T. C. DİYanet iŞleri başkanliği eğİTİm hiZMETleri genel müDÜRLÜĞÜ Program Geliştirme Daire Başkanlığı



Yüklə 5 Mb.
səhifə620/740
tarix05.01.2022
ölçüsü5 Mb.
#63144
1   ...   616   617   618   619   620   621   622   623   ...   740
Köklerin Formu

Kelimelerin Sayısı

Kullanımda olan Kelimeler

Kullanılmayan

Kelimeler




2 Harfli

750

589

161




3 Harfli

19.650

4.269

15.381




4 Harfli

33.400

2.820

30.580




5 harfli

6.375.600

42

6.375.558
















TOPLAM




6 . 429 . 400

7 . 720

6 . 421 . 680

(2)
4 . KIRAAT İLMİ:

ÖN BİLGİLER:

Kıraat İlminin Tarifi:

Kur’an kelimelerinin eda keyfiyetlerini ve ihtilaflarını, nakledenlere nisbet ederek, bilmektir.



Kıraat İlminin Konusu:

Teleffuzlarındaki ihtilaf ve edalarındaki keyfiyet bakımından, Kur’an’ın kelimeleridir. Kıraat İlminin Gayesi:

Mütevatir ihtilafların zabt melekesini elde etmektir.

Kıraat İlminin Faydası:

Kur’an’ın kelimelerini , teleffuz hususunda, hatadan korumak, tahrif ve tağyirdenmuhafaza etmek,kıraat imamlarının kıratını bilmek ve birbirinden tefrik etmektir.



Kıraat İlminin Üstünlüğü:

Kur’an-ı Kerim’e çok yakın alakasından dolayı,şer’î ilimlerin en şereflisidir.



Kıraat İlminin Şeriattaki Yeri:

Müslümanlar üzerine kıraat ilmini öğrenmek ve öğretmek farz-ı kifayedir.



Kıraat İlminin Mes’eleleri:

Kıraat ilmine ait genel kaidelerdir.(3) KIRAAT İLMİ  VE İMAMLARININ ORTAYA ÇIKIŞI

Hicri II. Asrın başından itibaren kıratlar, bir takım imamlara nisbet edilmeye başlanmıştır.Bu dönemde muayyen beldelerdeki Müslümanların, kendi kıratlarını diğer beldelerdeki kıratlara tercih etmeleriyle “Yedi Kıraat” tabirinin şöhret bulmaya başladığını görmekteyiz.Artık bu dönem kıratta tercih / ihtiyar dönemidir.Yani kıraat alimleri birçok kişiden kıraat aldıkları halde, onlardan bazılarını almış, bazılarını terk etmişler, sonuçta derledikleri kıratlar ve okuyuşları kendilerine nisbet edilmeye başlanmıştır.Nitekim İbn Atiye (Ö.541 / 1147), “Daha sonra kıraat alimleri,kendilerine nakledilen ve özellikle de Mushaf hattına muvafık olan okuyuş farklılıklarını tetebbu etmişler, akabinde de ictihadları doğrultusunda okumuşlardır” diyerek bu hususa açıklık getirmiştir.(Kay: Maşalı,358).Mesela;Medine’de İmam-ı Nafi, Tâbiûndan 70 kişiden kıraat aldığı halde, bunlardan yalnız üzerinde ittifak edilen iki kişinin kıratını tercih etmiştir.

Böylece Mekke’de Abdullah b. Kesir ( 210/737) , Medine imamı Nafi (ö.169/785), Şam’da İbnü Amir ( 118/736) , Basra’da Ebu Amr (154/770) ve Ya’kub (205/810) , Kufe’de Asım ( 127/744) ve Hamze (188/803)’nin kıratları meşhur olmuştur.(4)

Diğer kıraat imamları da aynı tercih ve ihtiyarda bulunmuşlardır.Burada önemli bir hususa daima dikkat edilmiştir ki o da, tercih edilen vechin, Mushaf hattına uygun olması şartıdır.

Mushafların istinsahı öncesinde nakil itibarıyla sahih olan okuyuşların tamamı kabul görmekte iken , Mushafların istinsahı sonrasında, nakli sahih olan okuyuşlardan yalnızca Mushaf hattına uygun düşen okuyuşlar kabul edilir olmuştur.

Daha sonra ise Arapça dil çalışmaları sonuçlanınca ise söz konusu tercihlerde, Arapça dil kurallarına uygunluk şartı da aranmaya başlanmıştır.Nitekim Mekki, kıraat ihtiyarı ve tercihinde üç hususun esas olduğunu, bunların ;


Yüklə 5 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   616   617   618   619   620   621   622   623   ...   740




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin