Son ve en mükemmel din olan İslâm'ın insanlığa ilk emri



Yüklə 375 Kb.
səhifə1/7
tarix12.01.2019
ölçüsü375 Kb.
#95578
  1   2   3   4   5   6   7



ÖNSÖZ

Son ve en mükemmel din olan İslâm'ın insanlığa ilk emri «Oku»dur.


Dünyada ilerlemek, ahirette sonsuz mutluluğa ulaşmak bilgi ile elde edilir. Bilgi edinmenin yollarından biri de okumaktır.
Bu sebeple müslüman, her şeyden önce okumak, hem dinî, hem de dünya ile ilgili konularda gerekli bilgileri öğrenmek zorundadır. Dinî bilgilerin çocuklarımıza zamanında ve doğru olarak öğretilmesi, geleceğimiz açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu kitapta, İslâm Dini'nin inanç, ibadet ve ahlâkla ilgili konuları açıklanmış, Peygamberimizin bizlere ışık tutan yüksek ahlâkı örneklerle anlatılmıştır.
Ayrıca, millî kültürümüz ve şanlı geçmişimiz hakkında gençlerimizi bilgilendirmek amacıyla, tarih boyunca atalarımızın gösterdiği başarılara ve kazandıkları büyük zaferlere yer verilmiştir.
Milletçe varlığımızı devam ettirebilmemiz, ancak millî ve manevî değerlerimizi korumakla mümkündür. Bunun için geçmişimizi tanımamız ve bugünlere nasıl geldiğimizi iyi bilmemiz gerekir.
Elinizdeki bu kitap, yurtdışında Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı olarak açılan kurslarda okutulan Dini Bilgiler müfredat proğramına göre hazırlanmış ve gençlerimizin kolaylıkla anlayabileceği şekilde sade bir dille yazılmıştır.
Amacımız; gençlerimizin doğru bir inanca sahip olması, ibadetleri bilerek, eksiksiz yerine getirmesi ve iyi ahlâklı, olgun müslüman olarak yetiştirilmesidir.
Din kardeşlerimize ve özellikle gençlerimize yararlı olmasını Yüce Allah'tan dilerim.
Çalışmak bizden, başarıya ulaştırmak Allah'tandır.

Seyfettin YAZICI
Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi
24.09.1997 - ANKARA

 
 



İÇİNDEKİLER

BİRİNCİ BÖLÜM
İTİKAD

DİN
Din Neye Denir
Dinin Gayesi
İslâm Dini ve Diğer Dinler

İMAN
İman Ne Demektir
Kelime-i Tevhid ve Anlamı
Kelime-i Şehadet ve Anlamı

İMAN ESASLARI
İman'ın Esasları Nelerdir
İman'ın Şartları
Allah'a İman
Allah'a Niçin ve Nasıl İnanırız
Allah'a Şöyle İnanırız
Tevhid İnancı
Allah Sevgisi
Gerçek İman Sahibi Bir Genç

MELEKLERE İMAN
Melekler Nasıl Birer Varlıktır
Büyük Melekler ve Görevleri
Meleklere İnanmanın Fayda ve Tesirleri

KİTAPLARA İMAN
Allah Tarafından Gönderilen Kitaplar
Kur'an-ı Kerim ve Özellikleri
Kur'an-ı Kerim'in Nazil Oluşu ve Vahiy Gerçeği
Kur'an-ı Kerim'in Yazılması ve Mushaf Haline Getirilmesi
Kur'an-ı Kerim'e Karşı Görevlerimiz

PEYGAMBERLERE İMAN
Peygamber Kime Denir
Peygamberlere Olan İhtiyaç
Peygamberlerin Özellikleri
Peygamberlerin Görevleri
Kur'an-ı Kerim'de Adları Geçen Peygamberler
Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Son Peygamber Oluşu
Mucize ve Keramet Neye Denir
Peygamberimizin Mucizeleri

AHİRET GÜNÜNE İMAN
Ahiret Günü Ne Demektir
Ölüm
Kabir
Kıyamet
Hesap, Mükâfat, Ceza, Cennet, Cehennem
Ahiret Gününe İnanmanın Faydaları

KADERE İMAN
Kader ve Kaza Ne Demektir
İnsanın Sorumluluğu
Kadere İnanmanın Faydaları
İslâm'da Tevekkül Anlayışı ve Çalışmanın Önemi
 
 

İKİNCİ BÖLÜM
İBADET

İBADET
İbadet Neye Denir
Niçin İbadet Ediyoruz
İbadet Çeşitleri
İbadetin Faydaları
İman ile İbadet Arasındaki İlişki
İbadet Yerleri
İslâm'da Kutsal Olan Üç Büyük Mescid

İSLÂM
İslâm Ne Demektir
İslâm'ın Temel Esasları

MÜKELLEF
Mükellef Kime Denir
Mükellefle İlgili Hükümler

TEMİZLİK
İslâm'ın Temizliğe Verdiği Önem
Beden ve Ruh Temizliği
Çevre Temizliği
Abdest
Gusül (Boy Abdesti)
Teyemmüm

NAMAZ (I)
Namazın Önemi
Namaz Kimlere Farzdır
Namaz Vakitleri
Ezan ve İkamet
Namaz Çeşitleri
Namazın Kılınışı

NAMAZ (II)
Sehiv Secdesi
Câmi ve Cemaat Âdabı
Namazın Cemaatle Kılınışı
Cuma Namazı
Teravih Namazı
Bayram Namazları
Yolcu Namazı
Kaza Namazı
Cenaze Namazı

ORUÇ
Orucun Önemi ve Faydaları
Oruç Kimlere Farzdır
Sahur ve İftar
Oruca Ne Zaman ve Nasıl Niyet Edilir
Oruç Nasıl Tutulur
Orucu Bozup Hem Kaza, Hem de Keffareti Gerektiren Şeyler
Orucu Bozup Yalnız Kazayı Gerektiren Şeyler
Orucu Bozmayan Şeyler
Oruçluya Mekruh Olan ve Mekruh Olmayan Şeyler
Fıtır Sadakası
Türkiye'de Ramazan Yaşantısı

ZEKÂT
Zekâtın Önemi
Zekâtın Faydaları
Zekâtı Kimler Verir
Zekât Kimlere Verilir
Zekât Kimlere Verilmez

HAC
Hac ve Önemi
Hac Kimlere ve Ne Zaman Farzdır
Umre

KURBAN
Kurban ve Önemi
Kimler Kurban Keser
Hangi Hayvanlar Kurban Edilir

MÜBAREK GÜN VE GECELER
Cuma Günü
Ramazan ve Kurban Bayramları
Mevlid Kandili
Regaib Gecesi
Mirac Gecesi
Berat Gecesi
Kadir Gecesi
 
 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
AHLÂK

PEYGAMBERİMİZ
Peygamberimiz Kimdir
Peygamberimizin İnsanlığa Işık Tutan Yüksek Ahlâkı

İSLÂM VE AHLÂK
Ahlâk Neye Denir
İslâm'da Ahlâk
İnanç ve İbadetlerin Ahlâkımıza Tesiri
Ahlâkı Güzelleştirmenin Yolu

AHLÂKÎ GÖREVLERİMİZ
Ahlâkî Görevlerimiz
Allah'a, Peygambere ve Kur'an'a Karşı Görevlerimiz
Kendi Şahsımıza Karşı Görevlerimiz
Bedenimize Karşı Görevlerimiz
Ruhumuza Karşı Görevlerimiz
Yemede ve İçmede Ahlâk Kuralları
Konuşurken Uyulması Gereken Ahlâk Kuralları
Diğer Organlarımızın Düzeltilmesi

AİLEMİZE KARŞI GÖREVLERİMİZ
İslâm'da Ailenin Önemi
Aile Fertlerinin Birbirine Karşı Görevleri
Karı-Kocanın Birbirine Karşı Görevleri
Anne ve Babanın Çocuklarına Karşı Görevleri
Çocukların Ana ve Babalarına Karşı Görevleri
Kardeşlerin Birbirine Karşı Görevleri
Komşulara Karşı Görevlerimiz
Okul, İşyeri ve Çevredeki Diğer Dinlere Mensup İnsanlarla İlişkiler

VATAN VE MİLLETİMİZE KARŞI GÖREVLERİMİZ
Vatan ve Millet Sevgisi
Şehitlik ve Gazilik
Dinimizin Birlik ve Beraberliğe Verdiği Önem
Dinimizde Kardeşlik
Dinimizde Hoşgörü
Devlete Karşı Görevlerimiz

MİLLİ KÜLTÜRÜMÜZ
Türk Milletinin Tarihteki Yeri
Türklerin Müslüman Oluşu
Türklerin İslâm'a Hizmetleri
Türk Toplumunda Yardımlaşma ve Yardım Kuruluşları
Bayrak ve Sancak Sevgisi
İstiklâl Marşımız
Tarihimizdeki Büyük Zaferler
Milli Bayramlarımız
Türkiye'nin Dünyadaki Yeri
Namazlarda Okunan Dualar
Namazlarda Okunan Bazı Sûreler
Resimlerle Abdestin Alınışı
Resimlerle Namazın Kılınışı

DİN

Konular:
• Din Neye Denir
• Dinin Gayesi
• İslâm Dini ve Diğer Dinler
 
 

Din Neye Denir
Din: Allah'ın, insanlara Peygamberleri aracılığı ile gönderdiği bir sistemdir. Bu sistem, akıl sahiplerini kendi istekleri ile dünyada huzur ve saadete, âhirette sonsuz mutluluğa ulaştırır.

Dinin Gayesi
Din, bize yaratılışımızın amacını, Allah'a karşı yükümlü olduğumuz görevleri öğretir. İyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı tanıtır ve iyiye ulaşmanın yollarını gösterir.
Din insanı ruhen yükseltir, ahlâken olgunlaştırır, fertlerin birbirlerinin haklarına saygılı olmalarını ister ve uyulması gereken hak ve görevleri belirler.
Kısaca; dinin gayesi, insanı hem dünya hayatında, hem de ahirette mutluluğa kavuşturmaktır. Bize düşen görev, dinin gösterdiği nurlu yolda yürüyerek bu mutluluğa ulaşmaktır.

İslâm Dini ve Diğer Dinler
İlk insan olan Hz. Adem (a.s.) aynı zamanda ilk peygamberdir. İnsanlığın ilk dini de Hak din'dir. Hz. Adem'den Peygamberimiz Hz. Muhammed'e kadar gelen bütün peygamberler insanlara Allah'ın birliği inancını tebliğ etmişler ve Allah'a nasıl ibadet edileceğini öğretmişlerdir.
Ancak son peygamber Hz. Muhammed'den önceki peygamberlerin tebliğ ettiği iman esasları ve dinî hükümler zamanla bozulmuş ve insanlar karanlıklar içinde kalmıştı. İnsanlığı düştüğü bu durumdan aydınlığa çıkaracak bir kurtarıcıya ihtiyaç vardı.
Bunun üzerine Yüce Allah, son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.s.) aracılığı ile bütün insanlara son ve en mükemmel din olan İslâm'ı göndermiştir.
Bu gerçek Yüce Allah tarafından Kur'an-ı Kerim'de şöyle bildirilmiştir:
"Allah katında din, şüphesiz İslâmdır." (1)
İslam'ın dışındaki dinler, Allah katında makbul değildir. Bunların insanlara bir yararı olmayacaktır. Bu konu Kur'an-ı Kerim'de şöyle açıklanmıştır:
"Kim İslâm'dan başka bir din ararsa ondan asla kabul edilmeyecektir. O, ahirette de zarara uğrayanlardandır." (2)
İslâm Dini, Allah tarafından gönderildiği gibi hiçbir değişikliğe uğramadan ve bozulmadan günümüze kadar gelmiştir. Bundan sonra da bu özelliğini koruyacaktır. İslâm, Allah katında makbul olan tek dindir.
Bazı insanlar tarafından ortaya konulan dinler de vardır, ancak bu dinler, batıl ve geçersizdir. Çünkü bunlar, Allah tarafından gönderilmemiş, insanlar tarafından uydurulmuştur.

İslâm Dini'nin Özellikleri
1) Hz. Muhammed tarafından tebliğ edilen İslâm, son dindir. Ondan başka din gelmeyecek, hükümleri kıyamete kadar devam edecektir.
2) İslâm evrensel bir dindir. Önceki peygamberlerin tebliğ ettikleri dinler, belirli milletlere geldiği halde İslâm dini, bütün dünya milletlerine gönderilmiştir.
3) İslâm dini'nin hükümleri insanların ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde mükemmeldir. Bu sebeple başka bir dine ihtiyaç kalmamıştır.
4) İslâm dini, kendinden önce Allah tarafından gönderilen peygamberleri ve ilâhi kitapları tasdik eder. Ancak o kitapların hükümlerini yürürlükten kaldırmıştır. Çünkü onlar, belirli milletlere sınırlı zamanlar için gönderilmişti. İslâm Dini ise bütün milletlere gönderilen ve kıyamete kadar değişmeden devam edecek olan Din'dir.

Benim Dinim

Benim dinim yücedir; ben dinimi severim
Onu bütün dinlerden üstün tutar, överim,

İslâmdır benim dinim; dinlerin en güzeli.
"Allah birdir" demektir dinimizin temeli,

Peygamberim "Muhammed" iki cihan güneşi,
Peygamberler içinde yoktur O'nun bir eşi.

Kitabımız Kur'an'dır; okuruz onu her ân,
Çok şükür Allah'a müslümanız müslüman.

M.Ş . YALTKAYA

İMAN



Konular:
• İman Ne Demektir
• Kelime-i Tevhid ve Anlamı
• Kelime-i Şehadet ve Anlamı
 
 

İman Ne Demektir
İman'ın sözlük anlamı, herhangi bir şeye inanmak demektir.
Dini terim olarak iman: «Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s)'in Allah tarafından getirdiği şeylerin doğru olduğuna kalb ile inanmak ve bu inacı dil ile söylemektir.»
Allah'ın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Allah'ın peygamberi olduğuna kalbi ile inanan ve bu inancını dili ile söyleyen kimseye «Mü'min» denir.

Kelime–i Tevhid

Okunuşu: "Lâ ilâhe İllellâh, Muhammedün Rasûlüllah."


Anlamı: "Allah'tan başka tanrı yoktur. Hazreti Muhammed (s.a.s.) Allah'ın Peygamberidir."

Kelime-i Şehadet

Okunuşu: "Eşhedu en lâ ilâhe illellâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Rasûlüh."


Anlamı: "Ben şahitlik ederim ki, Allah'tan başka Tanrı yoktur. Yine şahitlik ederim ki Hazreti Muhammed (s.a.s.)
Allah'ın kulu ve Peygamberidir."
İman esasları, topluca ve özet olarak hem Kelime-i Tevhid, hem de Kelime-i Şehadette ifade edilmiştir. Çünkü Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Peygamber olduğuna inanmak, O'nun Allah tarafından getirip haber verdiği her şeyin doğru ve gerçek olduğuna inanmayı gerektirir. Bu sebeple bir insan, Kelime-i Tevhid veya Kelime-i Şehadetten birini dili ile söyler, kalbi ile de inanırsa İslâm Dini'ne girmiş olur.
Ancak, müslümanın bu kadarla yetinmeyip, İman esaslarını ayrıntıları ile öğrenmesi ve hepsine ayrı ayrı inanması gerekir.
 
 

İMAN ESASLARI



Konular:
• İman'ın Esasları Nelerdir
• İman'ın Şartları
• Allah'a İman
• Allah'a Niçin ve Nasıl İnanırız
• Allah'a Şöyle İnanırız
• Tevhid İnancı
• Allah Sevgisi
• Gerçek İman Sahibi Bir Genç
 
 

İman'ın Esasları Nelerdir
Ayrıntılı olarak inanılması gereken iman esasları altıdır. Bunlara iman'ın şartları da denir.

İman'ın Şartları
1– Allah'a,
2– Allah'ın Meleklerine,
3– Allah'ın Kitaplarına,
4– Allah'ın Peygamberlerine,
5– Ahiret Gününe,
6– Kadere; İster iyi, ister kötü olsun, evrendeki her şeyin ve her olayın Allah'ın bilmesi, dilemesi ve yaratmasıyla meydana geldiğine,
İnanmaktır.

ALLAH'A İMAN
Allah'a Niçin ve Nasıl İnanırız
İmanın altı şartından birincisi Allah'a inanmaktır. Akıl sahibi olan ve erginlik çağına gelen her insanın ilk ve en önemli görevi, Allah'ın varlığına ve birliğine inanmaktır.
Çevremize baktığımız zaman, hiçbir şeyin kendiliğinden olmadığını görürüz. Güzel bir sanat eseri, bunu yapan bir sanatkârının bulunduğunu gösterir. Meselâ; kullandığımız saati yapan bir sanatkâr, oturduğumuz binayı yapan bir usta yok mudur? Şüphesiz ki vardır. Bunların kendiliğinden meydana geldiğini akıl kabul eder mi? Elbette etmez.
Öyle ise; çok ince bir plâna göre kurulan ve mükemmel bir düzen içinde işleyen uçsuz bucaksız kâinatı ve en güzel sanat eseri olan insanı da bir yaratan vardır. İşte bu yaratıcı, sonsuz güç ve kudret sahibi olan "Allah"tır. Evren, Allah'ın varlığını; evrende görülen ahenk ve mükemmel düzen de Allah'ın birliğini göstermektedir.
O halde, ilk görevimiz, bizi yaratan ve yaşatan Allah'a inanmak, O'na gönülden bağlanmaktır.

Özde, sözde, dilde, seste Allah bir!
Yer ettikçe can kafeste Allah bir!
Böyle geldik böyle gitmek dileriz
İlk nefeste son nefeste Allah bir.

Emin Ali SİPAHİ



Allah'a Şöyle İnanırız
Allah vardır ve birdir. Ondan başka tanrı yoktur.
Varlığının başlangıcı ve sonu yoktur. O, her zaman vardı, sonsuza kadar da var olacaktır.
Allah varlıklardan hiçbirine benzemez. O'nun eşi ve benzeri yoktur. Varlığı kendindendir. Hiçbir şeye muhtaç değildir. Her şey O'na muhtaçtır.
Allah diridir, her şeyi bilir, her şeyi işitir ve her şeyi görür. Kalbimizden geçenleri de bilmektedir.
Allah irade sahibidir, diler ve dilediğini yapar. Onun kudreti sonsuzdur, her şeye gücü yeter.
Allah yaratıcıdır, dilediğini yoktan var eder, dilediğini de yok eder. Evrende ne varsa hepsini O yaratmıştır.
Allah harflere ve sese gerek olmadan söyler. Sözünü Peygamberlerine duyurmuş, emir ve yasaklarını bildirmiştir. Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim Allah'ın sözüdür.
Allah, merhameti sonsuz, bağışlaması bol Yüce bir varlıktır. Bize hayat veren, sayılamıyacak kadar nimetler bahşeden O'dur.
O, bizi yarattıktan sonra da yalnız bırakmamış, peygamberler göndererek dünyada ve ahirette mutlu olmanın nurlu yolunu göstermiştir.
Allah'a böyle doğru olarak inanan ve ona gönülden bağlanan insan, varlıklar arasındaki şerefli yerini almış, gerçek değerini kazanmış olur. Bu inanç, insanın kalbini her türlü kötü düşüncelerden temizler, iyi düşünce ve güzel huylarla süsler.
İnsan, hiç kimsenin görmediği yerlerde bile ahlâka aykırı davranışlardan sakınır. Çünkü, Allah'ın her şeyi gördüğüne ve bildiğine inanır. Allah'a iman, her türlü iyiliğin kaynağıdır.

Tevhid İnancı
İslâmın temeli, tevhid inacıdır. Tevhid, Allah'ın birliği demektir.
Kur'an-ı Kerim'de bu konu şöyle açıklanmıştır:
«Sizin Tanrınız, tek bir Tanrıdır. Ondan başka tanrı yoktur.» (3)
Evet Allah birdir, O'ndan başka tanrı yoktur. O, eşi, benzeri ve ortağı olmayan tek varlıktır. Doğmamış ve doğurmamıştır.
Gördüğümüz ve göremediğimiz bütün varlıkları yaratan, yoktan var eden Allah'tır. O, yaratıcı olarak da tek'dir. O'ndan başka yaratıcı yoktur. Allah, hiçbir kusur ve eksikliği bulunmayan, en üstün niteliklere sahip olan çok Yüce bir varlıktır. İbadet yalnız O'na yapılır. O'ndan başkasına ibadet edilmez. Tevhid (Allah'ın birliği) inancı ihlâs sûresinde şöyle açıklanmıştır:
«Deki o Allah birdir.
Allah Sameddir. (Kimseye muhtaç değildir, her şey O'na muhtaçtır.)
O, doğurmamış ve doğurulmamıştır.
Hiçbir şey O'na denk değildir.» (4)
Allah'ın birliği inancı, kalbleri aynı amaç etrafında birleştiren, müslümanlar arasında birlik ve beraberliği sağlayan önemli bir güçtür.

Allah Sevgisi
Allah, bize görmek için gözler, işitmek için kulaklar, konuşan dil, çeşitli işler yapabilen eller ve yürüyen ayaklar vermiş; bizi akıl ve zekâ ile donatarak, varlıklar arasında çok üstün bir durumda yaratmıştır.
Sağlık ve mutluluk içinde yaşayabilmemiz için yeryüzünü çeşitli nimetlerle donatmış, teneffüs ettiğimiz havadan içtiğimiz suya kadar her türlü ihtiyacımız karşılanmıştır.

Yüce Allah şöyle buyuruyor:


"Allah'ın nimetini sayacak olsanız bitiremezsiniz." (5)
İnsan, kendisine iyilik edenleri sever. Öyle ise, en çok sevmemiz gereken varlık, Allah'tır. Çünkü O'nun bize olan iyilikleri sayılamayacak kadar çoktur. Biz de Allah'ımızı çok sevmeliyiz. Sevgi, sadece sözle olmaz. İnsan, sevdiğine saygı gösterir, sevdiğinin hoşlanmayacağı bir şeyi yapmaz. Allah sevgisi, O'nun mübarek adını saygı ile anmak, bize emrettiği ibadet görevlerini seve-seve yapmak ve yasak ettiği şeylerden sakınmakla olur.
Böyle yaparsak, Allah da bizi sever ve dünyadaki nimetlerden çok daha fazlasını bize ahirette verir.
Bir insan için en büyük mutluluk, Allah'ın sevdiği kişilerden olmaktır.

ALLAH

Yeri, göğü yaratan,
Ağaçları donatan,
Çiçekleri açtıran,
Bir Allah'tır, bir Allah!

Doyuran her hayvanı,
Yaşatan her insanı,
Koruyan şu vatanı,
Bir Allah'tır, bir Allah!

Allah her yerde hâzır;
Ne yaparsam O görür;
Ne söylersem işitir;

Var'dır, Bir'dir, Büyük'tür.
Ben Allah'ı severim,
Her sözünü dinlerim.

Sabri Cemil YALKUT



Gerçek İman Sahibi Bir Genç...
Hazreti Ömer, halifeliği zamanında sütçülerin süte su katmasını yasaklamış ve bu emrini her tarafa duyurmuştu. Şehrin asayişini kontrol etmek için bir gece Medine'de dolaşırken yoruldu ve biraz dinlenmek üzere bir evin duvarına yaslandı. Evin içinde anne ile kızı arasında geçen şu konuşmayı duydu:
Anne:
– Haydi kızım: kalk da sütlere biraz su katıver.
Kız:
– Halifenin sütlere su katılmasını yasakladığını bilmiyor musun?
Anne:
– Evet biliyorum.
Kız:
– Öyle ise Halifenin yasakladığı işi nasıl yapabilirim?
Anne:
– Kalk da su koy şu sütlere, Ömer seni nereden görecek?
Kız:
– Ömer görmez ama Rabbim görür. Vallahi ben O'nun göreceği yerde yapmadığım bir işi görmediği yerde de yapmam.
Hazreti Ömer, bu konuşmaları dinledikten sonra evine döndü. İyi bir din terbiyesi görmüş bu yüksek ahlâklı fakir kızı oğlu Âsım ile evlendirdi. (6)
İşte Allah inancının insanın davranışlarındaki olumlu etkisi...
 
 

MELEKLERE İMAN



Konular:
• Melekler Nasıl Birer Varlıktır
• Büyük Melekler ve Görevleri
• Meleklere İnanmanın Fayda ve Tesirleri
 
 

Melekler Nasıl Birer Varlıktır
İmanın şartlarından ikincisi meleklere inanmaktır. Melekler, nurdan yaratılmış varlıklardır. Onlar yemezler, içmezler, erkeklik ve dişilikleri yoktur.
Melekler, Allah'ın sevgili kullarıdır. Allah'ın emirlerini kusursuz yerine getirirler, hiç günah işlemezler.
Yüce Allah, varlıkları çeşitli şekillerde yaratmıştır. Bunlardan kimisi bizim görebileceğimiz, kimisi de göremiyeceğimiz şekildedir. İnsan, bazı varlıkları göremiyor. Çünkü, insanın gözü her şeyi görebilecek durumda yaratılmamıştır, görme yeteneği sınırlıdır.
Meselâ; çok küçük bir cismi göremediğimiz gibi; havayı, rüzgârı, rûhumuzu ve aklımızı da göremiyoruz. Telden geçen elektrik akımı da görülmüyor. Halbuki göremediğimiz bu şeylerin var olduğunu biliyoruz. İşte melekler de var olduğu halde görülmeyen varlıklardır.
Melekler nurdan yaratılmış lâtif varlıklar oldukları için biz onları göremiyoruz. Fakat meleklerin varlığına inanıyoruz, çünkü meleklerin varlığını Allah Teâla Kur'an-ı Kerim'de haber vermiş, Peygamber Efendimiz de melekleri hem görmüş, hem de bize bildirmiştir. Yüce Allah'ın ve sevgili Peygamberimizin bildirdiği her şey doğrudur. Bu sebeple biz, meleklerin varlığına kesin olarak iman ediyoruz.
Melekler: yerde, göklerde, çevremizde ve her yerde bulunurlar. Sayılarını ancak Allah bilir. Her birine Allah'ın verdiği görevler vardır.
Bazıları devamlı olarak Allah'a ibadet eder. Bazıları da kâinatın tertip ve düzeni ile vazifelidirler. İnsanların gücünün erişemiyeceği büyük işler yaparlar. İnsanlara iyiliği telkin eden, kötülüklerden koruyan, sıkıntılı zamanlarda müminlerin yardımına gönderilen melekler de vardır. Yüce Allah, meleklerin varlığı ile sonsuz kudretini göstermiştir.

Büyük Melekler ve Görevleri
1) Cebrâil: Meleklerin en büyüğüdür. Görevi: Allah ile peygamberler arasında elçilik yapmak, Allah'ın kitaplarını peygamberlere getirmektir. Kitabımız Kur'an-ı Kerim'i Allah'tan Peygamberimize getiren Cebrâil'dir.
2) Mikâil: Tabiat olaylarının idaresi ile görevlidir. (Yağmur yağması, rüzgâr esmesi, ekinlerin bitmesi v.s. gibi)
3) İsrâfil: Kıyametin kopması ve insanların öldükten sonra tekrar dirilmeleri ile görevlidir.
4) Azrâil: Ömrü sona eren insanların canlarını almakla görevlidir.
Bu dört büyük melekten başka, diğer meleklerden bazıları da şunlardır:
Kirâmen Kâtibin: Her insanın biri sağında, diğeri solunda iki melek bulunur. Bunlara Kirâmen Katibin denir. Sağındaki melek, insanın yaptığı iyi işleri, solundaki ise kötü işleri yazar. Böylece her insana ait iyiliklerin ve kötülüklerin yazıldığı  "Amel defteri" meydana gelir.
Münker ve Nekir: Bunlar, öldükten sonra kabirde insanlara soru sormakla görevli meleklerdir.
Rıdvan: Cennetteki meleklerin başkanıdır.
Mâlik: Cehennemde görevli olan meleklerin başkanıdır.

Meleklere İnanmanın Fayda ve Tesirleri
Her zaman ve her yerde bizimle beraber olan, bizden hiç ayrılmayan melekler bulunduğuna inanan bir müslüman, gizli  yerlerde "Beni kimse görmüyor, istediğimi yaparım" diyemez, fenalık yapamaz. Çünkü nerede olursa olsun meleklerin kendisini gözetlediğini, iyilik ve kötülüklerinin yazıldığını bilir. Böylece meleklere olan imanımız bizi kötülük yapmaktan alıkor.
Bunlardan başka bizi kötülüklerden koruyan, iyilik yapmaya yönlendiren melekler de vardır. Dünyada iyilik ve güzelliğin misali melek; fenalık ve çirkinliğin kötü örneği de şeytandır. Melek, insanı iyiliğe, şeytan da kötülüğe çağırır.
Meleklere inanmak, ahlâki davranışlarımızı olumlu olarak etkiler, kötülüklerden sakınmamızı ve ahlâkımızın güzelleşmesini sağlar.
Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyuruyor:
Yüklə 375 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin