İçindekiler Nuray Alagözlü



Yüklə 0,61 Mb.
səhifə3/6
tarix31.10.2017
ölçüsü0,61 Mb.
#23067
1   2   3   4   5   6

Kaynakça
Dik, S. 1989. The Theory of Functional Grammar: The Structure of the Clause. Dordrecht: Foris Publications.

Smith, C. 1997. Parameter of Aspect. Dordrecht: Kluwer.



10 Mayıs 2007 11.30-12.00 A Salonu

Belma Haznedar



Boğaziçi Üniversitesi

haznedab@boun.edu.tr

_______________________________________________________


İkidillilikte Dillerarası Etkileşim
Son yıllarda ikidillilik alanında yapılan çalışmalarda, genellikle dillerarası etkileşim süreçlerinin incelendiği görülmektedir. Hulk ve Müller’in (2000) dillerarası etkileşim kuramına göre, ikidillilikte etkileşim özellikle, sözdizimi ile edimbilimsel (syntax-pragmatics) arabirimde ortaya çıkmaktadır. Buna göre, dillerarası etkileşim (i) dil yapısı ve edimbilim süreçlerini içermeli ve (ii) her iki dilde de sözkonusu arabirimde örtüşme olmalıdır.

Bu çalışmanın amacı, bu varsayımı, anadili Türkçe ve İngilizce olan ikidilli bir çocuktan elde edilen verilerle sınamaktır. Bu çerçevede, Türkçe ve İngilizce’yi aynı anda edinen bir çocuğun (A-J) Türkçe’sindeki özne kullanımı, anadili Türkçe olan tekdilli bir çocukla karşılaştırılmıştır. Uzun süreli veri toplama yöntemiyle elde edilen veri analizinde, her iki çocuğun kullandığı ve düşürdüğü özneler ve çeşitleri incelenmiş olup, ikidillilik ve tekdillilikte görülen farklar belirlenmiştir. Anadili Türkçe olan tekdilli çocuk %33 oranında özne kullanırken, ikidilli (Türkçe-İngilizce) çocuğun %60 oranında özne kullandığı görülmüştür. Aşağıdaki örnekte de görüleceği üzere, ikidilli çocuğun kullanmaması gereken yerlerde bile, özne kullandığı görülmüştür.


(i) Araştırmacı: Dün ben gittikten sonra, bahçede Gözde’yle oynadın mı?

A-J: ben oyna-dı-m (24 Mayıs 2005)


İkidilli çocuğun yukarıdaki örnekte kullandığı özne ‘ben, İngilizce’nin Türkçe üzerindeki etkilerini göstermektedir. Bu bulgular, son yıllarda farklı dil bileşenleri ile yapılan ikidillilik çalışmaları ile uyum göstermektedir. (bkz. Paradis & Navarro, 2003).

Kaynakça
Hulk, A. & Müller, N. 2000. Bilingual First Language Acquisition at the Interface between Syntax and Pragmatics. Bilingualism: Language and Cognition 3, 227–244.

Paradis, J. & Navarro, S. 2003. Subject Realization and Crosslinguistic Interference in the Bilingual Acquisition of Spanish and English. Journal of Child Language 30, 1–23.

Serratrice, L., Sorace, A. & Paoli, S. 2004. Crosslinguistic Influence at the Syntax-Pragmatic Interface: Subjects and Objects in English-Italian Bilingual and Monolingual Acquisition. Bilingualism: Language and Cognition 7, 183-205.


11 Mayıs 2007 14.00-14.30 B Salonu

Kamil İşeri



Niğde Üniversitesi

kamiliseri@gmail.com

Türkçe Ders Kitaplarında (6. Sınıf) Yer Alan Metinlerin Türlerini Temsil Yeterliliği
Bu çalışmada yeni programa göre hazırlanmış 6. sınıf Türkçe ders kitabında yer alan metinlerin türlerini temsil yeterlilikleri metindilbilimsel açıdan ele alınacaktır. İncelemeye konu olan ders kitabında 6 tema ve bu temalara bağlı olarak 18 metin (her tema için 3 metin) yer almaktadır. Milli Eğitimin temel ilkeleri ve genel amaçları doğrultusunda hazırlanan ders kitapları bireyin dil gelişiminde önemli bir kaynak ve kılavuz olma niteliği taşımaktadır. Bu nedenle ders kitaplarına alınan metinlerin özenle ve amaca yönelik olarak seçilmesi gerekmektedir. Bunu yaparken de metindilbilim alanında belirtilen ölçütlerin temel alınmasını zorunlu kılmaktadır. Bu belirlemelere göre ders kitaplarındaki metinlerin türleri sınıflandırılarak Türkçe programında belirlenen, “bireyde tür bilincinin oluşmasına kaynaklık, örneklik” edip etmedikleri saptanmaya çalışılacaktır. Bu çalışmada 6. Sınıf Türkçe Ders kitabına seçilen metinler veri tabanını oluşturmaktadır.

Çalışmada Douglas Biber (1989) ve Jean - Michel Adam’ın (1999) belirlemiş oldukları metin tipolojileri temel alınacaktır. Bu altyapı doğrultusunda metinler değerlendirilecektir.

Metin türlerinin temsil yeterliliklerindeki sorunlar tür ile ilgili edinimlerin gerçekleştirilmesini engellemektedir. Başka deyişle tür kavramının yanlış ya da eksik algılanmasına yol açmaktadır. Bu nedenle ders kitaplarında yer alacak metinlerin metindilbilim alanında belirlenmiş ölçütler temel alınarak seçilmesi ve eğitim öğretim ortamlarına taşınması gerekmektedir. Ders kitapları hazırlanırken dilbilimsel bakış açısının olmaması bu sorunların devam etmesine neden olmaktadır.

Ders kitaplarına seçilen metinlerin türlerini temsil yeterliliklerinin yeterli düzeyde, tür dağılımının eşit ve bireyde tür bilincinin oluşmasına örneklik edecek düzeyde olup olmadığı bu çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır.


Kaynakça
Adam, J. M. 1999. Linguistique Textuelle: Des Genres de Discours aux Textes. Paris: Nathan.

Beaugrande, D. 1981. Introduction to Text Linguistics. London: Longman.

Beaugrande, D. 1984. Text Production. Ablex Publishing Corporation.

Biber, D. 1989 Typology of English Texts. Linguistics. 27, 3-43.

Brown, G. & Yule, G. 1983. Discourse Analysis. Cambridge: Cambridge University Press.

Dijk, T. V. & Kintsch, W. 1983. Strategies of Discourse Comprehension. London: Academic Press.

Günay, D. 2003. Metin Bilgisi. İstanbul: Multilingual.

Filliettaz, L. 2001. Les Types de Discours. Circle de Linguistique Appliquée a la Communication 8, 1576–4737. http//www.ucm.es/info/circulo/no8/filliettaz. htm.

Keçik, İ. ve Uzun, L. 2004. Türkçe Sözlü ve Yazılı Anlatım. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları.

Özdemir, E. 1994. Yazınsal Türler. Ankara: Ümit Yayıncılık.



11 Mayıs 2007 09.30-10.00 C Salonu

Selçuk İşsever



Ankara Üniversitesi

issever@humanity.ankara.edu.tr



_______________________________________________________

Nesne Kaydırımı ve Türkçe

Germen dillerinin en belirgin özelliklerinden biri, sözlüksel birimlerin, kimi dilbilgisel etkenlere bağlı olarak, üretildikleri konumlardan taşınma zorunluluğunda olmasıdır. Aşağıda vurgusuz belirli adıllar bağlamında bu durum örneklenmektedir:






a.

Nemandinn

las

hana

ekki

(*hana).

(İzlandaca)




b.

Studenten

læste

den

ikke

(*den).

(Danca)







öğrenci.bel

oku-

onu

olm.













‘Öğrenci onu okumadı’

(Thráinsson, 2001)






a.

*Gestern

las

er

sie

nicht

(*sie).

(Almanca)







dün

oku-

o

onları

olm.













‘Dün o onları okumadı’

(Thráinsson, 2001)

Örneklerde görülen benzerliklerine karşın, bu dillerde, taşınabilen birimlerin sözdizimsel ulamı (AÖ, İÖ, SÖ vb.), eylemin sözdizimsel konumu, taşımanın yapılabildiği sözdizimsel konum ve ayrıca Durum-yükleme, biçimbilimsel/soyut Durum gibi farklı Durum türleri, taşınan birimlerin belirlilik/özgüllük ile ilgili anlamsal özellikleri gibi değişik dilbilgisel etkenlere dayalı farklılıklar gözlenmektedir (Thráinsson, 2001). Bu farklılıklar nedeniyle, İskandinav dillerindeki taşıma türü nesne kaydırımı (object shift), görece daha özgür özellikler sergileyen Almanca/Hollandacadaki taşıma türü ise çalkalama (scrambling) olarak adlandırılmaktadır.

Erguvanlı (1984)’ten alınan aşağıdaki örnekler, benzeri bir olgunun Türkçede de bulunduğunu göstermektedir (ayrıca bkz. Tosun (1999) ve Öztürk (2004)):

(3) a. Ali bu kitabı hızlı (*bu kitabı) okuyor.

b. Ali (*kitap) hızlı kitap okuyor.

Alanyazındaki genel görüşe göre, Türkçede Durum-yükleme aynı zamanda özgüllük ve gönderimselliği de imlemekte ve yalnızca [+özgül]/[+gönderimsel] AÖ’ler taşınabilmektedir (ör. Tosun (1999), Öztürk (2004)). Buna karşın, Kornfilt (2003) Türkçede özgül olmasa da Durum-yüklü tüm öbeklerin çalkalanabileceğini ileri sürmektedir. Ancak, açık Durum-yüklü olmayan [-özgül]/[-gönderimsel] AÖ’lerin uygun söylem bağlamlarında taşınabileceğini gösteren aşağıdaki örnekler, gerek Durum-yükleme gerekse özgüllük/gönderimsellik koşullarının fazla katı olduğunu sezdirmektedir:

(4) A:Sen tatilde herhalde çok kitap okumuşsundur.

B.Kitapi hiç ti okumadım. (Ama bol bol gezdim.)

(5) A:Oğlum yemeğini yesene.

B:Yemeki daha demin ti yedim.

Dolayısıyla, (3) a-b örneklerinde görüldüğü gibi Durum ve özgüllük/gönderimsellik Türkçenin sözcük dizilişi ile genel olarak etkileşim içindeyse de, (4)-(5) örnekleri, Türkçede ilgili taşıma olgusunun alanyazında ele alındığından daha karmaşık olduğunu sezdirmekte ve Türkçenin nesne kaydırımı/çalkalama özelliklerinin neler olduğu ve nasıl açıklanması gerektiği sorusunu gündeme getirmektedir.

Bu doğrultuda, bu çalışma, nesne kaydırımı/çalkalamanın açıkça gözlendiği diğer dillerle Türkçenin ilgili özelliklerini karşılaştırarak Türkçede söz konusu taşımaların niteliklerini betimlemeyi ve (3) a-b örnekleriyle (4)-(5) örnekleri arasındaki karşıtlığın nedenlerini bu bağlamda ele almayı amaçlamaktadır.


Kaynakça

Erguvanlı, E. 1984. The Function of Word Order in Turkish Grammar. Berkeley: California Üniversitesi Yayınları.

Kornfilt, J. 2003. Scrambling, Subscrambling, and Case in Turkish. Karimi, S. (Haz.), Word Order and Scrambling, (125-155). Oxford/Berlin: Blackwell Publishers.

Öztürk, B. 2004. Case, Referentiality, and Phrase Structure. Doktora Tezi, Harvard Üniversitesi.

Thráinsson, H. 2001. Object shift and scrambling. Baltin, M. & Collins, C. (Haz.), The Handbook of Contemporary Syntactic Theory. Berlin: Blackwell.

Tosun, G. 1999. Specificity and Subject-Object Positions/Scope Interactions in Turkish. First Manchester Conference on Turkic Languages toplantısında sunulan bildiri.


10 Mayıs 2007 14.30-15.00 A Salonu

Ferhat Karabulut



Celal Bayar Üniversitesi

karabulutferhat@mynet.com



Dilde İkonlaşma
Bu çalışmada, Peirce and Saussure tarafından eş zamanlı olarak geliştirilen ve iletişimi göstergelerden oluşmuş bir aktarım olarak gören Semiotik biliminin ışığında dilde ikonlaşma ele alınacaktır. Peirce, işaretleri (sign) üçlü sisteme (icon-index-symbol) dayalı ele alırken, Saussure işareti iki terim arasındaki yapısal ilişki gibi görmüş ve işaretin ikili (signifier-signified) yönüne dikkat çekmiştir.

Görsel gösterge olarak kabul edilen ikon (görsel gösterge), zamanla dil içi bir oluşuma da aktarılmıştır. Gerçekte Peirce, ikincil işaret sistemini oluşturan icon (görsel gösterge), index (belirti) ve symbol (sembol/simge) arasındaki ayırıma olduğu kadar, benzerliğe de dikkat çekmiştir. Resim, grafik, portre gibi görsel göstergeler, benzerlik yönünden gösterdikleri varlığı doğrudan işaretleseler de tam olarak varlığın kendisini karşılamazlar. Benzer şekilde, dilsel göstergeler her ne kadar resim tipi benzerlik ilşkisi ile gösterdikleri varlığı birebir işaretlemeseler de kullanım yerlerine ve biçimlerine göre görsel göstergeye dönüşebilmektedirler.

Bugün özellikle bilgisayar ve reklam dilinde ikonlaşmadan büyük ölçüde faydalanılmaktadır. Örneğin Coca Cola ve Pepsi gibi hem dilsel hem de görsel göstergeler iletişim unsuru olarak kullanılmaktadırlar. Coca Cola yazısı hem bir dil işaretleyeni hem de bir ikonlaşmadır. Dilde, cümle yapılarında önceliklilik ikonlaşmayı öngörür. Örneğin Ben dün geldim ile Dün ben geldim cümleleri tam olarak aynı işaretlemeyi yapmazlar. Başka bir ikonlaşma ise sıralılıktan doğar. Geldim, gördüm, yendim cümlesinde böyle bir ikonlaşma söz konusudur, çünkü gelme işi en önce, görme işi sonra, yenme işi ise en son gerçekleşmiştir. Bir diğer dil ikonu örneği de tekrarlarla oluşur. Örneğin Seni seviyorum ile Seni çok çooook seviyorum aynı görselliği ve anlamı ifade etmez.
Kaynakça
Johanson, J. D.1988. The Distinction between Icon, Index, Symbol in the Study of Literature. Semiotic Theory and Practice. Berlin. Walter de Gruyter.

Johanson, J. D. 2002. Sign in Use: An Introduction to Semiotics. New York: Routledge.

Peirce, C. S. 1960. Collected Papers of Charles Sanders Peirce (İlk baskı 1931-58) ( I , II). Cambridge: Harvard University Press.

Rıfat, M. 2005. XX. Yüzyılda Dilbilim ve Göstergebilim Kuramları: 1. Tarihçe ve Eleştirel Düşünceler. Istanbul: YKY.

Rıfat, M. 2005. XX. Yüzyılda Dilbilim ve Göstergebilim Kuramları: 2. Temel Metinler. Istanbul: YKY.

Saussure, F. 1997. Course in General Linguistics. Open Court Classics: Chicago.



10 Mayıs 2007 10.00-10.30 C Salonu

Ayşe Banu Karadağ



Yıldız Teknik Üniversitesi

aysebanukaradag@gmail.com

Disiplinler Arasılık ve Çeviribilim: Disiplinler Arası Yaklaşımların Çeviri Eğitimine Olası Yansımaları
Bu bildirinin amacı, farklı kuramsal görüşler çerçevesinde çeviri eğitimine ilişkin nasıl bir yaklaşım benimsenmesinin daha yararlı olabileceğini sorgulamaktır. Benimsenen amaç doğrultusunda öncelikle çeviri eğitiminde saptanan temel sorunlara değinilecek, daha sonra da bu sorunlara ne tür çözümler getirildiği açıklanacaktır. Bildirinin veritabanı olarak, Yıldız Teknik Üniversitesi Fransızca Mütercim-Tercümanlık Anabilim Dalı ve Marmara Üniversitesi İngiliz Dili ve Eğitimi Anabilim Dalı öğrencilerinin çeviri derslerinde sergiledikleri çeviri yaklaşımları kullanılacaktır.

Belirtilen bu amaç ve kapsam doğrultusunda, çeviri eğitimine ilişkin kuramsal görüşleriyle tanınan Hans Hönig’in küçük-ölçekli ve büyük-ölçekli çeviri güdümleri ve aktarım/çeviri edinci kavramlarına değinilecektir. Hönig, çeviri eğitimine nereden başlanılması konusunda dilbilimsel ve çeviribilimsel temellere ilişkin bilgilendirici bir girişin gerekliliğini vurgulamaktadır. Bu vurgu noktasını belirttikten sonra ise, çeviri eğitiminde kuram temelli bir yaklaşımın zorunlu olduğunun altını çizmektedir.

Çeviri derslerinde kuram-temelli bir yaklaşımın benimsenmesi ve çeviri eğitimi için bu tür yaklaşımlardan hareketle yöntem oluşturulması çerçevesinde Hans. J. Vermeer’in “skopos kuramı”na değinilecektir. Öğrencilerin çeviriye ilişkin özgüven eksikliklerini gidermek amacıyla, sınıf ortamında Vermeer’in skopos kuramında ön plana çıkan “skopos”, “çeviri işi”, “çevirmen” (“uzman”) ve “işveren” kavramları temel alınarak yapılan çeviri uygulamalarından örnekler sunulacaktır.

Bildirinin sonunda ise, çeviri eğitiminde uygulanan farklı çeviri yöntemlerinin olası yararları ve zararları tartışılacak ve disiplinlerarasılığa önem veren, kuram-temelli çeviri yaklaşımlarından öğrencilerin nasıl yararlanabileceği açıklanmaya çalışılacaktır.


Kaynakça
Bassnett-McGuire, S. 1980. Translation Studies. Londra: Methuen.

Bengi-Öner, I. 1999. Çeviribilimde ‘Bütünleyici Bir Yaklaşım’ Üzerine Eleştirel Görüşler ve Öneriler. Varlık 1018, 18-25.



Bengi-Öner, I. 1999. Çeviri Bir Süreçtir… Ya Çeviribilim. İstanbul: Sel Yayıncılık.

Bengi-Öner, I. 2001. Çeviribilim Terimleri Sözlüğü. İstanbul: Sel Yayıncılık.

Catford, J. C. 1965. A Linguistic Theory of Translation. Oxford:Oxford University Press.

Ece, A. 1998. FromTheory to Practice’ to ‘Theory in Practice’. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Boğaziçi Üniversitesi: İstanbul.

Hermans, T. 1985. Translation Studies and a New Paradigm. Hermans, T. (Haz.), The Manipulation of Literature. (7-15). Londra: Croom Helmes.

Holmes, J. S. 1972. The Name and Nature of Translation Studies, Translated Papers on Literary Translation and Translation Studies, (66-88). Amsterdam: Rodopi.

Vermeer, H. J. 1989. Scopos and Commission in Translational Action. Chesterman, A. (Haz.), Readings in Translation Theory, (173-200). Oy Finn Lectura Ab.

11 Mayıs 2007 14.30-15.00 B Salonu

Muhsin Karaş



Abant İzzet Baysal Üniversitesi

muhsinhasan@yahoo.com

_______________________________________________________


Dünyadaki Dil Politikaları Işığında Türk Dili ve Ulusal Kimlik Sorunu
1900 ile 1937 yılları arasında ortaya çıkan ulusal dillerin sayısı bir önceki bin yılda ortaya çıkanlarla neredeyse eşittir. 1989’da Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla ortaya çıkan ulusal dil sayısı da II. Dünya Savaşından sonraki barış döneminde oluşan ilk ciddi gelişmedir. Sözgelimi dağılan Yugoslavya altı cumhuriyet, beş farklı ulus, dört ayrı dil, üç din, iki alfabe ve bir tek lider Tito’yu barındıran federal yapıda bir devletti. Bu örneğin yanında en küçük bir dilsel çatışmayı kendi toplumsal düzenine bir tehdit gibi algılayan Fransa gibi bir devlet bulunduğu gibi; Almanca, Fransızca ve İtalyanca ile birlikte nüfusunun ancak %1’nin konuştuğu Romans dilini onların düzeyine çıkarmak için gerekli siyasi ve kültürel cömertliği gösteren bir İsviçre örneği de vardır.

Dil bir kültürün barınağı, hem de onun iletişim aygıtıdır. Dil duygu ve düşünceleri yaymak için kullanıldığı gibi, onun diğer temel işlevi fikirlerin biçimlenmesinde oynadığı roldür. Dilsel olarak bölünmüş toplumlarda dil, hem kültürel sınırların, hem de toplumsal katmanlaşmanın belirleyicisidir. Dünyada var olan devletlerin yüzde dörtten daha azı ulus devlet olup, ulusla devlet arasında ortak bir sınır vardır. Bu ulus devletlerin hemen hepsi için geçerli olan ortak payda başarılı bir yönetim tarzının dil grupları arasındaki potansiyel ayrılmaları barışçıl tarzda kontrol altına alabilmesidir.

Bu sunuda, Türkiye Cumhuriyeti gerçeği, dünyanın farklı bölgelerinde yer alan farklı ülkelerdeki izlenen devlet politikaları çerçevesinde değerlendirilecektir. Bu ülkeler şunlardır: içinde İsveç dilini konuşan azınlığı barındıran Finlandiya; çok dilliliğin diyarı olan A.B.D.; iki dilli politikalarla iki dilli eğitimin en iyi örneklerini veren Kanada; dil ayrışma hareketlerinin en sık görüldüğü Belçika; bölgesel etnik ve dil farklılıkları nedeniyle sorunlar yaşayan İspanya; devlet dil politikaları ile örnek gösterilen Fransa; çok geniş bir coğrafyada konuşulan Arapça ve bu dile özgü kimlik sorunu; çok farklı etnik topluluklardan oluşan Malezya; bu anlamda sert politikalar güttüğü bilinen Çin Halk Cumhuriyeti.

Kaynakça
Beer, W. R. & Jacob J. E. 1985. Language Policy and National Unity. Rowman & Allanheld.

Stewart, W. E. 1970. Sociolinguistic Typology for Describing National Multilingualism. Fishman, J. (Haz.), Readings in the Sociology of Language, (531-329). The Hague: Mouton.



10 Mayıs 2007 09.30-10.00 B Salonu

Nalan Kızıltan, Eda Özçelik, Taner Tunç



Ondokuz Mayıs Üniversitesi

nalankiziltan@gmail.com

___________________________________________________
Çocukların Yazınsal Metinlerde Kullanılan Sözcelerdeki Göndergeleri Kavrama Edinci
Konuşan dinleyene, yazar okura dil işlevleriyle ileti gönderir. Yazınsal metinlerdeki göndergelerin doğru olarak algılanması yazar ya da konuşanın vermek istediği iletidir. Gönderge, bir dilsel göstergenin gösterdiği dildışı gerçeklikte yer alan varlık ya da nesnedir.
Sorun:

Çocuk okurların kavrama edinci çocuk yazınında kullanılan göndergelerin tam olarak anlaşılmasına yetmeyebilir. Göndergeler tam olarak anlaşılmadığında metinler çocuklar için anlaşılabilir girdi özelliğini yitirebilirler.


Araştırmanın Amacı:

  1. Çocuk okurların yazınsal metinlerde kullanılan göndergeleri algılama yeteneğini saptama,

  2. yazınsal metinleri çocuk okurlar için göndergeler yardımıyla anlaşılabilir kılma,

  3. çocuklara yönelik yazanların metinlerde kullandıkları göndergeleri anlaşılabilir kullanmaları için farkındalık yaratmaktır.


Araştırma Soruları:

  1. Çocukların kavrama edinci yazınsal metinlerdeki göndergeleri anlamaları için yeterli midir?

  2. Göndergelerin işlevi çocukların yazınsal metinleri anlamaları için önemli midir?

  3. Çocukların algılama edinci yazınsal metinlerde kullanılan gösterge türlerine göre farklılık gösterir mi?

  4. Çocukların, yazınsal metinlerde kullanılan göstergelerle ilişkili farkındalık düzeyleri nedir?


Sınırlılıklar:

Bu çalışma, farklı dönemlerde üç farklı yazar tarafından çocuk yazınına kazandırılan öykülerde kullanılan sözcelerdeki göndergeler ile sınırlıdır.


Yöntem:

Rastlantısal olarak seçilen öyküler, birinci öğretim, ikinci basamakta okuyan çocuklara verilecek; metinlerde geçen göstergelerle ilgili sormacalar ile çocukların algılama edinçleri saptanmaya çalışılacaktır.


Verilerin Toplanması ve Değerlendirilmesi:

Çocukların göndergelerle ilgili verdikleri yanıtlar toplanacak, SPSS istatistik programı ile değerlendirilecektir.




Kaynakça
Barthes, R. 1993. Göstergebilimsel Serüven. Rifat, M. (çev.). İstanbul: YKY.

Guiraud, P. 1994. Göstergebilim. Yalçın, M. (çev.). Ankara: İmge Kitabevi.

Hurford, J. R. & Heasley, B. 1996. Semantics: A Coursebook. Cambridge: CUP.

Rifat, M. 1999. Dilbilim ve Göstergebilimin Çağdaş Kuramları. İstanbul: Düzlem.

Rifat, M. 2002. Gösterge Eleştirisi. İstanbul Tavanarası Yay.


Yüklə 0,61 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin