BAĞIMSIZLIĞININ 20. YILINDA ÖZBEKİSTAN
Süleyman MERDANOĞLU
Özbekistan, 20 Haziran 1990'da egemenliğini, 1 Eylül 1991'de bağımsızlığını ilan etmiştir. 29 Aralık 1991 tarihinde düzenlenen referandumla bağımsızlık ilanı onaylanmıştır. Özbekistan bağımsızlığını kazandıktan sonra gelişmiş ülkelerle özellikle ekonomik anlamda ilişkiler kurmuştur. Özbekistan zengin yeraltı kaynaklarını dış ülkelere satma imkânı bulmuştur. Özbekistan çok eskiye dayanan köklü devlet geleneği sayesinde bağımsızlığını kazandıktan kısa süre sonra Orta Asya'nın güçlü devleti hâline gelmiştir.
Özbekistan bağımsızlığına kavuştuktan sonra, halkın zengin kültürel ve manevî mirasını korumak ve araştırmak, Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un önderliğinde devlet siyaseti derecesine çıkarılmıştır.
Geçen yirmi sene içinde, dünya uygarlığının gelişmesine büyük katkı sağlayan atalarımız İmam Al-Buhari, İmam At-Termizi, İmam Maturudi, Bahauddin Nakşbend, Burhoniddin Margilani, Abldulhalık Gucduvani, Hoca Ubaydullah Ahrari-Veli, Emir Timur gibi unutulan büyük atalarımızın isimleri topluma yeniden kazandırılmıştır.
Günümüzde 4.000 e yakın arkeolojik eser ve anıt devlet koruması altına alınmış, 1000 den fazlası yeniden yapılandırılmıştır.
Milletimizin medeniyetini ve kültürünü anımsatan tarihi binalar yenilenmiş, ayrıca İmam Al-Buhari, Al Fergani, At Termizi, İmam Matürüdi türbeleri tamir edilmiştir. Bunun yanı sıra, Amir Temur ve Temuriler Müzesi, Şehidler Meydanı gibi tarihi ve çağdaş mimarcılık kültürünü yansıtan yeni ziyaret merkezleri inşa edilmiştir.
Yapılan işler dünya ülkeleri ve uluslararası örgütleri tarafınca tanınmış ve takdir edilmiştir. İslam Konferansı Örgütü’nün Kültür, Eğitim ve Bilim Araştırma Merkezi’nce (ISESCO) kabul edilen karara göre 2007’de Taşkent ‘İslam Kültürü Başkenti’ olarak ilan edilmiş, böylelikle Özbekistan’ın İslami ve uluslararası uygarlığa olan katkısı dünya toplumu tarafından benimsenmiştir.
Büyük atalarımızın anma kutlamaları UNESCO himayesinde yapılmış; 1994 yılında büyük bilim ve devlet adamı Mirza Ulugbek’in 600, 1996 yılında devlet adamı ve komutan Emir Timur’un 660, 1998 yılında Hadisi Şeriflerin Sultanı ve büyük düşünür El-Buhari’nin 1.225 ve büyük alim El-Fergani’nin 1,200, 1999 yılında Özbek milletinin büyük evladı Celaleddin Manguberdi’nın 800, 2000 yılında İmam Maturudi’nin 1,300 ve El-Merginanı’yın 910, 2003 yılında Abdulhalık Gucduvani’nin 900, 2004 yılında ise Hoca Ubaydullah Ahrar-i Velin’nin 600. doğum günü dünya çapında kutlanmıştır. Ayrıca Özbek yazılı eserlerinden ‘Avesta’ eserinin 2700. yıldönümü 200 yılında, ‘Alpamış’ destanının 1000. yıldönümü 2001 yılında, Mamun Akademisi’nin kuruluşunun 1000. yıldönümü 2006 yılında UNESCO’nun etkinlikler takvim listesine eklenmiş ve dünyada geniş çaplı etkinlikler ile uluslararası kamuoyuna duyurulmuştur.
Bunlara ilaveten UNESCO kararı ile belirlenen bir takım tarihi kentlerin kuruluşları da kutlanmıştır. Bu kapsamda; 1997 yılında Buhara ve Hive şehirlerinin 2.500, 2002 yılında Termiz’in 2.500, 2006 yılında Karşı’nın 2.700, 2007 yılında Semerkant’ın 2.750, 2007 yılında Margilan’ın 2.000, ve 2009 yılında Taşkent’in 2.200, kuruluş yıldönümleri kutlanmıştır.
Buhara, Hive, Semerkand ve Şahrizabz gibi ünlü kentler, Özbekistan Bilimler Akademisi’nin Al Beruni adındaki Şarkşinaslık Enstitüsü’nde muhafaza edilmekte ve incelenmekte olan tarihi el yazmaları ve Özbekistan Dini İşler Başkanlığı’nca saklanmakta olan Hazreti Osman’a ait Kuran UNESCO tarafınca “Dünya Kültür Mirası” listesine eklenmiştir.
