130:3,4 Eğer Rab suçların hesabını tutsaydı, o zaman durum mutlaka umutsuz olurdu. Ama bizler günahların bağışlanmasını sağlayan Tanrı’ya sonsuzluklar boyunca minnettar olabiliriz. Suçlu günahkâr için ve günah işlemiş kutsal için bağışlama vardır.
Birincisi yasal bağışlamadır. Yargıç olan Tanrı’nın bağışlamasıdır. Dünkü, bugünkü ve gelecekteki bütün günahların cezasını bu bağışlama öder. Mesih’in Golgota’da tamamladığı iş nedeniyle bu bağışlama mümkündür; ölümüyle bütün günahlarımızın cezasını ödedi. Bu nedenle Tanrı bizi karşılıksız bağışlayabilir, çünkü Tanrı’nın bütün adil istekleri, bizim yerimize ölen İsa Mesih tarafından karşılanmıştır.
İkincisi, anne babanın bağışlamasıdır. Gökteki Babamız olan Tanrı’nın bağışlamasıdır. Bu bağışlamayı günahlarımızı O’na itiraf etmekle elde ederiz. Babamız’ın bağışlaması, Tanrı’yla ve ailesiyle paydaşlığımızın yenilenmesiyle sonuçlanır. Bu bağışlama da bizim için çarmıhta dökülen İsa’nın kanı aracılığıyla satın alınmıştır.
Tanrı, kendisinden korkulması için bağışlayıcıdır. Günahlarımızı bağışlamak için ödediği bedeli düşündüğümüzde ve bize duyduğu sevginin farkına vardığımızda, O’na sonsuza dek tapınmak isteriz.
130:5,6 Mezmur yazarı her ne kadar doğrudan bağışlama dilemediyse de, bu isteği 3, 4’üncü ayetlerde ima edilmiştir. Ama 5’inci ayette Rab’bi beklediğini söylediğinde, bağışlamadan söz etmez. Günahını itiraf ettiği an bağışlandığı bellidir. Beklediği, Rab’bin kendisini derinliklerden çıkartıp kurtarmasıdır. Tanrı duaları bazen hemen yanıtlar, bazen de bize sabretmeyi öğretir.
Tanrı duaları yanıtlar; bazen yürekler güçsüz olduğunda,
Çocuklarının arzuladığı armağanları verir,
Ama genellikle iman, daha büyük bir huzuru öğrenmelidir,
Tanrı yanıt vermediğinde O’nun sessizliğine güvenmelidir;
Çünkü adı sevgi olan, en iyiyi gönderecektir;
Yıldızlar sönebilir, dağların devrilebilir,
Ama Tanrı adildir, kendisini arayanlar için vaatleri her zaman geçerlidir.
– Yazarı bilinmiyor
Yazar burada Rab’bi beklemeyi ve O’nun sözüne umut bağlamayı öğrenir; vaat eden Rab duaları işitir ve yanıtlar. Rab’bi, karanlığın aydınlanmasından, sabahı bekleyen nöbetçilerden daha çok özlemektedir.
Ancak 5, 6’ncı ayetler gözden kaçırmamamız gereken daha geniş bir anlama sahiptirler. Bu ayetler, imanlının, Rab’bin kilisesini göğe almak için geleceği güne duyduğu özlemi ifade ederler. Bu kutsal umut, hayal kırıklığına uğratmayacaktır.
130:7,8 Mezmurun son iki ayeti, mezmur yazarının kurtuluşu için ettiği dua yanıtlandıktan sonraki tanıklığı olarak düşünülebilir. Tanrı’ya olan sadakatini kanıtladıktan sonra bu deneyimi diğerleriyle paylaşmak ister. Bu istek hiç değişmez. Eğer bir kişi bir şeye gerçekten inanırsa, bunu diğer kişilerle paylaşmak için istek duyar.
Dostları ilə paylaş: |