22:18 Bu mezmurun harika önbildirilerinden biri de, askerlerin İsa’nın giysilerini aralarında paylaştıklarını ve elbisesi için kura çektiklerini önceden bildirmesidir. Bu önbildiri yüzlerce yıl sonra şöyle gerçekleşir:
Askerler İsa’yı çarmıha gerdikten sonra giysilerini alıp her birine birer pay düşecek biçimde dört parçaya böldüler. Mintanını da aldılar. Mintan boydan boya tek parça dikişsiz bir dokumaydı. Birbirlerine, “Bunu yırtmayalım” dediler, “Kime düşecek diye kura çekelim” (Yu.19:23, 24).
22:19-21 Kurtarıcı, bu mezmurda son kez Tanrı’ya yardım etmesi için yalvarır. Canını kılıçtan, hayatını köpeğin pençesinden kurtarmasını ister. Her iki ifade de ulusları belirtmektedir. Kılıç, yönetici gücün simgesidir (Rom.13:4). Burada kılıç, ceza gücüne sahip olan Roma yönetimini belirtir. Yukarıda açıklandığı gibi köpek, diğer uluslardan olan askerleri işaret eder. 21’inci ayette, Mesih aslanın ağzından ve yaban öküzlerinin boynuzundan kurtarılmayı ister. 12 ve 13’üncü ayetlerde gördüğümüz gibi, bu ayette Pilatus’a, “Bizim bir ya-samız var, bu yasaya göre O’nun ölmesi gerekir...” (Yu.19:7) diyen Yahudiler belirtilir.
“Yanıt ver bana!” 21’inci ayetin sonunda geçen bu sözcüklerle 22’nci ayetle başlayan ifadeler arasında bir fark ve zafer edası göze çarpar. Mezmurun iki bölümünü bir araya getiren dayanak noktası budur. Şiir, zafer sevinciyle söylenen ezgilerle devam eder. Rab İsa’nın acıları artık sonsuza kadar dinmiştir. Kurtarışı tamamlanmıştır. Çarmıh, taçla yer değiştirmiştir!
Bu iki ayet arasında mezmur yazarı bizi bir anda Mesih’in ilk gelişinden ikinci gelişine –Golgota’dan Zeytin Dağı’na– ulaştırır! Her ne kadar mezmur bundan söz etmese de, biz araya giren bu dönemin Kurtarıcı’nın ölümünü, gömülmesini, dirilişini, yüceltilişini ve bugünkü kilise çağını kapsadığını biliriz.
22:22 Mezmurun bu noktasında Mesih bir kral olarak egemenlik sürmek üzere yeryüzüne geri dönmüştür. İsrail halkından geriye kalan sadık kişiler bin yıllık dönemin bütün görkemiyle birlikte bu krallığa aittirler. İsrail’in Mesih’i, mezmurun birinci bölümündeki dualarına yanıt veren Tanrı’nın sadakati hakkında, Yahudi kardeşlerine tanıklık etmeye hazırdır. Mesih şimdi topluluğun ortasında Tanrı’ya övgüler sunar.
22:23,24 Bu iki ayet, Mesih’in bin yıllık dönemde kurtarılmış İsrail’e söyleyeceklerinin bir özetini aktarır. Onlara, “Rab’den korkanlar”, “Yakup soyu” ve “İsrail soyu” diye hitap eder. Sonra Rab’bi övmelerini, O’nu yüceltmelerini ve O’ndan korkmalarını öğütler. Bu şekilde hitap etmesinin nedeni, Tanrı’nın Golgota’dan kendisine yükselen feryatları yanıtlamasıdır. Tanrı biricik Oğlu-nun katlandığı acıları küçümsemedi. “...Tanrı O’nu pek çok yükseltti ve O’na her adın üstünde olan adı bağışladı. Öyle ki, İsa’nın adı anıldığında gökteki, yerdeki ve yeraltındakilerin hepsi diz çöksün ve her dil, Baba Tanrı’nın yücel-tilmesi için İsa Mesih’in Rab olduğunu açıkça söylesin” (Flp.2:9-11).
22:25 Tanrı, Mesih’in övgü konusudur: “Övgü konum sen olacaksın büyük toplulukta...” Mesih sıkıntı içindeyken bile, Rab’bi topluluğun önünde övmeye ant içmişti. Şimdiyse bu andını Rab’den korkanların önünde yerine getirecekti.
22:26 Mezmurun son altı ayetinde konuşmacı değişir. Kutsal Ruh bin yıllık dönemde oluşacak esenlik ve refah konusunda konuşur.
Yoksulluk uzaklaştırılacak; yoksullar yiyip doyacak.
Yeryüzü Tanrı övgüsüyle dolacaktır. O’nu arayanlar Rab’bi öveceklerdir. Tapınan bütün insanlara Kutsal Ruh bereketi açıklar: “Sonsuza dek ömrünüz tükenmesin!”
Dostları ilə paylaş: |