SCHILTBERGER, JOHANN
(9Mayıs 1381, Bavyera - 1429'dan sonra, Bavyera) Alman asker ve gezgin.
1394'te Leonard Richartinger adlı bir şövalyenin yanında Macaristan'a gitti ve Haçlı ordularıyla birlikte Niğbolu Savaşı'na katıldı. 28 Eylül 1396'da Türklere esir düştü. Edirne'ye getirilerek 15 gün kadar hapsedildi ve iki ay Gelibolu'da hapis kaldıktan sonra, herhalde padişahın payına düşen beşte bir esirlerden (pencik oğlanlarından) sayılıp, 1497 başında, Osmanlı ordusuna girerek I. Bayezid'in tüm seferlerine katıldı. Karamanoğulları seferinde ve Konya'nın alınmasında, 1398'de Samsun'un fethinde, 1399'da Sivas ve Malatya'nın, Temmuz 1401'de Erzincan'ın alınmasında bulundu.
1402'de Ankara Savaşı'na katılan Schilt-berger Osmanlı ordusunun yenilgisi üzerine Timur'un esiri oldu. Bundan sonra Timur'un seferlerine katıldı ve onun ölümünden sonra oğlu Şahruh'un emrine girdi. Bir ara Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf un kardeşi Miranşah'm yanına geçtikten sonra yeniden Şahruh'un oğlu Ebu-bekir'in maiyetine girdi. Oradan Altınor-du prenslerinden Çekre'nin yanına gönderildi ve ölümüne kadar onun yanında kalarak bir ara Memluklara elçi olarak gönderildi. 1424'te, Çekre'nin ölümünden sonra "Manstzuch" adını verdiği bir başka Moğol büyüğünün emrine girdi ve onunla Ab-hazya ve Gürcistan'a gitti. Orada Hıristiyan Mingrelyalıların arasına karışan Schiltber-ger kaçma fırsatını buldu ve 1427'de gemiye binerek Amasra yoluyla Konstantinopo-lis'e geldi. Burada üç ay kaldı, ancak Türkler tarafından görülüp geri istenileceğinden korkulduğundan, Patrikhane'de gizlendi ve kendi istediği gibi gezemedi.
Schiltberger Rumların kente İstimboli, Türklerin ise Stampol adını verdiklerini yazar ki bu terimler geç Bizans döneminde kentin bugünkü adına geçiş biçimlerini gösterir. Cenevizlilerin Pera dedikleri karşı tarafa ise Rumlar ve Türkler Galata derler. Üsküdar ise o tarihte Türklerin elindedir. Konumundan ve ilişkilerinden dolayı dönemin halk kültürüne yakın olan
Schiltberger Ahmedi'nin İskendername' sinde ve daha sonra 15. yy'ın sonuna ait Türk Konstantiniye efsanelerinde geçen Boğazin Büyük İskender tarafından açıldığı efsanesini aktarır. Ayrıca, büyük bir olasılıkla "Kızıl Elma" efsanesine temel olan Ayasofya önündeki atlı İustinianos heykelinin elindeki güç timsali yaldızlı tunç topun artık yerinde bulunmadığım ve bunun Müslümanların Hıristiyanlara galip geleceklerinin işareti olduğunu yazar.
Schiltberger Konstantinopolis'ten Karadeniz yoluyla ayrılır, Kilya ile Akkerman'a uğradıktan sonra, Boğdan'ın başkenti Su-ceava, Lemberg (Lvov), Krakow ve Breas-lau yoluyla 33 yıl sonra 1429'da Bavye-ra'ya döner. Yazmış olduğu ya da en büyük olasılıkla dikte ettiği esaret ve yolculuk hatıraları dönemin Anadolu'su ve Ortadoğu için basılan en eski kitaplardandır. Bilinen ilk baskısı dönemin Almancasıy-la Hie vahet an d Schildberger der vil wunders erfaren hatt in der heydenshafft und in d Türckey adıyla l473'te Ulm'de basıldı. Bunu leh Schildtbergerzoche auss von meiner heimat mit Namen auss der Stat München geleğen Bayern in der zeyt als künig Sigmund zu imgem in die hey-denschafft zocb dan was als man zait von Christi geburt dreizechenhundert und an dem vier und neüntzigestenjardiye başlayan 1475 Augsburg baskısı izledi. İlk baskıyla aynı adı taşıyan, yeri ve tarihi belirtilmeyen bir baskı, 1494 Frankfurt baskısı ve yeri belli olmayan 1513 baskısı ilk baskılar arasındadır. İ6. yy'da Ein wun-derbarliche unnd kürtzıveylige historie wie Schildtberger einer auss der Stat München in Bayern von den Türcken ge-fangen in die Heydenschafft gefüret unnd ıvider heymkommen Item was sichfür kri-eg unnd wunderbarlicher thaten dierveyl er inn der Hey denschafft gewesen zuget-ragen gantz kürtzıveylig zu lesen adıyla tarihsiz bir Nürnberg baskısından sonra 1549 Frankfurt Ein wunderlich undkurtz-weilige History, Wie Schildtberger einer auss der Stad München inn Bayern, von den Türcken gefangen inn die Heydensc-hafft gefüret unnd tuidder heim kommen ist, sehr lüstig zu lesen adlı baskısı esas alınarak, 1549 Nürnberg, 1551 Münih, 1554, 1557 ve 1595 Frankfurt, 1606 Magde-burg ve Frankfurt baskıları yapıldı. İki yüzyıl sonra Münih'te 1813'te yayımlanan ve 1814 ile 1823'te yeni baskıları yapılan A. J. Pensel'in tenkitli baskısı çıktı. Bunu 1859'da K. Fr. Neumann'ın ve Münih'te V. Langmantel'in 1885'te Tübingen'deki tenkitli yayınları izler. En son Ulrich Schlem-mer tarafından 1983'te Stuttgart'ta yayımlanmıştır. Tenkitli İngilizce çevirisi 1879'da Londra'da yayımlandı, ayrıca Odessa 1866 tarihli Rusça ve Sofya 1971 tarihli Bulgarca çevirileri vardır.
STEFANOS YERASİMOS
Dostları ilə paylaş: |