TüRKİYE'de yenilenebiLİr enerji durumu emine siğirtmaç 13370310 mak 402 BİTİrme çalişmasi makine mühendiSLİĞİ BÖLÜMÜ



Yüklə 388,2 Kb.
səhifə3/7
tarix29.10.2017
ölçüsü388,2 Kb.
#21373
1   2   3   4   5   6   7

3.4.Biyokütle Enerjisi

Bitkisel ve hayvansal kökenli tüm maddeler “Biyokütle Enerji Kaynağı”, bu kaynaklardan üretilen enerji ise “Biyokütle Enerjisi” olarak tanımlanır[19].

Biyokütle, ön hazırlama (kurutma, öğütme, filtrasyon,) ve dönüştürme işlemlerinden (biyokimyasal,termokimyasal, Fizikokimyasal) geçirilerek biyoyakıtlaraçevrilir.Biyoyakıtlar, ısı-soğuk, elektrik (biyoelektrik) eldesinde ve alternatif motor yakıtı olarak değerlendirilmektedir. Aşağıda kullanılan biyokütle yakıtlarına göre kullanılan çevrim yöntemleri ve uygulama alanları belirtilmiştir[20].

Yağlı tohumlubitkilerden elde edilen ham yağ, fizikokimyasalişlemlerden geçirildiğinde sıvı yağ veya yakıtelde edilir. Bu proses besin endüstrisinde sıvı yağ üretiminin temelini oluşturur. Esterleşme(metil ester) prosesi ile üretilen sıvı yakıt biyodizeldir. Biyodizel, enerji amaçlı olarak dizelmotorlarda ana yakıta katkı maddesi olarak veya saf halde motorin yerine kullanılır[21].

Biyokimyasal dönüştürme yöntemiyle alkol üretiminde (fermantasyon) şeker ya da nişasta oranı yüksek olan biyokütle kaynakları kullanılır. Alkol, benzine katkı maddesi olarak da kullanılmaktadır. Latin Amerika ülkelerinde taşıma sektöründe yaygın olarak benzinle karıştırılmaktadır. Ülkemizde de araçlarda yakıt olarak kullanımı gittikçe önem kazanmaktadır[21].

Gazlaştırma biyokütleden gaz yakıt elde edilen termokimyasal bir dönüşüm prosesidir. Diğer bir deyişle biyokütle termokimyasal bir dönüşümle gaz yakıta dönüştürülür. Modernize edilmiş biyokütleenerjisi teknolojilerinin amacı üretim ve kullanım sırasında emisyonları azaltırken yakıtın yoğunluğunuarttırmaktır[22].



Çielge.Biyokütle yakıtları, çevrim yöntemleri, üretilen yakıtlar ve uygulama alanları [20]

Biyokütle

Çevrim Yöntemi

Yakıtlar

Uygulama Alanları

Orman Atıkları

Havasız Çürütme

Biyogaz

Elektrik Üretimi

Tarım Atıkları

Piroliz

Etanol

Isınma

Enerji Bitkileri

Doğrudan Yakma

Hidrojen

Su ısıtma

Hayvansal Atıklar

Fermantasyon

Metan

Otomobiller

Çöpler ( organik )

Gazlaştırma

Metanol

Uçaklar

Algler

Hidroliz

Sentetik Yağ

Roketler

Enerji Ormanları

Biyofotoliz

Dizel

Ürün Kurutma

Doğrudan Yakma: Enerji kaynaklarından yakılarak enerji üretilmesi, bilinen en eski yöntemdir. Yanma,  biyokütle içindeki yanabilir maddelerin hidrojenle hızlı kimyasal tepkimeye girmesi sonucu oluşur[20].

Havasız Çürütme:Oksijensiz bir ortamda yaşayabilen mikroorganizmalar tarafından gerçekleştirilir. Bu fermantasyon sonucunda değerli gübre, metan gazı ve karbondioksit üretilir[20].

Fermantasyon:Glikozun fermantasyonu ile etanol, aseton, bütanol ve ham petrol ürünlerinden elde edilen ürünlere eş değer bir çok kimyasal ürün elde edilebilir.Bu kimyasal ürünler,  petrolden çıkarılan kimyasal ürünler yerine kullanılabilir.Selülozdan alkol elde edilmesi 4 aşamadan oluşur:

1)Fermente selüloz elde etmek için ayrı bir mayalama işlemi yapmak

2)Fermente selülozu ayırmak

3)Fermente selülozu hidroliz işlemine tabi tutmak

4)Alkol elde etmek için mayalamak

Piroliz:Biyokütleden gaz elde etmek için kullanılır. Oksijensiz ortamda odunun 900° ye kadar ısıtılmasıyla oluşur. Bunun sonucunda gazlar, katran, organik bileşikler, su ve odun kömürü gibi maddeler üretilir[20].

Gazlaştırma: Karbon içeren biyokütle gibi katıların yüksek sıcaklıkta bozunması ile yanabilir gaz elde etme işlemidir. Yakıt hücresine hava verilir, biyokütle böylece yakılır[20].

Hidrojen, metan, karbon monoksit, karbondioksit ve azot gibi ürünler çıkar. Bu işlemin çevreye ciddi bir zararı yoktur. Kum ve yatağa beslenerek öğütülmüş biyokütle karışımı yanma odası içine yukarı doğru verilen hava akımı ile itilir. Hava akımı bu karışımı kolaylıkla hareket eden bir akışkan haline getirir. Biyokütle parçalarının bir kısmının yakılması ile kumun homojen bir şekilde 650°-850° arasında ısınması sağlanır. Kimyasal tepkime sonucu oluşan gaz yukarı doğru çıkarken, siklon ayrıştırıcı içinden geçilerek istenmeyen parçacıklar katran ve diğer zararlı maddeler elenir. Elde edilen ürüne Odun Gazı denir[20].



Biyofotoliz:Bazı mikroskobik alglerden güneş enerjisi yardımıyla hidrojen ve oksijen elde edilme işlemidir. Deniz suyu içindeki bu algler bir tür güneş pili gibi çalışarak deniz suyunu fotosentetik olarak ayrıştırmaktadır[20].

3.5.Rüzgar Enerjisi

İnsanlar yelkenlileri hareket ettirmek ve gemileri yürütmek için en az 5500 yıldan beri rüzgarın gücünden faydalanmaktadır. Yel değirmenleri, sulama işlemi ve tahıl ezmek için 7. yüzyıldan beri Afganistan, İran ve Pakistan'da kullanılmaktadır. 1887 yılında profesörJomesBlythrüzgar gücü ile elektrik üreten ilk değirmeni inşa etti ve 1891'de İngiltere'de patent aldı. Charles Francis Brush, James Blyth'ın değirmeninden daha büyük ve üzerinde daha fazla mühendislik yapılmış değirmen kullanarak elektrik üretti.1890'larda Danimarkalı bilim adamı ve mucit Ponl la Courûnrüzgar türbinleri üzerinde rüzgar tünelinde yapmış olduğu deney ve araştırmalar sayesinde günümüz türbinlerine giden yolda ciddi bir bilgi birikimi oluştu. 1970'lere gelindiğinde fosil yakıt dışında enerji kaynaklarının arayışının artması ile Danimarka'da ilk modern rüzgar türbinleri üretilmiştir. Bu ilk rüzgar türbinleri 20-30 KW gücündeydiler. 2015 itibarıyla 7 MW' lık rüzgar türbinleri prototip olarak geliştirilmektedir[23].

Rüzgar enerjisinin kaynağı güneştir. Güneşin, yer yüzeyini ve atmosferi farklı derecede ısıtmasından dolayı rüzgar adı verilen hava akımı oluşmaktadır. Dünya yüzeyine ulaşan güneş enerjisinin sadece küçük bir bölümü rüzgar enerjisine çevrilebilir. Gelişen teknolojiyle günümüzde rüzgardan enerji üretmek yaygınlaşmaya başladı. Çok cazip bir üretim kaynağı olan rüzgar önemli yenilenebilir enerji kaynaklarından biridir. Yenilenebilir enerji olan rüzgar; rüzgar türbinleri sayesinde elektriğe dönüştürülmektedir[24].

Havanın hızlı yer değiştirmesi ile içindeki parçacıkların hareketi de hızlı olur. Havanın bu özelliğini kinetik enerjiye dönüştürme işlemine rüzgar enerjisi adı verilir.Rüzgar enerjisi elde etmek için rüzgar türbini kullanılır.Rüzgar türbini üç bölümden oluşur:



1.Pervane Kanatları:Rüzgar estiği zaman pervanenin kanatlarına çarparak onu döndürmeye başlar. Bu sayede rüzgar enerjisi ile kinetik(hareket) enerjisi elde edilmiş olur. Pervaneler rüzgar estiğinde aynı yönde dönecek şekilde tasarlanmışlardır.

2.Şaft:Pervanelerin dönmesiyle ona bağlı olan şaft da dönmeye başlar. Şaftın dönmesiyle de motor içinde hareket oluşur ve motorun çıkışında elektrik enerji sağlanmış olur.

3.Jeneratör(Üreteç):Elektromanyetik indüksiyon ile elektrik enerjisi üretilmiş olur. İçinde mıknatıslar bulunur. Bu mıknatısların ortasında da ince tellerle sarılmış bir bölüm bulunur. Pervane şaftı döndürdüğü zaman motor içindeki bu sarım bölgesi, etrafındaki mıknatısların ortasında dönmeye başlar. Bunun sonucunda da alternatif akım (AC) oluşur[25].

ilgili resim

Şekil . Rüzgar türbinleri

Havanın hareketli hali olan rüzgarın mekanik enerjiye dönüşmesini sağlayan sistem rüzgar türbinleridir. Elektrik enerjisini üreten sistem de rüzgar türbinleridir. Havadan hareketli enerjiden mekanik enerji şeklinde elde edilen enerji, hareketi diğer bir ekipmana iletmek için kullanılan makine parçası olan uygun bir kaplin ile dişli kutusu içeren mekanik aktarıcı yoluyla elektrik jeneratörüne aktarmaktadır. Jeneratörden elektrik çıkışı, uygulamaya göre bir yüke ya da güç şebekesine bağlı olur, bu tür sistemlerde kullanılan kontrol cihazı bir ya da daha fazla noktada rüzgar hızı, yönü, mil hızı, döndürme momenti, çıkış gücü ve gerekliyse jeneratör sıcaklığını algılayarak kanat açısı kontrolü, yön kontrolü yapmak ve rüzgar enerji girişi ile elektrik çıkışını eşleştirmek amacıyla jeneratör kontrolü için uygun enerji sinyalleri üretir. Aşırı rüzgar sonucunda oluşan elektriksel arızalarda, jeneratöre aşırı yüklenme olduğunda sistemi korumaktadır. Rüzgar elektrik sistemlerinde; rüzgardan alınabilen enerjiden elektriksel güç çıkışına kadar olan tüm dönüşüm verimi %25-35 aralığında olmaktadır[24].

Rüzgar türbinleri en çok elektrik üretimi ile anılır. Rüzgar türbinleri, bir iki veya üç kanadı olan yüksek hızda çalışan makinelerdir. Yüksek hızda çalışma nedenleri ise eşit çaptaki yüksek hızlı bir rüzgar türbini düşük hızlı türbinden daha hafif, dolayısıyla daha ucuz olmasından, dönme hızları yüksek olduğu için gerekli çevrim oranı daha düşüktür. Bu sebeple dişli kutusu diğerlerine göre daha hafiftir. Elektrik jeneratörlerinin çalışmaya geçmesi için gerekli başlangıç torku küçüktür. Hızlı bir rüzgar motorunun başlatma torku çok küçük de olsa da jeneratörü kolaylıkla harekete geçirmektedir. Bundan dolayı yüksek hızlı rüzgar türbinleri bu kullanım için son derece uygun ve tercih edilendir[24].

Enerji Bakanlığı 2010 yılında çıkarmış olduğu yenilenebilir enerji kanunu ile birlikte üreticiler rüzgar enerjisi alanında lisanlı sistem ve lisanssız sistem olarak iki şekilde enerji üretmektedir:1 MW kapasiteye kadar olan rüzgar türbini ile elektrik enerjisi üretiminde lisans gerektirmeden enerji üretebilmektedirler. Üretilen enerjinin kullanmadıkları fazla enerjiyi özel şirketlerin şebekelerine satabilmektedirler. Lisanssız olarak rüzgar enerjisi kullanarak elektrik üretimi 1MW'tan az türbinler için geçerlidir. Rüzgar türbininin verimli elektrik üretebilmesi için düşük rüzgar hızlarında da çalışabilmesi gerekmektedir[24].

3.6.Dalga Enerjisi

Rüzgarın deniz ve okyanus yüzeylerinde hareketi sonucunda oluşan dalgalanma hareketinden elde edilen enerji türüne Dalga Enerjisi denir.Rüzgarların sınır tabakasında oluşturdukları sürtünmeler neticesinde ortaya çıkan dalgalar, deniz veya okyanusların yüzeyinde esen rüzgârlar tarafından üretilir.

Dalga enerjisi ile elektrik üretmek için birçok yöntem vardır[26].

Dalga enerjisi dönüştürme teknolojileri kıyı boyunca, kıyıya yakın ve kıyıdan uzak bölgelerde uygulananlar olmak üzere üç ana grupta toplanabilir. Dalga yüksekliği ve frekansı elde edilecek dalga enerjisinin esas öğeleridir.Dalga enerjisi üretim sistemleri şöyledir:



Kıyı Şeridi(Shoreline) Uygulamaları

Kıyı Şeridi uygulamalarında, enerji üretim yapıları kıyıda sabitlenmiş veya gömülü halde bulunurlar. Bakım ve inşası diğer uygulamalara göre daha kolaydır ve derin su bağlantılarına veya uzun su altı elektrik kablolarına ihtiyaç yoktur. Bununla birlikte, daha az güce sahip dalga rejimi nedeniyle elde edilebilen dalga enerjisi daha az olabilmektedir[27].



1-Salınımlı Su Kolonu(Oscillatingwatercolumn-OWC)

Su kolonu ve onun üzerinde bir hava kolonu olan bu sistemde en alttaki kapı suyun içeri girmesini sağlar.Su tarafından sıkıştırılan hava dar kısımdan geçerek çıkıştaki türbini hareket ettirir. Dalga geri çekilirken içerdeki havayı boşaltacak bu hareket türbinin yeniden hareket etmesini sağlayacaktır. Bu sistemde normal bir türbin kullanılırsa su odaya girdiğinde ve odadan çıkarken türbin pervanesi farklı yönlere dönecektir[27].



Şekil . Salınımlı su kolonu

Bu durumda pervane durup çalıştığı için enerji üretimini azaltacaktır.Ancakwells türbini kullanıldığında bu türbinin özel yapısı sayesinde zaman kaybı yaşanmadan her zaman tek yöne doğru dönüş sağlanır ve daha verimli bir şekilde enerji üretilmesini sağlar[27].

2-Daralan Kanal Sistemi(TAPeredCHAnel -TAPCHAN)

Bu sistemler su seviyesinin 3-5 metre üzerinde duvar yüksekliğine sahip, uçurumun kenarına inşa edilmiş hazneyi besleyen, gittikçe daralan bir kanaldan oluşur. Kanalın daralması dalga yüksekliğinin artmasına neden olur ve yükselen dalgalar kanal duvarlarından haznenin içine boşalır. Su haznede depolandığı için hareketli dalganın kinetik enerjisi potansiyel enerjiye dönüşür. Depolanan su türbine verilir. Düşük bakım maliyetine ve yüksek bir güvenirliğe sahiptir. Bu sistemde ihtiyaç duyulana kadar enerji depolanabilmektedir. Ancak sistemleri bütün kıyı kesimleri için uygun değildir[27].



3-Pendula

Pendular, bir tarafı denize açılan dikdörtgen bir kutu şeklindedir. Bu açıklık üzerine sarkaç bir kapak menteşelenmiştir. Kapak dalga hareketiyle ileri-geri hareket etmektedir. Bu hareket jeneratörün ve hidrolik pompanın çalışması için kullanılır[27].



Kıyıya Yakın(NearShore)Uygulamalar:

10-25 metre su derinliklerinde gerçekleştirilmektedir.



1-Osprey

Wavegen tarafından geliştirilen Osprey’in gücü 1,5 MW’lık rüzgâr türbininin dâhil edilmesiyle 2 MW’a çıkarılmıştır. Bu sistemin ticari gösterimi için üzerinde oldukça çok çalışmalar yapılmıştır ve özellikle inşa maliyetinin düşürülmesi amacıyla çalışmalar devam etmektedir[27].



2-Wosp 3500

WOSP (Rüzgâr ve Okyanus Salınım Enerjisi) kıyıya yakın dalga ve rüzgâr enerji istasyonun birleştirilmiş halidir. Eklenen 1,5 MW’lıkrüzgar üretim kapasitesi, tesis kapasitesini 3,5 MW’a yükseltir[27].



Şekil .Wosp 3500



Kıyıdan Uzak(Offshore) Uygulamalar

40 metreden daha derin sularda kıyıdan uzak uygulanan cihazlar kullanılmaktadır. Bu tür sistemlerde uzun elektrik kablolarına gereksinim vardır.



1-McCabe Dalga Pompası(McCabeWavePump)

Bu cihaz, birbirine menteşeli, düzenli bir şekilde sıralanmış ve birbirlerine bağlı hareket eden 3 adet dikdörtgen çelik (4 m genişliğinde) duba içermektedir. Ekstra bir kütle eklenmesiyle merkez dubanın ataletinin artması sağlanır. Enerji ise merkez duba ile diğer dubalar arasına monte edilen hidrolik pompa vasıtasıyla menteşe noktalarındaki hareketten sağlanmaktadır[27].



2-OPT Dalga Enerji Dönüştürücüsü(WEC)

2-5 metre çaplı üstü kapalı, tabanı denize açık silindirik bir yapı içerir. Yapının tepesi ile yapı içerisinde yüzen çelik yüzücü arasına hidrolik pompa yerleştirilmiştir. Yapının yüzücüye göre hareketinden elektrik üretilir[27].



Şekil. OPT dalga enerjisi dönüştürücüsü



3-Pelamis

Bu yapı, kısmi olarak su içinde yer alan, menteşeli noktalarla birbirine bağlı silindirik bölümlerden oluşan eklemli bir yapıdır. Dalga ile birleşim noktaları hareket eder ve bu hareketle hidrolik pompalar elektrik jeneratörlerini çalıştırır[27].



Dalga Enerjisi Avantajları Şunlardır:

-Tükenmeyen enerji kaynağıdır ve sonsuzdur.

-Yenilenemeyen ve tükenebilir olan fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltır.

-Temiz enerji kaynağı olan dalga enerjisi çevreyi ve doğayı kirletmez.

-Elektriğin olmadığı yerlerde elektrik sağlar.

-Deniz ve okyanus gibi yerlerde yapılacak olan çalışmalar ile potansiyel teknolojilerin kullanımına da imkan tanır.

-Temiz içme suyu elde etmede de kullanılır. Tuzlu suyu tatlı suya çevirebilir. Örneğin, Kıbrıs’ta yıllardır deniz suyu arıtılarak içme suyuna çevrilerek kullanılıyor.

-Ekonomik açıdan yeni iş imkanları oluşturur ve işsizliği azaltır.

-Su kaynaklarımızın kıyılarını da korumamızı sağlar[26].

Dalga Enerjisi Dezavantajları Şunlardır:

-Dalga enerjisi ile elektrik üretebilmek için her dalga boyuna göre sıfırdan bir tasarım yapmak gereklidir. Çünkü her dalganın boyu aynı değildir. Bu yüzden standart bir dalga enerji sistemi yoktur.

-Dalga enerjisi sistemleri uygulanırken karşımıza pek çok sıkıntılı bölgeler çıkabilir. Bunlar gemi rotaları (güzergahları), askeri tatbikat alanları, balık avlanma sahaları ve deniz altından giden kablolar gibi. Eğer bunlara dikkat edilmezse, çok büyük sorunlar ortaya çıkabilir[26].

3.7.Gel-Git Enerjisi

Gelgit enerjisi ayın çekim gücü ile denizlerdeki dalgalanma hareketine denir. Gelgit olayı ay, güneş ve dünyanın çekim gücü ile merkezkaç kuvvetleri arasındaki etkileşim sonucunda meydana gelir. Gelgit olayı ile denizlerdeki dalgalanmalar çok yüksek seviyeye ulaşır. Bu dalgalar ile gelgit enerjisi meydana gelir. Gel git enerjisi ile denizlerden elektrik üretmek mümkündür. Gel-git enerjisidalga enerjisi çeşitlerinden birisidir[28].

Gelgit ile oluşan gücün büyüklüğünün %68’i ay, %32’si güneşin dünyaya olan uzaklığına bağlıdır. Gelgit hareketi suyun günde 2 kez yükselmesi ve 2 kez alçalması ile oluşur. Genellikle 12 saat veya 24 saatlik periyotlar ile yükselme ve alçalma hareketi gerçekleşir.Gelgit enerjisi ile 2 türlü elektrik üretim yöntemi vardır:

1)Suyun Bir Havuzda Biriktirilmesi Yöntemi

Havuz gibi bir su toplama haznesi kullanılır. Bu hazne ile deniz seviyesi arasında kot farkı oluşturulur. Böylece gelgit enerjisi ile potansiyel enerji elde edilir ve bu enerji elektrik enerjisine çevrilir. Maliyetinin çok yüksek olması ve çok yer kaplaması dezavantajıdır[28].

2)Dalgalar ile Türbinleri Döndürme Yöntemi

Gelgit enerjisi ile oluşan dalgaların önüne türbinler konulur. Dalgalar yükselip alçalırken bu türbinleri döndürür. Türbinler de bağlı olduğu jeneratörler vasıtasıyla elektrik üretir[28].

3.8.Hidrojen Enerjisi

Hidrojen, evrenin en basit ve en çok bulunan elementi olup, renksiz, kokusuz, havadan 14.4 kez daha hafif ve tamamen zehirsiz bir gazdır. Güneş ve diğer yıldızların termonükleer tepkimeye vermiş olduğu ısının yakıtı hidrojendir ve evrenin temel enerji kaynağıdır. Hidrojen gazı yaklaşık -253°C'de sıvılaştırılarak depolanmaktadır. Sıvı hidrojenin hacmi gaz halindeki hacminin 1/700'ü kadardır. Hidrojen bilinen tüm yakıtlar içerisinde birim kütle başına en yüksek enerji içeriğine sahiptir (Üst ısıl değeri 140.9 MJ/kg, alt ısıl değeri 120,7 MJ/kg). 1 kg hidrojen 2.1 kg doğal gaz veya 2.8 kg petrolün sahip olduğu enerjiye sahiptir. Ancak birim enerji başına hacmi yüksektir. Hidrojen doğada serbest halde bulunmaz, bileşikler halinde bulunur. En çok bilinen bileşiği ise sudur[29].

Isı ve patlama enerjisi gerektiren her alanda kullanımı temiz ve kolay olan hidrojenin yakıt olarak kullanıldığı enerji sistemlerinde, atmosfere atılan ürün sadece su veya su buharı olmaktadır. Hidrojen petrol yakıtlarına göre ortalama 1.33 kat daha verimli bir yakıttır. Hidrojenden enerji elde edilmesi esnasında su buharı dışında çevreyi kirletici ve sera etkisini artırıcı herhangi bir gaz ve zararlı kimyasal madde üretimi söz konusu değildir. Hidrojen gazı farklı yöntemlerle elde edildiği gibi su, güneş enerjisi veya onun türevleri olarak kabul edilen rüzgâr, dalga ve biyokütle ile de üretilebilir.

Hidrojen içten yanmalı motorlarda doğrudan kullanımının yanısıra katalitik yüzeylerde alevsiz yanmaya da uygun bir yakıttır[29].



4.YENİLENEBİLİR ENERJİNİN DÜNYADAKİ DURUMU

Doğal kaynaklardan enerji sağlanması ve daha kapsamlı olarak, belirli türetilebilen enerji biçimleri olan Birincil enerji dünyada kullanılan enerjinin büyük bir kısmını oluşturmaktadır.2015 yılı verilerine göre dünyada birincil enerji tüketimi 13147,3 Mtep (milyon ton eşdeğer petrol) olarak gerçekleşmiştir[30].

Şekil .Dünyada enerji tüketiminin kaynaklara göre dağılımı [30]

Dünyada toplam enerji tüketiminin kaynaklara göre dağılımı şekil 16'de belirtilmiştir.Enerji kaynaklarının enerji tüketimindeki durumları;petrol 4331,3 Mtep(%33), doğalgaz 3135,2 Mtep(%24), kömür 3839,9 Mtep(%29), nükleer enerji 583,1 Mtep(%4), hidrolik 892,9 Mtep(%7), rüzgar 190,3 Mtep(%2),güneş 57,3 Mtep, jeotermal 117,3 Mtep(%1)dir[30].



Şekil .OECD bölgelere(Amerika, Asya Okyanusya ve Avrupa) göre 1971'den 2015 Yılına kadar toplam birincil enerji temini(Mtoe)[31]



(OECD, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütüdür. Uluslararası bir ekonomi örgütüdür.Türkiye 34 üyesi olan bu kuruluşun 20 kurucu üyesi arasında yer almaktadır.1961'de kurulmuştur[32].)

Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretimi ve kullanımı tüm dünya ülkelerinde son yıllarda artan bir eğilim göstermektedir.



4.1.Dünyada Hidrolik Enerji

Hidrolik enerji veya hidroelektrik hidrolik güç ile elektrik üretilmesini sağlar. Dünyada elektrik ihtiyacının %19'unu karşılamaktadır.Yenilenebilir enerjinin %69'unu oluşturur. Hidroelektrik santrali akan ya da yüksekten düşen suyun enerjisini elektrik enerjisine çeviren tesistir[33].

Dünyadaki toplam su miktarı 1400 milyon km³'tür.Teknik ve ekonomik olarak kullanılabilir potansiyel verilerine göre teorik hidroelektrik potansiyeli dünya genelinde brüt olarak 40.000 TWh/yıl, teknik yapılabilir hidroelektrik potansiyeli yaklaşık olarak 14.000 TWh/yıl, ekonomik yapılabilir hidroelektrik potansiyeli ise 8.000 TWh/yıl olarak gerçekleşmektedir[34].

2014 verilerine göre Türkiye'de kullanılan hidroelektrik enerjisi 9,2 Mtep,2015 verilerine göre 15,1 Mtep olup %64,6 artış göstermiştir.Dünyada 2014 verilerine göre kullanılan hidroelektrik enerjisi 884,3 Mtep, 2015 verilerine göre 892,9 Mtep olup %1 artış göstermiştir[30].

Türkiye'de toplam hidrolik kurulu gücü 26695 MW'dır.Toplam santral sayısı (barajlılar hariç) 481 adettir.

Çizelge. Dünyada ve Türkiye'de hidrolik enerji tüketim miktarları [30]






Ülkeler

2006

2007

2008

2009

2010

2011

2012

2013

2014

2015

Çin

98,6

109,8

144,1

139,3

163,4

158,2

197,3

208,2

242,8

254,9

Kanada

79,9

83,2

85,4

83,4

79,5

85,0

86,1

88,7

86,6

86,7

Brezilya

78,9

84,6

83,6

88,5

91,3

96,9

94,0

88,5

84,5

81,7

ABD

66,1

56,6

58,2

62,5

59,5

73,0

63,1

61,4

59,3

57,4

Rusya

39,6

40,5

37,7

39,9

38,1

37,3

37,3

41,3

39,7

38,5

Norveç

27,0

30,2

31,5

28,3

26,4

27,2

32,1

29,0

30,6

31,1

Hindistan

25,4

27,7

26,0

24,0

25,0

29,8

26,2

29,8

29,6

28,1

Türkiye

10,0

8,1

7,5

8,1

11,7

11,8

13,1

13,4

9,2

15,1

Toplam

425,5

440,7

474,0

474,0

494,9

519,2

549,2

560,3

582,3

593,5

Dünyada hidroelektrik enerjide kurulu güç geçen yıl bir önceki yıla göre 31 bin 500 megavat artarak 1 milyon 246 bin megavata yükseldi. Türkiye, hidroelektrik enerjide kurulu güç bakımından 26 bin megavatla dünyada 9'uncu sırada yer aldı. 2016 yılında hidroelektrik santrallerinde 4 bin 102 teravatsaat elektrik üretildi. En fazla üretim, bin 497 teravatsaat ile Asya bölgesinde gerçekleşti. Asya’yı, 709 teravatsaat ile Güney Amerika ve 702 teravatsaat ile Kuzey Amerika ülkeleri izledi[30].

Çizelge. En yüksek hidroelektrik enerji kurulu kapasiteye sahip ülkeler [30]



ÇİN

331000 MW

ABD

102000 MW

BREZİLYA

98000 MW

KANADA

79000 MW

HİNDİSTAN

52000 MW

JAPONYA

50000 MW

RUSYA

48000 MW

NORVEÇ

32000 MW

TÜRKİYE

26000 MW

FRANSA

25000 MW

İTALYA

22000 MW

İSPANYA

20000 MW

Yüklə 388,2 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin