Sorulu-Cevaplı İslam Akidesi



Yüklə 0,81 Mb.
səhifə11/19
tarix12.01.2019
ölçüsü0,81 Mb.
#95118
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   19

BÜYÜ VE BÜYÜCÜ



S. Sihirin ve sihirbazın (büyünün ve büyücünün) hükmü nedir?

C. Sihir varlığı gerçek olan ve kevnî kadere denk düşmesiyle birlikte tesiri de bulunan bir iştir. Nitekim yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

"İkisinden kendisi ile koca ve karısının arasını ayıracak şeyler öğrenirlerdi. Allah'ın izni olmadıkça onunla hiçbir kimseye zarar verebilecek değillerdi." (el-Bakara, 2/102)

Büyünün tesirli olduğu sahih hadislerde sabittir.243 Büyücüye gelince, eğer onun yaptığı büyü çeşidi el-Bakara suresindeki âyetin açıkça belirttiği üzere şeytanlardan alınan bir büyü ise bu kimse kâfirdir. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmaktadır:



"Halbuki o iki melek: 'Biz ancak imtihan içiniz. Sakın küfre girme' demedikçe kimseye büyü öğretmezlerdi... Onlar ise kendilerine zarar verecek ve fayda sağlamayacak şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun ki onlar büyüyü satın alan kimsenin âhirette bir nasibi olmadığını muhakkak biliyorlardı..." (el-Bakara, 2/102) ve diğer âyetler bunu gerektirmektedir.

S. Büyücünün cezası nedir?

C. Tirmizi, Cündeb'den şöyle dediğini rivayet etmektedir: Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki: "Sihirbazın cezası kılıçla bir darbedir."244 Tirmizi bu hadisin mevkuf rivayetinin sahih olduğunu belirtmiş ve şunları söylemiştir: Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem'in ashabından ve başkalarından olan bazı ilim adamlarına göre uygulama buna göre yapılır. Bu aynı zamanda Malik b. Enes'in de görüşüdür. Şafiî -yüce Allah'ın rahmeti üzerine olsun- şöyle demiştir: Sihirbaz yaptığı sihirler neticesinde küfre ulaşacak şeyler yaptığı takdirde öldürülür. Eğer yaptığı şeyler küfürden daha alt bir mertebede ise onun öldürüleceği kanaatinde değildir. Sihirbazın öldürüleceği Ömer, oğlu Abdullah, kızı Hafsa Radıyallahu anha, Osman b. Affan, Cündeb b. Abdullah, Cündeb b. Ka’b, Kays b. Sa’d, Ömer b. Abdu'l-Aziz, Ahmed, Ebu Hanife ve başkalarından sabit olmuş bir görüştür. -Allah hepsine rahmet eylesin-

S. Nüşra (sihri çözmek) ve hükmü nedir?

C. Nüşra büyülenmiş kimseden büyüyü çözmek demektir. Eğer bu o büyü gibi bir büyü vasıtası ile yapılacak olursa, bu da şeytanın amelindendir. Şâyet meşru olan rukye ve teâvizlerle (okumalarla) olursa bunda bir mahzur yoktur.

S. Meşrû’ olan rukye nedir?

C. Katıksız olarak kitab ve sünnetten gelen ve arabça olan herbir sözdür. Ayrıca rukye yapan kişi de, kendisine rukye yapılan kişinin de rukyenin etkisinin ancak yüce Allah'ın izni ile olacağına inanması da şarttır. Çünkü Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem'e Cebrail Aleyhisselam rukye yapmış245 bulunmaktadır. Kendisi de ashab-ı kiram'dan pekçok kimseye rukye yapmış246 onların rukye yapmalarını reddetmemiş247 hatta onlara bu işi yapmalarını emrederek248 onlara bunun karşılığında ücret almalarını helal görmüştür. Bütün bunlara dair rivayetler Buhârî, Müslim ve başkalarında yer almaktadır.

S. Yasak olan rukyeler nelerdir?

C. Bunlar kitab ve sünnetten olmayan ve arabça olarak okunmayan rukyelerdir. Aksine bu gibi rukyeler şeytanın işlerinden olup, onun başkalarını istihdam etmesi ve hoşuna gidecek şeylerle şeytana yakınlaşmak kabilindendir. Nitekim pek çok deccal (yalancı), sahtekâr ve hurafecinin yaptığı bu kabildendir. Bunların bir çoğu heykel ve tılsım kitablarına bakar. Şemsu'l-Maarif, Şumûsu'l-Envar Gizli ilimler hazinesi ve benzeri İslam düşmanlarının İslamdanmış gibi gösterdiği kitablar bu kabildendir. Oysa bunların İslamla hiçbir alakaları yoktur. İslam ilimleri ile uzaktan yakından bir ilişkileri bulunmamaktadır. Nitekim biz bu hususu Şerhu's-Süllem adlı eserimizde ve başkalarında açıklamış bulunuyoruz.

HAMAYIL, NAZAR BONCUĞU V. S.



S. Hamayıl (temîme), teller, halkalar, ipler, nazar boncukları ve benzerleri şeyleri asmanın hükmü nedir?

C. Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmaktadır:

"Kim bir şey asarsa (hali) ona havale edilir.”249 Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem seferlerinden birisinde bir elçi göndererek ip yahut gerdanlık gibi herhangi bir deve boynunda hiçbir hamayıl bırakmayıp mutlaka koparmasını emretti.250

Yine Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz rukyeler, hamayıllar (temimeler) ve tivele (hanımın kocasına sevdirilmesi için yapılan büyü ve benzeri şeyler) bir şirktir."251

Yine Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur:

"Her kim bir temime asacak olursa Allah onun için işini tamamlamasın. Her kim bir boncuk asacak olursa, Allah ona rahat vermesin."252

Bir rivayette de: "Her kim bir temime (hamayıl) asacak olursa şirk koşmuş olur."253 denilmektedir.

Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem elinde sarı bakırdan bir yüzük bulunan bir kişiye:

"Bu ne?" diye sorunca adam:

“Ben bunu vâhine’ye (kolda görülen bir çeşitlik hastalığa) karşı kullanıyorum” deyince, Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu:



"Onu at. Çünkü o senin güçsüzlüğünden başka bir şeyi arttırmaz ve şüphesiz sen o, üzerinde olduğu halde ölecek olursan ebediyyen iflah olmazsın."254

Huzeyfe Radıyallahu anh da bir adamın elinde bulunan bir ipi koparmış, sonra da yüce Allah'ın: "Onların çoğu şirk koşmaksızın (bir türlü) Allah'a iman etmezler." (Yusuf, 12/106) âyetini okumuştur.

Said b. Cübeyr de şöyle demiştir: Bir insan üzerindeki bir temimeyi (hamayılı) koparan bir kimsenin bu işi, bir köle azad etmiş gibidir. Bu gibi ifadeler ise, merfu hadis (Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem kadar senedi ulaşan hadis) hükmündedir.

S. Asılan hamayıldaki yazılar, Kur'ân-ı Kerim'den olursa hükmü nedir?

C. Seleften bazı kimselerden bunun caiz olduğu rivayet edilmektedir. Fakat Abdullah b. Ukeym, Abdullah b. Amr, Abdullah b. Mesud ve onun görüşlerini kabul edenler ile daha başkaları gibi pekçok kimse ise bunun caiz olmadığını kabul etmişlerdir. Kabul edilmesi uygun olan da budur. Çünkü birşeyler asmaya dair varid olan nehy umumidir. Ayrıca bu umumi hükmü tahsis edecek Peygamber efendimize kadar ulaşan (merfu) bir hadis de bulunmamaktadır. Kur'ân'ın küçümsenmesine karşı korunması da bunun yasak olmasını gerektirir. Çünkü bu gibi hamayıl taşıyanlar çoğunlukla taharetsiz olarak bunları taşırlar. Ayrıca bunlardan hareketle başka şeyler asmaya da gidilmemesi, diğer taraftan yasak olan bir itikada sahib olmaya giden bir yolun kapanması, kalblerin -özellikle de bu zamanda- yüce Allah'tan başkasına yönelmemesi için buna yaklaşmamak gerekir.


Yüklə 0,81 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   19




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin