Hukukun temel kavramlari


 Devletler Genel Hukuku (Uluslararası Kamu Hukuku)



Yüklə 1,73 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə247/324
tarix31.12.2021
ölçüsü1,73 Mb.
#112305
1   ...   243   244   245   246   247   248   249   250   ...   324
huktemkavau211

10.3. Devletler Genel Hukuku (Uluslararası Kamu Hukuku)  
Devletlerarasındaki  hukuksal  ilişkiler,  iç  hukukun  geçirdiği  gibi  evrim  halindedir. 
Ancak bilindiği gibi iç hukukun gelişmesi daha erken ve daha hızlı olmuştur. Günümüzde iç 
hukuk  kuralları  büyük  ölçüde  yazılıyken,  devletler  genel  hukuku/uluslararası  kamu  hukuku 
kuralları ağırlıklı olarak yazılı değildir (Cansel vd. 2015: 353).  
Devletler  genel  hukuku,  devletlerarasındaki  ilişkileri  düzenleyen  hukuk  dalıdır.  Bu 
hukuk dalının geleneksel konusu devletlerarası ilişkilerdir. Bu nedenle devletler genel (umumi) 
hukuku olarak da adlandırılmaktadır. Devletler genel hukuku, iç hukuktan bağımsız bir hukuk 
dalıdır  ve  ilke  olarak  devletlerle  devletler,  devletlerle  uluslararası  kuruluşlar  ve  uluslararası 
kuruluşların  birbirleriyle olan ilişkilerini  incelemektedir. Aslında devletler genel  hukukunun 
konusu  devletler  ve  devletlerarası  ilişkiler  olmakla  beraber;  II.  Dünya  Savaşından  sonra 
evrensel  (Birleşmiş  Milletler  ve  bağlı  kuruluşlar)  ve  bölgesel  (Avrupa  Birliği,  Amerikan 
Devletleri Örgütü  gibi) uluslararası örgütler de devletler genel hukukunun konusu olmuştur. 
Yine özellikle II. Dünya Savaşından sonra gerçek kişiler de özellikle insan hakları ihlâlleri söz 
konusu  olduğunda  devletler  genel  hukukunun  öznesi  kabul  edilmeye  başlanmıştır.  Çünkü 
dünya,  totaliter  düzenlerden  ve  özellikle  Nazi  zulmünden  ve  yaşanan  diğer  kitlesel  hak 
ihlâllerinden  dolayı,  artık  insan  hakları  ihlâllerinin  bir  devletin  iç  işlerine  karışmama  ilkesi 
kapsamında değerlendirilemeyeceği konusunda uzlaşmıştır. Daha da önemlisi insan hakları söz 
konusu  olduğunda  karşılıklılık  (mütekabiliyet)  aranmaz.  Bundan  amaç,  devletlerin  yaptığı 
insan hakları ihlâllerini uluslararası hukukta  yaptırıma bağlamaktır. Günümüzde uluslararası 
örgütlerin  ve  bireylerin  de  devletler  hukukunun  öznesi  kabul  edilmesiyle  devletler  genel 
hukuku,  uluslararası  kamu  hukuku  olarak  adlandırılmaya  başlanmıştır.  Devletler  genel 
hukukunun başlıca kaynakları hukukun genel ilkeleri, uluslararası antlaşmalar, uluslararası örf 
ve  âdet  hukuku  kuralları  (teamül  hukuku),  mahkeme  kararları  ve  öğretidir.  Uluslararası 
antlaşmalar,  devletler  genel  hukukunun  yazılı  kaynaklarını  oluşturmaktadır.  Diğer  taraftan 
devletler,  uluslararası  hukuka  aykırı  davrandıkları  takdirde  onları  yargılayacak  ve  yaptırım 
uygulayacak  uluslararası  zorunlu  bir  yargı  mercii  bulunmamaktadır  (Yücel  2015:  191-192). 
Bununla birlikte günümüzde uluslararası sorunların barış yoluyla çözümlenmesi için diplomasi 
gelişmiş,  sorunların  antlaşmalara/yazılı  metinlere  göre  çözülmesi  yerleşmeye  başlamıştır. 


256 
 
Uluslararası antlaşmalara aykırılık iddialarının çözümü için Lahey Adalet Divanı, İnsan Hakları 
Komitesi,  Avrupa  İnsan  Hakları  Mahkemesi  gibi  uluslararası  kuruluşlar  oluşturulmuştur 
(Cansel vd. 2015: 353).  
Uluslararası  hukuku  oluşturan  kuralların  ortaya  çıkmasında  ve  uygulanmasında 
zorlayıcılığı  gerçekleştirecek  devletlerin  üstünde  bir  uluslararası  güç  yani  bir  uluslararası 
yasama organı ve merkezi yürütme organı bulunmadığından bu hukuk dalının “hukuk” niteliği 
hakkında  şüpheler  vardır.  Bunula  birlikte  devletlerin  birbirleriyle  kurdukları  ilişkilere,  bu 
hukuk  dalının  kurallarına  uymaya  özen  gösterdikleri  gözlemlenmektedir.  Bunun  nedeni,  bu 
kurallara  aykırı  davranışların,  uluslararası  alanda  ortaya  çıkaracağı  tepkidir.  Uluslararası 
hukukun  kendine  has  yaptırımları  şeklinde  nitelendirilecek  olan  bu  tepkiler,  devletin,  bir 
uluslararası  örgütteki  üyeliğine  son  verilmesi,  ambargo  ve  abluka  uygulanması,  iktisadi  ve 
diplomatik  ilişkilerin  kesilmesi,  sınırların  kapatılması  gibi  farklı  şekillerde  ortaya  çıkar. 
Özetlemek gerekirse, uluslararası hukuk düzeni, herhangi bir devletin iç hukuk düzeninde var 
olan yasama, yargılama ve zorlama organlarına tam olarak sahip değilse de kendine özgü bir 
hukuk düzeni olarak kabul edilmelidir. Uluslararası bilinç ve dayanışma arttıkça uluslararası 
hukuk da güçlenecektir. Bu alamda evrensel ve bölgesel örgütlerin kurulması etkili olmuştur. 
Bu kuruluşların  başında  Birleşmiş Milletler gelmektedir (Aybay vd. 2016:  256-257). Ancak 
Birleşmiş Milletler örgütü, uluslararası hukuk kurallarının uygulanmasını sağlayacak devletler 
üstü bir güç konumuna gelememiştir (Gözübüyük 2016: 42). 

Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   243   244   245   246   247   248   249   250   ...   324




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin