Küresel isinma ve tasarruf değerli Müslümanlar!



Yüklə 20,97 Kb.
tarix23.12.2017
ölçüsü20,97 Kb.
#35732



İL : OSMANİYE
AY – YIL : 06 HAZİRAN 2008
TARİH : 06.06.2008

وَالسَّمَاء رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْمِيزَانَ



Rahman 55/7
KÜRESEL ISINMA VE TASARRUF
Değerli Müslümanlar!
Hutbemizin konusu şu yaşlı dünyamızı bekleyen küçük kıyametle ilgili. Kıyametin adı “Küresel Isınma”. Küresel ısınma bir süredir dünya gündemini meşgul etmektedir. Teknolojinin doğal sonucu olarak havaya salınan bazı gazlar yeryüzü atmosferinde zararlı sonuçlara sebebiyet vermektedir. Tüketilen yakıtlardan havaya salınan zehirli gazlar sadece havamızı kirletmekle kalmamakta, aynı zamanda, evrende insanın bilinen tek misafirhanesi olan dünyamızı da tehdit etmektedir. Bunun sonucunda iklimler değişmekte, atmosferi oluşturan gaz tabakaları zayıflamakta hatta yırtılmakta, ilahi bir dengede duran küresel ısı artmaktadır…
Sonuçta Küresel ısınmadan mütevellit kutuplardaki buzlar eriyecek, bu erimenin şiddetine göre dünyanın kıyı şeritlerindeki kentler sular altında kalacaktır. İklimler değişecek, bundan dolayı büyük göç dalgaları yaşanacak, kışlar aşırı soğuk, yazlar aşırı sıcak geçecek, bu da dünyada küresel bir kuraklığa neden olacaktır. Savaşlar ideolojik ve kültürel olmaktan çıkıp açlık savaşlarına dönüşecek, Açlıktan kitlesel ölümler olacaktır. Küresel Isınma sebebiyle bu rakamın yaklaşık 1.5 milyar olacağı hesaplanmaktadır.
Aziz Kardeşlerim!
Allah İbrahim Suresi 34.ayette; “O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah’ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür”[1] buyurmaktadır. Öncelikle Rabbimize bizi insan olarak yarattığı için, akıl verdiği için, iyiyi-kötüyü, doğruyu-yanlışı birbirinden ayırabildiğimiz için şükretmeliyiz. Beden ve ruh sağlığımız, yeraltı ve yer üstü zenginliklerimiz, yediğimiz sebze ve meyveler, istifade ettiğimiz her türlü hububat, içtiğimiz ve kullandığımız su, deniz ürünleri, etinden, sütünden, yününden, derisinden, balından istifade ettiğimiz hayvanlar ve sayılamayacak kadar çeşitli nimetler için şükretmeliyiz. Allah bizleri, bu nimetlerin değerini bilmeye, üzerinde düşünmeye ve bunlara karşı şükretmeye davet etmektedir.(2)
Yüce Rabbimiz, değişik ayetlerde her şeyi, dünyadaki bütün varlıkları ve imkânları bir ölçü, bir denge içinde yarattığına(3),ilâhî kitapların ve peygamberlerin genel dengeyi korumak, adaleti ayakta tutmak için gönderildiğine işaret etmektedir. Kur’an-ı Kerim’e göre İslâm ümmeti de her türlü aşırılıklardan uzak, dengeli ve uyumlu bir toplumdur. Demek ki, İslâm dini hem doğada hem toplumda hem de insanda denge ve uyumun korunmasını istemekte; her türlü aşırılıkları ve sapmaları da reddetmektedir. Bu aşırılıklar da genel olarak fesat(bozgun)diye ifade edilmektedir.

Saygı Değer Mü’minler!
Birkaç senedir ülkemiz genelinde ciddi bir kuraklık dönemi yaşanmaktadır. Bu sıkıntının boyutlarını yetkililer her fırsatta bizlere anlatmaktadır ve bu konuda hepimize görev düşmektedir, Hep birlikte bir karar vermek ve ilerde sıkıntı çekmemek için bugün küresel ısınmanın önüne geçecek işler yapmamız gerekir. Bu hem insanî hem de dinî bir görevdir. Sevgili Peygamberimiz, “Irmak kenarında bile olsa, abdest alırken suyu israf etmeyin” buyuruyor.(4) Önümüzdeki su sıkıntısı problemini dikkate alırsak bu hadisin ne kadar anlamlı ve uyarıcı olduğunu daha iyi anlarız. Böyle bir kriz döneminde, yarın insanların belki de içecek su dahi bulamaması gibi bir tehlike ortada iken, her gün tonlarca suyu lüzumsuz yere tüketen insanın, o ahlâk Peygamber’ine layık bir ümmet olup olmadığını düşünmesi gerekir.
Muhterem Müslümanlar!
Küresel ısınma sorununu, bir oyun gibi anlamak ya da sadece insanla sınırlı görmek, bu konunun din ile ilgili olmadığını düşünmek ciddi bir yanılgıdır. Varlıklar, yaratılışları ve var oluşları sebebiyle İslâm çevreciliğinin manevî temelini oluşturmaktadır. Görmez misin ki; göklerde ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların birçoğu Allah’a secde ediyor”(5)“Yeryüzünde yürüyen hayvanlar ve gökyüzünde iki kanadıyla uçan kuşlardan ne varsa hepsi sizin gibi birer topluluktur”(6)
Bu ayetlerden anlaşıldığı gibi kâinattaki tek varlık insan olmayıp, insanın diğer varlıklar karşısında da sorumluluğu vardır. Bu temele dayanarak, insanlar küresel ısınma konusunu da içine alan çevreyi ihmal etmişler, bozup kirleterek sorun haline getirmişlerdir. Küresel ısınma konusunda; Hava, su ve denizlerin kirletilmesi, ormanların giderek yok olması ve bunların sonucunda iklim değişikliklerinin meydana gelmesi yukarıdaki ayette belirtilen tehlikeyi açıkça ortaya koymaktadır. Hâlbuki faydamıza sunulan her nimet, aynı zamanda Allah’ın, sorumluluğumuza verdiği bir emanettir. Bizler, kendi sağlığımızı ve çocuklarımızın geleceğini düşünüyorsak; o zaman kendi evimiz kadar dünyamızı ve içerisindeki canlıları da düşünmek zorundayız. Çevremize insanca yaklaşmak ve Allah’ın bu değerli emanetlerini hem kendimiz, hem gelecek nesillerimiz, hem de diğer canlılar hesabına korumak en başta dinî görevlerimizdendir. İnsanların yarın Allah huzurunda bütün bunlardan en ince ayrıntısına kadar hesaba çekileceğini(7) bilelim, davranışlarımıza yön verirken bu gerçekleri göz önünde bulundurmak zorunda olduğumuzu da unutmayalım.
Değerli Kardeşlerim!
“Müslüman zarar vermez, veremez!” Bu cümle, yüzlerce ayet-i kerime ve binlerce hâdis-i şerifte yer alan emir ve yasaklardan çıkan genel bir prensiptir. Hutbemi Fâtır suresi 15. ayet mealiyle bitirmek istiyorum; “Ey İnsanlar! Allah’a muhtaç olan sizsiniz, ama O, hiçbir şeye muhtaç değildir.”

HAZIRLAYANINADI : Y. Kenan ATILGAN
ÜNVANI: Çiftlik Cami İmam Hatibi
TOPRAKKALE/ OSMANİYE

1-İbrahim Suresi: 14/34

2-Abese Suresi: 80/24–32

3-Rahman 55/7

4-İbn mace,’’taharet’’: 48

5-Hac Suresi: 22/18



6-Enam Suresi: 6/38

7-Tekasür Suresi: 102/8
Yüklə 20,97 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin