İÇİndekiler 1 kiyametin alametleri 2



Yüklə 341,52 Kb.
səhifə8/8
tarix12.08.2018
ölçüsü341,52 Kb.
#70142
1   2   3   4   5   6   7   8

İMAN HAKKINDAKİ HADİSLER

Bu ümmetten yahudi olsun, nasara (hristiyan) olsun, Beni duyupta Bana iman etmeyen mutlaka Cehenneme girecektir. Hz. İbni Abbas (r.a.) 379. 9


Kim ki Allah için sever, Allah için buğz eder, Allah için verir ve Allah için vermez tutarsa, muhakkak o kimsenin imanı kemale ermiştir. Hz. Ebu Ümame (r.a.) 396. 7
Kişinin nerede olursa olsun, Allah’ı unutmaması imanının efdal (en üstün) olmasıdır.

Hz. Ubadetübnüs-Samit (r.a.) 132. 8


İmanın efdali, nerede olursan ol, Allah’ın seninle beraber olduğunu bilmekliğindir.

Hz. Ubadetübnüs-Samit (r.a.) 76. 9


İmanın en efdali; Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek, dilini Allah’ın yadında çalıştırmak, kendine hoş geleni başkasına da hoş görmek, istemediğini de başkası için de istememektir. Ya hayır söyle, ya sus. Hz. Muaz ibni Enes (r.a.) 76. 7
Şu üç şey imanın esasındandır: “La ilahe illallah” diyenden el çekmek. Biz, bunu diyene bir günahı sebebiyle, küfür isnad edemeyiz ve bir amelinden dolayı da İslamiyetten çıkaramayız. “Cihad”. Bu, Allah (Z.c.hz.)lerinin Beni baas etmesinden itibaren, deccal ile olan harbine kadar devam edecektir. Cihada alimin adaleti de, zalimin zulmü de mani olamaz (Yani başımızdakiler zalim, ben onun bayrağı altında harp edemem demek yok). “Kaderin hepsine” (hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna) iman etmek. Hz. Enes (r.a.) 259. 11
Kul imanın hakikatine erişemez; kendine istediğini halk için de istemedikçe.

Hz. Enes (r.a.) 483. 5


Kim imanın tadını bulmak isterse, bir adamı yalnız Allah için sevsin. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 397. 4
Kalpte iman demek, Allah’ı sevmek demektir. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 192. 11
Kadere iman, hemmi ve hüznü giderir. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 193. 5
İman çıplaktır. Elbisesi takva, süsü haya, sermayesi fıkıh ve meyvesi de ameldir. Hz. İbni Mes’ud (r.a.) 193. 7
Bir kimse zina ederse imandan çıkar. Bir kimse (dışarıdan) zorlanmadan içki içerse, imandan çıkar. Bir kimse halk nazarında iyi olan bir şeyi yağma ederse o da imandan çıkar. Hz. Şureyk (r.a.) 423. 5
Bir kul zina işlediğinde iman ondan çıkar ve bir gölge gibi başı üzerinde olur. O kimse o (masiyetten, yani günahtan) çekilince geri döner. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 49. 5
(Dininden dönen) bir kimseyi görürseniz onu katlediniz. Fakat ateşle yakmayın. Çünkü ateşle, ancak ateşin Rabbı azab eder. Hz. Hamza (r.a.) 150. 2

ALLAH’I ZİKRETMEK HAKKINDA HADİSLER

Hangi söz ki, onda Allah zikri bulunmaz ve Bana “salatü selam” getirilmeden başlanır, o bereketten mahrumdur ve onun hayrı noksandır. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 341. 4


Bir kimse Allah’ı çok zikrederse münafıklıktan kurtulur. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 408. 7
Bir kimse çok istiğfar ederse, Aziz ve Celil olan Allah onu her hem’den (gam, keder) kurtarır ve her sıkıntıdan halas eder ve onu hiç ummadığı yerden rızıklandırır. Hz. İbni Abbas (r.a.) 408. 6
Bir kimseye Allah rızık verirse “Elhamdülillah”ı çok etsin. Kimin rızkı geri kalırsa, “İstiğfar” etsin. Bir iş de kendisine hüzün verirse “La havle vela guvvete illa billah” desin. Hz. Ali (r.a.) 410. 8
Bir kimseye Allah nimet verir ve o kimse onun devamını isterse çok “La havle vela guvvete illa billah” desin. Sonra “Bostanına girdiğin zaman maşaallah la guvvete illa billah demeli değilmiydin?" mealindeki ayeti okudu. Hz. Ukbe ibni Amir (r.a.) 410. 9
Allah (Z.c.hz.) leri buyurur: “Ey kulum, sen beni tenhada zikrettiğinde, Ben de seni tenhada zikrederim. Sen Beni cemaat içinde zikredersen, Ben de seni onlardan daha hayırlı ve büyük bir toplulukta zikrederim.” Hz. İbni Abbas (r.a.) 329. 8
Allah (Z.c.hz.) leri buyurur: “Beni zikretmesi kendisini Benden bir şey talep etmekten alıkoyan kimseye, o istemeden Ben nasip ederim.” Hz. Huzeyfe (r.a.) 329. 10
Allah (Z.c.hz.) leri buyurur: “Benim dostlarımdan birine eza eden adam, Bana harp ilan etmiş demektir. Bana yaklaşmak için de farzları eda etmeye benzer bir şey yoktur. Kul Bana nafile ibadetle o derecede yaklaşmakta devam eder ki, Ben onu severim ve Ben onu sevince de gören gözü, işiten kulağı, tutan eli, yürüyen ayağı, akleden gönlü, konuşan dili olurum. Dua ederse kabul eder, bir şey isterse veririm. Yaptığım işler içinde, böyle kulumun ölümüne karar vermek kadar Bana güç gelen bir şey yoktur. Çünkü o kul ölümü sevmez, Ben de onu gücendirmeyi sevmem.” Hz. Aişe (r.a.) 330. 5
Dört şey vardır ki, sevabı yedi yüze çıkartır: Fisebilillah (Allah yolunda) vermek, Anaya ve babaya harcamak, Ramazan bayramında çoluk çocuğa kurban kesmek. Dört şeyde günahları siler: Ramazan orucu, Beytin haccı, Mescidi Nebevi’yi ve Kudüs’ü ziyaret. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 69. 11
Zikir, Allah yolundaki infake (vermeğe), yüz misli üstündür. (İnfak’da ise yedi yüz sevap vardır. Yani zikrin sevabı 70.000 dir.) Hz. Muaz ibni Enes (r.a.) 208. 15
Allah’ı “Zikri Hamil” ile zikret. Denildi ki; “Zikri Hamil nedir?” Buyurdu ki; “Zikri Hafi”dir. Hz. Damre ibni Habib (r.a.) 67. 2
Hafaza meleklerinin işitmediği zikir (Zikri Hafi), işittiği zikirden yetmiş kat fazladır. (Yani; 4. 900.000 sevaptır.) Hz. Aişe (r.a.) 208. 14
Bir kimse Allah yolunda gazaya yardım gönderse, kendisi de evinde otursa, onun için her bir dirheme karşı yedi yüz dirhem vardır. Kim de Allah yolunda canı ile gaza eder ve O’nun rızası uğrunda infakda bulunursa, onun her bir dirhemine yedi yüz bin dirhem vardır. Hz. Hasan (r.a.) 401. 11
Tenhada Allah’ı zikreden kimse, küffar ile saflar arasında tek başına mübareze eden gibidir. Hz. İbni Abbas (r.a.) 285. 5
İçinde Allah zikri olan evin Allah zikri edilmeyen eve göre durumu, dirinin ölüye olan durumu gibidir. Hz. Ebu Musa (r.a.) 391. 2
Zikrullah için toplanan hiçbir kavim yoktur ki, onları melaike sarmasın ve rahmet kaplamasın. Hz. Abdullah et Temimi (r.a.) 369. 6
Bir kavim Allah’ı zikretmeden toplanıp dağılırsa, merkep leşine toplanıp dağılmış gibi olur. Ve bu toplanma da onlar için pişmanlık vesilesi olur. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 369. 5

NAMAZ HAKKINDAKİ HADİSLER

Bir adamın imamla alacağı tekbir, bin deveyi Haremi Şerif’e kurban yollamasından hayırlıdır. Hz. İbni Ömer (R.A.) 198. 9

Bir kimse abdest aldığında, abdestini güzelce alır, sonra namaza kalkar ve o namazın rükuunu, secdelerini ve ondaki kıraati tam olarak yerine getirirse, namazı ona; “Sen beni muhafaza ettiğin gibi Allah da seni muhafaza etsin.” der. Sonra o namaz, bir ziya ve nur ile semaya yükseltilir ve o namaz için semanın kapıları açılır. Kul abdestini güzel almaz, rüku, secde ve kıraatini tam yapmazsa, namazı ona: “Sen beni zayi ettiğin gibi Allah da seni zayi etsin.” der. Sonra o namaz, üzerinde bir zulmet olduğu halde semaya yükseltilir. Lakin semanın kapıları açılmaz. Sonra o namaz eski bir elbise gibi dürülür ve sahibinin yüzüne vurulur. Hz. Ubade (R.A.) 39. 15
Evinden çıkacağın zaman iki rek’at namaz kıl. O seni kötü bir çıkıştan men eder. Evine girdiğinde de iki rek’at namaz kıl. O namaz da seni zararlı bir girişten men eder. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 43. 12
Sizden biri farz namazı kıldıktan sonra nafile (veya sünnet) namaz kılmak isterse, ya biraz ileri veya biraz geri çekilsin, yahut da biraz sağa veya sola gitsin. Hz. Abdurrahman ibni Sabit (r.a.) 51. 10
Sizden biri namazını bir sütre arkasında kılsın ve sütreye de yakın olsun. Bu takdirde şeytan onun namazını kesemez. Hz. Sehl ibni Ebu Hasme (r.a.) 51. 11
(Allah Teala buyurur ki;) “Ey Ademoğlu, günün evvelinde Ben’im için iki rekati deruhte et, sana o günün sonu için kafi olayım.” Hz. İbni Ömer (R.A.) 9. 3
“Duha”dan iki rekat, Allah yolunda kabul olunmuş bir hac ve bir umreye bedeldir. Hz. Enes (r.a.) 291. 10

A- CUMA NAMAZI HAKKINDAKİ HADİSLER

Cumada öyle bir saat vardır ki, kul onda Rabbına dua ettiğinde mutlaka kabul olur. O da imamın minbere kalktığı vakittir. Hz. Meymune (R.A.) 326. 6


Cumada uyku veya uyuklama şeytandandır. Sizden birisi uyukladığı zaman yerini değiştirsin. Hz. Hasan (R.A.) 238. 8
Cumayı terk edenler bundan vazgeçsin. Yoksa, Allah (Z.c.hz.)’leri bunların kalbini mühürleyecek sonra gafillerden olacaklardır. Hz. İbni Abbas (R.A.) 367. 7
Öyle kast ediyorum ki, cemaate bir imam tayin edeyim. Kendim de dolaşayım. Ve Cuma günü kimi evinde bulursam yakayım. Hz. İbni Mektum (R.A.) 145. 5
Cuma günü imam hutbede iken, yanındakine “sus” dersen, cumanı lağvetmiş olursun. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 58. 6
Sizden biri, Cuma günü mescitte uyuklarsa, oturduğu yeri değiştirsin. Hz. İbni Ömer (r.a.) 65. 3

B- NAFİLE NAMAZLAR HAKKINDAKİ HADİSLER




GÜZEL AHLAK İLE İLGİLİ HADİSLER

Ben, güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 245. 7


Mü’minin mizanında en ağır basacak şey, güzel ahlaktır. Muhakkak ki, Allah Teala işi ve sözü çirkin olan ve hayasızca konuşan kimseye buğz eder. Hz. Ebud Derda (r.a.) 15. 9
Aklın başı; Allah’a imandan sonra, haya (utanmak) ve iyi ahlaktır.

Hz. Enes (r.a.) 286. 12


Allah’a imandan sonra, aklın başı; insanlarla muhabbetli bulunmaktır. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 287. 7
Güzel ahlakın ifadesi şudur: Dünyadan nasip olana razı olur, nasip olmayana da kızmaz. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 139. 2 Güzel ahlak hataları eritir; suyun buzu erittiği gibi. Fena ahlak da ameli bozar; sirkenin balı bozduğu gibi. Hz. İbni Abbas (r.a.) 205. 11
Allah Teala şu kulu sever: Sattığında müsamahalı, aldığında müsamahalı, borcunu ödemede müsamahalı ve alacağını talepte de gene müsamahalıdır. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 17. 9
Allah (z.c. hz.)i her şeyde rıfk ve mülayemeti sever. Hz. Aişe (r.a.) 92. 14
Rıfk (mülayım olmak) ve rıfk ile muamele etmek uğurluluk, şiddetle muamele etmek de uğursuzluktur. Cenabı Hak bir evin hayrını murad ettiğinde, onlara rıfk kapısını açar. Rıfk nerede bulunursa orasını zinetlendirir. Şiddet ise orası için leke olur. Hz. Aişe (r.a.) 100. 3
Cennette altından bir direk ve üzerinde zebercetten şehirler vardır ki, onlar cennete yıldızlar gibi ışık verirler. Ve bunlar Allah rızası için birbirlerine muhabbet edenler içindir.

Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 125. 6


Cennette öyle köşkler vardır ki; içindeki dışındakini, dışındaki içindekini görür. Bunlar; sözü hoş, selamı çok olana, yemeği çok yedirenlere, oruca devam edenlere ve gece namazı kılanlara verilir. Hz. İbni Ömer (r.a.) 125. 9
Merhamet edene, Allah merhamet eder. Yerdekilere merhamet edin, Allah da size merhamet etsin. Hz. İbni Amr (r.a.) 209. 3
Cömert; Allah’a, insanlara ve cennete yakındır. Cehennemden de uzaktır. Cimri ise Allah’tan, insanlardan ve cennetten uzaktır. Ve cehenneme yakındır. Cahil cömert, Allah (z.c.hz.)lerine, hasis (cimri) abitten daha sevimlidir. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 213. 5

Cömert, ancak Allah’a hüsnü zannı olduğundan cömertlik yapar. Hasis ise, ancak Allah’a sui zannı sebebiyle cimrilik yapar. Hz. Ebu Ümame (r.a.) 213. 6


Sabır ilk sadmededir. (Musibetin ilk geldiği anda.) Hz. Enes (r.a.) 217. 9
Sabır imanın yarısı, yakin de imanın tamıdır. Hz. İbni Mes’ud (r.a.) 217. 12
Sükut (susmak), ahlakın seyyididir. Hz. Enes (r.a.) 219. 8
Üç şey vardır ki; onlar kimde bulunursa, Allah onu kolay bir şekilde hesaba çeker ve rahmetiyle cennetine koyar: Mahrum edene ihsanda bulunmak, zulmedeni affetmek, uğramayanı arayıp sormak. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 263. 7
Üç kişi için gökler, yer, gece, gündüz ve melekler istiğfar ederler: Alimler, talebeler ve cömertler. Hz. İbni Abbas (r.a.) 267. 4
Sana Allah’dan korkmanı tavsiye ederim. Zira o korku, bütün işlerinin zinetidir. Sana Kur’an okumanı, Allah’ı zikretmeni tavsiye ederim. Zira o, senin semada anılmana sebeptir, yeryüzünde ise senin için nurdur. Sükutunun uzun olmasını tavsiye ederim. Ancak hayır söz müstesna. Zira bu sükut, şeytanı senden uzaklaştırır. Ve din işinde sana yardımcı olur. Çok gülmekten de sakın. Çünkü o, kalbi öldürür ve yüzün nurunu giderir. Cihada mülazemet (devam) et. Çünkü o, ümmetimin ruhbanlığıdır. Miskinleri sev ve onlarla düşüp kalk. Kendinden aşağıdakine bak, yukarıdakine bakma. Zira, sana Allah’ın verdiği nimetleri küçümsememen için bu hal daha uygundur. Seninle alakayı kesseler de akrabanı ziyaret et. Acı da olsa hakkı söyle. Allah yolunda kınayanların kınamasından korkma. Kendi nefsin hakkında bildiğin şeyler, insanlardan seni alıkoysun. Yaptığın şeylerde onlara üstünlük taslama. Şu üç hasletin bulunması, kişiye ayıp olarak yeter; Kendi kusurlarını bilmeden başkasının kusurlarını görmesi, aynı hal kendisinde de olduğu halde başkalarında utanılacak hal görmesi ve arkadaşına eziyet etmesi. Ey Ebu zer! Tedbir gibi akıl (şüpheli şeylerden), sakınmak gibi verağ, güzel huy gibi de şeref yoktur. Hz. Ebu Zer (r.a.) 157. 4
Altı şey güzeldir, lakin şu altı sınıf insanda daha güzeldir: Adalet güzeldir, lakin ümerada (idarecilerde) daha güzeldir. Cömertlik güzeldir, lakin zenginde daha güzeldir. Verağ güzeldir, lakin alimlerde daha güzeldir. Sabır güzeldir, lakin fukarada daha güzeldir. Tövbe güzeldir, lakin gençlerde daha güzeldir. Haya güzeldir, lakin kadınlarda daha güzeldir. Hz. Ali (r.a.) 297. 6

