~ 51 ~
görevinden alınmıştır. Edinmiş olduğu tecrübe ve kariyeri sonucu 1 Temmuz 1971‘de
Dünya
Bankası Başkanı Mc. Namara‘nın özel danışmanı olarak işe başlamıştır [12, s.84]. Dünya
Bankası‘ndaki çalışmaları devam ederken 15 Haziran 1973‘de eski Başbakan Süleyman Demirel‘e
özelleştirme, liberalleşme, ekonomik ve iktisadi kalkınmaya ilişkin bir rapor yazmıştır. 20 Ağustos
1973 tarihinde ise Dünya Bankası‘ndaki uzmanlığı sona ermiş ve 1974 yılında Türkiye‘ye
dönmüştür. 1 Ocak 1974-1 Ağustos 1979 tarihleri arasında özel sektörde çalışmış, 5 Haziran 1977
tarihindeki Türkiye genel seçimlerine İslamcı parti olan Milli Selamet Partisi‘nden (MSP) İzmir
adayı olmuştur [16, s.117]. Fakat bu seçimlerde İzmir genelinde MSP‘nin %2,9‘luk [2] oy
almasıyla başarı elde edememiştir. 27-28 Nisan 1979 tarihlerinde Aydınlar Ocağı tarafından
Ankara‘da düzenlenen kurultayda başta dönemin Cumhurbaşkanı Celal
Bayar olmak üzere eski
Başbakan Süleyman Demirel ve üst düzey topluluğa karşı Kalkınmada Yeni Görüşün Esasları
başlıklı bir bildiri sunmuştur [42, s.132]. Fikri olarak 1973‘dekine benzer olan bu bildiri Turgut
Özal‘ın bürokratik ve siyasi kariyerinin seyri için önem teşkil etmiştir. 12 Kasım 1979‘da Süleyman
Demirel hükûmeti kurulunca 3 Aralık 1979 tarihinde Başbakanlık Müsteşarlığı‘na
ve DPT
Müsteşarlığı‘na getirilmiştir. 1979‘da ise ekonomik kriz meydana gelmiş fakat Turgut Özal
merkezli bir liberal-ekonomi önlemi alınamamıştır. Daha sonraları buna sebep olarak Turgut Özal
27 Aralık 1979‘da Cumhurbaşkanı Fahri S. Korutürk‘e askerler tarafından verilen uyarı mektubunu
göstermiştir [42, s.11]. Ayrıca bu süreçte 24 Ocak Kararları olarak bilinen ekonomi programının
oluşumunda merkez rol oynamış ve ―sandalyesiz bakan‖ olarak anılmıştır. 12 Eylül 1980 tarihinde
askeri darbe gerçekleşmiş ve 20 Eylül 1980‘de Bülent Ulusu hükûmetinde
ekonomiden sorumlu
başbakan yardımcısı olarak göreve başlamıştır. Muhafazakâr bir kişiliğe sahip olan Turgut Özal‘ın
askerler ile beraber çalışması ise yeni bir muhafazakâr anlayışı ortaya çıkarmıştır [40, s.131]. 12
Haziran 1982‘de Kastelli olayı meydana gelmiş ve yaklaşık bir ay sonra bu olay öne sürülerek
dönemin Maliye Bakanı Kaya Erdem‘in istifasının
istenmesi üzerine Turgut Özal, 13 Temmuz 1982
günü Başbakan Yardımcılığı görevinden istifa etmiştir [36, s.22]. İstifasından sonra yurt dışı
gezilerine çıkmış, ABD ziyaretindeyken Texas eyaletinin Houston şehrinde sağlık rejimine
girmiştir. Daha sonra Türkiye‘ye dönerek 20 Mayıs 1983‘de Anavatan Partisi‘ni kurmuştur [12,
s.37]. 6 Kasım 1983 tarihli Türkiye genel seçimlerinde %45‘lik [3] oy elde ederek 210 milletvekili
çıkaran parti 13 Aralık 1983‘de hükûmeti kurmuştur. 24 Aralık 1983‘de
Turgut Özal Türkiye
Büyük Millet Meclisi‘nin güvenoyuyla 45. Türkiye Hükûmeti Başbakanı olarak göreve başlamıştır.
Ağustos 1985‘de ise Methodist Hastanesi‘nde katarak ameliyatı olmuştur. Şubat 1987‘de ise aynı
hastanede kalp ameliyatı olmuştur. 29 Kasım 1987 tarihindeki Türkiye genel seçimlerinde %36‘lık
[4] oy elde eden ANAP 288 milletvekili çıkarmış ve Turgut Özal 46. Türkiye Hükûmeti Başbakanı
olmuştur. 1987 yılının sonlarında Methodist Hastanesi‘nde vitrektomi ameliyatı olmuştur. 18
Haziran 1988‘de Atatürk Spor Salonu‘nda düzenlenen Anavatan Partisi 2. Olağan Kongresi
sırasında Kartal Demirdağ adlı saldırgan tarafından suikast girişimine maruz kalmıştır. Bu saldırıda
sağ elinden
vurulan Turgut Özal dahil, 19 kişi yaralanmıştır [48]. 31 Ekim 1989 tarihinde
muhalefetin boykot ettiği 3 turlu Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 263 [22]
oy alarak
Türkiye‘nin 8‘inci Cumhurbaşkanı olmuş ve 9 Kasım 1989‘da Kenan Evren‘den bu görevi
devralmıştır. 1992 yılının mayıs ayında ise Methodist Hastanesi‘nde prostat ameliyatı olmuştur. 17
Nisan 1993‘de Ankara‘daki evinde kalp krizi geçiren ve kaldırıldığı Hacettepe Hastanesi‘nde vefat
eden Turgut Özal, vasiyeti üzerine İstanbul‘a defnedilmiştir. Turgut Özal, görevi başındayken vefat
eden ikinci, İstanbul‘a defnedilen birinci cumhurbaşkanı olmuştur.
Dostları ilə paylaş: