ÂL-İ aba içindekiler



Yüklə 1,14 Mb.
səhifə8/42
tarix06.09.2018
ölçüsü1,14 Mb.
#78070
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   42

Çocuk Eğitmesi


Hz. Fatıma (a.s)’ın çok önemli ve ağır vazifelerinden biri de çocuğa bakma ve onları eğitme meselesi idi. Hz. Fatıma (a.s) beş çocuk sahibi olmuştur, onların isimleri şöyledir: Hasan, Hüseyin, Zeynep, Ümmü Gülüsüm ve Muhsin. Beşinci evladı olan Muhsin, henüz dünyaya gelmeden anne karnında öldürülmüştür.

Hz. Fatıma (a.s)’ın kendisi vahiy evinde eğitilmişti, İslamî terbiye ve eğitimden habersiz ve gafil birisi değildi. Anne sütü ve annenin çocuğunu öpmesinden tut, bütün hareket, amel ve sözlerine kadar hepsinin çocuğun hassas ruhunda eser bıraktığının bilincinde idi. Hz. Fatıma çocuklarıyla oynarken de onlara şecaat, hakkı savunmak ve Allah’a perestiş etme dersi veriyordu. Örneğin İmam Hasan’la oynarken şöyle buyuruyordu:



Babama benze ya Hasan

Hakkın boynundan yuları çıkar

İhsan sahibi Allah’a ibadet et

Kinli ve öfkeli kimseyi sevme[32]

İşte bu eğitimler neticesinde, dini savunmak, zalimlere karşı mücadele vermek yolunda can ve mallarından geçerek zulüm saraylarını sarsan evlatlar yetiştirdi.

Hz. Fatıma, İmam Hasan gibi İslam’ın hassas durumunda, İslam’ın menfaatlerini korumak, esasi bir inkılaba zemin hazırlamak için canını dişine takıp susabilecek ve İmam Hüseyin gibi Kerbela vakıasında can, evlat ve malından geçerek İslam’ı diriltebilecek, Zeynep ve Ümmü Gülüsüm gibi ateşli hutbe ve konuşmalar yaparak Beni Ümeyye’nin zulüm ve sitem rejimini rüsva ve rezil edecek evlatlar terbiye etti.

Faziletleri


Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

Dünya kadınlarının en üstünü dört kişidir: “İmran’ın kızı Meryem, Muhammed’in kızı Fatıma, Huveyled’in kızı Hatice ve Firavun’un hanımı Asiye.” [33]

Yine Peygamber (s.a.a) buyurmuştur ki:

Fatıma, cennet kadınlarının en üstünlerindendir.” [34]

Resulullah (s.a.a), Fatıma (a.s)’a şöyle buyurdular:

Allah Teala senin gazabınla gazap eder, senin hoşnutluğunla da hoşnut olur.” [35]

İmam Sadık (a.s) da buyurmuştur ki:

“Fatıma (a.s), Allah katında dokuz isimle çağrılır: “Fatıma, Siddika, Mübareke, Tahire, Zekiyye, Raziye, Merziyye, Muhaddese, Zehra.” Fatıma denilmesinin sebebi, şer ve kötülüklerden masum ve mahfuz olduğu içindir. Eğer Ali (a.s) olmasaydı, Fatıma için layık bir eş bulunmazdı.” [36]

Yine Hz. Peygamber (s.a.a) buyurmuştur ki:

Fatıma bedenimin bir parçasıdır; ona eziyet bana eziyettir, onun hoşnutluğu benim hoşnutluğumdur.” [37]

İbn-i Abbas şöyle diyor: Bir gün Ali, Fatıma, Hasan ve Hüseyin (aleyhim’is- selam) Peygamber (s.a.a)’in yanındayken Hazret şöyle buyurdular:

Allah’ım, biliyorsun ki bunlar benim Ehl-i Beytim ve (nezdimde) insanların en değerlilerdirler. Onların dostlarıyla dost, düşmanlarıyla düşman ol; onlara yardım edene yardım et; onları bütün kötülüklerden münezzeh kıl; onları bütün günahlardan koru ve Ruh’ul- Kudüs vasıtasıyla onları teyit et.”

Daha sonra buyurdular ki:

Ya Ali! Sen ümmetin İmamı ve benim vasimsin. Müminleri cennete doğru hidayet edeceksin. Kızım Fatıma’nın kıyamet günü nurdan olan bir bineğe bindiğini, sağ tarafında yetmiş bin melek, sol tarafında yetmiş bin melek ve arkasında yetmiş bin melek olduğu halde hareket ettiğini ve ümmetimin mümin kadınlarını cennete götürdüğünü görür gibiyim. Beş vakit namazlarını kılan, Ramazan ayında oruç tutan, Allah’ın evini ziyaret eden, malının zekatını veren, kocasına itaat eden ve Ali’yi seven her kadın, Fatıma’nın şefaati vasıtasıyla cennete girecektir. Fatıma dünya kadınlarının en üstünüdür.”

Ya Resulellah! Fatıma sadece kendi asrının mı en üstünüdür? dediklerinde Hazret şöyle buyurdular: “Kendi asrının üstünü olan Meryem’dir. Kızım Fatıma, geçmiş ve gelecekteki bütün kadınların en üstünüdür...” [38]

Mübahele Olayına Katılması


 Hz. Fatıma (a.s) mübahele olayında hazır bulunan beş kişiden biridir. Hicretin onuncu yılında Necran Hıristiyanlarından bir grup kimseler, tartışma ve tahkik yapma kastıyla Resulullah (s.a.a)’in huzuruna vardılar. Hz. İsa’nın yaratılış niteliği gibi çeşitli meseleler söz konusu edildi. Resulullah (s.a.a) onlara Âl-i İmran suresinin ilk ayetlerinden bir kaçını tilavet etti. Konuşma inada vardı, bu esnada şu ayet nazil oldu:

Artık sana gelen bunca ilimden sonra, onun hakkında seninle çekişip-tartışmalara girişirlerse de ki; gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım, sonra karşılıklı lanetleşelim de Allah’ın lanetini yalan söylemekte olanların üstüne kılalım.”[39]

Resulullah (s.a.a) Allah Teala’nın emri gereğince, Necran Hıristiyanlarını mübaheleye (karşılıklı beddua etmeye ) davet etti, fakat onlar bu işin yarına ertelenmesini önerdiler.

Ertesi gün Necran Hıristiyanları vaat edilen yere geldiler. Bu sırada Hz. Peygamber’in, bir genç, bir kadın ve iki çocukla birlikte vaat edilen yere doğru geldiğini gördüler... Nihayet İlahî azabın korkusundan dolayı mübaheleden vazgeçip Resulullah’ın huzuruna giderek müsalaha (sulh ve anlaşma) yapmalarını rica ettiler, bu ricaları Resulullah’ın tarafından kabul edildi...[40]

Mübahele olayı meşhur bir olaydır. Mezkur ayetler de bu olay hakkında nazil olmuştur. Resulullah (s.a.a)’in Ali, Fatıma, Hasan ve Hüseyin’den başka kimseyi mübahele için götürmediği hususunda Şia ve Ehl-i Sünnet alimleri görüş ittifakı içerisindeler. İşte bu mesele Hz. Fatıma, eşi Hz. Ali ve evlatları Hasan ve Hüseyin için büyük bir fazilettir.

İman ve İbadeti


Resulullah (s.a.a), Fatıma (a.s) hakkında şöyle buyuruyordu:

Allah-u Teala, kızım Fatıma’nın kalp ve azalarını, imanla öyle doldurmuştur ki, Allah’ın itaati için kendisini bütün meşguliyetlerden uzak tutmaktadır.” [41]

İmam Hasan (a.s) şöyle buyurmuştur:

Dünyada annem Fatıma’dan daha abide bir kimse yoktu. Allah’a ibadet etmede o kadar ayak üstü dururdu ki, ayakları şişerdi.” [42]

Resulullah (s.a.a) şöyle buyuruyordu:

Kızım Fatıma alemdeki kadınların en üstünüdür, bedenimin bir parçasıdır, gözümüz nurudur, kalbimin meyvesidir, bedenimdeki ruhumdur, insan şeklinde bir huridir. İbadet mihrabında ayağa kalktığında yıldızlar yeryüzündekilere nur saçtığı gibi onun nuru da gökteki meleklere nur saçmaktadır. Allah (c.c) meleklerine şöyle buyuruyor: “Ey meleklerim, cariyelerimin en üstünü olan cariyem Fatıma’ya bakın, (bakın görün) nasıl karşımda namaz için ayağa kalkmıştır, benim korkumdan bedeninin azaları titriyor, kalbiyle bana ibadete yönelmiştir. Ey melekler şahit olun ki ben, Fatıma’nın şiilerini cehennem ateşinden amanda kıldım.” [43]



Yüklə 1,14 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   42




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin