1333Sahihu’l-Buhari, a.g.e., s. 502, bab 467, hadis 1245.
1334Yani Kur’an’daki bu kelime için böyle bir mana zikredildiği yönünde müfessirlerin dikkatini çekse ve onun hakkında araştırma yapmaya mecbur bıraksa faydalıdır.
1335Bakara 106
1336Bu kıraat Ömer’den nakledilmiştir. (Bkz: Sahihu’l-Buhari, Şerh-i Şemmai Rufai, c. 5, s. 335 ve 336).
1337Yusuf 110
1338Bu kıraat Aişe’den nakledilmiştir. (Bkz: Sahihu’l-Buhari, a.g.e., s. 426, bab 374, hadis 1119 ve s. 350, bab 238, hadis 953).
1339Nur 15
1340Bu kıraat da Aişe’den nakledilmiştir. (Bkz: Sahihu’l-Buhari, a.g.e., s. 467, bab 426, hadis 1117).
1341Bkz: Sahih-i Müslim, c. 5, s. 517-529.
1342Bkz: Sünenu’t-Tirmizi, c. 5, s. 183-424.
1343Bkz: el-Müstedrek ale’s-Sahihayn, c. 2, s. 220-541.
1344Bkz: Keşfu’z-Zünun, c. 1, s. 439.
1345İsmail Paşa Bağdadi Esmau’l-Müellifin ve Asaru’l-Musannifin’de (Keşfu’z-Zünun, c. 5, s. 513) onu tanıtırken şöyle denmiştir:
“عبدالرحمن بن محمد بن ادریس بن المنذر بن داود بن مهران الحافظ ابو محمد الرازی المعروف بابن ابی حاتم التمیمی الحنظلی ولد سنة