256
Uluslararası antlaşmalara aykırılık iddialarının çözümü için Lahey Adalet Divanı, İnsan Hakları
Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi uluslararası kuruluşlar oluşturulmuştur
(Cansel vd. 2015: 353).
Uluslararası hukuku oluşturan kuralların ortaya çıkmasında ve uygulanmasında
zorlayıcılığı gerçekleştirecek devletlerin üstünde bir uluslararası güç yani bir uluslararası
yasama organı ve merkezi yürütme organı bulunmadığından bu hukuk dalının “hukuk” niteliği
hakkında şüpheler vardır. Bunula birlikte devletlerin birbirleriyle kurdukları ilişkilere, bu
hukuk dalının kurallarına uymaya özen gösterdikleri gözlemlenmektedir. Bunun nedeni, bu
kurallara aykırı davranışların, uluslararası alanda ortaya çıkaracağı tepkidir. Uluslararası
hukukun kendine has yaptırımları şeklinde nitelendirilecek olan bu tepkiler, devletin, bir
uluslararası örgütteki üyeliğine son verilmesi, ambargo ve abluka uygulanması, iktisadi ve
diplomatik ilişkilerin kesilmesi, sınırların kapatılması gibi farklı şekillerde ortaya çıkar.
Özetlemek gerekirse, uluslararası hukuk düzeni, herhangi bir devletin iç hukuk düzeninde var
olan yasama, yargılama ve zorlama organlarına tam olarak sahip değilse de kendine özgü bir
hukuk düzeni olarak kabul edilmelidir. Uluslararası bilinç ve dayanışma arttıkça uluslararası
hukuk da güçlenecektir. Bu alamda evrensel ve bölgesel örgütlerin kurulması etkili olmuştur.
Bu kuruluşların başında Birleşmiş Milletler gelmektedir (Aybay vd. 2016: 256-257). Ancak
Birleşmiş Milletler örgütü, uluslararası hukuk kurallarının uygulanmasını sağlayacak devletler
üstü bir güç konumuna gelememiştir (Gözübüyük 2016: 42).
Dostları ilə paylaş: