Ünden bugüN



Yüklə 8,87 Mb.
səhifə689/877
tarix09.01.2022
ölçüsü8,87 Mb.
#93648
1   ...   685   686   687   688   689   690   691   692   ...   877
KARACAAHMET MEZARLIĞI

Üsküdar'da tarihi mezarlık. Üsküdar tarihi kayıtlara göre Orhan Gazi tarafından yaklaşık 1352'de fethedildikten sonra tedricen Müslüman halk tarafından iskân e-dilmiştir. I. Murad (Hüdavendigâr) döne-

Berggren'in

objektifinden

yüzyıl başında

Karacaahmet

Mezarlığı'nın

genel


görünümü.

Burçak Evren

koleksiyonu

minde (1301-1389) nüfusunun önemli kısr minin Türklerden oluşmasına paralel olarak teşekkül etmeye başlayan kabristan, istanbul'un fethi ve sonrasında tamamen bir Müslüman kabristanı haline gelmiştir. Asya kıtasının uzantısı olan Anadolu ve Arabistan'ın tslami ortak noktalan olan Mekke ve Medine'nin Üsküdar ile olan toprak illiyeti Üsküdar'ın "Medine-i Üsküdar" ve "peygamber toprağı" olarak vasıflandırılma-sına sebep olmuş ve ölen Türklerin "peygamber toprağı"na gömülme vasiyetleri Üsküdar'daki bu mezarlığı daha revaçta kılmıştır. Başlangıçta boş, uçsuz bucaksız, temiz bir defin sahası olan bu mezarlık yüzyıllarca hep tercih edilen yer olmuştur.

Mezarlığa adı verilmiş olan Karaca Ah-med, hakkındaki lejandlardan anlaşıldığı üzere yeniçeri Bektaşî olgusunda, alp e-ren tipinde menkıbevi kimlikte ulu bir kişidir. Nitekim bu kimliğinden dolayı çeşitli il ye ilçelerde altı ayrı yerde türbesi vardır. Üsküdar'da kabristan içindeki türbesi de bunlardan biri olup Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde yer alan "Karaca Ah-med Sultan Tekkesi mezaristan içindedir" şeklindeki ifadeden buranın bir türbe-tek-ke olarak müesseseleşmiş olduğu anlaşılmaktadır. Resmi olarak 1110/l698-99'dan itibaren Karacaahmet Sultan Mezarlığı o-larak adlandırılmış olan bu mezarlığın bir diğer ismi de Üsküdar Mekabir-i Müslimi-ni'dir. Şehircilik açısından da önem gösteren Karacaahmet, yarattığı peyzajla da Üsküdar siluetinde yerini almıştır.

Karacaahmet Mezarlığı'nın başlangıç noktası geçmişte Menzilhane denilen, günümüzdeki Gündoğumu Caddesi'nin başı iken, bu nokta Cumhuriyet döneminde yapılan imar faaliyetleri neticesinde kuzeydeki Tunusbağı Caddesi nihayeti ve burada halen mevcut olan 1681 tarihli Hacı Faik Bey Çeşmesi olmuştur. Karacaahmet Mezarlığı'nın çevresinde hepsi de eski olan mahalle ve semtler yer almıştır. Bunlar birbirini takiben Menzilhane Yokuşu başından başlamak üzere, Inadiye, Tunusbağı, Çiçekçi, Talimhane, Haydarpaşa, Ibra-himağa, Seyyit Ahmet Deresi, Harmanlık,

Nuhkuyusu ve Aşçıbaşı'dır. Bu eski yerleşim sahalarının arasında yer alan ve bir ummanı andıran Karacaahmet Mezarlığı günümüzde dahilinde bulunan yollarla birlikte yaklaşık 750 dönümlük bir araziyi kaplamaktadır. Mezarlık bölgelerinin i-simleri ise Miskinler, Saraçlar Çeşmesi, Şehitlik, Musalla ve Duvardibi'dir. Mezarlık kuzeyde Tunusbağı'ndan, güneyde ibrahim Ağa Çayırı'na doğru eğimli bir arazi yapısına sahiptir ve bu eğimli arazi yapısı içinde Seyyit Ahmet Deresi vadisi en çukur kısmı teşkil eder. Güneyinde ibrahim Ağa Çayırı'nın devamında Karacaahmet' ten ayrı mütalaa edilmiş Ayrılık Çeşmesi Mezarlığı(-») yer almaktadır.

Menzilhane'den başlayarak Karaca Ah-med Türbesi önünden geçen ve mezarlığı baştan başa kat eden güzergâh "Osmanlı tören yolu" (sürre alayı) ve ordunun sefer yoludur. Menzilhane'den başlayan Osmanlı tören ve âdetleri Ayrılık Çeşmesi'n-deki(->) uğurlamaya kadar hep yeniçeri sınıfının etkinlikleri ve nüfuzu ile Bektaşî-yeniçeri gelenekleriyle bu mezarlığın tam ortasındaki bu güzergâhta icra edilmiştir. Dolayısıyla bu yol her iki yanında yer a-lan müesseseler, her biri mimari bir şaheser olan aile sofaları ve burada defnedilmiş Osmanlı devlet adamlarının mezarları ile Karacaahmet Mezarlığı'nın belkemiğini teşkil etmiştir. Bu açıdan Menzilhane'den Karaca Ahmet Caddesi boyunca Miskinler ö-nünden geçerek Ayrılık Çeşmesi'ne ulaşan anayol üzerinde sırasıyla Hoca Sadeddin Efendi, Karacaahmet, Arabzade, Mollacık, Miskinler ve Hacı Hüseyin Paşa sebilleri mezar taşları arasında yer almışlardır.

Mezarlık pitoresk görünümü ve mimari ihtişamı ile yüzyıllar boyunca yabancı seyyahları da büyülediğinden, bir kısım seyyah, hatıratlarında bu mezarlıktan bahsetmişler, bir kısmı ise fotoğraf çekmek suretiyle mezarlığı tespite çalışmışlardır. Kara-caahmet'te çekilmiş en eski fotoğraflar Er-nest de Caranza tarafından çekilenlerdir ve 1852-1854 arasına aittir. Bunu daha sonra Abdullah Biraderler(->), G. Berggren(-») ve Foto Sebah takip etmiştir. Hatıratında mezarlığı tanıtanların başında T. Gautier(->) gelmektedir. 1853'te Paris'te neşrettiği eserinde Karacaahmet'i Doğu'nun en büyük ve kalabalık mezarlığı olarak tanımlamakta ve hayranlığını dile getirmektedir. Yine Karacaahmet'in büyüleyici görünümünün hayranı olan R. Walsh eserinde Karacaahmet Mezarlığı'nı, eğimli bir arazi içinde geniş yollarla ayrılmış büyük bir ormana benzetmiştir. Nitekim seyyahın anlattığı sahne T. Allom(-») tarafından gravür olarak resmedilmiştir.

Binlerce kabir taşının ve arşivlik bilginin mevcut olduğu Karacaahmet Mezar-lığı'na ilgiyi Osmanlı aydınları da göstermiştir. Bunlardan Mehmed Süreyya Bey, Fındıklık ismet Efendi, Ali Fuad Paşa, Şeyh Kemaleddin Efendi gibi zatlar kabristanda yatanların kabir taşlarını ve kimliklerini araştırırken, ressam Hoca Ali Rıza(->) ile Mürteza Elker emsali zatlar da Karacaah-met'le ilgili çalışmalar yapmışlardır. Ancak bunların bir kısmı yayımlanamamış ve pe-




Yüklə 8,87 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   685   686   687   688   689   690   691   692   ...   877




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin