B. VERGİLENDİRME DÖNEMİ VE BEYAN ESASI
1. Vergilendirme Dönemi
3065 sayılı Kanunun 39 uncu maddesine göre, KDV’de vergilendirme dönemi, faaliyet gösterilen takvim yılının üçer aylık dönemleridir. Ancak maddede Maliye Bakanlığına mükelleflerin gayri safi hasılatlarına göre üçer aylık vergilendirme dönemi yerine birer aylık vergilendirme dönemi tespit etme yetkisi verilmiştir.
Maliye Bakanlığına verilen bu yetki çerçevesinde, gerçek usulde vergilendirilen KDV
mükelleflerinin birer aylık vergilendirme dönemine tabi olması uygun görülmüştür.
Aylık vergilendirme döneminin taşıdığı uygulama güçlükleri göz önüne alındığında, aşağıdaki mükelleflerin vergilendirme dönemi takvim yılının üç aylık dönemleri olarak belirlenmiştir.
Üçer aylık vergilendirme dönemi kapsamına giren mükelleflerin bu durumu beyanname verme süresinden önce ilgili vergi dairelerince bildirmeleri gerekir.
a) Gerçek usulde vergilendirilen ve işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerden,
- Münhasıran uluslararası yük ve yolcu taşımacılığı,
- Münhasıran şehirlerarası yük taşımacılığı,
- Münhasıran uluslararası yük ve yolcu taşımacılığı ile şehirlerarası yük taşımacılığı işini
birlikte,
- Münhasıran şehiriçi yük taşımacılığı,
yapan mükellefler için vergilendirme dönemi takvim yılının üçer aylık dönemleridir.
Şehiriçi veya şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan mükelleflerin vergilendirme dönemi ise
takvim yılının birer aylık dönemleridir.
Üçer aylık vergilendirme dönemine tabi olan mükelleflerin, bu faaliyetlerinin yanı sıra bir aylık vergilendirme dönemine tabi olan diğer faaliyetlerinin de bulunması halinde, bu mükelleflerin vergilendirme dönemi takvim yılının birer aylık dönemleridir.
b) Konut yapı kooperatiflerinin vergilendirme dönemi takvim yılının üçer aylık dönemleridir.
3065 sayılı Kanunun 40/3 üncü maddesi gereğince konut yapı kooperatifleri faaliyetlerinin olmadığı dönemlerde de KDV beyannamesi verirler.
c) Gelir Vergisi Kanununa göre basit usulde vergilendirilen mükelleflerin işlemleri 3065 sayılı Kanunun (17/4-a) maddesine göre KDV’den istisnadır. Ancak, 3065 sayılı Kanunun (18/1) inci maddesi kapsamında istisnadan vazgeçen basit usule tabi mükelleflerin yaptığı işlemlerde KDV hesaplanması gerekir.
Gelir Vergisi Kanununa göre basit usulde vergilendirilen ve 3065 sayılı Kanunun (17/4-a)
maddesindeki istisnadan vazgeçenlerin vergilendirme dönemi takvim yılının üçer aylık dönemleridir.
Vergilendirme döneminin içinde mükellefiyetin tesis ettirilmesi vergilendirme dönemini değiştirmez. Vergilendirme dönemi içinde mükellefin işi bırakması, ölümü veya memleketi terk etmesi halinde, bu olayın vukubulduğu tarihe kadar geçen süre vergilendirme dönemidir.
Örnek: 13/01/2013 tarihinde işe başlayıp mükellefiyet tesis ettiren mükellefin vergilendirme dönemi 13 Ocak-31 Ocak arasındaki dönemdir. Bu dönem arasındaki işlemler için 24/02/2013 tarihine kadar KDV beyannamesi verilir. Mükellefin bu dönemde vergiye tabi işleminin bulunmaması beyanname vermesini etkilemez.
3065 sayılı Kanunun 9 uncu maddesine göre vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar için vergilendirme dönemi takvim yılının birer aylık dönemleridir.
İthalat, transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasındaki taşımacılık işlerinde vergilendirme dönemi gümrük bölgesine girildiği veya gümrük bölgesinden çıkıldığı andır.
3065 sayılı Kanunun (39/3) üncü maddesine göre Maliye Bakanlığı, mükellefleri gruplar içinde toplamaya ve gruplar için vergilendirme dönemlerinin başlangıç aylarını tespit etmeye yetkilidir. Bu takdirde üçer aylık dönemlerin aynı takvim yılı içinde olması şartı aranmaz.
2. Beyan Esası
2.1. Genel Açıklama
KDV, bu Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça mükelleflerin yazılı beyanları üzerine tarholunur. Ayrıca Kanunun 9 uncu maddesinde belirtilen hallerde beyan, vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar tarafından yapılır.
KDV mükellefi olmakla birlikte bir vergilendirme döneminde vergiye tabi işlemi bulunmayan kimselerde beyanname vermek zorundadırlar. Ancak kendilerine, Kanunun 9 uncu maddesiyle; vergi kesmek sorumluluğu yüklenen kimseler, vergiye tabi işlemlerinin bulunmadığı vergilendirme dönemlerinde beyanname vermezler.
İthalatta alınan KDV gümrük beyannamesindeki beyan üzerine tarholunur. Gümrük beyannamesinde, vergi matrahının unsurları ile vergi oranı açıkça gösterilir.
Gümrük beyannamesi verilmeyen haller ve ikametgâhı, kanuni merkezi ve iş merkezi
Türkiye'de bulunmayanlar tarafından Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan yük ve yolcu
taşımalarıyla transit taşımalarda KDV, bu işleri yapan mükelleflerin verecekleri özel beyan üzerine
tarholunur.
Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan yük ve yolcu taşımalarıyla transit taşımaların tam mükellefler tarafından yapılması halinde KDV genel esaslara göre tarholunur.
2.2. Şahıs Şirketlerince Verilecek Beyannameler
Adi ortaklıklar, kollektif şirketler ve adi komandit şirketler KDV yönünden işletme bazında değerlendirilir. Buna göre, adi ortaklık ve sözü edilen şirketler işyerlerinin bağlı bulunduğu vergi dairelerine KDV mükellefiyetlerini tesis ettirir. Bunlara ait beyannameler ortaklık veya şirket adına düzenlenir ve adi ortaklıklarda ortaklardan biri, diğer şirketlerde ise şirket yetkilileri tarafından imzalanarak verilir.
Adi ortaklığın işyerinin bulunmaması halinde, KDV mükellefiyeti ortaklardan herhangi birinin
bağlı bulunduğu vergi dairesine tesis ettirilir.
2.3. Sigorta Aracıları Tarafından Verilecek Beyannameler
3065 sayılı Kanunun (17/4-e) maddesine göre sigorta aracılarının (sigorta acentesi ve brokerler) sigorta şirketlerine yaptığı sigorta muamelelerine ilişkin hizmetler KDV’den istisnadır.
Faaliyetleri tamamen bu istisna kapsamındaki işlemlerden oluşan, hiçbir vergilendirme döneminde vergiye tabi işlemleri bulunmayan sigorta aracıları bu istisna kapsamındaki işlemleri nedeniyle KDV beyannamesi vermez.
Öte yandan, sigorta aracıları tarafından işletmelerine ait taşınır ve taşınmazların teslimi ve sigorta muamelelerine ilişkin olanlar dışındaki hizmetleri KDV’ye tabidir. Bu nedenle, sözü edilen sigorta aracılarının istisna kapsamına girmeyen KDV’ye tabi arızi işlemlerinin bulunması halinde, bu işlemler sadece işlemin gerçekleştiği dönem için bir defaya mahsus olarak verilecek 1 No.lu KDV beyannamesi ile beyan edilir.
3. Beyanname Verme Zamanı
KDV mükellefleriyle; Kanunun 9 uncu maddesinde belirtilen, KDV kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar, KDV beyannamelerini vergilendirme dönemini takip eden ayın 24 üncü günü akşamına kadar vermekle yükümlüdür.
Örnek 1: Mart 2013 dönemindeKDV’ye tabi mal alım satımı yapan mükellef, işlemlerini 24
Nisan 2013 akşamına kadar vereceği 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan eder.
Örnek 2: Maliye Bakanlığınca, Kanunun 9 uncu maddesine göre verginin ödenmesi bakımından sorumlu tutulan kimse 15 Ocak 2012 tarihinde tevkif ettiği KDV tutarını 24 Şubat 2012 akşamına kadar beyan eder.
Beyanname verme zamanına ilişkin özellik arz eden durumlar;
a) İşi bırakan mükellefler KDV beyannamesini işi bıraktıkları tarihi izleyen ayın 24 üncü günü akşamına kadar verirler.
Örnek: 10 Temmuz 2013 tarihinde işi bırakan gerçek usulde vergilendirilen KDV mükellefi, KDV beyannamesini en geç 24 Ağustos 2013 tarihine kadar verir.
b) KDV beyanının gümrük giriş beyannamesi veya özel beyanname ile yapılması gerektiği hallerde bu beyannameler vergi mükellefiyetinin başladığı anda yani gümrük bölgesine girildiği veya gümrük bölgesinden çıkıldığı anda ilgili gümrük idaresine verilir.
c) Mükellefin ölümü halinde, KDV beyannamesinin verilme süresine üç ay eklenir.
Örnek: Üç aylık vergilendirme dönemine tabi gerçek usulde vergilendirilen KDV mükellefi 15
Haziran 2013 tarihinde öldüğünde, ölüm tarihine kadar olan döneme ait yani 1 Nisan–15 Haziran
2013 dönemine ait KDV beyannamesi, 1 Temmuz ile 24 Ekim 2013 tarihleri arasında verilir. Beyanname verme süresinin son günü 24 Ekim 2013 tarihidir.
ç) Memleketi terk halinde, KDV beyannamesi, memleketi terke takaddüm eden 15 gün içinde
verilir.
Örnek: 18 Haziran 2012 günü memleketi terk etmeye karar veren KDV mükellefi, Haziran
2012 vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesini memleketi terke takaddüm eden 15 gün olan 3
Haziran ile 18 Haziran 2012 tarihleri arasında verir.
4. Beyanname Çeşitleri
3065 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak,
- Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerce verilmek üzere 1 no.lu,
- Vergi sorumluları tarafından verilmek üzere
- İcra daireleri, mahkeme satış memurlukları ve gerçek usulde KDV mükellefiyeti olmayanlar tarafından müzayede mahallinde yapılan satışlarda verilmek üzere 2 no.lu, 5 no.lu KDV beyannameleri düzenlenmiştir.
C. TARH İŞLEMLERİ
1. Tarh Yeri
KDV, mükellefin işyerinin bulunduğu yer vergi dairesince tarholunur.
Mükellefin, ayrı ayrı vergi dairelerinin faaliyet bölgelerinde iş yerleri varsa, KDV, gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesi tarafından tarholunur.
Örnek 1: Bir Anonim Şirketin merkezi İstanbul Beyoğlu Vergi Dairesinin faaliyet bölgesindedir. Şirketin fabrikası Yalova'dadır. KDV mükellefiyetini doğuran işlemler Yalova’daki fabrikada yapılmaktadır. Bu durumda da şirketin KDV’si Beyoğlu Vergi Dairesince tarholunur.
Örnek 2: Bir Anonim Şirketin merkezi İstanbul'dadır. Şirketin Tekirdağ ve Adapazarı'nda fabrikaları vardır. Şirketin KDV mükellefiyetini doğuran işlemler her iki fabrikada da yapılmaktadır.
Bu durumda Anonim Şirket KDV beyannamesini İstanbul'da kurumlar vergisi yönünden bağlı bulunduğu vergi dairesine verir ve bu vergi dairesi tarafından KDV tarholunur.
İthalde alınan KDV, ithal edilen malın yurda girdiği yer gümrük idaresince tarholunur. İkametgâhı, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanlar tarafından motorlu kara
taşıtlarıyla Türkiye ve yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık ile transit taşımacılığa ait KDV,
taşıtların Türkiye'ye girdikleri yer; taşımacılık Türkiye'den başka bir ülkeye yapılıyorsa, taşıtların
Türkiye'den çıktıkları yer gümrük idaresince tarholunur.
2. Tarhiyatın Muhatabı
KDV, verginin mükellefi gerçek kişi ise gerçek kişi adına; verginin mükellefi tüzel kişi ise tüzel kişi adına tarholunur.
Şu kadar ki;
a) Adi ortaklıklarda, verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan
herhangi biri;
b) Türkiye'de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler ile kanuni merkez ile iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayan tüzel kişilerde, bu Kanuna göre vergi kesintisi yapmakla sorumlu kişi;
- Vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulan bir şahsın bulunmaması halinde, mükellefin
Türkiye'deki daimi temsilcisi;
- Türkiye'de birden fazla daimi temsilcisinin mevcudiyeti halinde mükellefin tayin edeceği
temsilci;
- Tarhiyat tarihine kadar böyle bir tayin yapılmamışsa temsilcilerden herhangi birisi;
- Daimi temsilci mevcut değilse, işlemleri mükellef adına yapanlar;
tarhiyata muhatap tutulur.
3. Tarh Zamanı
KDV, beyannamenin verildiği günde tarholunur. Beyanname posta ile gönderilmişse, beyannamenin vergiyi tarh edecek daireye geldiği günden itibaren yedi gün içinde tarholunur.
D. VERGİNİN ÖDENMESİ
Beyanname vermek mecburiyetinde olan mükellefler KDV’yi, beyanname verdikleri ayın 26 ncı günü akşamına kadar öder.
Örnek:Gerçek usulde KDV mükellefi Mart 2013 vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesini 2013 Nisan ayının 1'inden 24’ü akşamına kadar verir ve 26 ncı günü akşamına kadar öder.
Vergi kesmekle sorumlu tutulanların KDV vergilendirme dönemi bir aydır. Bu kimseler bir ay içinde kestikleri vergiyi bu ayı takip eden ayın 24 üncü günü akşamına kadar beyan etmek ve 26 ncı günü akşamına kadar ödemek zorundadırlar.
İthalde alınan KDV, gümrük vergisi ile birlikte ve aynı zamanda ödenir.
Gümrük vergisine tabi olmayan ithalatta ve ikametgâhı, kanuni merkezi ve iş merkezi yurt dışında bulunanlar tarafından motorlu kara taşıtlarıyla Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık ile transit taşımacılığa ait KDV, bu işlemlere ait özel beyannamelerin verilme süresi içinde ödenir.
Bu durumda özel beyanname verilme süresi gümrük hattından geçiş anıdır. Bu nedenle KDV
gümrük hattından geçiş anında beyanname verilmesi sırasında ödenir.
Dostları ilə paylaş: |