KÖTÜ AHLAKLA İLGİLİ HADİSLER


(RAMUZ EL-EHADİS’DEN)

Bismillahirrahmanirrahim

Bilir misiniz, insanların cennete girmelerini en çok sağlayan şeyler nelerdir? Allah korkusu ve güzel ahlaktır. Bilir misiniz, insanların cehenneme girmelerine en çok sebep olan şey nedir? İki aralıktır; Ağız ve bacak arasıdır. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 12. 8
Güzel ahlak hataları eritir; suyun buzu erittiği gibi. Fena ahlak da ameli bozar; sirkenin balı bozduğu gibi. Hz. İbni Abbas (r.a.) 205. 11
Allah’ın hiç sevmediği kişiler, düşmanlıklarında çok şiddetli olanlardır. Hz. Aişe (r.a.) 8. 3
Allah’ın insanlardan en nefret ettiği kişi, sığırın diliyle ağzını karıştırdığı gibi, (yanlışı doğru, doğruyu yanlış göstermek için) konuşurken dilini dolaştırıp duran belagat sahibi kimsedir. Hz. Abdullah ibni Amr (r.a.) 8. 6
Kıyamet gününde Allah’ın, mahlukatı içinde en çok buğz ettiği kimseler şunlardır: Yalancılar, kibirliler ve din kardeşlerine karşı kalplerinde (gizli) kin besledikleri halde, onlarla buluştuklarında kendilerine (görünüşte) iyi muamele yapanlar, bir de Allah ve Rasulüne çağrıldıklarında yavaş davranan, fakat şeytan ve onun emrine çağrıldıklarında ise süratle hareket edenlerdir. Hz. Vezin ibni Ata (r.a.) 8. 7
Cibril (A.S.) Bana geldi ve dedi ki: “Ya Muhammed (S.A.V), Allah içkiye, onu yapana, yaptırana, içene, taşıyana, kendisine taşınılan kimseye, satana, satın alana, sakiliğini yapana ve onu içirene lanet etti.” Hz. Abbas (r.a.) 11. 2
Zulümden sakının. Zira zulüm, kıyamet gününde karanlıktır. Cimrilikten de sakının. Zira cimrilik, sizden öncekileri helak etmiş, onları birbirlerinin kanlarını akıtmaya ve haram olan haklarını helal saymaya sevketmiştir. Hz. Cabir ibni Abdullah (r.a.) 13. 12
İki kimse vardır ki, Allah Teala kıyamet gününde onlara bakmaz: Sılai rahmi kesene (akrabayı yoklamayı) ve kötü komşuya. Hz. Enes (r.a.) 15. 10
Sizin Allah Teala’ya en sevimli olanınız, yemesi en az ve bedenen en hafif olanınızdır. Hz. İbni Abbas (r.a) 17. 7
Münafıkın alameti üçtür: Söylediği vakit yalan söyler, va’dinde durmaz ve emanete hıyanet eder. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 5. 4
Kuldan Allah’ın ilk çekip aldığı şey, “haya”dır. O zaman, O (Allah) gazap eder. Ve kul gazaba uğramış duruma gelir. Sonra kendisinden “emanet”i alır. O zaman o kimse “hain ve hor” olur. Sonra ondan “rahmet”i alır. O zaman da o kimse katı kalpli ve kaba olur. İşte o zaman onun boynundan İslam bağını çözer. Artık o kimse, lanete uğramış ve lanetlenmiş şeytan olur. Hz. Enes (r.a.) 161. 3

Bu ümmetin en şerlilerini size haber vereyim mi? Onlar; bağırarak konuşanlar, belagatla konuşmaya zorlananlar ve çok lafçılardır. Bu ümmetin hayırlılarını da size haber vereyim mi? Onlar ahlakça en güzel olanlardır. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 164. 8


Kibirden sakınınız. Hiç şüphe yok ki kibir, şeytanı Adem (A.S.)’a secde etmemeye sevk etmiştir. Hırstan da sakınınız. Zira hırs, Adem (A.S.)’ı malum ağaçtan yemeye sevk etmiştir. Hasetten de sakınınız. Zira Adem (A.S.)’ın iki oğlundan biri, kardeşini ancak haset sebebiyle öldürmüştür. İşte bunlar, her hatanın aslıdır. Hz. İbni Mes’ud (r.a.) 173. 5
Gıybetten sakının. Zira muhakkak ki gıybet, zinadan daha şiddetlidir. Adam zina eder ve tövbe eder de Allah onun tövbesini kabul eder. Gıybet sahibine gelince, gıybetini yaptığı kişi onu affetmedikçe, mağfiret olunmaz. Hz. Cabir ve Ebu Said (r.a.) 174. 1
Ana ve babaya karşı gelmekten sakınınız. Cennetin kokusu bin yıllık mesafeden alınır. Halbuki ana babaya asi olan, sılai rahmi terk eden, yaşlı olduğu halde zina eden, kibirle elbisesini yerde sürükleyen kimseler cennetin kokusunu alamazlar. Büyüklük ancak Aziz ve Celil olan Allah’a mahsustur. Hz. Ali (r.a.) 174. 8
Kul bir yalan söyler ki, melek onun ağzının kokusundan bir mil öteye kaçar. Hz. İbni Ömer (r.a.) 104. 11
Yalandan sakının. Zira yalan, fücura (açıkça günah işlemeye) götürür. Fücur ise ateşe götürür. Muhakkak ki adam (kişi) yalan söyler ve yalan söylemekte devam ederse, Allah indinde “çok yalancı” olarak yazılır. Size doğruluğu tavsiye ederim. Zira doğruluk iyiliğe götürür. Ve iyilik de cennete götürür. Muhakkak ki adam doğru konuşur ve doğruluğa devam ederse, Allah indinde “sıddık” diye yazılır. Hz. İbni Mes’ud (r.a.) 176. 5
Bir adam ki, yalan yemin ile birisinin malını alırsa, cennet ondan el çeker ve cehennem ona vacip olur. Bu mal, isterse bir misvak dalı olsun. Hz. Ebu Ümame (r.a.) 178. 6
Bir adam ki, bir müslümanın malını yalan yere yeminle alırsa, kalbine nifaktan kara bir leke yerleşir ve kıyamete kadar da bu hal devam eder. Hz. Salebe (r.a.) 178. 7
Ara bozmaktan sakının. Zira o, helak edicidir. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 176. 8
Kin tutmaktan sakının. Zira o, helak edicidir. Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) 177. 3
Medihten (insanları yüzüne karşı övmekten) sakınınız. Zira o, (methedilen kişiyi adeta) boğazlamaktır. Hz. Muaviye (r.a.) 177. 5
Cennet, cömertler yurdudur. Cenabı Hakk’a yemin ederim ki; hasis (cimri), ana babaya asi ve verdiğini başa kakan kimse oraya giremez. Hz. Enes (r.a.) 200. 7
Allah, üç sınıfa lanet eder: Ana-babaya asi olana. Bir kadınla kocasının arasını bozmaya koşana ve sonra o kadını alana. Birbirine darılsınlar ve hasetleşsinler diye, bazı sözlerle iki mü’minin arasını açmaya koşan adama. Hz. Ömer (r.a.) 267. 2
Beş şey, oruç ve abdestte hayır bırakmaz: Yalan, gıybet, söz taşıma, şehvet nazarı ile harama bakmak, yalan yere yemin etmek. Hz. Enes (r.a.) 279. 7
Altı şey amelleri mahveder: Halkın ayıbı ile meşgul olmak, kalp katılığı, dünya sevgisi, haya azlığı, uzun emel, zalimin zulmüne devam etmesi. Hz. Adiyy (r.a.) 297. 3

1131 - Ebu Ümâme (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Bir kavm, içinde bulunduğu hidayetten sonra sapıttı ise bu, mutlaka cedel sebebiyle olmuştur." Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bunu söyledikten sonra, delil olarak) şu âyeti okudu: "Onlar: "Bizim tanrımız mı yoksa O mu daha iyidir?" dediler. Sana böyle söylemeleri, sırf tartışmaya girişmek içindir. Onlar şüphesiz münakaşacı bir millettir" (Zuhruf 58). Tirmizî, Tefsir, Zuhruf, (3250); İbnu Mâce,Mukaddime 7.


1132 - Yine Ebu Ümâme (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim haksız olduğu bir münakaşayı terkederse kendisine cennetin kenarında bir ev kurulur. Haklı olduğu bir münâkaşayı terkedene de cennetin ortasında bir ev kurulur." Tirmizi, Birr 58, (1994); Ebu Dâvud, Edeb 8, (4800); İbnu Mâce, Mukaddime 7, (51); Nesâî, Edeb (6, 21).

1133 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) hazretleri anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurdular: "Kur'an hakkında münakaşa küfürdür" Ebu Davud, Sünnet 5, (4603).



1134 - Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Allah'ın en ziyade buğzettiği erkek, şiddetli düşmanlık yapan hasımdır." Buhari, Ahkâm 34, Mezâlim 15, Tefsir, Bakara 37; Müslim, İlm 5, (2668); Tirmizî, Tefsir, Bakara, (2980); Nesâî, Kadât 33, (8, 247, 248).
1135 - Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Biz kader hususunda münâkaşa ederken Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) çıkageldi. Öylesine kızdı ki, öfkenin hâsıl ettiği kızıllıktan, yüzünde sanki nar taneleri ortaya çıkmıştı. Bize şöyle çıkıştı: "Bununla mı emredildiniz, yoksa ben size bunun için mi gönderildim. Bilin ki, sizden öncekileri, dinî meselelerdeki münâkaşalarını çokluğu ve peygamberleri hakkında düştükleri ihtilafları helâk etmiştir." Bir rivayette şu ziyade mevcuttur: "Kader hususunda münakaşa etmemeniz için yemin verdim. " Tirmizî, Kader 1, (2134); İbnu Mâce, Mukaddime 10, (85).
1136 - İbnu'l-Müseyyeb (rahimehullah) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ashâbının (radıyallahu anhüm) arasında otururken, bir adam Hz. Ebu Bekir'e hakaretâmiz sözler sarfederek cefa verdi. Ancak Hz. Ebu Bekir (radıyallahu anh) adama karşı sükût etti. Adam ikinci sefer aynı şekilde hakaret ederek eziyet verdi. O yine sükût etti. Adam üçüncü sefer de eziyet verince Hz. Ebu Bekir (adama hak ettiği cevabı vererek) intikamını aldı. Bunun üzerine Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) hemen kalktı. Hz. Ebu Bekir: "Ey Allah'ın Resûlü, yoksa bana darıldınız mı?" diye sordu. "Hayır"dedi. "Ancak semadan bir melek inmiş, sana söylediklerini tekzib ediyordu. Sen intikamını alınca melek gitti, şeytan oturdu. Bir yere şeytan oturdu mu ben orada duramam. " Ebu Dâvud, Edeb, 49 (4896, 4897).
1137 - İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ) hazretleri şöyle buyurmuştur: "Kardeşinle münâkaşa etme, zîra münâkaşanın hikmeti anlaşılmaz, sıkıntısı eksik olmaz, tutamayacağın bir vaadde de bulunma." Rezîn ilavesidir.
Yüklə 341,52 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin