T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI (cmk'nın 250. Maddesi İle Yetkili)



Yüklə 14,15 Mb.
səhifə1339/3060
tarix03.01.2022
ölçüsü14,15 Mb.
#49683
1   ...   1335   1336   1337   1338   1339   1340   1341   1342   ...   3060
6. DERS
CİHAN DENİZ ZARAKOLU: (00:00 03:27) (…anlaşılmadı) içine girdiği ve hiyerarşik toplumu ortaya çıktığı sürece kadar süren uzun toplumsal zamanda yaşanan, yaşayan insan toplulukları düzenidir. Bu toplum ana kök hücre (…anlaşılmadı) Nasıl ki kök, kök hücreden diğer tüm doku hücreler doğarsa doğal toplumdan da dokusu niteliğindeki kurumları doğar. Yine nasıl (…anlaşılmadı) sistemden (…anlaşılmadı) doğarsa doğal toplumun ilkel kurumlarından ilkel hiyerarşik kurumlar da diğer gelişmiş organlar da toplumsal sistemlerde doğar. Doğal toplum bastırabilir (…anlaşılmadı) kıstırılabilir ama asla yok edilemez. Hele Marksizm gibi iddialı bir yaklaşımın kominal dedikleri doğal toplumu sanki ömrünü binlerce yıl önce bitmiş yok olmuş bir sistem gibi algılamaları bu olumsuzluğu daha da körüklemiştir. Yani olumsuzluk derken şeyin bastırılması veya göz ardı edilmesidir. Doğal toplum hiçbir zaman bitmedi. (…anlaşılmadı) beslenmesine rağmen tükenmedi. Kendini hep var edebildi. Etnisite, köle ve (…anlaşılmadı) dayanakları olarak işçi sınıflaşmasının aşılması ve yeni toplumun (…anlaşılmadı) olarak, olarak çöldeki ve ormandaki göçebe toplum olarak özgür, köylü ve (…anlaşılmadı) aile olarak tüm (…anlaşılmadı) rağmen toplumun yaşayan ahlakı olarak varlığını hiç eksik etmedi. Sanıldığının aksine toplumun ilerisi için (…anlaşılmadı) dar sınıf mücadelesi değil kominal toplumsal değerlerin büyük direnmesidir. Sınıf mücadelesini inkar etmek doğru olmaz. O sadece tarihin dinamiklerinden biridir. Biz özellikle ikinci şey üzerinde durulması gereken önemli (…anlaşılmadı) Bulunmaktadır. (…anlaşılmadı) yönteme dahildir. Bunların bir daha üzerinde durmaya gerek yok ama sınıf mücadelesinin de tamamen göz ardı edilmediğinin de altını çizelim ama ona (…anlaşılmadı) ama Marksizm gibi tamamen her şeyi var eden bir olgu olarak değerlendirilmiyor. Önemli olgulardan biridir. Diğer önemli olgu ise doğal toplumun, doğal toplumun bugün bile insan ilişkileri arasında farklı yollarla farklı biçimlerde devam ettiğinin ortaya konmasıdır. Yani bunlar nedir? Şimdi bizim şeyde bunlara dayanmaktadır. (…anlaşılmadı) önümüze hedef olarak koyduğumuz demokratik konfederalizm, demokratik özerlik vesairedir tam da bu doğal toplumun hala tamamen bastırılamamış olması, hala insan ilişkileri içinde, insan içinde, insanlar arasında farklı şekillerle belki biraz yozlaşmış olarak varlığını sürdürmesinin bir sonucu olarak ortaya konmuş bir hedeftir, Demokratik Konfederalizm. Yani o yüzden de tamamen yani şey gibi bakmamak gerekiyor demokratik şeye doğal topluma işte Marksizmdeki gibi ilk kez ilkel (…anlaşılmadı) toplumdan köleci topluma geçtikten sonra tamamen aşılmış bir daha geri dönülemeyecek tamamen bitmiş geri bir dönem olarak görmemek gerekir tam tersi hala farklı bir şekilde varlığını sürdürmek için direnen varlığını dayatan bir sistem olarak görmek gerekiyor ki aynı zamanda onun değerlerini (…anlaşılmadı) burada sayılan farklı yerlerde farklı şeylerde görüyoruz. Ya onun, ya doğal toplumun yarattığı değerleri farklı toplumsal yanları… Buyur.

X29 ERKEK ŞAHIS: (03:27 – 03:29) Doğal toplumun özellikleri biraz daha …

CİHAN DENİZ ZARAKOLU: (03:29 – 03:35) Şimdi geliyorum bu daha başlangıç.(anlaşılmıyor)

X29 ERKEK ŞAHIS: (03:32) (…anlaşılmadı)

CİHAN DENİZ ZARAKOLU ŞAHIS: (03:32 – 03:34) Tabi tabi açacaz açacaz. Bu sadece önderlikten (…anlaşılmadı)

X30 ERKEK ŞAHIS: (03:34 – 03:46) (…anlaşılmadı) Önderlik doğal toplumu yine insanlarda birbirlerine bağlantılı olarak aşama aşama birbirine bağlamış, bağlıyor öyle değil mi?



CİHAN DENİZ ZARAKOLU ŞAHIS: (03:46 -09:26) Yani şeyi yapıyor, nedir bu, doğal toplum işte insanlık şu (…anlaşılmadı) işte şu kısacık hiyerarşik içinde yaşadığımız uygar, tırnak içinde uygar bu çağın hepsine diyor. İşte ta (…anlaşılmadı) başlayan serüvenle (…anlaşılmadı) gelirken ki bütün bu arada mevcut yaşanmış insan ilişkilerinin hakim olduğu çağa (…anlaşılmadı). Bununla ilgili söylemek isteyen eklemek isteyen yoksa (…anlaşılmadı) Demokratik ve ekolojik toplum olarak kavramsallaştırmaya çalıştığım sistem anlayışını temel alarak devlet (…anlaşılmadı) devrik yaklaşımın özü olarak koyuyor. Sadece kapitalist sistem iktidar anlayışı dışında değil tüm devlet toplumlarındaki klasik hiyerarşik devlet ideali dışında çözüm aramak devrik perspektifin özüdür. Savunulanın aksine bu yaklaşımın ütopik değil toplumsal gerçekliğe son derece bağlı devrik bir yaklaşım olmasını mücadelenin en önemli kazanımı olarak görüyorum. Şimdi burada arkadaşlar bir kez daha şeyi görmek lazım. (…anlaşılmadı) iktidarı değil, özünde tüm devletçi iktidarlar sorgulanmaktadır iktidar sorgulanırken sadece kapitalist devletin. Bunu artık bir daha açmıyoruz. Yani iktidarın kendisi zaten kapitalist moderniteye götürdüğü olgusuna dayanıyor Önderlik burda. Ama işte şeye baktığımız vakit özellikle önden geliştirilen şeyin tezin paradigmanın burdaki şu tespitin altını çizelim ütopik değildir. Niye ütopik değildir. Çünkü belirli bir tarihsel arka plana, belirli bir tarihsel yaşanmışlığa, belirli tarihsel gerçeklere dayanmaktadır. Bu gerçekler nedir? Bu gerçekler doğal toplumdur. Önderlik doğal toplum için yani gerçekten yaşanmış bir doğal toplumu model alarak günümüzde demokratik bir konfederalist sistem örmeyi (…anlaşılmadı) çalışmaktadır. Ha bu anlamda baktığımız vakit doğal toplum insan varlığının başlangıç (…anlaşılmadı). Doğal toplum ilkellik değildir yani ilkel kominal değildir. İnsanlık ilk kez doğal toplumla birlikte toplumsal bir varlık olarak ortaya çıkabilmiştir. Toplumsal varlığın oluşumundaki kominal nitelik biçime değil öze ilişkin bir husustur. Toplumun artık kominal (…anlaşılmadı) sürdürülebileceğini kanıtlar. Kominal niteliğin yitirilmesi toplum (…anlaşılmadı) bir özelliktir. Bu da yine Önderlikten bir alıntı. Yani bu da şey açısından önemlidir. Yani burda yaratılmış değerler (…anlaşılmadı) turnusol kağıdı işlevi de görmektedir. Yani bu bize ne kadar toplumsallıktan uzaklaştığımızı veya ne kadar toplumsallığa yakınlaştığımızı gösterebilecek niteliklerle sağlamaktadır doğal toplumun özellikleri. Ondan öncesi hayvansı tüm yaşantıdır doğal olarak, sonrası ise ona karşı olarak gelişen hiyerarşik ve devletçi toplum sistemidir. Yani şu bölüme baktığımız vakit yani şurası tamam. Yani bir toplumsal varlık olarak insanın ömrünün yüzde doksan sekizi doğal toplumdan geçmiştir. Yani doğal toplumda kısaca yaşanıp bitmiş (…anlaşılmadı) Gerçekten insanın (…anlaşılmadı) Sürekli olarak yaşadığı bir dönemdir. Son beş yüzyılı hariç. Hiyerarşik ve devletçi sistemler çok bilinçli olarak doğal toplumu inkar etmiş tarihi kendileri ile başlatmışlardır. Biz bunu (…anlaşılmadı) çok net görüyoruz ve bu bütün bu yaratılışı destanlarında ve bağlı (…anlaşılmadı) vesaire bilmem ne hepsinde bütün (…anlaşılmadı) tarihi kendisi ile başlatıp kendisinden önceki barbar uygarlıklar (…anlaşılmadı) veya (…anlaşılmadı) görmez. Bütün bu yapılardaki ortak özelliktir. Demokratik, ekolojik ve cinsiyet özgürlüğü (…anlaşılmadı) doğal olarak doğal toplumu esas alır. Doğal olarak hani şu doğal toplumu esas almanın ütopik olmamanın bir sonucudur. Yani bu doğal toplumu esas aldığı ölçüde (…anlaşılmadı) gerçekliğini temel aldığı ölçüde ütopik değil ayakları yere basan bir paradigma olur. Hiyerarşik sınıf ve devletçi toplum anlayışını reddeder, kabul etmez doğal olarak. Bu nedenle tarihi sadece (…anlaşılmadı) tarihiyle başlatmak büyük bir handikaptır. Eğer yani (…anlaşılmadı) ondan önce de bir tarih vardır. Yani burada mesela neyi eleştiriyoruz? Şimdi şöyle söyleyim, Marksın meşhur bir sözü vardır: İnsanlık tarihi sınıf mücadeleleri tarihidir. Bu insanlık tarihi sınıf mücadelelerinin tarihidir dediğiniz vakit aslında siz insanlığın yüzde doksanının tarihi atıyorsunuz. Çünkü (…anlaşılmadı) sınıf mücadelesi yoktur. İnsanlığın tarihinin yüzde doksanını belki yüzde doksan beşini attığınız ölçüde de bu aslında insanlık tarihinden de büyük kısmını yok görmeniz, göz ardı etmeniz demektir. Bu da cidden eleştirilmesi gereken bir noktadır. Tabi bir parantez açarak da şunu söyleyim. Marksın kendisi de pardon Engel (…anlaşılmadı) Komünist Manifesto da geçen bir tabirdir. İnsanlık tarihi sınıf mücadelelerinin tarihidir. Komünist Manifesto’nun hemen başlarındadır.


Yüklə 14,15 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   1335   1336   1337   1338   1339   1340   1341   1342   ...   3060




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin