MESUD CEMİL
(Aralık 1902, İstanbul-31 Ekim 1963, istanbul) Koro şefi, tanburi, viyolonselci.
Babası Tanburi Cemil Bey'in(-») Cağa-loğlu'nda, Şeref Efendi Sokağı'ndaki evinde doğdu. Çocukluğu babasının sanat çevresi içinde geçti; ama birkaç ders dışında babasından musiki öğrenmedi. 13 yaşında Daniel Fitzinger'den Batı musikisinde kemana başladı. Babasının en seçkin öğrencilerinden Kadı Fuad Efendi ve Refik Fersan'la(-») tanbur çalıştı. Refik Talat Alp-man'dan genel musiki bilgileri konusunda faydalandı. Aynı yıllarda Hamparsum notasını da öğrendi. 17 yaşında tanbur dersleri vermeye başladı. İstanbul Sulta-nisi'nde öğrenci olduğu bu yıllarda İstanbul'un tanınmış tanburilerinden biriydi.
Ali Rifat Çağatay'ınO) yönetimindeki Şark Musiki Cemiyeti'nin konserleriyle sahneye ilk adımını attı. Yetişmesinde musiki meclislerine çok genç yaşta girmiş olmasının büyük payı vardır. Yenikapı Mev-levîhanesi(->) ile Galata Mevlevîhane-si'ne(-0 devam ederek, o günkü musiki dünyasının bu iki odak noktasında Abdül-baki Baykara, Rauf Yekta, Ahmed Irsoy, Neyzen Emin Yazıcı gibi üstatlarla çalışma imkânı buldu. Subhi Ezgi'den(->), babası Tanburi Cemil Bey'in yıkmış olduğu geleneksel tanbur tavrını öğrendi. 1920'de Şerif Abdülmecid Efendi ile Kari Ber-gen'den keman dersleri aldı. Ama kısa süre sonra kemanı bırakarak Şerif Muhiddin Targan'dan viyolonsel öğrendi.
Hukuk fakültesinin ikinci sınıfındayken, Hüseyin Saadettin Arel(->) tarafından
Batı musikisi öğrenimi için Berlin'e gönderildi. Stern Konservatuvarı ve Musiki Aka-demisi'nde okudu; Berlin Üniversitesi Psikoloji Enstitüsü ses arşivinde asistanlık etti. Hugo Becker'le çalışarak viyolonselini ilerletti. Almanya'da tanıştığı Mahmut Ra-gıp Gazimihal'in aracılığı ile Curt Sachs, Hornbostel ve Robert Lachmann gibi musiki tarihçileri ve müzikologlarla tanışarak müzikolojiye yöneldi. 1924'te annesinin hastalığı yüzünden öğrenimini yarım bırakarak İstanbul'a döndü. Darü'l-Elhân' da(-») tanbur, solfej ve nazariyat dersleri verdi. 1925-1927 arasında viyolonseliyle, Cemal Reşit Rey ve Muhiddin Sadak ikilisine katılarak Union Française'de konserler verdi. 1927'de kurulan İstanbul Radyo-su'nda spiker, idareci, tanbur ve viyolonsel icracısı olarak görev aldı. 1932'de Mısır'da toplanan Şark Musikisi Kongresi'ne Rauf Yekta ile birlikte katıldı. 1935'te konferanslar vermek üzere Viyana'ya gitti.
Mesud Cemil 1938'de Türk musikisi yayınları şefi olarak Ankara Radyosu'na geçti. 2 yıl sonra hem Ankara Radyosu müdürü, hem de Türk ve Batı musikisi bölümleri şefi oldu. Bu yıllarda Ankara'da "Klasik Koro"yu kurdu. Kurduğu koroyla Türk musikisi icrasına getirdiği yeni anlayış, geleneksel icraya bağlı çevrelerce günümüze kadar sürekli eleştirildi. Ancak, Mesud Cemil'in köklü bir yenilik niteliğindeki musiki yorumu, Türk musikisine getirdiği temiz, ciddi icra anlayışı ve disiplin, yarım yüzyılı aşan tarihi içinde kendi geleneğini oluşturarak sağlam bir kurumsallaşma örneği durumuna geldi. Mesud Cemil, Türk musikisi icrasına getirdiği yenilik anlayışını somutlaştıran belge niteliğinde çalışmalar da bıraktı. Yönettiği korolarla birçok klasik Türk musikisi eserinin plak kayıtlarım gerçekleştirdi. Aynı yıllarda Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türkoloji Bölümü'nü bitirerek, yarım kalan yükseköğrenimini tamamladı. 1938'de Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü' nde viyolonsel, 1944'te de Ankara Devlet Konservatuvarı'nda Türk musikisi tarihi dersleri verdi. Aynı okuldaki görevine 1948' den sonra viyolonsel öğretmeni olarak devam etti.
1951'de İstanbul Radyosu müdürlüğü göreviyle İstanbul'a döndü. Ankara'da kurduğu Klasik Koro'nun programlarını, ömrünün sonuna kadar İstanbul Radyo-su'nda sürdürdü. Aynı yıl Belediye Kon-servatuvan'nda(->) musiki folkloru dersleri vermeye başladı. 1955'te radyo ve konservatuvardaki görevlerinden ayrılarak Cevdet Çağla(->) ile beraber gittiği Irak'ta 4 yıl Bağdat Güzel Sanatlar Akade-misi'nde Şark musikisi bölümü başkanı ve profesörü olarak çalıştı. 1959'da başmü-şavir sıfatıyla gene İstanbul Radyosu'na döndü.
Yakalandığı kan kanserinden öldüğünde 61 yaşında ve Abdülmecid'in(->) kızlarından Cemile Sultan'ın torunu Na-ime Hanım'la evliydi. Mezarı Sahrayıcedit Mezarlığı'ndadır.
Aydın bir musiki adamı olan Mesud Cemil, Türk ve Batı musikileri alanlarındaki
Dostları ilə paylaş: |