Bu yıl, Özbek edebi dili ve klasik edebiyatının temelini atan büyük şair ve düşünür Alişir Nevai büyüğümüzün doğumunun 570. yılında Özbekistan’da, Türkiye’de ve başka ülkelerde geniş çapta anılmaktadır. O’na atfedilen bilimsel konferanslar ve şiir günleri düzenlenmektedir.
Eğitim Reformları
Modern dünyada bir ülkenin gerçek durumu, eğitim alanında gelişip gelişmediğine bakılarak değerlendirilmektedir. Bir ülkenin geleceği, büyük manevi potansiyele sahip olan yeni nesillerin hazırlanma kalitesine bağlıdır.
Bu nedenle Özbekistan Cumhuriyeti bağımsızlığa kavuştuktan sonra devlet politikası eğitim öncelikli olarak belirlenmiştir. Özbekistan, dünyanın en yüksek okur-yazar oranına (% 99.34) sahip ülkelerinden biridir. Özbekistan, hak ettiği gibi, gençlerin ülkesi olarak bilinir.
Günümüzde devlet kadrolarının oluşturulması ile ilgili olarak hazırlanan Ulusal Eğitim Programı çerçevesinde, Genel Eğitim Okullarının Geliştirilmesi için geniş çaplı çalışmalar yapılmaktadır.
Gelişmiş ülkelerin eğitim kurumlarının şubeleri de dahil olmak üzere Özbekistan’da 65’ten fazla yüksek eğitim kurumu faaliyet göstermektedir. Aynı zamanda, 1300 akademik lise ve profesyonel kolej, 9800 genel eğitim okulu ve 6400 ana okuldan müteşekkil ilk ve orta eğitim sistemi oluşturulmuştur.
Özbekistan, Türkiye gibi genç nüfusa sahip bir ülkedir. Sahip olunan 29 milyon nüfusun % 64’ü 30 yaşa kadar olan kitleyi kapsamaktadır. Günümüzde 65 üniversitede 300 bine yakın öğrenci, 850 çeşit meslek alanında eğitim almaktadır. Eğitim için GSYİH’nin % 12’den fazlası harcanmaktadır. Dünya uygulamasında bu oran % 3-5 arasındadır.
Din Özgürlüğü
Eski Sovyet dönemi olan 1990’lı yıllarda Özbekistan’da sadece 89 adet mescit ve iki medrese faaliyet gösterirken, günümüzde mescitlerin sayısı 2.000 i aşmaktadır.
Özbekistan’ın bağımsızlığına kavuşmasıyla, tüm dini bayramlar özgürce kutlanmaya başlanmıştır. Özbekistan Cumhurbaşkanı’nın 1991 tarihinde yayınladığı kararnameye göre, inançlı insanların dilekleri dikkate alınarak “Roza Hayit” (Ramazan Bayramı) ve “Kurban Hayit” (Kurban Bayramı) bayramları tatil günü olarak belirlenmiştir.
Bağımsızlık yıllarında Kuran-ı Kerim Özbek diline çevrilmiş ve üç kere yayınlanmıştır. Yüzlerce cami inşa edilmiş ve yeniden yapılandırılmıştır. 22 Ağustos 2003 tarihli Bakanlar Kurulun Kararına binaen 15 adet tesis – dini kompleks, ziyaret ve mezar erleri Özbekistan Müslümanları İdaresine geri verilmiştir.
Eylül 1999’da Taşkent’te Özbekistan Devlet Başkanı’nın teşebbüsü ile Taşkent İslam Üniversitesi açılmıştır. Ayrıca üniversite bünyesinde akademik liseler faaliyet göstermektedir. Günümüzün Özbekistan dini eğitim sisteminde, Taşkent İslam Üniversitesi, İslam Enstitüsü ve 10 medrese faaliyet göstermektedir.
İbadet yapmak isteyenlere her türlü yardım verilmektedir – özel uçak seferlerin organize edilmesi, tıbbi hizmetlerin verilmesi, uçak bilet ücretlerin indirilmesi, vize belgelerin hızlı ve engelsiz şekilde düzenlenmesi v.s.
2004’ün sonunda Özbekistan Müslümanlar Kurulu ile Körler Derneği işbirliğinde Briel yazı (Körler alfabesi) tipinde hazırlanan kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim’in tanıtımı yapılmış ve Özbekistan, bu konuda dünyada bu nitelikte hayırlı iş yapan üçüncü ülke olmuştur.
Özbekistan’da, kendi gözleri ile dünyayı tanıma olanağına sahip olmayan 24 bine yakın vatandaş bulunmaktadır. Bundan böyle özel okullar, kütüphaneler, ayrıca isteyen herkes Briel yazısında yazılan Kuran kopyasına sahip olabilecektir. Ayrıca, duyma özürlüler için Taşkent’te ki beş adet camide işaret dilinin kullanılmaya başlanması ve bu yöntemin ülkenin diğer bölgelerinde de uygulamaya konulması hakkında karar alınması ile özürlüler için paha biçilmez bir hediye sunulmuştur.
İmam El Buhari, At Termizi, El Maturidi geleneklerini yeniden yaşatmak, İslam Bilimleri alanında araştırma çalışmalarını devam ettirmek, Taşkent İslam Enstitüsü ve medreselerdeki öğrencilerin eğitimlerine katkıda bulunmak amacıyla Özbekistan Müslümanlar Yönetimi tasarrufunda “Movarounnahr” yayınevi kendi çalışmalarını devam ettirmektedir. Bu yayınevinde son iki senede 140 binden fazla bilim ve öğrenim kitabı basılmıştır. Yönetimin yayın organları- “İslami Nur” haftalık gazetesi ve “Hidayet” dini-sosyal dergisi faaliyetlerine devam etmektedir.
Halife Osman “Mushaf” ı
Özbekistan Hükümeti Müslümanların isteklerini dikkate alarak, Müslüman dünyasının en kutsal anıtlarından biri olan Halife Osman “Mushaf”’ı onlara geri vermiştir. Ayrıca birkaç tarihi abide dini kurumların tasarrufunu verilmiştir. Din adamları medya, radyo ve televizyon kanalları aracılığıyla kendi düşüncelerini özgür biçimde açıklayabilmektedir.
Özbekistan Cumhurbaşkanı’nın 28 Ağustos 2006’daki kararnamesiyle yıllık “Hac” ve “Umre” seferlerinin organize edilmesi ve düzenlenmesi ile ilgili kamu kurulu oluşturulmuştur. Bu kurulun en önemli görevi, “Hac” ve “Umre” gibi kutsal ibadetler için vatandaşların hazırlanması, ayrıca bu konu ile ilgili mevzuatta yer alan güvenlik ve koşulların yerine getirilmesinin denetlenmesi konusunda bakanlık ve kurumlar arasında verimli koordinasyon ve işbirliği sağlamaktır.
Kutsal Hac seferlerini yerine getirmek isteyenlerin sayısı yıldan yıla artmakta. bağımsız olmadan önce yıllık Hac’a giden Müslümanların sayısı sadece 5-6 civarında iken, bağımsızlıktan sonra geçen 20 yılda toplam 80 bine yakın Müslüman Hac seferini yerine getirmiştir. Bunun dışında, her sene binlerce Özbek Müslüman Umre ibadetlerini yerine getirmek amacıyla Mekke ve Medine’ye gitmektedir.
Turizm sektörü
Doğu-batı uzantısındaki Tarihi İpek Yolu güzergâhında yer alan Özbekistan'da dört bin dolayında tarihi ve kültürel eser bulunmaktadır. Özbekistan bu rakamla dünya genelinde en fazla tarihi esere sahip ilk 10 ülke arasında yer almaktadır.
2010 yılındaki yabancı turist sayısının %7'ye yakın oranda artarak 410 bine ulaştığı belirtilmiştir. Özbekistan'ın 2010'da turizmden elde ettiği gelir ise yaklaşık 90 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.
Özbekistan'a gelen turistlerin % 60'ı Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden, % 25'i Asya ve Amerika ve % 15'i de Rusya'nın ilk sırada yer aldığı Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkelerinden gelmektedir.
Şu anda yılda 2.000.000 turist ağırlama kapasitesine sahip olan Özbekistan, 2015'e kadar ülkeye gelen yıllık turist sayısını 1.500.000 a bine çıkarmayı hedeflemektedir. Özbekistan'da hâlihazırda 7 bin 310 oda ve 12 bin 847 yatak kapasiteli 241 otel faaliyet göstermektedir. Ülkede 700 dolayında turistik acente bulunmaktadır.
Öte yandan Özbekistan, turizmini canlandırma adına başkent Taşkent ile ülkenin tarihi kenti Semerkant arasında hızlı tren projesi hayata geçirilecektir. Ülkenin son yıllardaki en önemli projesi olarak değerlendirilen hızlı tren projesi Eylül 2011 ayında seferlerine başlayacaktır. Hızlı trenin faaliyete geçmesiyle şu anda beş saatte kat edilen Taşkent-Semerkant güzergâhı bir buçuk saate inecektir.
http://www.altinmiras.com/?Syf=26&Syz=53831
Dostları ilə paylaş: |