak değişmektedir. Sayımların bu siyasal ve ekonomik işlevleri nedeni ile zaman zaman kötüye kullanıldıkları yolunda söylentiler çıkmaktadır. Örneğin, 1927 sayımında, meclise gönderilecek İstanbul milletvekillerinin sayısının az olması için istanbul'da nüfusun olduğundan daha az gösterildiği ileri sürülmektedir.

1935'ten 1990'a kadar yapılan sayımlarda Birleşmiş Milletler'in tüm ülkeler için hazırladığı soru önerileri temel alınmıştır. Zaman içinde soru adedi ve tablo sayısı artmıştır. Bunun yanında bazı sorulardan vazgeçilmiş ya da yayımlanmamaya başlanmıştır. 1970 sayımından başlayarak her il için ayrı bir sayım kitapçığı yayımlanmaktadır. 1990 sayımına ilişkin tablolar kullanıcılara bilgisayar disketi olarak da sunulmaya başlanmıştır.

Sayım kitapçıklarında, nüfus bilgileri idari bölünüş ilkelerine göre sınıflandırılıp, nüfusun sosyal ve ekonomik özellikleri ilçelere göre ayrı ayrı düzenlenip yayımlanmaktadır. İlçe nüfuslarının çok büyük olması nedeni ile bu sınıflama, İstanbul için kimi zaman yetersiz kalmaktadır, istanbul için mahalle bazındaki sınıflandırılmış nüfus bilgileri ancak Devlet İstatistik Enstitüsü'nden temin edilebilir.



Bibi. S. Alpat, "A Critical Review of Demog-raphic Data Obtained by Turkish Population Censuses", Turkish Demography-Proceedings of A Conference, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü, Ankara, 1969; DiE, 64. Yılında TC Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü'nün Çalışmaları ve Hedefleri, Ankara, 1990.

FERHUNDE OZBAY

NUMUNE MEKTEPLERİ

II. Meşrutiyet döneminde (1908-1918) açılan ve yabancı dil ağırlıklı mesleki eğitim vermeleri amaçlanan 6 sınıflı ilköğretim okulları. "Numune rüştiyeleri" de denmiştir. "Numune" adı ile istanbul'da açılan ilk eğitim kurumları, 18ö7'de gündeme gelen Islah-ı Sanayi Mektepleri kapsamındaki Beykoz Debbağhanesi ile Veliefendi Bez Fabrikası numune sanathaneleridir. Bunlar, iptidai ve rüştiye sınıfları ile 7 yıl-

lık mesleki birer okul olarak işyeri bünyesinde öngörülmüştü. 1885'te ise Nadir Bey adlı bir girişimci "Nümune-i Terakki" adı altında özel bir okul açtı (bak. İstanbul Lisesi). Bu okul 1896'da Maarif Nezare-ti'ne devredilerek resmi kurum niteliği kazandı.

II. Meşrutiyet'in ilanından sonra yabancı dil öğrenmek ve meslek edinmek yönündeki isteklerin artması üzerine, durumu uygun rüştiyelerde Fransızca ve beceri derslerine ağırlık veren bir programa geçilmesi düşünüldü. Bu yeni tip okullara, Abdurrahman Şeref(->) tarafından "numune mektebi" dendi. Onun önerdiği program ve sistem, öğleye kadar Fransızca, öğleden sonra Türkçe olmak üzere ve Allian-ce Israelite Okulları'na(->) koşut bir çalışma düzeninde öngörülmüştü. Bu okullara devam eden öğrencilerin Türkçeyi doğru ve zengin kullanmaları yanında Fransız-cayı da konuşup yazabilecek bir düzeye gelmeleri asıl hedefti. Abdurrahman Şeref Bey'in ilk maarif nazırlığına (15 Şubat 1909-4 Mayıs 1909) rastlayan bu girişim için İstanbul'da, okul binası ve öğretim kadrosu ile uygun 3 kurum bulunabildi. Nişantaşı, Kasımpaşa ve Kadıköy merkez rüştiyeleri "numune rüştiyeleri" olarak örgütlendi. Bunların kadroları, seçkin öğretmenlerle takviye edildi.

iptidai (ilk) ve rüştiye (orta) sınıfları ile 6 yıllık olan bu okullara yönelen yoğun başvurular sonucu ve henüz söz konusu 3 okul amaca uygun bir çalışma düzenine kavuşturulmadan, maarif yönetimi popülist bir yaklaşımla başka okullara da "numune" adını vermek yolunu izledi. Bu konuda Abdurrahman Şeref Bey, kendisinden sonraki nazırların "beriki olsun da bu niye olmasın" zihniyetiyle rasgele başka okullara da numune adını verdiklerini, kendi döneminde dikilen fidanın meyve vermekten yoksun bırakıldığını söylemiştir. Diğer yandan, numune okullarında görev alan öğretmenlere diğer okullarda çalışan meslektaşlarından daha fazla aylık ödendiği için, bir bakıma öğretmenlere de maddi olanak sağlamak düşüncesiyle pek çok okula daha Maarif Nezareti tarafından "numune" adı verildi. Böylece, programı ve öğretim kadrosu ile sıradan rüştiyelerden farkı olmayan fakat ayrıcalıklı öğretmenlerin görev yaptığı ve kayırıl-mış çocukların alındığı bir dizi numune

mektebi ortaya çıktı. Öğretmenler, türlü yolları deneyerek bu okullara atanma yollan aradılar. Yönetimin göz yumması sonucunda da "numune" önadını alan özel okullar da açıldı. Oysa bunlarda normal iptidai ve rüştiye programlarını uygulamaktaydı.

1913'te Tedrisat-ı iptidaiye Kanun-ı Mu-vakkati'nin yayımlanması ile rüştiyeler ve iptidailer, "Mekatib-i tptidaiye-i Umumiye" adı altında birleştirilmeye başlandığında resmi ve özel numune rüştiyeleri de numune mektepleri adını aldı. 1915'te yayımlanan Mekatib-i Iptidaiye-i Umumiye Ta-limatnamesi'ne, numune mektepleri ile ilgili bazı maddeler eklendi. Buna göre numune mekteplerinin 6 dershaneli (sınıflı) olması, 6 devamlı sınıf mualliminden başka resim, elişleri, terbiye-i bedeniye, musiki, gına, atış, askerlik talimleri, yabancı dil, biçki-dikiş, yemek dersleri için de en çok 5 gezici muallim istihdamı öngörüldü. Numune mektepleri başmuallimlerine "müdür" unvanının verilmesi, müdürün 12 saat ders okutması ve ayrıca diğer öğretmenlerin derslerini denetlemesi, eğitim ve öğretimi geliştirici önlemler alması, her numune mektebinde bir muallimler meclisi ile bir de inzibat (disiplin) meclisi oluşturulması, söz konusu talimatnamede yer almıştı. 1922'de TBMM hükümeti Maarif Ve-kâleti'nin aldığı bir kararla ilkokul düzeyinde yabancı dil öğretimi kaldırıldı. Bu karar üzerine 4 Haziran 1923'te İstanbul Vilayeti Umumi Meclisi'nde numune okullarının durumu ele alındığında o zaman bu mecliste üye olan Abdurrahman Şeref Bey'in, İstanbul halkının öteden beri çocuklarına yabancı dil, özellikle de Fransızca öğretmek istemeleri gerçeğini ifade ederek salt istanbul'a mahsus olmak ve iptidailerin son sınıflarına konulmak üzere, programlarda Fransızcaya yer verilmesinin umumi meclisçe Maarif Vekâleti'ne arz edilmesi önerisi kabul edildi, istek Maarif Vekâleti'nce geri çevrildiğinden Umumi Meclis, kapanan numune mekteplerinin yerine, Fransızca öğretimi verecek olan Ameli Hayat Mektepleri'nin(-») açılmasını kararlaştırdı.

Bibi. Ergin, Maarif Tarihi, IV, 1111, 1183 vd; F. R. Unat, Türk Eğitim Sisteminin Gelişmesine Tarihi Bir Bakış, Ankara, 1964, s. 40-44, 139, 150, 153; N. Sakaoğlu, Osmanlı Eğitim Tarihi, İst., 1991, s. 139.

NECDET SAKAOĞLU




Yüklə 8,43 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   194   195   196   197   198   199   200   201   ...   980




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin