İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə95/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   91   92   93   94   95   96   97   98   ...   1221
287- qqASHAB-I KEHF rZ6 ¬_E.~ : Kur’an (18:9 ilâ 29) âyetlerinde bahsi geçen zatlar, din yolunda azimet ve tebliğ gayretine sahib olan muvahhid genç yi­ğitlerdi. Kendi devrelerinde hük­meden zalim hükümdarın, tebliğ vazifesini durdu­racak kadar şiddetli olan teca­vüz ve zulmünden dolayı, büyükçe bir mağarada giz­lenmişlerdi. Bu genç yiğit­ler, Allah’ın inayetiyle bir mucize olarak uykuya benzer bir halette, esahh olan kavle göre 309 sene mağaralarında yattılar. Çok derin ilmî hakikatları da tazammun eden bu uy­kularından kalktıklarında yarım veya bir gün kadar yat­tıklarını zannettiler. (Bak: 3911.p.) Mağarada yatarlarken kendilerini gö­renlerin çok korkacakları bir durumu Allah ihsan etmiş (Kur’an 18:18) olduğu için olsa gerektir ki, za­limler bu zatları imha etmek niyetiyle mağaraya vardıklarında içe­riye gireme­yip, ancak içeride ölmeleri için mağara kapısını taşlarla kapatmış­lardı. Bazı kaynakların nakline göre, bir çoban mağarayı koyunlarına barınak yapmak için kapı kısmını açmış ve binnetice yiğitler muzaffer olmuşlardı.

Ashab-ı Kehf hakkındaki âyetlerin beyanından anlaşılıyor ki, o devrede; ta­rihte ve asrımızda bazan görüldüğü gibi, tahripçi ve zalim bir cereyanın istibdadlı, inkârcı istilası olmuş ve hakkı müdafaa edenler korkutulup sustu­rul­muş, Ashab-ı Kehf gibi azimli mücahidler hakkında da yukarıda kaydedil­diği gibi imha planı takib edilmiş.

Evet hayatta vuku bulan küfrî istibdadların, Ashab-ı Kehf ile münasebetdar bulunduğu ve Kehf Suresinden ders ve ibret alınması gerek­tiği sebebiyle olmalı ki; rivayetlerde “Deccal fitnesinden istiaze ve tahaffuz için Sure-i Kehf’in baş kısmın­daki âyetlerden okuyun” buyurulur. (İbn-i Mace Kitab-ül Fiten 33. bab) Diğer bir hadiste de “Kehf Suresini okuyana göklere kadar yükselen bir nur ve­rilip deccal fit­nesinden korunur” buyuruluyor. (R.E. 1.cild sh:164) Yani tahkikî iman nuruyla deccal fitnesinin dehşetini anlayan mü’min, o fitnelerin tesirinden uzak kalır, gaflete düşürü­lemez. «Ashab-ı Kehf efendilerimiz beş veya sekiz delikanlı (asrımızdaki ta­hammül edilmeyen fenalık gibi) o asırda fenalıktan, fit­neden kaçarak mağa­raya iltica ettiler. Sebebi ise; Din-i Hak üzere bulunan ehl-i imanı, zamanla­rının padişahı olan Dakyanus putperestliğe davet edip.. kabul edenleri put­lara kurban kestirip, kabul etmiyenleri katliam ettiği sırada, Ashab-ı Kehf efendilerimiz mağaraya çekildiler.» (B.L.157)

288- Kur’anda zikredilen böyle kıssalardan en mühim maksad; kıssadan alına­cak hisse ve ibret dersidir. Meselâ bu kıssada en bariz görülen ibret dersi; şirk, küfür ve zulme karşı baş eğmemek ve Ashab-ı Kehf’in mağara kapısı ka­patıldığı gibi, içinde ölsünler diye hapsin tecridhanesinde kapılar kapatılsa da din yolunda her meşakkata sabr u sebat etmek salabetini gös­termek ve Allah’a tevekkül edip ta­zarru’da bulunmak gibi yüksek seciyeleri kazanmaktır. Böyle ana gayeleri nazara vermek için olsa gerektir ki Kur’an, insanlarca daha çok merak edilen ve teferruat sayılan malumatı vermemek­tedir. Meselâ bu kıssada bazı tefsirlerce üzerinde duru­lan mağaranın yeri, hâdisenin zamanı ve sair hu­suslar gibi...

Ashab-ı Kehf’in isimleri rivayette şöyle sıralanır: Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Debernuş, Sazenuş, Kefeştetayuş. Kendilerine sadık kö­pekle­rinin adı da Kıtmir’dir.




Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   91   92   93   94   95   96   97   98   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin